Silopi’deki Olaylar
Şırnak’ın Silopi ilçesinde Irak’a yolcu taşıyan otobüs firmalarının araçlarına yönelik taşlı saldırılarda bulunulmasına tepki gösteren Diyarbakır Otobüsçüler Derneği Başkanı Aydın Özgen, “Araçlarımızın camları kırıldı.
Olaylar esnasında saldıran grubun bayrak açıp 'En büyük asker bizim asker' sloganları atması kafamızı karıştırdı. Bu Taksim Gezi Parkı’nın devamı niteliğinde provokatif bir eylemdir” dedi.
Silopi’den Irak’a geçerek mazot alan ve Türkiye’ye tekrar giriş yapan karınca tipi dolmuş şoförleri tarafından araçların taşlanması üzerine Diyarbakır Otobüsçüler Derneği, olayla ilgili olarak bir basın açıklaması düzenledi.
Olaylara kendi açılarından sağduyu ile yaklaştıklarını belirten Diyarbakır Otobüsçüler Derneği Başkanı Aydın Özgen, "Araçlarımız, toplu ulaşım hizmeti vermek maksadı ile Diyarbakır, Bağdat ve Kerkük arasında seferler düzenlemektedirler. Belli kurallar çerçevesinde Ulaştırma Bakanlığı’nın koyduğu kanunlar içerisinde uzun zamandan beri hizmetlerine devam etmektedirler. Dünden bu yana bölgede aylardır süren huzur ortamını ve çözüm sürecini baltalamak isteyen gruplar, Habur Sınır Kapısı’nda otobüslerimize karşı darp olayları oldu. İçerisinde yolcu bulunan araçlarımız vardı. En büyük tesellimiz yolcularımızın canına herhangi bir şey olmamış olması. Maddi hasarımız çok büyük" diye konuştu.
Olayları yapanların bölgede karınca araçlar diye hitap edilen ve kaçak mazot taşıyan araçların şoförlerinin olduğunu bildiklerini dile getiren Özgen, bu olayların Gezi Parkı’nda meydana gelen olayların devamıymış gibi bir imajın olduğunu savundu. Özgen, "Çünkü olaylar olduğu zaman araçların taşlanmasının ardından bayrak açıp en büyük asker bizim asker demeleri bize bunu çağrıştırdı. Kolluk kuvvetleri gerek emniyet gerekse de jandarma olaylara müdahalede bulunmamış. Arkadaşlarımız Silopi’den çıkmak için emniyet güçlerinden randevu talep etmiş ancak, emniyet güçleri bütün personellerinin bir aşiret kavgasına gittiğini, kendilerine verilecek personellerinin bulunmadığını belirtmişlerdir. Olayların başlangıç sebebi yöredeki karınca araçlarında hizmet veren araç sahiplerinin ya da çalışanlarının araçlarımızın Silopi'den yolcu almalarını bahane etmeleridir. Oysaki biz sadece Silopi’den değil Malatya’dan Kerkük’e kadar yolcu alıyoruz. Bu bir bahane değildir. Silopi’den Kerkük’e gidecek bir insan nereden binecek arabaya? Ya da Silopi’den Van’a gidecek bir insan hangi arabaya binecek? Diyarbakır’a geliyorsa Diyarbakır aracına, Van’a gidiyorsa Van aracına binecek tabi ki. Zaten olay sırasında bayrak açıp slogan atmaları bunun bölgede yaşanan huzuru bozmaya yönelik provokasyon eylemleri olduğunu biliyoruz. Bu olayları kınıyoruz ve tasnif etmiyoruz. Onlar gibi hissi davranmak istemiyoruz. Bu konu ile ilgili olarak yetkili bakanlıkların devreye girerek gerekli tedbirleri almaları gerekmektedir” şeklinde konuştu
Taşlanan araçların şoförlerinden Hatip Dicle ise Silopi girişinde durup orada bulunan kalabalığın nedenini sormak istediklerini belirterek, bir anda 50-60 araçlık bir konvoy ile kendilerini taşlamaya başladıklarını söyledi.
Dicle, "Dün saat 10.00 gibi Irak’a gidiyorduk. Silopi’ye vardık. Silopi’nin orada durduk. Olay olduğunu söylediler. Ne olayı olduğunu sorduğumuzda otobüsleri taşladıklarını söylediler. Biz daha böyle konuşurken 50-60 arabadan oluşan bir konvoy önümüzde durdu ve bizi taşlamaya başladı.
