Öztürk: Çapulcular Tepkiden Faydalanmak İstedi
MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, ''Başbakan'ın sürekli izlediği gelirim politikası yüzünden, halkta kendisine karşı aşırı bir tepki oluştu, bazı çapulcular da bu tepkiden faydalanmak istedi'' dedi.
Öztürk, partisinin il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, yerel seçimler öncesi ülke genelinde başlattıkları mitingelere devam ettiklerini, bu kapsamda yarın Erzurum'da yapacakları mitingte, vatandaşları ülke gündemindeki gelişmelerle ilgili bilgilendireceklerini söyledi.
Türkiye'de bazı kesimlerin halkın bütün değer ve inançlarına dil uzattığını, ardından sıranın Türk bayrağına geldiğini ifade eden Öztürk, "Bazı kesimler Türk bayrağının adı devlet bayrağı olsun istiyor. Hatta bu konuda teklif verme cesaretini dahi bulmuşlar. O da yetmezmiş gibi bir de vatanmıza göz diktiler. 1919 yılında Erzurum'da sağlanan birlik ve beraberliğimizi bugün bozmaya çalışıyorlar'' diye konuştu.
Taksim'deki Gezi Parkı olaylarına da değinen Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Aklımıza gelmiyor değil, acaba 27 Nisan e-muhtırası ile başlayan ve bugünde Gezi Parkı olayları ile devam eden süreçte, Başbakan'ın bu işte eli mi var acaba? Çünkü, bu gelirim politikasının sonucunda seçimlerde mazlum duruma düştüğünü halka anlatıp vatandaşların temiz duygularını istismar ederek oy toplamayı mı düşünüyor. Başbakan'ın sürekli izlediği gelirim polititası yüzünden, halkta kendisine karşı aşırı bir tepki oluştu, bazı çapulcular da bu tepkiden faydalanmak istedi. Oslo'da terör örgütü ile ne görüşüldüğünü bilmiyoruz. Ancak bugün gelinen noktada, terör örgütü ülkenin bölünmesi için atılacak adımlar konusunda hükümeti tehdit ediyor. PKK'lılar silah bırakmadı, hiç biri ülke dışına da çıkmadı. Sadece kıyafetlerini değeitirdiler. Bize ulaşan bilgilere göre, Güneydoğu'da 2 bine yakın insan, terör örgütüne katılmak için kayıt yaptırmış. PKK diyormuş, ki, 'biz devletle anlaşma imzaladık, bize katılın ',örgüt bu yolla militan sayısını artırmaya çalışıyormuş.''
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya da Başbakan Erdoğan'ın dile getirdiği faiz lobisinin ülke ekonomisi üzerinde ciddi bir baskısının bulunmadığını, Türkiye'de rant ve haksız kazanç lobisinin ülke ekonomisi üzerinde baskısı olduğunu ifade ederek, ''Faizlerin artmasının asıl sebebi, son 10 yılda verilen yüksek cari açıktır. Devletin aşırı borçlandırılması, düşük kur ve yüksek faiz oranlarıdır. Bence suç ekonominin çatısını uçuran rüzgarda değil, suç çatıyı sağlam yapmayan ustadadır. Bu işte usta suçludur.'' dedi.
Kaynak: AA
Türkiye'de bazı kesimlerin halkın bütün değer ve inançlarına dil uzattığını, ardından sıranın Türk bayrağına geldiğini ifade eden Öztürk, "Bazı kesimler Türk bayrağının adı devlet bayrağı olsun istiyor. Hatta bu konuda teklif verme cesaretini dahi bulmuşlar. O da yetmezmiş gibi bir de vatanmıza göz diktiler. 1919 yılında Erzurum'da sağlanan birlik ve beraberliğimizi bugün bozmaya çalışıyorlar'' diye konuştu.
Taksim'deki Gezi Parkı olaylarına da değinen Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Aklımıza gelmiyor değil, acaba 27 Nisan e-muhtırası ile başlayan ve bugünde Gezi Parkı olayları ile devam eden süreçte, Başbakan'ın bu işte eli mi var acaba? Çünkü, bu gelirim politikasının sonucunda seçimlerde mazlum duruma düştüğünü halka anlatıp vatandaşların temiz duygularını istismar ederek oy toplamayı mı düşünüyor. Başbakan'ın sürekli izlediği gelirim polititası yüzünden, halkta kendisine karşı aşırı bir tepki oluştu, bazı çapulcular da bu tepkiden faydalanmak istedi. Oslo'da terör örgütü ile ne görüşüldüğünü bilmiyoruz. Ancak bugün gelinen noktada, terör örgütü ülkenin bölünmesi için atılacak adımlar konusunda hükümeti tehdit ediyor. PKK'lılar silah bırakmadı, hiç biri ülke dışına da çıkmadı. Sadece kıyafetlerini değeitirdiler. Bize ulaşan bilgilere göre, Güneydoğu'da 2 bine yakın insan, terör örgütüne katılmak için kayıt yaptırmış. PKK diyormuş, ki, 'biz devletle anlaşma imzaladık, bize katılın ',örgüt bu yolla militan sayısını artırmaya çalışıyormuş.''
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya da Başbakan Erdoğan'ın dile getirdiği faiz lobisinin ülke ekonomisi üzerinde ciddi bir baskısının bulunmadığını, Türkiye'de rant ve haksız kazanç lobisinin ülke ekonomisi üzerinde baskısı olduğunu ifade ederek, ''Faizlerin artmasının asıl sebebi, son 10 yılda verilen yüksek cari açıktır. Devletin aşırı borçlandırılması, düşük kur ve yüksek faiz oranlarıdır. Bence suç ekonominin çatısını uçuran rüzgarda değil, suç çatıyı sağlam yapmayan ustadadır. Bu işte usta suçludur.'' dedi.