Cumhurbaşkanı Gül'den Açıklama
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Sırbistan Cumhurbaşkanı Tomislav Nikoliç'in ziyaretinin sadece Türk ve Sırp halklarının değil, Balkanlardaki tüm milletlerin geleceğe güvenle bakması açısından büyük önem taşıdığını belirterek, ''Esasen gelecek kuşaklara Balkanları bir barış yarımadası olarak miras bırakmak, hepimizin omuzlarında taşıdığı tarihi bir sorumluluktur'' dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan Sırbistan Cumhurbaşkanı Nikoliç onuruna Çankaya Köşkü'nde akşam yemeği verdi. Gül ve Nikoliç, davetlileri Büyük Şeref Salonu'nun kapısında karşıladı.
Gül, yemekte yaptığı konuşmada, Nikoliç ve beraberindekileri Türkiye'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.
Sırbistan ile ikili ilişkilerde son dönemde büyük bir ivme yakalandığına işaret eden Gül, Nikoliç'in ziyaretinin son beş yıl içinde iki ülke arasında devlet başkanı düzeyinde gerçekleşen altıncı ziyaret olduğunu, kendisinin 2009 yılında Belgrad'a resmi ziyarette bulunduğunu, 2011'de ise Türkiye-Sırbistan-Bosna-Hersek Üçlü Zirvesi dolayısıyla Sırbistan'a gittiğini söyledi.
''Bizim için Sırbistan, fiziki sınırımız olmasa da komşumuzdur. Türk insanı, Sırbistan'ı eşsiz tarihi ve doğal güzellikleriyle bilir'' diyen Cumhurbaşkanı Gül, ünlü Türk gezgini Evliya Çelebi'nin 1659'da ziyaret ettiği Belgrad'ı ''sarayları, köşkleri, konakları, bağları, bahçeleri ve pazarları'' ile ''cennet yurdu ve inci tanesi'' olarak tasvir ettiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Belgrad'daki Türk izlerinin günümüzde en güzel şekilde yaşatılması, iki ülke ve halkları arasındaki tarihi etkileşimin ne denli güçlü olduğunun ispatıdır. Bizim tabirimizle 'Belgrad Kalesi', sizdeki ismiyle 'Kale Meydan', bu zengin tarihin en canlı örneklerindendir. Bu resme Sancak'taki Müslümanları, her yıl ülkemizi ziyaret eden yüz binlerce Sırp vatandaşını ve Sırpça'da bugün de kullanılan binlerce Türkçe kelimeyi ilave etmek gerekir.
Balkanlarda huzur, istikrar, refah ve güvenin anahtarı konumundaki Türkiye ve Sırbistan arasında böylesine zengin bir tarihi birikimin bulunması, bizlere bugün de güçlü bir dostluk ve işbirliği tesis etme sorumluluğunu yüklemektedir.''
-''Buğday tanecikleri ekmek, taş parçaları kale yapar''-
''Emsalsiz bir işbirliği mekanizması'' olarak nitelediği Türkiye-Sırbistan-Bosna-Hersek Üçlü Zirve sürecine de değinen Gül, ilki 2010'da İstanbul'da, ikincisi 2011'de Karadjordjevo'da olmak üzere iki defa bir araya gelindiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Gül, ''Bu sürecin en somut neticesi şüphesiz Bosna-Hersek'in Belgrad'a büyükelçi ataması olmuştur. Tüm bu konularda Zat-ı Devletleri'nin bayrağı selefinizden daha da ileriye götürme kararlılığında olduğunu memnuniyetle müşahede ediyorum'' diye konuştu.
Nikoliç'in, bir yıldan daha kısa süre içinde ikinci defa Türkiye'ye gelmesinin bu kararlılığın ne kadar güçlü olduğunu somut şekilde gösterdiğini ifade eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bir Sırp atasözü, 'Buğday tanecikleri ekmek, taş parçaları kale yapar' der. Bu ziyaretlerinizin sadece Türk ve Sırp halklarının değil, Balkanlardaki tüm milletlerin geleceğe güvenle bakması açısından büyük önem taşıdığı kanaatindeyim. Esasen gelecek kuşaklara Balkanları bir barış yarımadası olarak miras bırakmak, hepimizin omuzlarında taşıdığı tarihi bir sorumluluktur.
Bu doğrultuda Balkanlardaki tüm ülkelerle birlikte, Sırbistan'ın da Avrupa ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşmesini kuvvetle destekliyoruz. İkili ilişkilerimizi çok güçlü tutmakta kararlıyız. İşbirliğimizi iş, yatırım, ticaret ve kültür alanlarında yoğun bağlarla taçlandırmak azmindeyiz.''
