Bayraktar'dan 'Kelkit Vadisi'nde Kurulacak Hes'lere' İlişkin Açıklama
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Erbaa ve Taşova ilçelerinde yaşayan çiftçilerimizi ve yöre insanını daha yakından ilgilendiren Umutlu HES projesinin uygulanmasıyla sulanan yaklaşık 46 bin dekar ovada verim önemli ölçüde etkilenecek.
Kontrolsüz ve geri dönüşümü olmayan zararlar oluşacak. Bu durum, aynı zamanda insan yaşamı ile diğer projeleri olumsuz etkileyecek" dedi.
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Taşova-Erbaa Kelkit Vadisi'nde kurulacak HES'ler ile ilgili, Tokat Erbaa Çalkara Köyü'nde basın toplantısı düzenledi.
Tarım sektörünün stratejik önemine vurgu yapan Bayraktar, günümüzde gıda ve enerji sektörlerinin dünya genelinde çok büyük önem kazandığını ifade etti.
Enerji üretiminin öneminin farkında olduklarını ancak, onun kadar önemli tarım alanlarının da korunması gerektiğini bildiren Bayraktar, 'Artık bir karış verimli toprak bile kritik önemdedir' değerlendirmesinde bulundu. Bayraktar, "HES'lere karşı değiliz. Ancak, Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak verimli tarım arazilerimizi korumak da görevimiz" dedi.
Ülkelerin kalkınma politikaları içinde hayati önem taşıyan stratejik alanlardan birinin de enerji sektörü olduğunu belirten Bayraktar, ekonomik gelişme ve refah seviyelerinin artmasıyla enerji tüketiminin arttığını bildirdi. Dünyada enerjiye talebin 2007-2030 yılları arasında yüzde 40 oranında artacağına işaret eden Bayraktar, bu talep artışının karşılanabilmesi için 2030 yılına kadar küresel çapta enerji sektörünün arz alt yapısına 26 trilyon dolar, yalnızca elektrik sektörüne üretim, iletim ve dağıtım için 13,7 trilyon dolar yatırım yapması gerektiğini ifade etti.
Bayraktar, "Ülkemizde çok sayıda, kısaca HES olarak adlandırdığımız hidroelektrik santrali projesi hazırlanmış, bunlardan 379'u tamamlanarak faaliyete geçmiştir. Türkiye'nin teknik olarak değerlendirilebilir hidroelektrik potansiyeli, 140 milyar kilovatsaatte ulaşıyor. Ülkemizde 2012 yılında elektrikte 57 bin 72 megavat olan kurulu gücün yüzde 33,7'sini HES'ler oluşturuyor. Yine, 239,08 milyar kilovatsaat olan elektrik üretiminin de yüzde 24,56'sını HES'ler karşılıyor" dedi.
Her hidrolik potansiyelin enerjiye dönüştürülemeyeceğine işaret eden Bayraktar, maliyet analizinin önemine dikkati çekti. Bu analizin de çok uzun yıllar için yapılması gerektiğini kaydeden Bayraktar, kaybedilen tarım toprağının bir daha yerine koyulma ihtimalinin olmadığını belirtti.
Taşova ve Erbaa ilçelerinin HES projelerinin uygulanacağı ilçeler arasında olduğunu bildiren Bayraktar, "Yeşilırmak nehrinin yan kolu olan Gökdere üzerinde kurulan Yaprak 1 ve 2 Regülatörü ve HES projesinin faaliyete geçmesi, havzada su kaynaklarının azalmasına, su kaynaklarıyla ilgili yaşamın büyük oranda zarar görmesine neden olmuştur. Yaşanan bu olumsuzluklar, halen gündemde olan, Erbaa ve Taşova ilçesinde yapılması planlanan Umutlu HES projesi, çiftçilerimizi ve yöre insanını endişeye sevk etmiştir. Taşova ve Erbaa Ziraat Odalarımızdan alınan bilgilere göre, Yeşilırmak nehri üzerinde 22 HES projesinin uygulanması düşünülmektedir. Bu projelerden biri olan Umutlu köyünde uygulanacak olan HES projesinden, yaklaşık olanak 34 bini Erbaa, 12 bini Taşova’da olmak üzere toplam 46 bin dekar yılda iki ürünün alındığı son derece verimli tarım arazileri etkilenecektir" ifadelerini kullandı.
