BBP Genel Başkanı Destici: İçeriğini Anlatsınlar, İnanırsak Destek Veririz
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, çözüm sürecinin içeriğinin tam anlatılması halinde destek vereceklerini söyledi.
Destici, "Bize ‘niye karşı çıkıyorsunuz’ diye soruyorlar. Peki, süreç ne? Ne olduğunu anlatsınlar. Biz, başka siyasi partilere benzemeyiz. Biz, doğru olduğu zaman doğrunun yanında duran bir siyasi hareketiz. Referandum süreci bunun en iyi örneği. Eğer gerçekten de bu sürecin sonunda milli birliğimiz sağlanacaksa, tek bayrak etrafında, devlet yapısı da bozulmadan, felsefemize müdahale edilmeden, kardeşçe yaşayacaksa elbette biz de buna varız.” dedi.
Destici, çözüm sürecinde bölgedeki önemli şahsiyetlerin, sivil toplum kuruluşlarının, cemaat ve cemiyet önderlerinin ve siyasi partilerin görüşlerinin de alınması gerektiğini kaydetti.
Destici, BBP'nin kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümünün 4 . yılı nedeniyle düzenlenen ‘Muhsin Yazıcıoğlu Sempozyumu'na katılmak için geldiği Eskişehir’de, çözüm süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. “Bizim birinci problemimiz terördür. Terör bitmeden hiçbir sorun çözülmez.” diyen Destici, PKK’nın düşmanlığının biteceğine inançlarının olmadığını kaydetti.
Bu sürece karşı çıktıkları noktalardan bir tanesinin, PKK’nın muhatap alınmış olması olduğunu belirten Destici, “30 yıldır bu memlekete kan kusturan, şehitlerin kanını elinde tutan, milletimizin geleceğini heba eden örgütün muhatap alınması kabul edilemez bir durumdur. Bu, terörü de çözmeyecektir, bitirmeyecektir.” diye konuştu.
Çözüm sürecinde geniş kesimlerden de görüş alınması gerektiğini vurgulayan Destici, şöyle dedi: “Bu süreç ile ilgili muhatap alınacaksa o bölgedeki gerçekten kardeşlerimizin temsilcileri de alınmalı. Diyelim ki PKK’nın 30 milletvekili var. Ama bakın sadece iktidar partisinde 3 katı Kürt kökenli milletvekili var. CHP’de, MHP’de ve bizde Kürt kardeşlerimiz var. Dolayısıyla bütün siyasi partilerden, sivil toplum örgütlerinden, manevi önderler, cemaat ve cemiyetlerin önderleri var. Bunlar muhatap alınmalıydı. Doğrusu buydu.”"İNŞALLAH BİRLİK VE BERABERLİK İÇİN SAMİMİDİRLER"Hiç kimsenin, PKK’nın silah bırakacağından bahsetmediğini dile getiren Destici, sınır dışına çekilme süreciyle ilgili tereddütlerini şu sorularla ifade etti: "Kim çekilecek? Devletin elinde PKK’lıların, teröristlerin bir listesi mi var? Listesi varsa, bu zamana kadar bunları neden etkisiz hale getirmedi? Bunlar çekilirken, ağır ve hafif silahlarını yanlarında götürecekler mi? Devletimiz tarafından tespit edilemeyen mağaralarını saklayıp, tekrar sonra gelip kullanacaklar mı? Başta uyuşturucu, akaryakıt kaçakçılığı olmak üzere bu kaçakçılıklar duracak mı? Bir de bunlar dışarı çıktıkları zaman nereye gidecekler? Acaba Suriye’ye gidip, buranın Kuzey’inde PKK özerk bölgesinin oluşmasına mı, yoksa Kerkük’ün PKK’lılaştırılmasına, silahlı bir şekilde oraya gidip bir PKK bölgesi, özerk bir devlet mi oluşturacaklar?"Bütün bunların cevabının, net bir şekilde kamuoyuna verilmesi gerektiğini belirten Destici, "İnşaallah bu dediklerimiz çıkmaz, inşaallah samimi bir şekilde imana gelmişlerdir. Birlik ve beraberlik için gerçekten samimidirler.” şeklinde konuştu.
"SAMİMİYSELER BİZ DE VARIZ"Destici, “Bize 'niye bu sürece kar çıkıyorsunuz' diye bize soruyorlar. Peki, süreç ne? Ne olduğunu anlatsınlar. Biz, başka siyasi partilere benzemeyiz. Biz, doğru olduğu zaman doğrunun yanında duran bir siyasi hareketiz. Referandum süreci bunun en iyi örneği. Biz, referandum sürecinin kime yarayacağına bilmeyen tecrübesiz bir parti değiliz. Ama milletimiz ve inandığımız değerler için ‘evet’ dedik. Eğer gerçekten de bu sürecin sonunda milli birliğimiz sağlanacaksa, tek bayrak etrafında, devlet yapısı da bozulmadan, felsefemize müdahale edilmeden, kardeşçe yaşayacaksa elbette biz de buna varız. Ama şu sürecin belirtileri bile bunun böyle olmayacağını gösteriyor. İnşallah biz haksız çıkarız. Ama bu zamana kadar biz hep haklı çıktık. PKK ile mücadele edilmesine ama aynı zamanda Kürt kardeşlerimizle birliğimizin en üst düzeye çıkarılmasını istiyoruz.” diye ifade etti.
