Salihi Ortak Basın Toplantısı
ANKARA - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Mısır'a yapılan maddi yardımlara ilişkin, "Gönül isterdi ki bu çapta büyük yardımlar halkın oylarıyla işbaşına geldiği dönemde Sayın Mursi için de söz konusu olmuş olsaydı ve bir yıl kaybedilmeden pek çok sorun kendi doğası içinde aşılmış olsaydı" dedi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile temaslarda bulunmak üzere Türkiye'ye gelen İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi, Dışişleri Bakanlığındaki görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, bazı ülkelerin Mısır'daki darbe yönetimine yönelik maddi yardımlarına ilişkin soru üzerine, Türkiye'nin, Mısır'ın içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan çıkması için yapılacak her yardımı takdirle karşılayacağını söyledi.
Mısır'ın bugün ciddi bir ekonomik sıkıntı yaşadığına ve siyasi bir sorunla karşı karşıya olduğuna işaret eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Ne olursa olsun biz her zaman Mısırlı kardeşlerimizin yanında olduk, olmaya devam edeceğiz. Tabii gönül isterdi ki bu çapta büyük yardımlar halkın oylarıyla işbaşına geldiği dönemde Sayın Mursi için de söz konusu olmuş olsaydı ve bir yıl kaybedilmeden pek çok sorun kendi doğası içinde aşılmış olsaydı. Türkiye bu konuda elinden gelen yardımı geçmişte yapmıştır. Şimdi de bu yardımlar konusunda her zamanki dostane tutumunu sergiler. Önemli olan Mısır'a şu anda herkesin yardımcı olması ama Mısır'a yapılacak en büyük yardım meşruiyetini halktan alan bir siyasi iktidar oluşmasıdır."
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, meşruiyetini halktan almayan hiçbir siyasi iktidarın hiçbir ekonomik yardımda hedeflerine ulaşamayacağını, meşruiyetini halktan alan bir siyasi iktidarın ise içeriden ve dışardan gelebilecek yardımlarla önemli atılımlar gerçekleştirebileceğini vurguladı.
Davutoğlu, "Ümit ederiz ki Mısır bu sancılı günleri aşar ve en kısa zamanda meşruiyetini halktan alan bir siyasi iktidara ve bu çerçevede herkesin mutabık kaldığı bir anayasal çerçeve içinde kamu düzenine kavuşur" ifadesini kullandı.
-"Lübnan'da onurlu mücadele verdiğinde Hizbullah'ı destekledik"-
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Suriye'deki yabancı unsurlara ilişkin soru üzerine de Türkiye'nin Suriye'ye ilişkin politikasının açık ve net olduğunu, Suriye yönetimini barışçıl yollarla halkın iradesine saygı duymaya davet ettiklerini, çok büyük çabalar sarf ettiklerini belirtti.
Suriye rejimin bunun yerine kendi halkına karşı önce keskin nişancılarla, sonrasında top ve tanklarla kuşatma yaparak, hava kuvvetlerini, Scud füzelerini ve kimyasal silahlları kullanarak topyekun bir tasfiye hareketine kalkıştığını kaydeden Davutoğlu, muhalefetin elinde ise hiçbir hava gücü olmadığını vurgu yaptı.
Rejimin, Suriye'nin şehirlerini, dini mekanlarını hava bombardımanıyla tahrip ettiğini, kendi halkında düşmanın yapamayacağı kadar büyük bir tahribat yaratan bir yaklaşım içinde olduğunu ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Son dönemlerde eğer bir dış müdahale söz konusuysa ki biz dışarıdan kim gelirse gelsin Suriye'ye dışarıdan müdahaleye kesinlikle karşıyız. Bir şekilde yabancı savaşçıların girmesine karşıyız. Hiçbir şekilde de Türkiye'den buna izin ve müsamaha gösterilmesi mümkün değil ve buradan da ilan ediyorum: Yabancı bütün unsurlar Suriye'den çıkmalı. Ama aynı ilanın son 3 aydır Suriye şehirlerine başta Kuseyr olmak üzere giren Hizbullah'a da yapılması gerektiğini düşünüyorum ki Lübnan'da onurlu bir mücadele verdiğinde Hizbullah'ı Türkiye olarak uluslararası sistemle ilişki kurması noktasında da birçok konuda da destekledik. Ama bugün eğer Humus'ta, Kuseyr'de yabancı bir güç varsa maalesef bu rejim yanında savaşan güçlerdir. Bunların derhal Suriye'yi terk etmesi lazım."
-"Resmi olarak her iki taraftan ateşkes istiyorum"-
İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi'ye de İran'ın, Suriye'de ramazan ayı için ateşkes ilan edilmesi konusunda Suriye rejimi üzerindeki nüfuzunu kullanıp kullanmayacağına ilişkin soruya, "Umuyoruz ki bu ateşkes sağlansın. Ramazan ayı da bunun için çok güzel bir bahanedir. Eğer 'resmi kaynaklardan böyle bir şey istedik mi' diye soruyorsanız ben burada resmi olarak bunu her iki taraftan istiyorum" yanıtını verdi.
