Zirve Sanığı Aral: Günaydın Cinayeti Para İçin İşledi
Malatya’daki Zirve Yayınevi cinayetlerine ilişkin davada azmettirici olarak yargılanan tutuklu sanık Varol Bülent Aral, olayın asli faillernin lideri olarak bilinen Emre Günaydın’ın cinayeti para karşılığı işlediğini ileri sürdü.
Günaydın’ın avukatı ise Aral’ın iddialarının gerçek dışı olduğunu, sanığın farklı kişiler aleyhine sürekli mesnetsiz iddialar ortaya attığını savundu. Malatya'daki Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin görülen davanın 60. duruşmasında, olayın asli faillerini azmettirmekle suçlanan Varol Bülent Aral savunma yaptı. Savunmasında Ergenekon, Zirve gibi soruşturmaların basın üzerinden yürütülen algısal bir operasyon olduğunu ileri süren Aral, JİTEM ve TUSHAD’ın gerçekten olduğunu söyledi.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, "Emekli komutanlar falan JİTEM’i falan duymadık diyorlar. Sen neye dayanarak var diyorsun." diye sordu. Aral da Genelkurmay’ın mahkemelere gönderdiği bilgiler ile Arif Doğan’ın açıklamalarına göre bu ifadeleri kullandığını söyledi.
Kendini sürekli muhafazakar olarak tanımlayan Aral, DHKP-C adına yapılan bir eylemde gözaltına alındığını da kabul etti. Aral, Ankara’da bomba hazırlarken ölen Akkurt için 'yakın arkadaşım' ifadesini kullandı. Akkurt, 2008 yılında eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’e saldırı hazırlığındayken yanlışlıkla patlattığı bomba yüzünden ölmüştü. Adli sicilinin karışık olduğunu anlatan Aral, kendisinin siciline bakılarak değerlendirilmemesi gerektiğini ifade etti.
Aslen Tuncelili olduğunu aktaran Aral, ailesinin 1938 isyanının ardından göçmüş olabileceğini dile getirdi. Varol Bülent Aral, olayın asli faillerinden Emre Günaydın’a cinayetin ardından kendi ismini nerede kullandığını sordu. Emre Günaydın da Aral ile yerel bir gazetede çalışmaya başladığında tanıştığını, gizemli konuşmaları nedeniyle önemli bir adam zannettiğini söyledi.
Gazete sahibinin Adıyaman’dan gelen arkadaşlarının telkiniyle Aral’ın gazeteden kovulduğunu söyleyen Günaydın, Aral’ın gasp suçundan da yargılandığını hatırlattı.Bunun üzerine Aral, “Gaspçı da sensin, para için cinayet işleyen de sensin. Herkes senin gibi para için cinayet işlemiyor. Emre Günaydın’ın babası cinayet için para aldı.” dedi.
Emre Günaydın’ın avukatı Niyazi Tokmak ise Aral’ın iddialarının mesnetsiz olduğunu, sanığın ailesinin durumunun maddi açıdan çok iyi olmadığını, olaydan sonra kötüleştiğini savundu. Tokmak, Aral’ın birçok kişi hakkında mesnetsiz ithamlarda bulunduğunu, davanın ek klasörlerinde bununla ilgili 4 klasör belge bulunduğunu öne sürdü.
Aral ile Tokmak arasında bir süre karşılıklı atışmalar yaşanması üzerine Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, duruma müdahale ederek Aral’ı uyardı. Savunmasına devam eden Aral, yarın öğleden önce her şeyi açıklayacağını belirtti.
Mahkeme Başkanı Kısa, “Niye şimdi açıklamıyorsun. Yarın eşref saatin mi?” diye sordu. Aral ise “Benim değil başkalarının eşref saati olacak” dedi.
Aral, savunma yapmaya devam ediyor.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, "Emekli komutanlar falan JİTEM’i falan duymadık diyorlar. Sen neye dayanarak var diyorsun." diye sordu. Aral da Genelkurmay’ın mahkemelere gönderdiği bilgiler ile Arif Doğan’ın açıklamalarına göre bu ifadeleri kullandığını söyledi.
Kendini sürekli muhafazakar olarak tanımlayan Aral, DHKP-C adına yapılan bir eylemde gözaltına alındığını da kabul etti. Aral, Ankara’da bomba hazırlarken ölen Akkurt için 'yakın arkadaşım' ifadesini kullandı. Akkurt, 2008 yılında eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’e saldırı hazırlığındayken yanlışlıkla patlattığı bomba yüzünden ölmüştü. Adli sicilinin karışık olduğunu anlatan Aral, kendisinin siciline bakılarak değerlendirilmemesi gerektiğini ifade etti.
Aslen Tuncelili olduğunu aktaran Aral, ailesinin 1938 isyanının ardından göçmüş olabileceğini dile getirdi. Varol Bülent Aral, olayın asli faillerinden Emre Günaydın’a cinayetin ardından kendi ismini nerede kullandığını sordu. Emre Günaydın da Aral ile yerel bir gazetede çalışmaya başladığında tanıştığını, gizemli konuşmaları nedeniyle önemli bir adam zannettiğini söyledi.
Gazete sahibinin Adıyaman’dan gelen arkadaşlarının telkiniyle Aral’ın gazeteden kovulduğunu söyleyen Günaydın, Aral’ın gasp suçundan da yargılandığını hatırlattı.Bunun üzerine Aral, “Gaspçı da sensin, para için cinayet işleyen de sensin. Herkes senin gibi para için cinayet işlemiyor. Emre Günaydın’ın babası cinayet için para aldı.” dedi.
Emre Günaydın’ın avukatı Niyazi Tokmak ise Aral’ın iddialarının mesnetsiz olduğunu, sanığın ailesinin durumunun maddi açıdan çok iyi olmadığını, olaydan sonra kötüleştiğini savundu. Tokmak, Aral’ın birçok kişi hakkında mesnetsiz ithamlarda bulunduğunu, davanın ek klasörlerinde bununla ilgili 4 klasör belge bulunduğunu öne sürdü.
Aral ile Tokmak arasında bir süre karşılıklı atışmalar yaşanması üzerine Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, duruma müdahale ederek Aral’ı uyardı. Savunmasına devam eden Aral, yarın öğleden önce her şeyi açıklayacağını belirtti.
Mahkeme Başkanı Kısa, “Niye şimdi açıklamıyorsun. Yarın eşref saatin mi?” diye sordu. Aral ise “Benim değil başkalarının eşref saati olacak” dedi.
Aral, savunma yapmaya devam ediyor.