Ekonomi Bakanı Çağlayan Mersin'de
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylarla ilgili, "Aslında burada problem, dış dünyadaki bir takım güçlerin tek dizi üzerine çökmüş, sürekli borç alan, borç aldığı için emir alan bir Türkiye istiyor olması. Ama avuçlarını yalayacaklar" dedi.
Çağlayan, 9. MESİAD Yılın İş İnsanı ve Girişimcileri Ödülleri töreninin açılışında yaptığı konuşmada, 2008 yılında başlayan krizle dünyanın ekonomik yapısının, rekabet etmen usulü ve iş anlayışının değiştiğini söyledi.
Avrupa ekonomilerinin 4 yılda ciddi kayıplarla karşı karşıya kaldığını ifade eden Çağlayan, şöyle konuştu:
"Bugün Avrupa'da her 100 kişiden 25'i işsiz durumda. Avrupa Birliği, ekonomide adeta depremlerin yaşandığı bir dönemden geçiyor. Avrupa, son 7 çeyrekte büyüme kelimesini unuttu. 7 çeyrektir Avrupa'da sürekli küçülme yaşanıyor. İhracatının yüzde 50'sini Avrupa'ya yapan Türkiye ise adeta krizden fırsat çıkardı. Türkiye 13 çeyrektir durmaksızın ekonomik büyüme performansına devam ediyor. Türkiye aynı şekilde ihracatını ve buna bağlı olarak da istihdamını artıran, 2023 hedeflerine kilitlenmiş bir ülke olarak yoluna devam ediyor. Türkiye artık parmakla gösterilen bir ülke haline geldi."
-Taksim Gezi Parkı olayları
Taksim Gezi Parkı olaylarına da değinen Çağlayan, "Biz ekonomik zenginlikleri kadar demokratik zenginlikleri de ön safımıza koymuş bir düşüncenin içerisinden geliyoruz" dedi.
Çağlayan, şunları kaydetti:
"Bu anlamda masumane olarak yapılan gösterilerin, çevre konusunda ortaya konulanların başımızın üzerinde yeri var. Çevreye duyarlılıktan dolayı ortaya çıkan göstericilerin gösterileri, davranışları ne kadar masumaneyse, bugün Türkiye'nin gelişmesini ve büyümesini istemeyenlerin, önüne takoz koymak isteyenlerin yaptıklarını da aynı şekilde görmememiz mümkün değil. Bunları mutlak suretle birbirinden ayırmamız gerekiyor. Türkiye bugün başka bir tezgahın içerisine çekilmek isteniyor. Aslında burada problem, dış dünyadaki bir takım güçlerin tek dizi üzerine çökmüş, sürekli borç alan, borç aldığı için emir alan bir Türkiye istiyor olması. Ama avuçlarını yalayacaklar. Evelallah Türkiye, tüm kesimleriyle, iktidarıyla, muhalefetiyle birlik ve beraberlik içerisinde 2023 Türkiye hedefine doğru devam edecektir."
-Türkiye'den sermaye çıkışı
Çağlayan, Taksim Gezi Parkı olayları başlamadan 10 gün önce Türkiye'den çok ciddi sermaye çıkışlarının olduğunu söyledi.
"Hemen arkasından bir takım grupların neler yaptığını hep birlikte izlemeye başladık" diyen Çağlayan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Cumhuriyetin en düşük oranı olan 4.83'e kadar düşen faizler, bir anda yüzde 7'lere kadar yükseltilmek istendi. Eğer Türkiye 4.83 faizinin belini kırmış olsaydı faizler bugün yüzde 2,5'e kadar düşmüştü. Fakat bu faizlerin düşüşü faiz lobisinin işine gelmez. Türkiye'nin kanını emmek isteyen faiz koalisyonunun işine gelmez. Türkiye'de yeniden faizler yükselmeye başladı.
Faiz, borsa ve döviz ekonominin önemli göstergesidir. Borsa düşüş kaydetti, dövizde kıpırdanmalar oldu. Şimdi geriye dönüşler başladı.
Düzelecek, hiç bir endişeniz olmasın. Türkiye'yi dışarıdan açlığa, borca mahkum etmek isteyenlere karşı hiç bir borcumuz olmaz. Türkiye'yi daha az borçlu, dışarıdan almış olduğu borçların daha az faizlerini ödeyecek bir ülke yapma konusunda son derece kararlıyız. Eski günlerde olduğu gibi yüksek borçlara sahip olan, yüksek faizlerle adate sömürülen, kanı emilen bir ülke olarak görmek istiyorlar. Evelallah avuçlarını yalayacaklar. Bunu herkes iyi bilsin."