Destici, çözüm sürecinde bölgedeki önemli şahsiyetlerin, sivil toplum kuruluşlarının, cemaat ve cemiyet önderlerinin ve siyasi partilerin görüşlerinin de alınması gerektiğini kaydetti.
Destici, BBP'nin kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümünün 4 . yılı nedeniyle düzenlenen ‘Muhsin Yazıcıoğlu Sempozyumu'na katılmak için geldiği Eskişehir’de, çözüm süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. “Bizim birinci problemimiz terördür. Terör bitmeden hiçbir sorun çözülmez.” diyen Destici, PKK’nın düşmanlığının biteceğine inançlarının olmadığını kaydetti.
Bu sürece karşı çıktıkları noktalardan bir tanesinin, PKK’nın muhatap alınmış olması olduğunu belirten Destici, “30 yıldır bu memlekete kan kusturan, şehitlerin kanını elinde tutan, milletimizin geleceğini heba eden örgütün muhatap alınması kabul edilemez bir durumdur. Bu, terörü de çözmeyecektir, bitirmeyecektir.” diye konuştu.
Çözüm sürecinde geniş kesimlerden de görüş alınması gerektiğini vurgulayan Destici, şöyle dedi: “Bu süreç ile ilgili muhatap alınacaksa o bölgedeki gerçekten kardeşlerimizin temsilcileri de alınmalı. Diyelim ki PKK’nın 30 milletvekili var. Ama bakın sadece iktidar partisinde 3 katı Kürt kökenli milletvekili var. CHP’de, MHP’de ve bizde Kürt kardeşlerimiz var. Dolayısıyla bütün siyasi partilerden, sivil toplum örgütlerinden, manevi önderler, cemaat ve cemiyetlerin önderleri var. Bunlar muhatap alınmalıydı. Doğrusu buydu.”"İNŞALLAH BİRLİK VE BERABERLİK İÇİN SAMİMİDİRLER"Hiç kimsenin, PKK’nın silah bırakacağından bahsetmediğini dile getiren Destici, sınır dışına çekilme süreciyle ilgili tereddütlerini şu sorularla ifade etti: "Kim çekilecek? Devletin elinde PKK’lıların, teröristlerin bir listesi mi var? Listesi varsa, bu zamana kadar bunları neden etkisiz hale getirmedi? Bunlar çekilirken, ağır ve hafif silahlarını yanlarında götürecekler mi? Devletimiz tarafından tespit edilemeyen mağaralarını saklayıp, tekrar sonra gelip kullanacaklar mı? Başta uyuşturucu, akaryakıt kaçakçılığı olmak üzere bu kaçakçılıklar duracak mı? Bir de bunlar dışarı çıktıkları zaman nereye gidecekler? Acaba Suriye’ye gidip, buranın Kuzey’inde PKK özerk bölgesinin oluşmasına mı, yoksa Kerkük’ün PKK’lılaştırılmasına, silahlı bir şekilde oraya gidip bir PKK bölgesi, özerk bir devlet mi oluşturacaklar?"Bütün bunların cevabının, net bir şekilde kamuoyuna verilmesi gerektiğini belirten Destici, "İnşaallah bu dediklerimiz çıkmaz, inşaallah samimi bir şekilde imana gelmişlerdir. Birlik ve beraberlik için gerçekten samimidirler.” şeklinde konuştu.
"SAMİMİYSELER BİZ DE VARIZ"Destici, “Bize 'niye bu sürece kar çıkıyorsunuz' diye bize soruyorlar. Peki, süreç ne? Ne olduğunu anlatsınlar. Biz, başka siyasi partilere benzemeyiz. Biz, doğru olduğu zaman doğrunun yanında duran bir siyasi hareketiz. Referandum süreci bunun en iyi örneği. Biz, referandum sürecinin kime yarayacağına bilmeyen tecrübesiz bir parti değiliz. Ama milletimiz ve inandığımız değerler için ‘evet’ dedik. Eğer gerçekten de bu sürecin sonunda milli birliğimiz sağlanacaksa, tek bayrak etrafında, devlet yapısı da bozulmadan, felsefemize müdahale edilmeden, kardeşçe yaşayacaksa elbette biz de buna varız. Ama şu sürecin belirtileri bile bunun böyle olmayacağını gösteriyor. İnşallah biz haksız çıkarız. Ama bu zamana kadar biz hep haklı çıktık. PKK ile mücadele edilmesine ama aynı zamanda Kürt kardeşlerimizle birliğimizin en üst düzeye çıkarılmasını istiyoruz.” diye ifade etti.