Adalet Bakanı Ergin'den Açıklama
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, "AK Parti hükümetleri, son 10 yıldır gardırop Atatürkçülüğü'ne tenezzül etmemiştir, Atatürk'ün bu şekilde istismarına tenezzül etmemiştir. Atatürk, tarafımızdan, gerçekten muasır medeniyet seviyesini yakalamak ve onun da önüne geçmek olarak anlaşılmıştır" dedi.
Ergin, kamuoyunda "4. Yargı Paketi" olarak bilinen İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Bağlamında Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın tümü üzerindeki görüşmeler sırasında milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
MİT Müsteşarı hakkında yapılacak soruşturmalarda Başbakan'ın iznini öngören düzenlemenin, geçmişte de var olduğunu belirten Ergin, Cumhuriyet savcılarının daha sonra yürürlüğe giren Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu'ndaki intibakı yanlış yorumladığını ifade etti.
Ergin, yasadaki değişikliğin yanlış yorumu düzeltmek amacıyla yapıldığını, yeni bir düzenleme olmadığını söyledi.
CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar'ın, kıyafet serbestisine rağmen Atatürk tişörtü giyen öğrencilerin okula alınmadığı iddialarına cevap veren Ergin, "Gardırop Atatürkçülüğünü kabul etmiyoruz. Atatürk'ün istismarına dönük uygulamaları da tasvip etmiyoruz, kabul etmiyoruz" dedi.
12 Eylül darbesinden sonra Hatay'da dükkanlara ve iş yerlerine Atatürk resimleri asıldığını anlatan Ergin, bunun insanların samimi uygulaması olmadığını, aramalarda istifade etmek için yapıldığını söyledi.
Sadullah Ergin, şöyle konuştu:
"12 Eylül 1980'e kadar Atatürk'ün resmini asmayan teneke tamircisi, 13 Eylül sabahı o resmi asma ihtiyacı duyuyorsa, ben o kişinin Atatürk'e sevgi ve saygısından dolayı astığına inanmam. Konjonktüre uygun olarak yapılan bir tasarruftur. AK Parti hükümetleri, son 10 yıldır gardırop Atatürkçülüğü'ne tenezzül etmemiştir, Atatürk'ün bu şekilde istismarına tenezzül etmemiştir. Atatürk'ün gösterdiği hedefe kilitlenmiştir. Türkiye, son 10 yıldır altyapısını inşa etmiş, bölgesinde ve dünyada güçlü ülkeler arasına girmiş. Atatürk, tarafımızdan, gerçekten muasır medeniyet seviyesini yakalamak ve onun da önüne geçmek olarak anlaşılmıştır."
-"İhlaller 2002 öncesi"-
Adalet Bakanı Ergin, Türkiye'nin AİHM önündeki tablosunun iç açıcı olmadığını ifade ederek, bu konuya bugüne kadar partiler üzerinden yaklaşmadığını söyledi.
Türkiye'de AİHM'e başvurulması için iç hukuk yollarının 5-6 yılda tüketildiğini, AİHM'in de bir dosyada 5-6 yılda karar verdiğini dile getiren Ergin, "Bugüne kadar çıkmış ihlallerin önemli kısmı 2002 öncesi olaylara ait ihlallerdir" dedi.
AK Parti döneminde de AİHM'nin Türkiye hakkında ihlal kararı verdiğine değinen Ergin, "Bunun üzerinden tadat edersek, önceki uygulamalar ağırlıklı çıkacaktır. Ben bu tespiti yapmak istemiyorum. Neticede oradan çıkan ihlal Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine verilen ihlal kararıdır. Hükümetler bazında bir değerlendirme yapmak doğru değildir ama geçmişten gelen ihlal sayısı çok daha fazladır" diye konuştu.
İhlal kararlarının ortadan kaldırılması için çaba harcadıklarını vurgulayan Ergin, bu çabaların ilk meyvelerini 2012 yılında verdiğini belirtti.
Ergin, Türkiye'nin AİHM'den alınan ihlal kararları sıralamasında alt sıralara ineceğini ifade ederek, "Tüm zamanların şampiyonu Türkiye idi, 2012'de bu şampiyonluğu başkasına devrettik" dedi.
Sadullah Ergin, özellikle tazminat komisyonunun kurulmasından sonra 4 bine yakın dosyayı vatandaşlarla uzlaşarak, helalleşerek çözeceklerini söyledi.
-"Arınç'a suikast soruşturması sürüyor"-
Deniz Feneri e.V bağlantılı yürütülen soruşturmaya ilişkin iddianame düzenlendiğini anımsatan Ergin, davanın görülmesine İstanbul'da devam edildiğini belirtti.
Ergin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a suikast iddiasına ilişkin soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sürdürüldüğünü dile getirdi.
Terör olaylarının, can kayıplarının, akan kanın, gözyaşının faillerinin temize çekilmesiyle ilgili çalışmanın söz konusu olmadığını vurgulayan Ergin, "Çalışma, bugüne kadar akan kanın bundan sonra akmaması içindir, acıların bundan sonra yaşanmaması, işlenen suçların bundan sonra işlenmemesi içindir" dedi.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak, maddelerinin görüşülmesine geçildi.