Gül, konuşmasını, Nikoliç'in ziyaretinin Türkiye ve Sırbistan arasındaki dostluk ve işbirliğini daha da pekiştireceğine inandığını belirterek sonlandırdı.
-''Türkiye çok önemli ve yakın bir ortaktır''-
Sırbistan Cumhurbaşkanı Tomislav Nikoliç de, yemekteki konuşmasında, Türkiye'de olmaktan mutluluk duyduğunu dile getirerek, kendisine ve heyetine gösterilen sıcak ve samimi ev sahipliğinden dolayı teşekkür etti.
''Ülkelerimiz arasındaki mevcut, nitelikli, çok yönlü ve her alanda başarılı işbirliğinin temeli karşılıklı saygı ilkesine dayanmaktadır'' diyen Nikoliç, ziyaretin iki ülke ilişkilerini daha da güçlendirilmesine, çok taraflı platformlarda beraber, ortaklaşa yer almaya vesile olacağını söyledi.
Nikoliç, şöyle konuştu:
''Ülkem için yakınımızda, komşu denilecek mesafede bulunan Türkiye çok önemli ve yakın bir ortaktır. Bu durum, bizim için büyük bir sorumluluk ve yükümlülük teşkil etmektedir. Zira, komşularla iyi ilişkiler kurmak ve bu ilişkileri korumak, komşuluğun en önemli temelidir.
Özellikle çevresinde meydana gelen olaylar ışığında Ankara'nın duruşunu ve coğrafi, siyasi ve ekonomik konumunun hassasiyetini anlıyorum. Bazı sınamalarla karşılaşıyor olsak da Sırbistan da etrafında ve bölgede bulunan tüm ülkelerle yapıcı ve iyi komşuluk ilişkileri sürdürmekten yanadır. Dünyadaki her bir ülke gibi biz de, bütünlüğümüz, onurumuz ve kanunlarımızın dikkate alınmamasına izin veremeyiz. Diyalog kurmaya, konuşmaya ve mevcut olan tüm farklılıkları konuşarak en iyi ve en düzgün şekilde çözmeye hazırız.''
Nikoliç, Sırbistan ile Türkiye arasındaki dostluğun, asırlardan beri süre gelen tarihi ve kültürel bağların, ekonomi başta olmak üzere tüm alanlardaki başarılı işbirliğinin temelini oluşturduğunu belirterek konuşmasını bitirdi.
Yemeğe, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, iş adamları, akademisyenler ve bürokratların yanısıra Sırp sporcular da katıldı.
Fenerbahçe'de forma giyen futbolcu Milos Krasic, Gençlerbirliği'nin oyuncuları Dejan Lekic, Nemanja Tomic ve Dusko Tosic ile basketbolcular Vladimir Stimac ve Ivan Milijkovic yemeğin konukları arasında yer aldı.
Kaynak: AA
Gül, yemekte yaptığı konuşmada, Nikoliç ve beraberindekileri Türkiye'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.
Sırbistan ile ikili ilişkilerde son dönemde büyük bir ivme yakalandığına işaret eden Gül, Nikoliç'in ziyaretinin son beş yıl içinde iki ülke arasında devlet başkanı düzeyinde gerçekleşen altıncı ziyaret olduğunu, kendisinin 2009 yılında Belgrad'a resmi ziyarette bulunduğunu, 2011'de ise Türkiye-Sırbistan-Bosna-Hersek Üçlü Zirvesi dolayısıyla Sırbistan'a gittiğini söyledi.
''Bizim için Sırbistan, fiziki sınırımız olmasa da komşumuzdur. Türk insanı, Sırbistan'ı eşsiz tarihi ve doğal güzellikleriyle bilir'' diyen Cumhurbaşkanı Gül, ünlü Türk gezgini Evliya Çelebi'nin 1659'da ziyaret ettiği Belgrad'ı ''sarayları, köşkleri, konakları, bağları, bahçeleri ve pazarları'' ile ''cennet yurdu ve inci tanesi'' olarak tasvir ettiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Belgrad'daki Türk izlerinin günümüzde en güzel şekilde yaşatılması, iki ülke ve halkları arasındaki tarihi etkileşimin ne denli güçlü olduğunun ispatıdır. Bizim tabirimizle 'Belgrad Kalesi', sizdeki ismiyle 'Kale Meydan', bu zengin tarihin en canlı örneklerindendir. Bu resme Sancak'taki Müslümanları, her yıl ülkemizi ziyaret eden yüz binlerce Sırp vatandaşını ve Sırpça'da bugün de kullanılan binlerce Türkçe kelimeyi ilave etmek gerekir.
Balkanlarda huzur, istikrar, refah ve güvenin anahtarı konumundaki Türkiye ve Sırbistan arasında böylesine zengin bir tarihi birikimin bulunması, bizlere bugün de güçlü bir dostluk ve işbirliği tesis etme sorumluluğunu yüklemektedir.''