Yapılması planlanan Erbaa ve Taşova ilçesinde yaşayan çiftçileri ve yöre halkını daha yakından ilgilendiren Umutlu HES Projesi'nin, doğaya ve çevreye verdiği zararların yanında tarım alanlarının sulanmasına da engel olacağını belirten Bayraktar, "Tarım arazilerine yapılacak olan inşaat, kanallar ve servis yolları proje unsurları, verimli tarım alanlarının kullanılamaz hale gelmesine yol açacaktır. Yaklaşık 2 bin 500 çiftçimiz bu projeden zarar görecektir. Diğer taraftan suyun borular ve tüneller ile götürülmesi, halen yaz mevsiminde su sıkıntısı fazla olan bu havzayı susuzluk problemiyle karşı karşıya bırakacaktır. HES projelerinin kurulması hakkındaki Yönetmelik kapsamında akarsu yatağına bırakılan ve 'can suyu' olarak adlandırılan su miktarı yetersiz kalmakta, yaz aylarında küçük kollardan gelen sular da kesilince bitkiler, flora ve fauna zarar görmekte, ekolojik denge bozulmaktadır" dedi.
Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Sonuç olarak Erbaa ve Taşova ilçelerinde yaşayan çiftçilerimizi ve yöre insanını daha yakından ilgilendiren Umutlu HES projesinin uygulanmasıyla sulanan yaklaşık 46 bin dekar ovada verim önemli ölçüde etkilenecek, kontrolsüz ve geri dönüşümü olmayan zararlar oluşacaktır. Bu durum, aynı zamanda insan yaşamı ile diğer projeleri olumsuz etkileyecektir. Suyun enerji üretiminde kullanımı sonucu, enerji üretimi dışı alanlardaki kullanımında, su hizmetlerinde ve Taşova ile Erbaa ilçe çiftçileri arasında suyun bölüşümün de sorunların yaşanılması kaçınılmaz olacaktır."
Kaynak: İHA
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Taşova-Erbaa Kelkit Vadisi'nde kurulacak HES'ler ile ilgili, Tokat Erbaa Çalkara Köyü'nde basın toplantısı düzenledi.
Tarım sektörünün stratejik önemine vurgu yapan Bayraktar, günümüzde gıda ve enerji sektörlerinin dünya genelinde çok büyük önem kazandığını ifade etti.
Enerji üretiminin öneminin farkında olduklarını ancak, onun kadar önemli tarım alanlarının da korunması gerektiğini bildiren Bayraktar, 'Artık bir karış verimli toprak bile kritik önemdedir' değerlendirmesinde bulundu. Bayraktar, "HES'lere karşı değiliz. Ancak, Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak verimli tarım arazilerimizi korumak da görevimiz" dedi.
Ülkelerin kalkınma politikaları içinde hayati önem taşıyan stratejik alanlardan birinin de enerji sektörü olduğunu belirten Bayraktar, ekonomik gelişme ve refah seviyelerinin artmasıyla enerji tüketiminin arttığını bildirdi. Dünyada enerjiye talebin 2007-2030 yılları arasında yüzde 40 oranında artacağına işaret eden Bayraktar, bu talep artışının karşılanabilmesi için 2030 yılına kadar küresel çapta enerji sektörünün arz alt yapısına 26 trilyon dolar, yalnızca elektrik sektörüne üretim, iletim ve dağıtım için 13,7 trilyon dolar yatırım yapması gerektiğini ifade etti.