Geçen yıl da aynı çağrıda bulunduklarını ancak ateşkes sağlanmadığını hatırlatan Salihi, "Umuyoruz ki inşallah bu sene gerçekleşir ve bu Suriye krizinin çözümü için de bir başlangıç olur" diye konuştu.
Kaynak: AA
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, bazı ülkelerin Mısır'daki darbe yönetimine yönelik maddi yardımlarına ilişkin soru üzerine, Türkiye'nin, Mısır'ın içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan çıkması için yapılacak her yardımı takdirle karşılayacağını söyledi.
Mısır'ın bugün ciddi bir ekonomik sıkıntı yaşadığına ve siyasi bir sorunla karşı karşıya olduğuna işaret eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Ne olursa olsun biz her zaman Mısırlı kardeşlerimizin yanında olduk, olmaya devam edeceğiz. Tabii gönül isterdi ki bu çapta büyük yardımlar halkın oylarıyla işbaşına geldiği dönemde Sayın Mursi için de söz konusu olmuş olsaydı ve bir yıl kaybedilmeden pek çok sorun kendi doğası içinde aşılmış olsaydı. Türkiye bu konuda elinden gelen yardımı geçmişte yapmıştır. Şimdi de bu yardımlar konusunda her zamanki dostane tutumunu sergiler. Önemli olan Mısır'a şu anda herkesin yardımcı olması ama Mısır'a yapılacak en büyük yardım meşruiyetini halktan alan bir siyasi iktidar oluşmasıdır."
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, meşruiyetini halktan almayan hiçbir siyasi iktidarın hiçbir ekonomik yardımda hedeflerine ulaşamayacağını, meşruiyetini halktan alan bir siyasi iktidarın ise içeriden ve dışardan gelebilecek yardımlarla önemli atılımlar gerçekleştirebileceğini vurguladı.
Davutoğlu, "Ümit ederiz ki Mısır bu sancılı günleri aşar ve en kısa zamanda meşruiyetini halktan alan bir siyasi iktidara ve bu çerçevede herkesin mutabık kaldığı bir anayasal çerçeve içinde kamu düzenine kavuşur" ifadesini kullandı.
-"Lübnan'da onurlu mücadele verdiğinde Hizbullah'ı destekledik"-
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Suriye'deki yabancı unsurlara ilişkin soru üzerine de Türkiye'nin Suriye'ye ilişkin politikasının açık ve net olduğunu, Suriye yönetimini barışçıl yollarla halkın iradesine saygı duymaya davet ettiklerini, çok büyük çabalar sarf ettiklerini belirtti.
Suriye rejimin bunun yerine kendi halkına karşı önce keskin nişancılarla, sonrasında top ve tanklarla kuşatma yaparak, hava kuvvetlerini, Scud füzelerini ve kimyasal silahlları kullanarak topyekun bir tasfiye hareketine kalkıştığını kaydeden Davutoğlu, muhalefetin elinde ise hiçbir hava gücü olmadığını vurgu yaptı.
Rejimin, Suriye'nin şehirlerini, dini mekanlarını hava bombardımanıyla tahrip ettiğini, kendi halkında düşmanın yapamayacağı kadar büyük bir tahribat yaratan bir yaklaşım içinde olduğunu ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Son dönemlerde eğer bir dış müdahale söz konusuysa ki biz dışarıdan kim gelirse gelsin Suriye'ye dışarıdan müdahaleye kesinlikle karşıyız. Bir şekilde yabancı savaşçıların girmesine karşıyız. Hiçbir şekilde de Türkiye'den buna izin ve müsamaha gösterilmesi mümkün değil ve buradan da ilan ediyorum: Yabancı bütün unsurlar Suriye'den çıkmalı. Ama aynı ilanın son 3 aydır Suriye şehirlerine başta Kuseyr olmak üzere giren Hizbullah'a da yapılması gerektiğini düşünüyorum ki Lübnan'da onurlu bir mücadele verdiğinde Hizbullah'ı Türkiye olarak uluslararası sistemle ilişki kurması noktasında da birçok konuda da destekledik. Ama bugün eğer Humus'ta, Kuseyr'de yabancı bir güç varsa maalesef bu rejim yanında savaşan güçlerdir. Bunların derhal Suriye'yi terk etmesi lazım."
-"Resmi olarak her iki taraftan ateşkes istiyorum"-
İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi'ye de İran'ın, Suriye'de ramazan ayı için ateşkes ilan edilmesi konusunda Suriye rejimi üzerindeki nüfuzunu kullanıp kullanmayacağına ilişkin soruya, "Umuyoruz ki bu ateşkes sağlansın. Ramazan ayı da bunun için çok güzel bir bahanedir. Eğer 'resmi kaynaklardan böyle bir şey istedik mi' diye soruyorsanız ben burada resmi olarak bunu her iki taraftan istiyorum" yanıtını verdi.
Geçen yıl da aynı çağrıda bulunduklarını ancak ateşkes sağlanmadığını hatırlatan Salihi, "Umuyoruz ki inşallah bu sene gerçekleşir ve bu Suriye krizinin çözümü için de bir başlangıç olur" diye konuştu.