-''Buğday tanecikleri ekmek, taş parçaları kale yapar''-
''Emsalsiz bir işbirliği mekanizması'' olarak nitelediği Türkiye-Sırbistan-Bosna-Hersek Üçlü Zirve sürecine de değinen Gül, ilki 2010'da İstanbul'da, ikincisi 2011'de Karadjordjevo'da olmak üzere iki defa bir araya gelindiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Gül, ''Bu sürecin en somut neticesi şüphesiz Bosna-Hersek'in Belgrad'a büyükelçi ataması olmuştur. Tüm bu konularda Zat-ı Devletleri'nin bayrağı selefinizden daha da ileriye götürme kararlılığında olduğunu memnuniyetle müşahede ediyorum'' diye konuştu.
Nikoliç'in, bir yıldan daha kısa süre içinde ikinci defa Türkiye'ye gelmesinin bu kararlılığın ne kadar güçlü olduğunu somut şekilde gösterdiğini ifade eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bir Sırp atasözü, 'Buğday tanecikleri ekmek, taş parçaları kale yapar' der. Bu ziyaretlerinizin sadece Türk ve Sırp halklarının değil, Balkanlardaki tüm milletlerin geleceğe güvenle bakması açısından büyük önem taşıdığı kanaatindeyim. Esasen gelecek kuşaklara Balkanları bir barış yarımadası olarak miras bırakmak, hepimizin omuzlarında taşıdığı tarihi bir sorumluluktur.
Bu doğrultuda Balkanlardaki tüm ülkelerle birlikte, Sırbistan'ın da Avrupa ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşmesini kuvvetle destekliyoruz. İkili ilişkilerimizi çok güçlü tutmakta kararlıyız. İşbirliğimizi iş, yatırım, ticaret ve kültür alanlarında yoğun bağlarla taçlandırmak azmindeyiz.''
Gül, konuşmasını, Nikoliç'in ziyaretinin Türkiye ve Sırbistan arasındaki dostluk ve işbirliğini daha da pekiştireceğine inandığını belirterek sonlandırdı.
-''Türkiye çok önemli ve yakın bir ortaktır''-
Sırbistan Cumhurbaşkanı Tomislav Nikoliç de, yemekteki konuşmasında, Türkiye'de olmaktan mutluluk duyduğunu dile getirerek, kendisine ve heyetine gösterilen sıcak ve samimi ev sahipliğinden dolayı teşekkür etti.
''Ülkelerimiz arasındaki mevcut, nitelikli, çok yönlü ve her alanda başarılı işbirliğinin temeli karşılıklı saygı ilkesine dayanmaktadır'' diyen Nikoliç, ziyaretin iki ülke ilişkilerini daha da güçlendirilmesine, çok taraflı platformlarda beraber, ortaklaşa yer almaya vesile olacağını söyledi.
Nikoliç, şöyle konuştu:
''Ülkem için yakınımızda, komşu denilecek mesafede bulunan Türkiye çok önemli ve yakın bir ortaktır. Bu durum, bizim için büyük bir sorumluluk ve yükümlülük teşkil etmektedir. Zira, komşularla iyi ilişkiler kurmak ve bu ilişkileri korumak, komşuluğun en önemli temelidir.
Özellikle çevresinde meydana gelen olaylar ışığında Ankara'nın duruşunu ve coğrafi, siyasi ve ekonomik konumunun hassasiyetini anlıyorum. Bazı sınamalarla karşılaşıyor olsak da Sırbistan da etrafında ve bölgede bulunan tüm ülkelerle yapıcı ve iyi komşuluk ilişkileri sürdürmekten yanadır. Dünyadaki her bir ülke gibi biz de, bütünlüğümüz, onurumuz ve kanunlarımızın dikkate alınmamasına izin veremeyiz. Diyalog kurmaya, konuşmaya ve mevcut olan tüm farklılıkları konuşarak en iyi ve en düzgün şekilde çözmeye hazırız.''
Nikoliç, Sırbistan ile Türkiye arasındaki dostluğun, asırlardan beri süre gelen tarihi ve kültürel bağların, ekonomi başta olmak üzere tüm alanlardaki başarılı işbirliğinin temelini oluşturduğunu belirterek konuşmasını bitirdi.
Yemeğe, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, iş adamları, akademisyenler ve bürokratların yanısıra Sırp sporcular da katıldı.
Fenerbahçe'de forma giyen futbolcu Milos Krasic, Gençlerbirliği'nin oyuncuları Dejan Lekic, Nemanja Tomic ve Dusko Tosic ile basketbolcular Vladimir Stimac ve Ivan Milijkovic yemeğin konukları arasında yer aldı.