Yök Başkanı Çetinsaya Bingöl Üniversitesi’nde
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, Bingöl’deki temasları kapsamında Bingöl Üniversitesi Rektörlüğü ve Senato ziyaretinin ardından Rektörlük konferans salonunda öğrenciler ve öğretim üyeleriyle bir araya geldi.
Basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantıların ardından yazılı bir basın açıklaması yapan YÖK Başkanı Prof. Dr. Çetinsaya, “Üniversiteler, öncü fikirlerin, barışçı gelecek tasavvurlarının, demokratik bir biçimde bir arada yaşama kültürünün yeşerdiği ve savunulduğu mekanlar olarak ülkemizin bugün tecrübe ettiği gerilimlerin tırmanmaması için çaba sarf etmek, itidali ve müzakereyi savunmak durumundadırlar” ifadelerini kullandı.
“ŞİDDET İÇEREN TALEP VE FİKİRLER AKADEMİK ÖZGÜRLÜK SINIRLARI İLE BAĞDAŞMAZ”
Prof. Dr. Çetinsaya açıklamasını şöyle sürdürdü: “Normalleşen demokrasisi, büyüyen ekonomisi, artan itibar ve istikrarı ile Türkiye, büyük bir fırsat yakalamış, toplumsal barışı tesis etme adına önemli adımlar atmıştır. Üniversitelerimiz, farklı seslerin, farklı taleplerin akademik özgürlük sınırları içerisinde, şiddet içermeyen yol ve yöntemlerle dile getirilebildiği mekanlardır ve bu özelliklerini korumaları gerekir. Birkaç gündür ülkemizde yükselen toplumsal tansiyon karşısında öğrencisinden öğretim elemanına, idari çalışanından yöneticilerine kadar üniversitelerimizin değerli mensuplarının farklı fikir ve görüşlerini dile getirirlerken, şiddete başvurmaları ya da şiddeti özendirmeleri kabul edilemez. Şiddet içeren, şiddeti öven talep ve fikirler akademik özgürlük sınırları ile bağdaşmaz. Akademik özgürlük, fikir ve görüşlerin korkusuzca ve barışçıl bir tarzda dile getirilmesi, kişilik haklarını rencide etmeksizin ortaya konması anlamına gelir. Üniversite mensuplarımızdan bu süreçte beklentimiz, ülkemizin toplumsal barış adına attığı önemli adımları boşa çıkaracak şekilde şiddet övgüsü yapan ifade ve örgütlenmelerden kaçınmalarıdır.”
Kaynak: İHA
“ŞİDDET İÇEREN TALEP VE FİKİRLER AKADEMİK ÖZGÜRLÜK SINIRLARI İLE BAĞDAŞMAZ”
Prof. Dr. Çetinsaya açıklamasını şöyle sürdürdü: “Normalleşen demokrasisi, büyüyen ekonomisi, artan itibar ve istikrarı ile Türkiye, büyük bir fırsat yakalamış, toplumsal barışı tesis etme adına önemli adımlar atmıştır. Üniversitelerimiz, farklı seslerin, farklı taleplerin akademik özgürlük sınırları içerisinde, şiddet içermeyen yol ve yöntemlerle dile getirilebildiği mekanlardır ve bu özelliklerini korumaları gerekir. Birkaç gündür ülkemizde yükselen toplumsal tansiyon karşısında öğrencisinden öğretim elemanına, idari çalışanından yöneticilerine kadar üniversitelerimizin değerli mensuplarının farklı fikir ve görüşlerini dile getirirlerken, şiddete başvurmaları ya da şiddeti özendirmeleri kabul edilemez. Şiddet içeren, şiddeti öven talep ve fikirler akademik özgürlük sınırları ile bağdaşmaz. Akademik özgürlük, fikir ve görüşlerin korkusuzca ve barışçıl bir tarzda dile getirilmesi, kişilik haklarını rencide etmeksizin ortaya konması anlamına gelir. Üniversite mensuplarımızdan bu süreçte beklentimiz, ülkemizin toplumsal barış adına attığı önemli adımları boşa çıkaracak şekilde şiddet övgüsü yapan ifade ve örgütlenmelerden kaçınmalarıdır.”