Bozdağ: “Silivri'de Görülen Dava Nedeniyle Türkiye Büyük Bir Demokrasi ve Hukuk Sınavından Geçti”
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “Silivri’de devam eden tarihi davada mahkeme nihai kararını dün açıkladı. Görülen dava nedeniyle Türkiye büyük bir demokrasi ve hukuk sınavından da geçti” dedi.
İstanbul Silivri’de dün görülen “Ergenekon” davası ile ilgili Kırklareli'de açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “Silivri’de devam eden tarihi davada mahkeme nihai kararını dün açıkladı.
Tabii her mahkeme kararını beğenenler olduğu gibi beğenmeyenler de olabilir. Doğru bir değerlendirmeyi mahkeme kararları hakkında yapabilmek için dosyayı ve kararın gerekçesini görmek lazım. Kararın gerekçesini, dosyayı görmeden ve buna ilişkin detaylı değerlendirmeleri yapmadan sadece kısa karardaki gerekçeye bakarak değerlendirme yapmak, bizim sağlıklı sonuçlara ulaşmamıza engel olur. Onun için hukuki değerlendirmelerin gerekçeli kararlardan sonra yapılması elbette daha faydalı olacaktır. Bu tabii insanların bu kararlarla ilgili değerlendirme yapmasına da elbetteki engel değil. Bana göre yapılan değerlendirmelerin önemli bir kısmı dosyadan ve mahkemelerin gerekçelerinden bağımsız kişilerin durduğu yerle alakalı değerlendirmeler” dedi.
“İNSANLAR TARAFTARLIĞINA GÖRE BİR DEĞERLENDİRME YAPIYOR. BU FEVKALADE YANLIŞTIR”
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Silivri’de görülen Ergenekon davasında verilen kararda herkesin durduğu yere göre değerlendirme yaptığının altını çizerek, “İnsanlar taraftarlığına göre bir değerlendirme yapıyor. Bu da fevkalade yanlıştır. Bildiğiniz gibi mahkemeler kararını anayasaya, kanuna, dosyadaki delile ve bunlardan edindikleri vicdani kanaate göre verirler. O vicdani kanaati oluşturan dosyadaki deliller ve hukuksal yapıları gördükten sonra ancak sağlıklı bir değerlendirme yapılabilir. Onun dışında yapılan değerlendirmeler, kişilerin kendi tutumları, duruşları, durdukları yerlerle alakalıdır. Mahkemelerin kararları anayasa ve hukuk çerçevesinde oluşuyor. Türkiye bir demokratik hukuk devleti. Esasında Silivri’de görülen dava nedeniyle Türkiye büyük bir demokrasi ve hukuk sınavından da geçti. Bugün bu davaya ilişkin bazı değerlendirmeleri insanlar bulundukları yere göre yapabilir ama bu davayı ve bu dava sürecini Türkiye’de olup bitenleri hem adli tarih yazacaktır, hem hukuk, demokrasi tarihleri yazacaktır” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Tabii her mahkeme kararını beğenenler olduğu gibi beğenmeyenler de olabilir. Doğru bir değerlendirmeyi mahkeme kararları hakkında yapabilmek için dosyayı ve kararın gerekçesini görmek lazım. Kararın gerekçesini, dosyayı görmeden ve buna ilişkin detaylı değerlendirmeleri yapmadan sadece kısa karardaki gerekçeye bakarak değerlendirme yapmak, bizim sağlıklı sonuçlara ulaşmamıza engel olur. Onun için hukuki değerlendirmelerin gerekçeli kararlardan sonra yapılması elbette daha faydalı olacaktır. Bu tabii insanların bu kararlarla ilgili değerlendirme yapmasına da elbetteki engel değil. Bana göre yapılan değerlendirmelerin önemli bir kısmı dosyadan ve mahkemelerin gerekçelerinden bağımsız kişilerin durduğu yerle alakalı değerlendirmeler” dedi.
“İNSANLAR TARAFTARLIĞINA GÖRE BİR DEĞERLENDİRME YAPIYOR. BU FEVKALADE YANLIŞTIR”
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Silivri’de görülen Ergenekon davasında verilen kararda herkesin durduğu yere göre değerlendirme yaptığının altını çizerek, “İnsanlar taraftarlığına göre bir değerlendirme yapıyor. Bu da fevkalade yanlıştır. Bildiğiniz gibi mahkemeler kararını anayasaya, kanuna, dosyadaki delile ve bunlardan edindikleri vicdani kanaate göre verirler. O vicdani kanaati oluşturan dosyadaki deliller ve hukuksal yapıları gördükten sonra ancak sağlıklı bir değerlendirme yapılabilir. Onun dışında yapılan değerlendirmeler, kişilerin kendi tutumları, duruşları, durdukları yerlerle alakalıdır. Mahkemelerin kararları anayasa ve hukuk çerçevesinde oluşuyor. Türkiye bir demokratik hukuk devleti. Esasında Silivri’de görülen dava nedeniyle Türkiye büyük bir demokrasi ve hukuk sınavından da geçti. Bugün bu davaya ilişkin bazı değerlendirmeleri insanlar bulundukları yere göre yapabilir ama bu davayı ve bu dava sürecini Türkiye’de olup bitenleri hem adli tarih yazacaktır, hem hukuk, demokrasi tarihleri yazacaktır” şeklinde konuştu.