Hong Kong Tanıtım Semineri
Kocaeli - Hong Kong Ticaret Geliştirme Konseyi Türkiye Temsilcisi Perran Ersu Özçaldıran, "Hong Kong'un temelde masaya koyduğu 3 büyük avantaj var. Bir tanesi sağlam ekonomik temelleri oturtmuş olması, ikincisi, coğrafi konumunu, üçüncüsü ise insanları. Hong Kong dünyada önemli bir finans merkezi. Çin Halk Cumhuriyeti'de 1997'de Hong Kong'u Çin'e katmasıyla birlikte bunu çok iyi yönetti" dedi.
Özçaldıran, Kocaeli Sanayi Odasında düzenlenen "Hong Kong tanıtım semineri"nde yaptığı konuşmada, bütün dünyanın "gözünün" Çin'de olduğunu, Çin'in, son on yılda her yıl yüzde 20 ortalama artan ticaret hacmi ile bütün dünyada krizin yaşandığı dönemde istikrarını bozmadan devam ettirdiğini vurguladı.
Dünyanın Çin'e genelde "üretim üssü" olarak baktığını söyleyen Özçaldıran, Türkiye'nin, bu eğilimin dışında olduğunu, Çin'in sadece "üretim üssü" değil bir "pazar" da olduğunu ilk keşfedenlerden olduğunu söyledi.
Özçaldıran, Çin'in ekonomik yapısının her geçen gün büyüdüğüne dikkati çekerek, ülkede kalkınma planları çerçevesinde planlı ve bilinçli bir şekilde yurt içi tüketiminin arttırıldığını ifade etti.
Büyük markaların Çin pazarına girdiğini ve girmeye de devam ettiğini anlatan Özçaldıran, 2020'de 100 milyon Çinlinin dünyayı gezemesinin beklendiğini bildirdi.
Özçaldıran, Çin'de ithal şarap pazarının büyüme hızına dikkati çekerek, "Çin, diğer ülkelerden 2006'da büyük miktarlarda şarap ithal etmeye başladı.
İlk 5 yılın ortalaması yüzde 66 yıllık pazar büyümesi. Buna paralel bir biçimde de Çin Halk Cumhuriyeti, endüstriyel süreçlerini de güncelliyor. Kıta Çin'in de şu anda 9 milyon özel şirket var. Bu ne demek, bu özel şirketlerin yarattığı istihdamla birlikte elbetteki tüketicinin ve tüketimin artmasını getiriyorsa da bir taraftan aynı şekilde şirketlere yönelik hizmetlerde teknolojinin Çin'de talep artışını beraberinde getiriyor. Çin'de araştırma ve geliştirmeye yönelik çok ciddi yatırımlar görüyorüyoruz" şeklinde konuştu.
Şirketlerin, Çin pazarına girmeye çalıştığını ancak çoğunluğunun bilmediği bir pazar olduğunu ifade eden Özçaldıran, Çin pazarıyla ilgili bir takım endişelerle karşılaştıklarını aktardı.
Özçaldıran, Hong Kong'un, Çin'in dünyaya açılan ve dünyanın da Çin'e açılan pazarı olduğuna değinerek, şunları söyledi:
"Hong Kong'un temelde masaya koyduğu 3 büyük avantaj var. Bir tanesi sağlam ekonomik temelleri oturtmuş olması, ikincisi, coğrafi konumunun getirmiş olduğu avantajlar, üçüncüsü ise insanları. Hong Kong, dünyada önemli bir finans merkezi. Çin Halk Cumhuriyeti'de 1997'de Hong Kong'u Çin'e katmasıyla birlikte bunu çok iyi yönetti. Hong Kong, bilginin, insanların ve sermayenin serbest dolaşımı üstüne kurulu bir sisteme sahip. HKTDC da her gün, Hong Kong'un en iyi yönlerini dünyaya açıyor ve Hong Kong'a yeni iş sağlıyoruz. Hong Kong ve tüm dünyadan şirklere, Çin'de ve Asya'nın geri kalanında yeni pazarlar bulmaya yardımcı oluyoruz."
Kaynak: AA
Dünyanın Çin'e genelde "üretim üssü" olarak baktığını söyleyen Özçaldıran, Türkiye'nin, bu eğilimin dışında olduğunu, Çin'in sadece "üretim üssü" değil bir "pazar" da olduğunu ilk keşfedenlerden olduğunu söyledi.
Özçaldıran, Çin'in ekonomik yapısının her geçen gün büyüdüğüne dikkati çekerek, ülkede kalkınma planları çerçevesinde planlı ve bilinçli bir şekilde yurt içi tüketiminin arttırıldığını ifade etti.
Büyük markaların Çin pazarına girdiğini ve girmeye de devam ettiğini anlatan Özçaldıran, 2020'de 100 milyon Çinlinin dünyayı gezemesinin beklendiğini bildirdi.
Özçaldıran, Çin'de ithal şarap pazarının büyüme hızına dikkati çekerek, "Çin, diğer ülkelerden 2006'da büyük miktarlarda şarap ithal etmeye başladı.
İlk 5 yılın ortalaması yüzde 66 yıllık pazar büyümesi. Buna paralel bir biçimde de Çin Halk Cumhuriyeti, endüstriyel süreçlerini de güncelliyor. Kıta Çin'in de şu anda 9 milyon özel şirket var. Bu ne demek, bu özel şirketlerin yarattığı istihdamla birlikte elbetteki tüketicinin ve tüketimin artmasını getiriyorsa da bir taraftan aynı şekilde şirketlere yönelik hizmetlerde teknolojinin Çin'de talep artışını beraberinde getiriyor. Çin'de araştırma ve geliştirmeye yönelik çok ciddi yatırımlar görüyorüyoruz" şeklinde konuştu.
Şirketlerin, Çin pazarına girmeye çalıştığını ancak çoğunluğunun bilmediği bir pazar olduğunu ifade eden Özçaldıran, Çin pazarıyla ilgili bir takım endişelerle karşılaştıklarını aktardı.
Özçaldıran, Hong Kong'un, Çin'in dünyaya açılan ve dünyanın da Çin'e açılan pazarı olduğuna değinerek, şunları söyledi:
"Hong Kong'un temelde masaya koyduğu 3 büyük avantaj var. Bir tanesi sağlam ekonomik temelleri oturtmuş olması, ikincisi, coğrafi konumunun getirmiş olduğu avantajlar, üçüncüsü ise insanları. Hong Kong, dünyada önemli bir finans merkezi. Çin Halk Cumhuriyeti'de 1997'de Hong Kong'u Çin'e katmasıyla birlikte bunu çok iyi yönetti. Hong Kong, bilginin, insanların ve sermayenin serbest dolaşımı üstüne kurulu bir sisteme sahip. HKTDC da her gün, Hong Kong'un en iyi yönlerini dünyaya açıyor ve Hong Kong'a yeni iş sağlıyoruz. Hong Kong ve tüm dünyadan şirklere, Çin'de ve Asya'nın geri kalanında yeni pazarlar bulmaya yardımcı oluyoruz."