Kaynak: AA
Avrupa ekonomilerinin 4 yılda ciddi kayıplarla karşı karşıya kaldığını ifade eden Çağlayan, şöyle konuştu:
"Bugün Avrupa'da her 100 kişiden 25'i işsiz durumda. Avrupa Birliği, ekonomide adeta depremlerin yaşandığı bir dönemden geçiyor. Avrupa, son 7 çeyrekte büyüme kelimesini unuttu. 7 çeyrektir Avrupa'da sürekli küçülme yaşanıyor. İhracatının yüzde 50'sini Avrupa'ya yapan Türkiye ise adeta krizden fırsat çıkardı. Türkiye 13 çeyrektir durmaksızın ekonomik büyüme performansına devam ediyor. Türkiye aynı şekilde ihracatını ve buna bağlı olarak da istihdamını artıran, 2023 hedeflerine kilitlenmiş bir ülke olarak yoluna devam ediyor. Türkiye artık parmakla gösterilen bir ülke haline geldi."
-Taksim Gezi Parkı olayları
Taksim Gezi Parkı olaylarına da değinen Çağlayan, "Biz ekonomik zenginlikleri kadar demokratik zenginlikleri de ön safımıza koymuş bir düşüncenin içerisinden geliyoruz" dedi.
Çağlayan, şunları kaydetti:
"Bu anlamda masumane olarak yapılan gösterilerin, çevre konusunda ortaya konulanların başımızın üzerinde yeri var. Çevreye duyarlılıktan dolayı ortaya çıkan göstericilerin gösterileri, davranışları ne kadar masumaneyse, bugün Türkiye'nin gelişmesini ve büyümesini istemeyenlerin, önüne takoz koymak isteyenlerin yaptıklarını da aynı şekilde görmememiz mümkün değil. Bunları mutlak suretle birbirinden ayırmamız gerekiyor. Türkiye bugün başka bir tezgahın içerisine çekilmek isteniyor. Aslında burada problem, dış dünyadaki bir takım güçlerin tek dizi üzerine çökmüş, sürekli borç alan, borç aldığı için emir alan bir Türkiye istiyor olması. Ama avuçlarını yalayacaklar. Evelallah Türkiye, tüm kesimleriyle, iktidarıyla, muhalefetiyle birlik ve beraberlik içerisinde 2023 Türkiye hedefine doğru devam edecektir."
-Türkiye'den sermaye çıkışı
Çağlayan, Taksim Gezi Parkı olayları başlamadan 10 gün önce Türkiye'den çok ciddi sermaye çıkışlarının olduğunu söyledi.
"Hemen arkasından bir takım grupların neler yaptığını hep birlikte izlemeye başladık" diyen Çağlayan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Cumhuriyetin en düşük oranı olan 4.83'e kadar düşen faizler, bir anda yüzde 7'lere kadar yükseltilmek istendi. Eğer Türkiye 4.83 faizinin belini kırmış olsaydı faizler bugün yüzde 2,5'e kadar düşmüştü. Fakat bu faizlerin düşüşü faiz lobisinin işine gelmez. Türkiye'nin kanını emmek isteyen faiz koalisyonunun işine gelmez. Türkiye'de yeniden faizler yükselmeye başladı.
Faiz, borsa ve döviz ekonominin önemli göstergesidir. Borsa düşüş kaydetti, dövizde kıpırdanmalar oldu. Şimdi geriye dönüşler başladı.
Düzelecek, hiç bir endişeniz olmasın. Türkiye'yi dışarıdan açlığa, borca mahkum etmek isteyenlere karşı hiç bir borcumuz olmaz. Türkiye'yi daha az borçlu, dışarıdan almış olduğu borçların daha az faizlerini ödeyecek bir ülke yapma konusunda son derece kararlıyız. Eski günlerde olduğu gibi yüksek borçlara sahip olan, yüksek faizlerle adate sömürülen, kanı emilen bir ülke olarak görmek istiyorlar. Evelallah avuçlarını yalayacaklar. Bunu herkes iyi bilsin."