Polisler Sendikalaştı

Biz hak arayışı içinde olacağız” dedi.

Emniyet-Sen’in 1.Olağan Genel Kurulu'nda başkanlığa getirilen 19 yıllık polis memuru Faruk Sezer, Emniyet-Sen’in bütün baskı, tehdit ve yasaklamalara rağmen 10 Kasım 2012’de kurulduğunu hatırlatarak, 3 Mart'ta Genel Kurul'un ardından 6 Mart'ta mazbatalarını aldıklarını söyledi.

Mazbatalarını almalarının ardından çalışmalara başladıklarını ifade eden Sezer, mesleğe yeni başlayan ve emekliliği yaklaşan 7 bin üyeleri olduğunu söyledi.

Bir ay içinde 65 ilde teşkilatlanmalarını tamamlayacaklarını kaydeden Sezer, 10 Nisan Polis Teşkilatı'nın 167'nci kuruluş yıldönümünde 25 bin üyeye ulaşmayı hedeflediklerini belirtti.

253 bin kişilik teşkilattan ilk 6 ay içinde 40 bin üyeye ulaşmak istediklerini ifade eden Sezer, bütün illerde temsilcilerinin olacağını, 400 üyeyi aşan illerde şubeleşmeye gideceklerine değindi.

Büro hizmet kolunda kurulduklarını aktaran Sezer, şöyle konuştu: “Polisin yanı sıra bekçi, maliye, muhasebeci, icra dairesi ve büro hizmet kolunda çalışan tüm memurlar sendikamıza üye olabilir. Hiçbir zaman bir konfederasyona üye olmayacağız. Hiçbir siyasi erkle bağımız olmayacak. Biz sadece hak arayışı içinde olacağız. Amacımız polisin özlük haklarını iyileştirmek olacaktır.” Sendikaya üye olmak isteyen meslektaşlarında bir korku olduğunu belirten Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Arkadaşlarımız üye olmak istiyor ama meslekten atılma, sürülme ve mobbingten korkuyorlar. Açılacak soruşturmadan korkuyorlar. Yasal olarak dört aydır faaliyetteyiz üye olan arkadaşlarımızın hiçbirine soruşturma açılmadı. Biz kanunda yeri belirli olarak kurulan bir sendikayız. Bugüne kadar mobbing ve baskı yapılan arkadaşlarımız için 9 dava açtık.” POLİS OLDUĞUMUZUN BİLİNCİNDEYİZ Polisin çalışma saatlerinde adaletsizlik olduğunu ifade eden Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz, 8-24 çalışma saati ile kaliteli hizmet vermek istiyoruz. Bizim hizmetimiz küçümseniyor. Bu işin değeri parayla ölçülmez bu iş, aşk işidir. Teşkilat içinde başına bir olay gelen meslektaşımıza avukat tahsisi söz konusu değil. Biz 4 ayda 500 arkadaşımıza avukat desteği verdik. Hukuki olarak gücümüz sağlam her şeyi hukuka uygun yapıyoruz. Birilerine niyaz ederek değil, bizi direkt görmelerini istiyoruz. Üzüm yemek istiyoruz, bağcıyla işimiz yok.” Polis olduklarının bilicinde olduklarının altını çizen Sezer, şunları söyledi: “Kalkıp orada burada eylem yapmayacağız. Üyelerimiz istirahatli ve izinli günlerinde basın açıklamasına katılacaklar. Biz yanlışı eleştireceğiz. Yanlışı yapanı değil. Kesinlikle sokakta eylem yapma yada iş yavaşlatma gibi bir durum söz konusu olamaz” SENDİKALAŞMANIN HİKAYESİ Sezer, 167 yıllık polis teşkilatında sendikalaşma olmadığını ve sendikalaşmaya karar vermesini ise şöyle anlattı: “Yakın mesai arkadaşım bir gün çok üzüntülüydü. Arkadaşım, 'Oğlumun yanına okula hep annesi gidiyor. Oğlum benim gelmemi istedi. Gece çalıştığım için gidemedim. Oğlum bana sitemde bulundu, sen nasıl babasın diye. Oğlum lunaparka düzenlenen bir eğlenceye akşam gelmemi istedi, o gün de çalıştığım için nöbetçi amirden izin istedim vermedi. Çünkü acil durumlar hariç hafta sonu izin yoktu. Oğlum yine bana dönüp, herkesin babası oradaydı, sen yoktun.Arkadaşlarıma babam gelecek diye söz vermiştim dedi.

Faruk, ben nasıl babayım?' diye sordu. Arkadaşımın yaşadığı bu olayın ardından haklarının kazanılması ve polislerin ailesi ile daha fazla vakit geçirmelerini sağlamak amacıyla sendikalaşmaya karar verdik." Üyelere ve üye olmak isteyen polislere yapılacak olan baskılarla ilgili olarak Sezer, bunun anayasal ihlal olduğunu ve gerekli hukuki mücadeleyi verdiklerini söyledi.