Muhabir: Ali Hakan Der
Yayıncı: Kudret Topçu
Kaynak: AA
MİT Müsteşarı hakkında yapılacak soruşturmalarda Başbakan'ın iznini öngören düzenlemenin, geçmişte de var olduğunu belirten Ergin, Cumhuriyet savcılarının daha sonra yürürlüğe giren Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu'ndaki intibakı yanlış yorumladığını ifade etti.
Ergin, yasadaki değişikliğin yanlış yorumu düzeltmek amacıyla yapıldığını, yeni bir düzenleme olmadığını söyledi.
CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar'ın, kıyafet serbestisine rağmen Atatürk tişörtü giyen öğrencilerin okula alınmadığı iddialarına cevap veren Ergin, "Gardırop Atatürkçülüğünü kabul etmiyoruz. Atatürk'ün istismarına dönük uygulamaları da tasvip etmiyoruz, kabul etmiyoruz" dedi.
12 Eylül darbesinden sonra Hatay'da dükkanlara ve iş yerlerine Atatürk resimleri asıldığını anlatan Ergin, bunun insanların samimi uygulaması olmadığını, aramalarda istifade etmek için yapıldığını söyledi.
Sadullah Ergin, şöyle konuştu:
"12 Eylül 1980'e kadar Atatürk'ün resmini asmayan teneke tamircisi, 13 Eylül sabahı o resmi asma ihtiyacı duyuyorsa, ben o kişinin Atatürk'e sevgi ve saygısından dolayı astığına inanmam. Konjonktüre uygun olarak yapılan bir tasarruftur. AK Parti hükümetleri, son 10 yıldır gardırop Atatürkçülüğü'ne tenezzül etmemiştir, Atatürk'ün bu şekilde istismarına tenezzül etmemiştir. Atatürk'ün gösterdiği hedefe kilitlenmiştir. Türkiye, son 10 yıldır altyapısını inşa etmiş, bölgesinde ve dünyada güçlü ülkeler arasına girmiş. Atatürk, tarafımızdan, gerçekten muasır medeniyet seviyesini yakalamak ve onun da önüne geçmek olarak anlaşılmıştır."
-"İhlaller 2002 öncesi"-
Adalet Bakanı Ergin, Türkiye'nin AİHM önündeki tablosunun iç açıcı olmadığını ifade ederek, bu konuya bugüne kadar partiler üzerinden yaklaşmadığını söyledi.
Türkiye'de AİHM'e başvurulması için iç hukuk yollarının 5-6 yılda tüketildiğini, AİHM'in de bir dosyada 5-6 yılda karar verdiğini dile getiren Ergin, "Bugüne kadar çıkmış ihlallerin önemli kısmı 2002 öncesi olaylara ait ihlallerdir" dedi.
AK Parti döneminde de AİHM'nin Türkiye hakkında ihlal kararı verdiğine değinen Ergin, "Bunun üzerinden tadat edersek, önceki uygulamalar ağırlıklı çıkacaktır. Ben bu tespiti yapmak istemiyorum. Neticede oradan çıkan ihlal Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine verilen ihlal kararıdır. Hükümetler bazında bir değerlendirme yapmak doğru değildir ama geçmişten gelen ihlal sayısı çok daha fazladır" diye konuştu.
İhlal kararlarının ortadan kaldırılması için çaba harcadıklarını vurgulayan Ergin, bu çabaların ilk meyvelerini 2012 yılında verdiğini belirtti.
Ergin, Türkiye'nin AİHM'den alınan ihlal kararları sıralamasında alt sıralara ineceğini ifade ederek, "Tüm zamanların şampiyonu Türkiye idi, 2012'de bu şampiyonluğu başkasına devrettik" dedi.
Sadullah Ergin, özellikle tazminat komisyonunun kurulmasından sonra 4 bine yakın dosyayı vatandaşlarla uzlaşarak, helalleşerek çözeceklerini söyledi.
-"Arınç'a suikast soruşturması sürüyor"-
Deniz Feneri e.V bağlantılı yürütülen soruşturmaya ilişkin iddianame düzenlendiğini anımsatan Ergin, davanın görülmesine İstanbul'da devam edildiğini belirtti.
Ergin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a suikast iddiasına ilişkin soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sürdürüldüğünü dile getirdi.
Terör olaylarının, can kayıplarının, akan kanın, gözyaşının faillerinin temize çekilmesiyle ilgili çalışmanın söz konusu olmadığını vurgulayan Ergin, "Çalışma, bugüne kadar akan kanın bundan sonra akmaması içindir, acıların bundan sonra yaşanmaması, işlenen suçların bundan sonra işlenmemesi içindir" dedi.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak, maddelerinin görüşülmesine geçildi.
Muhabir: Ali Hakan Der
Yayıncı: Kudret Topçu