Bayraktar, "Ülkemizde çok sayıda, kısaca HES olarak adlandırdığımız hidroelektrik santrali projesi hazırlanmış, bunlardan 379'u tamamlanarak faaliyete geçmiştir. Türkiye'nin teknik olarak değerlendirilebilir hidroelektrik potansiyeli, 140 milyar kilovatsaatte ulaşıyor. Ülkemizde 2012 yılında elektrikte 57 bin 72 megavat olan kurulu gücün yüzde 33,7'sini HES'ler oluşturuyor. Yine, 239,08 milyar kilovatsaat olan elektrik üretiminin de yüzde 24,56'sını HES'ler karşılıyor" dedi.
Her hidrolik potansiyelin enerjiye dönüştürülemeyeceğine işaret eden Bayraktar, maliyet analizinin önemine dikkati çekti. Bu analizin de çok uzun yıllar için yapılması gerektiğini kaydeden Bayraktar, kaybedilen tarım toprağının bir daha yerine koyulma ihtimalinin olmadığını belirtti.
Taşova ve Erbaa ilçelerinin HES projelerinin uygulanacağı ilçeler arasında olduğunu bildiren Bayraktar, "Yeşilırmak nehrinin yan kolu olan Gökdere üzerinde kurulan Yaprak 1 ve 2 Regülatörü ve HES projesinin faaliyete geçmesi, havzada su kaynaklarının azalmasına, su kaynaklarıyla ilgili yaşamın büyük oranda zarar görmesine neden olmuştur. Yaşanan bu olumsuzluklar, halen gündemde olan, Erbaa ve Taşova ilçesinde yapılması planlanan Umutlu HES projesi, çiftçilerimizi ve yöre insanını endişeye sevk etmiştir. Taşova ve Erbaa Ziraat Odalarımızdan alınan bilgilere göre, Yeşilırmak nehri üzerinde 22 HES projesinin uygulanması düşünülmektedir. Bu projelerden biri olan Umutlu köyünde uygulanacak olan HES projesinden, yaklaşık olanak 34 bini Erbaa, 12 bini Taşova’da olmak üzere toplam 46 bin dekar yılda iki ürünün alındığı son derece verimli tarım arazileri etkilenecektir" ifadelerini kullandı.
Yapılması planlanan Erbaa ve Taşova ilçesinde yaşayan çiftçileri ve yöre halkını daha yakından ilgilendiren Umutlu HES Projesi'nin, doğaya ve çevreye verdiği zararların yanında tarım alanlarının sulanmasına da engel olacağını belirten Bayraktar, "Tarım arazilerine yapılacak olan inşaat, kanallar ve servis yolları proje unsurları, verimli tarım alanlarının kullanılamaz hale gelmesine yol açacaktır. Yaklaşık 2 bin 500 çiftçimiz bu projeden zarar görecektir. Diğer taraftan suyun borular ve tüneller ile götürülmesi, halen yaz mevsiminde su sıkıntısı fazla olan bu havzayı susuzluk problemiyle karşı karşıya bırakacaktır. HES projelerinin kurulması hakkındaki Yönetmelik kapsamında akarsu yatağına bırakılan ve 'can suyu' olarak adlandırılan su miktarı yetersiz kalmakta, yaz aylarında küçük kollardan gelen sular da kesilince bitkiler, flora ve fauna zarar görmekte, ekolojik denge bozulmaktadır" dedi.
Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Sonuç olarak Erbaa ve Taşova ilçelerinde yaşayan çiftçilerimizi ve yöre insanını daha yakından ilgilendiren Umutlu HES projesinin uygulanmasıyla sulanan yaklaşık 46 bin dekar ovada verim önemli ölçüde etkilenecek, kontrolsüz ve geri dönüşümü olmayan zararlar oluşacaktır. Bu durum, aynı zamanda insan yaşamı ile diğer projeleri olumsuz etkileyecektir. Suyun enerji üretiminde kullanımı sonucu, enerji üretimi dışı alanlardaki kullanımında, su hizmetlerinde ve Taşova ile Erbaa ilçe çiftçileri arasında suyun bölüşümün de sorunların yaşanılması kaçınılmaz olacaktır."