Kuzey Irak, Petrolü Akdeniz'e Kesintisiz Ulaştırmak İstiyor

AK Parti Kayseri Milletvekili Prof.Dr. Pelin Gündeş Bakır, Beşar Esad'ın Kuzey Suriye'den çekilirken Doğu Suriye'yi terör örgütü PKK'nın bir uzantısı olan PYD'ye bıraktığını, Doğu Suriye'de de, Kuzey Irak'ta olduğu gibi bir Özerk Kürt Bölgesi'nin kurulmasına çalışıldığını söyledi.

Kuzey Irak, Petrolü Akdeniz'e Kesintisiz Ulaştırmak İstiyor
Milletvekili Bakır, AK Parti Kayseri İl Başkanlığı'nda Nöbetçi Vekil olarak açıklamalarda bulundu. Bakır, terör örgütü PKK'nın Suriye'deki yapılanmasıyla ilgili çeşitli tespitlerde bulunarak şöyle konuştu: ''Öcalan, 1980 darbesinden birkaç ay önce Türkiye’den ayrılıp Suriye’ye geçti. Uzun yıllar Suriye’de yaşadı. Baba Esad onu orada korudu kolladı ve orada bir yapılanma oluşturdu. Bugün PKK’nın uzantısı olan PYD isimli bir yapılanma söz konusu. Bunların savaşçı güçleri var. Orada Esad, kuzey Suriye’den çekilirken kuzey doğu Suriye’yi PYD’ye terk ederek çekildi. Bunu herkes biliyor. Orada Özgür Suriye ordusuyla PYD arasında zaman zaman çok şiddetli çatışmalar oldu. Son geldiğimiz nokta, PYD’nin Özgür Suriye Ordusu'nu geri püskürterek sınırımıza yakın bölgelere bayrağını dikti.''

''BEN DAHA ÖNCE SÖYLEMİŞTİM''

Bu gelişmeleri kendisinin daha önce ifade ettiğini belirten Bakır, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Şimdi Kuzey Irak, tabi bu çok aşamalı bir plan. Adım adım ilerliyor. Kuzey Irak’ta bir Özerk Kürt Bölgesinin Barzani yönetiminde kurulduğunu, daha sonra bunun aynısının Suriye’de deneneceğini söylemiştim. Şu an 45 milyar petrol rezervi var Kuzey Irak’ta ve Kuzey Irak o petrolü Akdeniz'e ulaştırabilmek için Türkiye’ye muhtaçtır ama Suriye’de Kürt özerk bölgesi kurulduğu takdirde Türkiye’ye muhtaçlığı kalkacaktır ve kesintisiz bir koridor oluşacaktır.''
Türkiye için esas tehlikenin burada kaynaklandığını vurgulayan Pelin Gündeş Bakır, sözlerine şöyle devam etti: ''Buna bağlı olarak dış politikayla uğraşan insanlar bazı argümanlar geliştirdi. Benim bu söylemime karşı 'Kürtler bütün Suriye sınırı boyunca değiller, öbek öbek, kimi ilçelerde kimi kasabalarda. Kimisinde Türkmenler var kimisinde Araplar var. Dolayısıyla Kuzey Irak’taki özerk yönetimin aynısının Suriye’nin kuzeyinde kurulması imkan dahilinde değildir' dediler ama ben buna karşı şunu söyledim, Esad da nüfus olarak Suriye’nin yüzde 10-15’ine sahipti ama Esad ailesi 50 yıldan fazla Suriye’ye hükmetti. Dolayısıyla bunun nüfusla orantılı olmadığını görüyoruz. Esas dava şudur, silahı, savaşacak adamı, petrolü, parası olan o koridoru açar. Bizim burada çok dikkatli olmamız lazım.''

TÜRKMENLERİN GÜVENLİĞİ TEHLİKEDE

Açıklamasında, ''Bölgedeki Türkmenlerin güvenliği tehlikededir. Orada 3,5 milyon Türkmen kardeşimiz var'' diyen AK Parti Kayseri Milletvekili Pelin Gündeş Bakır, ''Türkmen nüfusu Kürt nüfusundan daha fazladır. Dolayısıyla bizim Türkiye olarak kuzeydeki Türkmenlerin güvenliğini birinci derecede önemsediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum. Ayrıca, oradaki Özgür Suriye Ordusu'nun da tek bir yekpare şeklinde Esad’a karşı çarpışması önem arz etmektedir'' ifadelerini kullandı.

