"bahe'nin Hikayesi" Altın Portakal Film Festivali'nde
MARDİN - Mardin'de Deyrulzafaran Manastırı'na 10 yaşında bırakılan 77 yaşındaki Bahe'nin hayat hikayesinin konu edildiği ''Misafir'' adlı belgesel film, bu yıl Türkan Şoray'ın jüri başkanlığını yapacağı 50. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde gösterime girecek.
Mardinli yönetmen Haydar Demirtaş, Gençlik Evi'nde düzenlediği basın toplantısında, Manastırdakilerce büyütülen ve "Bahe" olarak tanınan Circis Kaplan'ın yürekleri acıtan hikayesini ve annesine duyduğu özlemi Türkçe, Kürtçe, Arapça ve Süryanice anlattıkları "Misafir" belgesel filminin 99 belgesel film içerisinden ilk 15'te finale kaldığını söyledi.
Demirtaş "Filmimiz 50. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin belgesel bölümünde ilk 15'e kaldı. Belgesel kategorisine 99 kişi başvurmuştu. Filmin ilk 15'e kalması bizim için zaten bir ödül ancak tabiki ilk üçe girmesini de istiyoruz" dedi.
Demirtaş, belgesel filmin gösterimi için 16 ülkeye başvurduklarını, şu anda Fransa, İtalya ve Türkiye'de 3 festivalde gösterime gireceğini söyledi.
16 kişilik bir ekiple 3 yıl boyunca belgesel filmin çekimi için uğraştıklarını, filmi tamamlamak için Suriye'ye bile gittiklerini anlatan Demirtaş şunları söyledi:
"Filmin hikayesi Bahe amcanın gerçek hikayesi. Deyrulzafaran Manastırı'nda annesini bekleyen bir dedemizin hikayesidir. Annesi kendisini manastıra bırakıyor. Bahe'nin iki kız kardeşini alıp Suriye gidiyor. Annesi Bahe'ye 'bizi bekle döneceğiz' diyor ve gidiyorlar. Bahe amca annesinin gelmesini umut ediyor. Biz çekim aşamasındayken manastırda çalışan bir kişi Bahe'nin ablasının Suriye'de yaşadığını bildirdi. Biz de yapımcım Yusuf Kurt ile Suriye'ye gitmeye karar verdik. Suriye'de Haseki'de Bahe amcanın ablasını bulduk ve kendisi ile röportaj yaptık. Belgeselimizi Kürtçe, Arapça, Süryanice ve Türkçe olmak üzere dört dilde çektik."
Demirtaş, belgesel filmin 66. Cannes Film Festivali, Diyarbakır'da düzenlenen 3. Uluslararası Filmamed Belgesel Film Festivali ve 6. Documanterist Uluslararası Belgesel Film Günleri'ne katıldığını, İtalya'da bu yıl 19'uncusu düzenlenecek Uluslararası Della Lessinia Film Festivali'nde de gösterime sunulacağını kaydetti.
-Bahe
Mardin'den 67 yıl önce Suriye'ye gitmek zorunda kalan 3 çocuklu Süryani bir annenin, bakamadığı için manastıra bıraktığı küçük oğludur Bahe. Manastırda rahip ve rahibeler tarafından büyütülen Bahe, yıllarca manastırın bahçıvanlık, çobanlık ve temizlik işlerini yapar. Geçen yıllar boyunca sürekli annesinin gelmesini bekleyen Bahe, sadece özel günlerde manastırdan çıkar. Aradan geçen 67 yıl boyunca manastırda çok sayıda metropolit, rahip, rahibe ve hizmetçiler gelir geçer ama Bahe hep orada kalır. Son zamanlarda yürümekte bile zorlanan ve gözlerini kaybeden Bahe, vefat eden annesinin özlemini bir çocuk kadar yüreğinde hissetmeye devam ediyor.
Kaynak: AA
Demirtaş "Filmimiz 50. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin belgesel bölümünde ilk 15'e kaldı. Belgesel kategorisine 99 kişi başvurmuştu. Filmin ilk 15'e kalması bizim için zaten bir ödül ancak tabiki ilk üçe girmesini de istiyoruz" dedi.
Demirtaş, belgesel filmin gösterimi için 16 ülkeye başvurduklarını, şu anda Fransa, İtalya ve Türkiye'de 3 festivalde gösterime gireceğini söyledi.
16 kişilik bir ekiple 3 yıl boyunca belgesel filmin çekimi için uğraştıklarını, filmi tamamlamak için Suriye'ye bile gittiklerini anlatan Demirtaş şunları söyledi:
"Filmin hikayesi Bahe amcanın gerçek hikayesi. Deyrulzafaran Manastırı'nda annesini bekleyen bir dedemizin hikayesidir. Annesi kendisini manastıra bırakıyor. Bahe'nin iki kız kardeşini alıp Suriye gidiyor. Annesi Bahe'ye 'bizi bekle döneceğiz' diyor ve gidiyorlar. Bahe amca annesinin gelmesini umut ediyor. Biz çekim aşamasındayken manastırda çalışan bir kişi Bahe'nin ablasının Suriye'de yaşadığını bildirdi. Biz de yapımcım Yusuf Kurt ile Suriye'ye gitmeye karar verdik. Suriye'de Haseki'de Bahe amcanın ablasını bulduk ve kendisi ile röportaj yaptık. Belgeselimizi Kürtçe, Arapça, Süryanice ve Türkçe olmak üzere dört dilde çektik."
Demirtaş, belgesel filmin 66. Cannes Film Festivali, Diyarbakır'da düzenlenen 3. Uluslararası Filmamed Belgesel Film Festivali ve 6. Documanterist Uluslararası Belgesel Film Günleri'ne katıldığını, İtalya'da bu yıl 19'uncusu düzenlenecek Uluslararası Della Lessinia Film Festivali'nde de gösterime sunulacağını kaydetti.
-Bahe
Mardin'den 67 yıl önce Suriye'ye gitmek zorunda kalan 3 çocuklu Süryani bir annenin, bakamadığı için manastıra bıraktığı küçük oğludur Bahe. Manastırda rahip ve rahibeler tarafından büyütülen Bahe, yıllarca manastırın bahçıvanlık, çobanlık ve temizlik işlerini yapar. Geçen yıllar boyunca sürekli annesinin gelmesini bekleyen Bahe, sadece özel günlerde manastırdan çıkar. Aradan geçen 67 yıl boyunca manastırda çok sayıda metropolit, rahip, rahibe ve hizmetçiler gelir geçer ama Bahe hep orada kalır. Son zamanlarda yürümekte bile zorlanan ve gözlerini kaybeden Bahe, vefat eden annesinin özlemini bir çocuk kadar yüreğinde hissetmeye devam ediyor.