Doktorlar Sahnede
Aksiyon Sağlık Gönüllüler Derneği tarafından 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri çerçevesinde "Grup Bilmem Ne" tiyatro ekibinin "Kalp Krizi Değil Gülme Krizi" gösterisi izleyenlere keyifli anlar yaşattı.
14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri çerçevesinde Aksiyon Sağlık Gönüllüleri Derneği tarafından düzenlenen etkinlik Ordu Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşti. Kokteyl ile başlayan Tıp Bayramı etkinliği, tamamı doktor ve sağlık çalışanlarından oluşan "Grup Bilmem Ne" tiyatro ekibinin "Kalp Krizi Değil Gülme Krizi" gösterisi ile devam etti. Çok sayıda sağlık çalışanının katıldığı etkinliğe Ordu Vali Yardımcıları Abdullah Demir, Salih Yüce, Niyazi Erten, Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Dr. Hasan Öztürk, Ordu İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Çetin Gündoğdu, Ordu Tabipler Odası Başkanı Dr. Mithat Yağlı ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Ortaya koyulan oyunda sosyal mesajlar verilirken, sağlık çalışanlarına şiddet, doktor ve hasta arasında geçen trajikomik konuların yer aldığı oyun salondakileri gülme krizine soktu. Oyun sonrasında oyuncular seyirciler tarafından ayakta alkışlarken, gece canlı müzik ile son buldu.
“DOKTOR HASTAYI, HASTA DA DOKTORU İYİ ANLASIN DİYE BU YOLA GİRDİK”
Gösteri öncesinde açıklamalarda bulunan Oyunun yönetmeni hemde oyuncusu olan Uzman Dr. İsmet Eraydın, “17 yıllık hekimim. Bu tiyatro fikri 4 sene önce asistanlığım sırasında Karadeniz Teknik Üniversitesi acil servisinde oluştu. İki doktor bir röntgen teknisyeni arkadaşlarımız ile birlikte ilk oyunu hastalarımıza sergiledik. Toplumda asık suratlı Doktorlar, gülmeyen Doktorlar imajını silmek istedik. Bizim oyun oynadığımız seyirciler yaklaşık şimdiye kadar 65 il ve 150 bin kişiye ulaştık. Burada bizim gerçekten doktor olup olmadığımız sorgulandı. Kimlik soranlar oldu. ‘Gerçekten doktor musunuz? biz Doktorları hiç böyle tanımamıştık’ diyenler oldu. Biz doktor hastayı, hastada doktoru iyi anlasın diye biz bu yola girdik. Direkt basınla mesaj vermek yerine, tiyatro sahnesinde hastalarımıza, hem hastanede hemde tiyatro sahnesinde şifa dağıtmaya başladık. Biz biliyoruz ki hastalıkların yüzde 70’i psikolojiktir. Eğer biz bu insanları güldürebilirsek, hastalıkların ada bir nebzede olsa çare buluruz diye düşündük” dedi.
Sağlık çalışanlarına karşı uygulanan şiddetin, sistemin getirdiğini düşündüğünü belirten Dr. Eraydın, “Sağlıkta şiddetin nedeni insanların bir birini anlayamamasıdır. İşte hoşgörü ortamının ortadan kaldırılması ve bir şekilde burada sadece Doktorlara, sadece bir kısım kişiye suç bulmaktan ziyade burada da sistemin sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bir şekilde bu sistemin bu şiddetti getirdiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi’nde radyoloji teknikeri olarak çalışan Koral Koç, "Doktor arkadaşlarla birlikte ‘kalp krizi değil, gülme krizi’ oyunu sergiliyoruz. Bu oyunda şiddetten bahsediyoruz. Hastanelerde yaşanan trajikomik şeylerden bahsediyoruz. Bugün de Ordu’dayız. İnsanlara verdiğimiz mesaj, lütfen birbirimize sahip çıkalım, ne olursak olalım yardımcı olalım. Amacımız bu, çıkışımız bu. İnsanlar hangi işle uğraşırsanız uğraşın elinizde bir yetenek varsa onunla da uğraşın” şeklinde konuştu.
