AK Partili Selçuk Özdağ’dan İmralı Yorumu
AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, barış sürecinin PKK ve BDP’nin yenilgisi, Türk milletinin galibiyeti olduğunu söyledi.
AK Parti Denizli İl Danışma Kurulu toplantısı, Pekdemir Düğün Salonu’nda yapıldı. Düzenlenen toplantıya; AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, AK Parti Denizli Milletvekilleri Bilal Uçar ve Nihat Zeybekci, Denizli Belediyesi Başkan yardımcısı Şamil Çınar, AK Parti Denizli İl Başkanı Avni Örki, Denizli İl Genel Meclisi Başkanı Hüseyin Gürlesin, ilçe belediye başkanları ve çok sayıda AK Partili katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan danışma kurulu toplantısı, yapılan konuşmalarla devam etti
Son olarak kürsüye çıkan AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’de her dönem darbelerin olduğunu belirterek, “Ama hiçbir zaman bu gençler iktidar olmadılar. Gençlerin omuzlarına basarak hep darbeciler iktidar oldu. Darbeleri yaptılar 1960, 71’de 12 Eylül'de. Ve son olarak 28 Şubat'ta postmodern darbe yaptılar. Demokrasimize zarar verdiler” dedi
"Bu darbeler olmasaydı Türkiye daha çok gelişirdi" diyen Özdağ, “Çok güçlü olacaktık. 16’ıncı değil, daha büyük ekonomi olacaktık. Darbecilerin yatacak yeri yok. Hala utanmadan sıkılmadan şimdi olsa yine yapardık diyorlar ancak karşılarında Recep Tayyip Erdoğan'ı buldular. AK Parti'yi buldular. 2010 yılına kadar biz de muktedir olamadık. Biz de vesayetle mücadele ettik ancak 2010 yılında 12 Eylül Referandumu'yla AK Parti'yi Türkiye'de muktedir kıldık” diye konuştu.
“BU SÜRECİN MAĞLUBU BDP VE PKK, GALİBİ MİLLETİMİZDİR”
Son dönemlerde yapılan İmralı görüşmelerine de değinen Özdağ, bu görüşmelerin barış süreci olduğunu söyledi.
Bu sürecin adının barış ya da Ankara süreci olduğunu ifade eden Özdağ, şöyle konuştu: “Bu süreç İmralı süreci değil. Bu süreç barış süreci ve PKK’nın yenilgisidir. BDP’nin, KCK’nın yenilgisidir. Bizim iktidarımızın, milletimizin galibiyetidir. Muhalefete de aldırış etmeyin. Biz yeter ki kan akmasın askerimiz, polisimiz ölmesin istiyoruz. Bir insan bir kainat demektir. Biz o kainatların ölmesini istemiyoruz. Biz çocukların dağlara çıkmasını da istemiyoruz ama dağa çıkmış ve benim devletimle bayrağımla otoritem ile mücadele edenle mücadele etmek benim bir nolu görevimdir. Terör ve teröristle mücadeleye devam edeceğiz. Sakın muhalefete aldırış etmeyin.” Ülke olarak vesayetçi anlayışı ve arkasındaki güzleri yıkmak zorunda olduklarını belirten Özdağ, “Bu topraklarda bir tane prangamız var. Bir vesayetçiler ve onların kullandığı PKK terörü. Bunun arkasında herkes var. Bunun arkasında Türkiye ile hesaplaşmak isteyen ve özgürleşmemizi istemeyenler var. İnşallah bu terör duracak. Geçen sene bin 200 terörist entegre edildi ve 267 tanesi de teslim oldu. Bu 30 yıllık terör ile mücadeledeki bir yıl içerisindeki en ciddi başarımızdır” ifadelerini kullandı.
BDP milletvekillerine de çağrıda bulanan Özdağ, artık denizin tükendiğini, karanın göründüğü ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı: “Gülten Kışanak’lara Ahmet Türk’lere hep seçim meydanlarında şunu söylemişimdir. Bakın size bir örnek vereyim Yıldırım Beyazıt ile Cem Sultan kavga ettiler. Cem kaybetti, Yıldırım kazandı. Cem Sultan Venediklilere sığındı. Tekrar Osmanlı topraklarına sığınmak istedi. Biraz da toprak istedi. Yıldırım Beyazıt ona şöyle bir cevap verdi. Bizim kültürümüzde bir kadın paylaşılmaz, bir de toprak. Şundan emin olun ki toprağımızı paylaşmayacağız. Ay yıldızlı bayrak sonsuza dek hür ve bağımsız dalgalanacak ve o İstiklal Marşı kıyamete kadar bizim yanımızda olacak.”