Hiçbir şey demeden direk olarak bize saldırmaya başladılar, ekmeğimizi elimizden alıyorsunuz, hepinizi öldüreceğiz, arabalarınızı yakacağız diye. Bizim onlarla hiçbir alıp vermediğimizi yokken kalkıp bizi taşladılar. Yolcularımızın durumu iyi çok şükür ama hem bizde hem de araçlarımızda ciddi hasarlar oluştu" ifadelerini kullandı
Kaynak: İHA
Silopi’den Irak’a geçerek mazot alan ve Türkiye’ye tekrar giriş yapan karınca tipi dolmuş şoförleri tarafından araçların taşlanması üzerine Diyarbakır Otobüsçüler Derneği, olayla ilgili olarak bir basın açıklaması düzenledi.
Olaylara kendi açılarından sağduyu ile yaklaştıklarını belirten Diyarbakır Otobüsçüler Derneği Başkanı Aydın Özgen, "Araçlarımız, toplu ulaşım hizmeti vermek maksadı ile Diyarbakır, Bağdat ve Kerkük arasında seferler düzenlemektedirler. Belli kurallar çerçevesinde Ulaştırma Bakanlığı’nın koyduğu kanunlar içerisinde uzun zamandan beri hizmetlerine devam etmektedirler. Dünden bu yana bölgede aylardır süren huzur ortamını ve çözüm sürecini baltalamak isteyen gruplar, Habur Sınır Kapısı’nda otobüslerimize karşı darp olayları oldu. İçerisinde yolcu bulunan araçlarımız vardı. En büyük tesellimiz yolcularımızın canına herhangi bir şey olmamış olması. Maddi hasarımız çok büyük" diye konuştu.
Olayları yapanların bölgede karınca araçlar diye hitap edilen ve kaçak mazot taşıyan araçların şoförlerinin olduğunu bildiklerini dile getiren Özgen, bu olayların Gezi Parkı’nda meydana gelen olayların devamıymış gibi bir imajın olduğunu savundu. Özgen, "Çünkü olaylar olduğu zaman araçların taşlanmasının ardından bayrak açıp en büyük asker bizim asker demeleri bize bunu çağrıştırdı. Kolluk kuvvetleri gerek emniyet gerekse de jandarma olaylara müdahalede bulunmamış. Arkadaşlarımız Silopi’den çıkmak için emniyet güçlerinden randevu talep etmiş ancak, emniyet güçleri bütün personellerinin bir aşiret kavgasına gittiğini, kendilerine verilecek personellerinin bulunmadığını belirtmişlerdir. Olayların başlangıç sebebi yöredeki karınca araçlarında hizmet veren araç sahiplerinin ya da çalışanlarının araçlarımızın Silopi'den yolcu almalarını bahane etmeleridir. Oysaki biz sadece Silopi’den değil Malatya’dan Kerkük’e kadar yolcu alıyoruz. Bu bir bahane değildir. Silopi’den Kerkük’e gidecek bir insan nereden binecek arabaya? Ya da Silopi’den Van’a gidecek bir insan hangi arabaya binecek? Diyarbakır’a geliyorsa Diyarbakır aracına, Van’a gidiyorsa Van aracına binecek tabi ki. Zaten olay sırasında bayrak açıp slogan atmaları bunun bölgede yaşanan huzuru bozmaya yönelik provokasyon eylemleri olduğunu biliyoruz. Bu olayları kınıyoruz ve tasnif etmiyoruz. Onlar gibi hissi davranmak istemiyoruz. Bu konu ile ilgili olarak yetkili bakanlıkların devreye girerek gerekli tedbirleri almaları gerekmektedir” şeklinde konuştu
Taşlanan araçların şoförlerinden Hatip Dicle ise Silopi girişinde durup orada bulunan kalabalığın nedenini sormak istediklerini belirterek, bir anda 50-60 araçlık bir konvoy ile kendilerini taşlamaya başladıklarını söyledi.
Dicle, "Dün saat 10.00 gibi Irak’a gidiyorduk. Silopi’ye vardık. Silopi’nin orada durduk. Olay olduğunu söylediler. Ne olayı olduğunu sorduğumuzda otobüsleri taşladıklarını söylediler. Biz daha böyle konuşurken 50-60 arabadan oluşan bir konvoy önümüzde durdu ve bizi taşlamaya başladı.
Hiçbir şey demeden direk olarak bize saldırmaya başladılar, ekmeğimizi elimizden alıyorsunuz, hepinizi öldüreceğiz, arabalarınızı yakacağız diye. Bizim onlarla hiçbir alıp vermediğimizi yokken kalkıp bizi taşladılar. Yolcularımızın durumu iyi çok şükür ama hem bizde hem de araçlarımızda ciddi hasarlar oluştu" ifadelerini kullandı