Milletvekili Bakır, Suriye’de iç savaş bitikten sonra demokratik, tek parçalı, birleşmiş bir Suriye’nin kurulmasını arzu ettiklerini bildirerek şunları söyledi: "Buradan farklı birliklerin çıkması, Türkiye’nin menfaatine değildir ve Türkiye buna müsaade etmeyecektir. Bunu bir kez daha ifade etmek lazım. PYD’nin de bunu dikkate alması gerekir. Türkiye devleti gibi bir devletle PYD mücadele edemez, hiçbir zaman haddi değildir ve bazı unsurları kullanarak Türk hükümetine bir takım şeyleri zorla kabul ettirmeye çalışmasını Türkiye asla kabul etmez. Türkiye büyük bir devlettir, şantajla, zorlamayla, silahla hiç kimse hiçbir şeyi kabul ettiremez. Bunun altını kalın çizgilerle çizmek lazım. İnsanların özgür ve demokratik bir şekilde yaşayacağı, baskıların olmadığı, tek parçada birleşmiş bir Suriye’yi hedefliyoruz. Hedefimizde seçimlerin olduğu, çoğulcu ve çok partili bir sistemin olduğu bir Suriye’yi hedefliyoruz. Aksini kabul etmemiz kesinlikle mümkün değildir''

PKK VE UZANTISI PYD'DE TERÖR ÖRGÜTÜDÜR

PKK'nın uluslararası arenada terör örgütü olarak kabul edildiğini hatırlatan Bakır, şu konulara dikkat çekti: ''ABD'de, AB de terör örgütü olarak kabul etmektedir. PYD de PKK’nın bir uzantısıdır. Bunun terör listesinden çıkmaması, çözüm süreci sonuçlanıncaya kadar çok önem arz ediyor. Ne zaman biz önümüzü görelim, silahların bırakıldığını, şehitlerin olmadığını görürüz, ondan sonra belki adımlar atılabilir ama şu an uluslararası baskının PKK üzerinde devam etmesi çok önemlidir. Burada bizim uluslararası komisyonlarda görev alan milletvekillerimize de çok büyük görev düşüyor. Bu örgütün herhangi bir Avrupa konseyinde, genel kurulunda konuşma yapması, oraya girmesi uygun değildir. Bunun önünün tıkanması çok büyük önem arz ediyor.''

Konuşmasında, komşu devletlere özellikle İran’a sitem eden Bakır, sözlerine şöyle devam etti: ''İran’la PKK’nın bir ateşkes sürecine girmiş olduğunu görüyoruz. Hiçbir surette birbirlerine dokunmuyorlar, zarar vermiyorlar. İşbirliği olduğunu görüyoruz. İran bizim komşumuzdur her zaman komşumuz olarak kalmaya devam edecektir. Türkiye gibi büyük bir devleti karşısına almak, İran’ın ne kadar menfaatinedir bunun düşünülmesi gerekir diye düşünüyorum. PKK veya PYD, Esad’la Türkiye’ye karşı işbirliğine girmiştir. Bu TSK tarafından çok iyi takip edilmektedir. Türkiye oldu bittiye asla müsaade etmeyecektir, edemez.''

SINIRLARI İNSANİ AÇIDAN AÇTIK

Suriye'de iç savaşın başlamasıyla beraber Türkiye'nin sınırlarını açtığını ifade eden Bakır, şunları söyledi: ''İnsani açıdan baktık bu olaya. Bu kadar Suriyeli mülteciyi misafir ediyoruz şu anda ama bizim önceliğimiz, bunların kontrol atında kamplarda misafir edilmeleridir. En uygun yer kamplardır. Çünkü kayıt altına almamız gerekiyor gelen Suriyelileri. Kayıt altına alınmalarında da sorunlar çıkacaktır. Bu yüzden kamplarda kalmaları esastır. Kasım 2012’de dört kampa gittim. Kampları ben gezdim orada şartların çok iyi olduğunu gördüm. Evlere ayrıldıkları takdirde aynı şartların sağlanması mümkün gözükmemektedir. Oysa kamplarda okul, sağlık hizmetleri, bazı sosyal aktiviteler olsun her türlü ihtiyaçları karşılanıyor''

Bakır, iç savaştan önce Suriye’de herhangi bir vize durumunun söz konusu olmadığını belirterek sözlerini şöyle tamamladı: ''Orta ve üst sınıflı Suriyeliler ellerinde pasaportla Türkiye’ye giriş yaptı. Türkiye’nin çeşitli bölgelerine yerleştiler. Bunların iyi bir şeklide kayıt altına alınmaları çok önemli çünkü bir müddet sonra maddi imkânları yok olmaya başlayacak ve kamplara dönecekler. İç güvenliğimiz açısından her muhtarlık, emniyet müdürlüklerine kendi muhtarlık alanlarında ne kadar Suriyelinin yaşadığını bildirmesi esastır. Bu benim görüşümce bir tedbirdir, bunun yapılması lazım ve sınır kapılarına kamera ve kayıt sistemlerinin kurulması lazım. Sınırlarımıza giren Suriyelilerin nerede olduklarını bilmemiz gerekir.''
Kaynak: İHA