Tgd Başkanı Kolat Açıklaması
Almanya'da 2000-2007 yılları arasında aşırı sağcı ''Nasyonalsosyalist Yeraltı'' terör hücresi tarafından öldürülen 8-i Türk 10 kişinin davasının yapılacağı Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde Türk medya kuruluşlarına salonda daimi yer verilmemesi tepkilere yol açtı.
Almanya Türk Toplumu Başkanı Kenan Kolat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mahkemenin kararının hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu belirterek, ''Bu Almanya açısından kepazelik ve skandaldır'' dedi.
Çok kızgın olduğunu ifade eden Kolat, Türk medyasından bir şeyler saklandığı imajı yaratıldığını kaydetti.
Siyasetçilerin bu karara karşı girişimde bulunmaları gerektiğini ifade eden Kolat, mahkeme salonunda en az 3-4 Türk basın kuruluşuna yer verilmesi gerektiğini kaydetti.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir de kurbanların 8'inin Türk, birinin Yunan olduğunu hatırlatarak, Türkiye ve Yunanistan'ın bu davaya ilgi göstermelerinin anlaşılır bir durum olduğunu belirtti.
NSU cinayetlerinin soruşturulmasında yapılan hataların Dünya çapında manşetlere taşındığını ifade eden Özdemir, bundan dolayı uluslararası düzeyde saydamlı gösterilmesinin önemli olduğunu kaydetti.
Özdemir, bu konuya gerekli duyarlılık ve esneklik gösterilerek yabancı medyanın da davadan ilk elden haber yapmalarını istedi.
Alman hükümeti ile kurban yakınları arasına ombudsmanlık görevinde bulunan Barbara John da, davanın sadece Türkiye'de değil, Almanya'da yaşayan Türkler tarafından dikkatle takip edildiğini ifade etti.
John, Türklerin Türk gazetelerini okuduklarını ve televizyonları izlediklerini belirterek, bundan dolayı Türk medyasına salonda yer verilmesi gerektiğini belirtti.
Akreditasyon uygulamasını anlamadığını ifade eden John, bu konuda değişikliğe gidileceğine inandığını kaydetti.
-Gazeteci birlikleri de tepki gösterdi-
Almanya Gazetecileri Birliği Genel Müdürü Carnelia Hass, Almanya'daki ırkçı saldırılarla ilgili kritik davada Türk medyasına salonda sabit yer verilmemesini eleştirdi.
Bu durumu ''Önceden ilan edilmiş, mümkün olabilecek, en büyük iletişim ve siyasi kaza'' olarak nitelendiren Hass, NSU davasında yapılan soruşturmalardaki hatalardan sonra Almanya'nın bir kez daha rezil olmaması ve 17 Nisan'da başlayacak davada özgür şekilde haber yapılması için yolun açılması gerektiğini kaydetti.
Diğer bir gazeteciler birliği başkanı olan Michael Konken ise yurt dışında Alman gazetecilerinin mahkeme salonuna alınmaması durumunda kendilerinin yoğun tepki göstereceklerini belirtti.
Akreditasyon uygulamasının gözden geçirilmesi gerektiğini ifade eden Konken, Türk ve uluslararası medyanın davayı takip edebilmesini istedi.
Muhabir: Erbil Başay / Cüneyt Karadağ
Yayıncı: Hüseyin Köşger
Kaynak: AA
Çok kızgın olduğunu ifade eden Kolat, Türk medyasından bir şeyler saklandığı imajı yaratıldığını kaydetti.
Siyasetçilerin bu karara karşı girişimde bulunmaları gerektiğini ifade eden Kolat, mahkeme salonunda en az 3-4 Türk basın kuruluşuna yer verilmesi gerektiğini kaydetti.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir de kurbanların 8'inin Türk, birinin Yunan olduğunu hatırlatarak, Türkiye ve Yunanistan'ın bu davaya ilgi göstermelerinin anlaşılır bir durum olduğunu belirtti.
NSU cinayetlerinin soruşturulmasında yapılan hataların Dünya çapında manşetlere taşındığını ifade eden Özdemir, bundan dolayı uluslararası düzeyde saydamlı gösterilmesinin önemli olduğunu kaydetti.
Özdemir, bu konuya gerekli duyarlılık ve esneklik gösterilerek yabancı medyanın da davadan ilk elden haber yapmalarını istedi.
Alman hükümeti ile kurban yakınları arasına ombudsmanlık görevinde bulunan Barbara John da, davanın sadece Türkiye'de değil, Almanya'da yaşayan Türkler tarafından dikkatle takip edildiğini ifade etti.
John, Türklerin Türk gazetelerini okuduklarını ve televizyonları izlediklerini belirterek, bundan dolayı Türk medyasına salonda yer verilmesi gerektiğini belirtti.
Akreditasyon uygulamasını anlamadığını ifade eden John, bu konuda değişikliğe gidileceğine inandığını kaydetti.
-Gazeteci birlikleri de tepki gösterdi-
Almanya Gazetecileri Birliği Genel Müdürü Carnelia Hass, Almanya'daki ırkçı saldırılarla ilgili kritik davada Türk medyasına salonda sabit yer verilmemesini eleştirdi.
Bu durumu ''Önceden ilan edilmiş, mümkün olabilecek, en büyük iletişim ve siyasi kaza'' olarak nitelendiren Hass, NSU davasında yapılan soruşturmalardaki hatalardan sonra Almanya'nın bir kez daha rezil olmaması ve 17 Nisan'da başlayacak davada özgür şekilde haber yapılması için yolun açılması gerektiğini kaydetti.
Diğer bir gazeteciler birliği başkanı olan Michael Konken ise yurt dışında Alman gazetecilerinin mahkeme salonuna alınmaması durumunda kendilerinin yoğun tepki göstereceklerini belirtti.
Akreditasyon uygulamasının gözden geçirilmesi gerektiğini ifade eden Konken, Türk ve uluslararası medyanın davayı takip edebilmesini istedi.
Muhabir: Erbil Başay / Cüneyt Karadağ
Yayıncı: Hüseyin Köşger
