Fitch Ratings Türkiye Direktörü Üstay, Aa Finans Masası'na Konuk Oldu
Fitch Ratings Türkiye Direktörü Gülcan Üstay, Türkiye'yi izlemeye devam ettiklerini belirterek, ''Türkiye'nin, diğer BBB- seviyesinde reytingi olan ülkelerle kıyasladığımızda, farklılaştığı noktalar var. Bunları bildiğimiz halde Türkiye'yi BBB- seviyesine çıkardık'' dedi.
Anadolu Ajansı Finans Masası'na konuk olan Üstay, 2012'de kendi web sitelerinde en fazla talep gören ülkeler arasında Türkiye'nin ilk sıradan inmediğini belirterek, Türkiye'ye yatırım yapan yatırımcıların çoğu Londra'da olduğundan, Londra'da bulanan yatırımcılara yönelik bir toplantı yapmaya karar verdiklerini söyledi.
Üstay, geçen yıl kasım ayında Türkiye'de yaptıkları toplantıya değinerek, ''Biz Türkiye'yi, kasım ayında yatırım yapılabilir seviyeye çıkardık. BBB- seviyesinden bir üst seviyeye çıkarttığımız ülkelerin ilk 3 yıl içerisinde, yüzde 10 olasılığında bir üst seviyeye çıktığını gördük. Ancak, bu Türkiye'yi 3 yıl bekleyeceğiz, ya da 3 yılın sonunda veya daha öncesinde bir değerlendirme yapmayacağız anlamına gelmiyor. Sayın Rawkins , bir çalışmanın sonuçlarını paylaştı bu toplantı da ama sunumun tamamı paylaşılmadığı için farklı algılandı'' diye konuştu.
Reytingin canlı bir süreç olduğunu belirten Üstay, şöyle konuştu:
''Reytingi artırmak için bir süre dilimi hiçbir zaman verilmez. İzlenmeye devam edilir ve gerekli görüldüğünde reyting konusunda karar alma inisiyatifi kullanılır. Türkiye'yi izlemeye devam ediyoruz, her ülkenin kendine ait dinamikleri var. Farklı konjonktürlerde faaliyet gösteriyor. Bunu göz önünde bulundurmak lazım. Türkiye'yi BBB- seviyesine çekerken hem basın açıklamamızda hem de analistlerimiz özellikle vurgulayarak belirtti.
Türkiye'nin diğer BBB- seviyesinde reytingi olan ülkelerle kıyasladığımızda farklılaştığı noktalar var. Bunları bildiğimiz halde Türkiye'yi BBB- seviyesine çıkardık. Dolayısıyla medyada yer aldığı gibi '3 yıl bekleyeceğiz' diye bir kuralımız yok. Akademik bir çalışmanın sonucunu paylaştık sadece. Reyting dinamik bir süreçtir, gerçekleşen yaşanmış bazı olaylar var. Gerek duyulursa Türkiye'nin gerçeğinde, farklı bir aksiyon da alınabilir.''
Üstay, farklı görüşlere açık olduklarını belirterek, farklı kredi derecelendirme kuruluşlarının olmasını pazar için olumlu olacağını belirterek, ''Zaten çeşitli rakiplerimiz var. Farklı görüşler her zaman bizim için değerlidir. Bizim veya diğer kuruluşların ürettiği raporların takdiri piyasa oyuncularında. Dolayısıyla bu görüşlere biz her zaman açacağız. Bu rekabeti artırır ve farklı görüş har zaman yatırımcı için faydalıdır'' dedi.
-''Türkiye'nin 2013 ve 2014 performansı çok daha önemli''-
Türkiye'de oluşan gelişmeler izlemeye devam ettiklerini, geçen yıl kasım ayında Türkiye'nin kredi notunu BBB- seviyesine çekerken bazı öngörülerde bulundukların vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Şu anda yakın geçmişte gerçekleşen bazı rakamalar bizim bu öngörülerimiz dahilinde gerçekleşiyor. Dolayısıyla bu BBB- seviyesine gelen bir ülkede beklenen gerçekleşmeler. BBB-'nin daha da üstüne çıkması için bu gerçekleşmenin daha da üstüne gitmemiz lazım. Bizim burada olasılığı yüzde 10 olarak görmemizin nedeni, BBB seviyesindeki ülkelerde gerçekleşen bazı makroekonomik verilerin bizim şuandaki verilerden daha iyi olmasından kaynaklanıyor.
