Ramazan’da Yapılan Yanlışları Anlattılar
Bağcılar Belediyesi Ramazan Çadırı İrfan Sofrası programına konuşmacı olarak katılan İstanbul Emekli İl Müftü Yardımcısı Yusuf Kavaklı ile Yrd.Doç. Dr. Hikmet Atan “Ramazan’da Yapılan Yanlışlar” konulu konferans verdi.
İstanbul Emekli İl Müftü Yardımcısı Yusuf Kavaklı ile İÜ'den Yrd. Doç. Dr. Hikmet Atan, Bağcılar Belediyesi Ramazan Çadırı İrfan Sofrası programında “Ramazan’da Yapılan Yanlışlar” konulu konferans verdi.
Ramazan Çadırı İrfan Sofrası programında konuşan Kavaklı, insan ömrünün kısalığına dikkat çekerek, Allah’ın, kullarına en güzel nimetleri verdiğini ifade etti.
İnsan için önemli olanın gideceği yere bir şeyler götürebilmesi olduğunu vurgulayan Kavaklı, “Götüreceklerimizin başında Allah’a iyi bir kul olarak görevimizi yapmamız, ona gönülden iman etmemiz ve amelimizi yerine getirmemiz geliyor” diye konuştu.
Allah’ın insanları affetmesinin bazı şartları olduğunu ifade eden Kavaklı, şunları söyledi: “Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (s.a.v), Hazreti Fatıma anamıza, ‘kızım ben peygamber kızıyım’ diye düşünerek sakın üzerine düşen vazifeleri yapmakta gafil davranma. Eğer gafil davranırsan baban sana öbür dünyada şefaat edemez’ demiştir”
Müminlerin İslamiyet’in adabına uygun hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Kavaklı, ayakların, ellerin, kulakların hatta burunların bile oruç tutması gerektiğini söyledi.
Beş azasıyla oruç tutanların günahlarını Allah’ın affedeceğini belirten Kavaklı, şöyle konuştu:
“Yanlışları saymanın gereği yok. Bir sahabe Peygamberimize, ‘Ya Muhammed ben seni çok seviyorum, senden ayrı kalmak istemiyorum ama ya kıyamet gününde seninle beraber olamazsam ne yaparım’ diye sormuştu. Peygamberimiz de ona, ‘kıyamete hazırlan’ demiştir. Kendisinin fakir ve hayır sahibi olmadığını ifade eden Sahabeye, Peygamber Efendimiz, ‘amelin ne?’ diye sorunca pek bir şey yapmadığını ancak kendisini çok sevdiğini tekrarlamış. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, ‘kişi sevdiğiyle beraberdir’ karşılığını vermiştir.”
28 Şubat sürecinde dindarların maruz kaldığı sıkıntılara da değinen Kavaklı, o günlerde memur olduğunu belirterek çok büyük sıkıntılar çekildiğini ifade etti.
O günlerden şimdi meydanlarda Kur’an okunan günlere geldiklerini belirten Kavaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Demek ki çok yol almışız. Ancak, bu durum bizi rehavete sevk etmemeli. Allah, bize bu günleri getirenlerin tekerlerinin önüne taş getirmesin. Ben 80’li yıllarda da murakıplık yaptım. Hizmet veren veya hizmete engel olanları iyi tanıyorum. Ülkemizde ve Bağcılar ilçesinde şimdiki geldiğimiz durum çok çalışmanın eseridir. Eserleriyle, kalemleriyle veya kalbiyle bu güzel yere hizmet veren kim varsa geçmişlerinin mekanı cennet olsun. Allah hepsinden razı olsun.”
Kaynak: İHA
Ramazan Çadırı İrfan Sofrası programında konuşan Kavaklı, insan ömrünün kısalığına dikkat çekerek, Allah’ın, kullarına en güzel nimetleri verdiğini ifade etti.
İnsan için önemli olanın gideceği yere bir şeyler götürebilmesi olduğunu vurgulayan Kavaklı, “Götüreceklerimizin başında Allah’a iyi bir kul olarak görevimizi yapmamız, ona gönülden iman etmemiz ve amelimizi yerine getirmemiz geliyor” diye konuştu.
Allah’ın insanları affetmesinin bazı şartları olduğunu ifade eden Kavaklı, şunları söyledi: “Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (s.a.v), Hazreti Fatıma anamıza, ‘kızım ben peygamber kızıyım’ diye düşünerek sakın üzerine düşen vazifeleri yapmakta gafil davranma. Eğer gafil davranırsan baban sana öbür dünyada şefaat edemez’ demiştir”
Müminlerin İslamiyet’in adabına uygun hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Kavaklı, ayakların, ellerin, kulakların hatta burunların bile oruç tutması gerektiğini söyledi.
Beş azasıyla oruç tutanların günahlarını Allah’ın affedeceğini belirten Kavaklı, şöyle konuştu:
“Yanlışları saymanın gereği yok. Bir sahabe Peygamberimize, ‘Ya Muhammed ben seni çok seviyorum, senden ayrı kalmak istemiyorum ama ya kıyamet gününde seninle beraber olamazsam ne yaparım’ diye sormuştu. Peygamberimiz de ona, ‘kıyamete hazırlan’ demiştir. Kendisinin fakir ve hayır sahibi olmadığını ifade eden Sahabeye, Peygamber Efendimiz, ‘amelin ne?’ diye sorunca pek bir şey yapmadığını ancak kendisini çok sevdiğini tekrarlamış. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, ‘kişi sevdiğiyle beraberdir’ karşılığını vermiştir.”
28 Şubat sürecinde dindarların maruz kaldığı sıkıntılara da değinen Kavaklı, o günlerde memur olduğunu belirterek çok büyük sıkıntılar çekildiğini ifade etti.
O günlerden şimdi meydanlarda Kur’an okunan günlere geldiklerini belirten Kavaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Demek ki çok yol almışız. Ancak, bu durum bizi rehavete sevk etmemeli. Allah, bize bu günleri getirenlerin tekerlerinin önüne taş getirmesin. Ben 80’li yıllarda da murakıplık yaptım. Hizmet veren veya hizmete engel olanları iyi tanıyorum. Ülkemizde ve Bağcılar ilçesinde şimdiki geldiğimiz durum çok çalışmanın eseridir. Eserleriyle, kalemleriyle veya kalbiyle bu güzel yere hizmet veren kim varsa geçmişlerinin mekanı cennet olsun. Allah hepsinden razı olsun.”