Kaynak: İHA
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan danışma kurulu toplantısı, yapılan konuşmalarla devam etti
Son olarak kürsüye çıkan AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’de her dönem darbelerin olduğunu belirterek, “Ama hiçbir zaman bu gençler iktidar olmadılar. Gençlerin omuzlarına basarak hep darbeciler iktidar oldu. Darbeleri yaptılar 1960, 71’de 12 Eylül'de. Ve son olarak 28 Şubat'ta postmodern darbe yaptılar. Demokrasimize zarar verdiler” dedi
"Bu darbeler olmasaydı Türkiye daha çok gelişirdi" diyen Özdağ, “Çok güçlü olacaktık. 16’ıncı değil, daha büyük ekonomi olacaktık. Darbecilerin yatacak yeri yok. Hala utanmadan sıkılmadan şimdi olsa yine yapardık diyorlar ancak karşılarında Recep Tayyip Erdoğan'ı buldular. AK Parti'yi buldular. 2010 yılına kadar biz de muktedir olamadık. Biz de vesayetle mücadele ettik ancak 2010 yılında 12 Eylül Referandumu'yla AK Parti'yi Türkiye'de muktedir kıldık” diye konuştu.
“BU SÜRECİN MAĞLUBU BDP VE PKK, GALİBİ MİLLETİMİZDİR”
Son dönemlerde yapılan İmralı görüşmelerine de değinen Özdağ, bu görüşmelerin barış süreci olduğunu söyledi.
Bu sürecin adının barış ya da Ankara süreci olduğunu ifade eden Özdağ, şöyle konuştu: “Bu süreç İmralı süreci değil. Bu süreç barış süreci ve PKK’nın yenilgisidir. BDP’nin, KCK’nın yenilgisidir. Bizim iktidarımızın, milletimizin galibiyetidir. Muhalefete de aldırış etmeyin. Biz yeter ki kan akmasın askerimiz, polisimiz ölmesin istiyoruz. Bir insan bir kainat demektir. Biz o kainatların ölmesini istemiyoruz. Biz çocukların dağlara çıkmasını da istemiyoruz ama dağa çıkmış ve benim devletimle bayrağımla otoritem ile mücadele edenle mücadele etmek benim bir nolu görevimdir. Terör ve teröristle mücadeleye devam edeceğiz. Sakın muhalefete aldırış etmeyin.” Ülke olarak vesayetçi anlayışı ve arkasındaki güzleri yıkmak zorunda olduklarını belirten Özdağ, “Bu topraklarda bir tane prangamız var. Bir vesayetçiler ve onların kullandığı PKK terörü. Bunun arkasında herkes var. Bunun arkasında Türkiye ile hesaplaşmak isteyen ve özgürleşmemizi istemeyenler var. İnşallah bu terör duracak. Geçen sene bin 200 terörist entegre edildi ve 267 tanesi de teslim oldu. Bu 30 yıllık terör ile mücadeledeki bir yıl içerisindeki en ciddi başarımızdır” ifadelerini kullandı.
BDP milletvekillerine de çağrıda bulanan Özdağ, artık denizin tükendiğini, karanın göründüğü ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı: “Gülten Kışanak’lara Ahmet Türk’lere hep seçim meydanlarında şunu söylemişimdir. Bakın size bir örnek vereyim Yıldırım Beyazıt ile Cem Sultan kavga ettiler. Cem kaybetti, Yıldırım kazandı. Cem Sultan Venediklilere sığındı. Tekrar Osmanlı topraklarına sığınmak istedi. Biraz da toprak istedi. Yıldırım Beyazıt ona şöyle bir cevap verdi. Bizim kültürümüzde bir kadın paylaşılmaz, bir de toprak. Şundan emin olun ki toprağımızı paylaşmayacağız. Ay yıldızlı bayrak sonsuza dek hür ve bağımsız dalgalanacak ve o İstiklal Marşı kıyamete kadar bizim yanımızda olacak.”