Trabzon Tabibler Odası Genel Sekreteri Dr. Osman Bulut ise, “Geçtiğimiz yıl Tıp Bayramı'nda ben bu gruba katıldım. İnsanlarımıza bizi yönetenlere bizi idare edenlere şunu söylüyorum: Hiçbir insan 25 yıl insanlara eziyet vermek için asla eğitim almaz. Biz kesinlikle insanlarımızı, halkımızı kendi ailemiz gibi görüyoruz. Onları annemiz, babamız, bacımız gibi görüyoruz. Bunun böyle bilinmesini istiyoruz. Çünkü bu kültürün içinde yoğrulmuşuz. Bu kültürün içinde yetiştik. Onların evlatlarıyız. Biz farklı bir düşüncede değiliz“ diye konuştu
Kaynak: İHA
Ortaya koyulan oyunda sosyal mesajlar verilirken, sağlık çalışanlarına şiddet, doktor ve hasta arasında geçen trajikomik konuların yer aldığı oyun salondakileri gülme krizine soktu. Oyun sonrasında oyuncular seyirciler tarafından ayakta alkışlarken, gece canlı müzik ile son buldu.
“DOKTOR HASTAYI, HASTA DA DOKTORU İYİ ANLASIN DİYE BU YOLA GİRDİK”
Gösteri öncesinde açıklamalarda bulunan Oyunun yönetmeni hemde oyuncusu olan Uzman Dr. İsmet Eraydın, “17 yıllık hekimim. Bu tiyatro fikri 4 sene önce asistanlığım sırasında Karadeniz Teknik Üniversitesi acil servisinde oluştu. İki doktor bir röntgen teknisyeni arkadaşlarımız ile birlikte ilk oyunu hastalarımıza sergiledik. Toplumda asık suratlı Doktorlar, gülmeyen Doktorlar imajını silmek istedik. Bizim oyun oynadığımız seyirciler yaklaşık şimdiye kadar 65 il ve 150 bin kişiye ulaştık. Burada bizim gerçekten doktor olup olmadığımız sorgulandı. Kimlik soranlar oldu. ‘Gerçekten doktor musunuz? biz Doktorları hiç böyle tanımamıştık’ diyenler oldu. Biz doktor hastayı, hastada doktoru iyi anlasın diye biz bu yola girdik. Direkt basınla mesaj vermek yerine, tiyatro sahnesinde hastalarımıza, hem hastanede hemde tiyatro sahnesinde şifa dağıtmaya başladık. Biz biliyoruz ki hastalıkların yüzde 70’i psikolojiktir. Eğer biz bu insanları güldürebilirsek, hastalıkların ada bir nebzede olsa çare buluruz diye düşündük” dedi.
Sağlık çalışanlarına karşı uygulanan şiddetin, sistemin getirdiğini düşündüğünü belirten Dr. Eraydın, “Sağlıkta şiddetin nedeni insanların bir birini anlayamamasıdır. İşte hoşgörü ortamının ortadan kaldırılması ve bir şekilde burada sadece Doktorlara, sadece bir kısım kişiye suç bulmaktan ziyade burada da sistemin sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bir şekilde bu sistemin bu şiddetti getirdiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi’nde radyoloji teknikeri olarak çalışan Koral Koç, "Doktor arkadaşlarla birlikte ‘kalp krizi değil, gülme krizi’ oyunu sergiliyoruz. Bu oyunda şiddetten bahsediyoruz. Hastanelerde yaşanan trajikomik şeylerden bahsediyoruz. Bugün de Ordu’dayız. İnsanlara verdiğimiz mesaj, lütfen birbirimize sahip çıkalım, ne olursak olalım yardımcı olalım. Amacımız bu, çıkışımız bu. İnsanlar hangi işle uğraşırsanız uğraşın elinizde bir yetenek varsa onunla da uğraşın” şeklinde konuştu.
Trabzon Tabibler Odası Genel Sekreteri Dr. Osman Bulut ise, “Geçtiğimiz yıl Tıp Bayramı'nda ben bu gruba katıldım. İnsanlarımıza bizi yönetenlere bizi idare edenlere şunu söylüyorum: Hiçbir insan 25 yıl insanlara eziyet vermek için asla eğitim almaz. Biz kesinlikle insanlarımızı, halkımızı kendi ailemiz gibi görüyoruz. Onları annemiz, babamız, bacımız gibi görüyoruz. Bunun böyle bilinmesini istiyoruz. Çünkü bu kültürün içinde yoğrulmuşuz. Bu kültürün içinde yetiştik. Onların evlatlarıyız. Biz farklı bir düşüncede değiliz“ diye konuştu