Tabii ki, Türkiye'nin 2013 ve 2014 performansı çok daha önemli. Türkiye'nin performansındaki başarı bir tek kendisiyle de doğru orantılı değil. Yurt dışı piyasalardaki gelişmeler de olacak onları da görmemiz gerekiyor. Bunların doğrultusunda reyting konusunda ne yapılacak yönünde bir görüş açıklanacak. Ancak şuan bir şey söylemek için çok erken.''
Muhabir:Semra Orkan
Yayıncı:Hasan Arslan
Kaynak: AA
Üstay, geçen yıl kasım ayında Türkiye'de yaptıkları toplantıya değinerek, ''Biz Türkiye'yi, kasım ayında yatırım yapılabilir seviyeye çıkardık. BBB- seviyesinden bir üst seviyeye çıkarttığımız ülkelerin ilk 3 yıl içerisinde, yüzde 10 olasılığında bir üst seviyeye çıktığını gördük. Ancak, bu Türkiye'yi 3 yıl bekleyeceğiz, ya da 3 yılın sonunda veya daha öncesinde bir değerlendirme yapmayacağız anlamına gelmiyor. Sayın Rawkins , bir çalışmanın sonuçlarını paylaştı bu toplantı da ama sunumun tamamı paylaşılmadığı için farklı algılandı'' diye konuştu.
Reytingin canlı bir süreç olduğunu belirten Üstay, şöyle konuştu:
''Reytingi artırmak için bir süre dilimi hiçbir zaman verilmez. İzlenmeye devam edilir ve gerekli görüldüğünde reyting konusunda karar alma inisiyatifi kullanılır. Türkiye'yi izlemeye devam ediyoruz, her ülkenin kendine ait dinamikleri var. Farklı konjonktürlerde faaliyet gösteriyor. Bunu göz önünde bulundurmak lazım. Türkiye'yi BBB- seviyesine çekerken hem basın açıklamamızda hem de analistlerimiz özellikle vurgulayarak belirtti.
Türkiye'nin diğer BBB- seviyesinde reytingi olan ülkelerle kıyasladığımızda farklılaştığı noktalar var. Bunları bildiğimiz halde Türkiye'yi BBB- seviyesine çıkardık. Dolayısıyla medyada yer aldığı gibi '3 yıl bekleyeceğiz' diye bir kuralımız yok. Akademik bir çalışmanın sonucunu paylaştık sadece. Reyting dinamik bir süreçtir, gerçekleşen yaşanmış bazı olaylar var. Gerek duyulursa Türkiye'nin gerçeğinde, farklı bir aksiyon da alınabilir.''
Üstay, farklı görüşlere açık olduklarını belirterek, farklı kredi derecelendirme kuruluşlarının olmasını pazar için olumlu olacağını belirterek, ''Zaten çeşitli rakiplerimiz var. Farklı görüşler her zaman bizim için değerlidir. Bizim veya diğer kuruluşların ürettiği raporların takdiri piyasa oyuncularında. Dolayısıyla bu görüşlere biz her zaman açacağız. Bu rekabeti artırır ve farklı görüş har zaman yatırımcı için faydalıdır'' dedi.
-''Türkiye'nin 2013 ve 2014 performansı çok daha önemli''-
Türkiye'de oluşan gelişmeler izlemeye devam ettiklerini, geçen yıl kasım ayında Türkiye'nin kredi notunu BBB- seviyesine çekerken bazı öngörülerde bulundukların vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Şu anda yakın geçmişte gerçekleşen bazı rakamalar bizim bu öngörülerimiz dahilinde gerçekleşiyor. Dolayısıyla bu BBB- seviyesine gelen bir ülkede beklenen gerçekleşmeler. BBB-'nin daha da üstüne çıkması için bu gerçekleşmenin daha da üstüne gitmemiz lazım. Bizim burada olasılığı yüzde 10 olarak görmemizin nedeni, BBB seviyesindeki ülkelerde gerçekleşen bazı makroekonomik verilerin bizim şuandaki verilerden daha iyi olmasından kaynaklanıyor.
Tabii ki, Türkiye'nin 2013 ve 2014 performansı çok daha önemli. Türkiye'nin performansındaki başarı bir tek kendisiyle de doğru orantılı değil. Yurt dışı piyasalardaki gelişmeler de olacak onları da görmemiz gerekiyor. Bunların doğrultusunda reyting konusunda ne yapılacak yönünde bir görüş açıklanacak. Ancak şuan bir şey söylemek için çok erken.''
Muhabir:Semra Orkan
Yayıncı:Hasan Arslan