Konyalı Öğretmenin 12 Eylül İşkence Davası Düştü
Konyalı öğretmenin 2 sefer gözaltına alınarak 180 gün boyunca falaka ve elektrik verilmesiyle yapıldığını iddia edilen 12 Eylül işkence davası, bugün görülen duruşmada zaman aşımı nedeniyle düştü.
57 yaşındaki Konyalı emekli öğretmen Sait Dizman’ın Konya'nın Seydişehir Cumhuriyet Savcılığına 12 Eylül 1980’de 180 gün boyunca falaka ve elektrikle işkence görmesiyle ilgili yaptığı suç duyurusunun ardından Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. 12 Eylül 1980 yaşanan darbe sonrasında yaşanan işkenceler nedeniyle emekli öğretmenin hak arama davası bir başka darbenin yıldönümü olan 28 Şubat’a rastgeldi. Bugün Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya müşteki emekli öğretmen Sait Dizman katıldı.
Dizman’ın şikayetçi olduğunu belirttiği davada savcı, işkence davalarının zaman aşımı kapsamına girdiği için davanın düşürülmesini talep etti. Mahkeme heyeti de savcıya uyarak, davayı düşürdü.
“SABAHTAN AKŞAMA KADAR İŞKENCE GÖRDÜM”
Kendisinin Mardin İdil Lisesi'nde matematik öğretmenliği yaparken olayların yaşandığını anlatan Dizman, "12 Eylül 1980 darbesi olmasının hemen ardından okula gelen askerler tarafından gözaltına alındım. Bir hafta Mardin’de bekledim, ardından da Konya’ya götürüldüm. Konya’ya sabah 05.00 sıralarında getirilmiştim. Mesai başlamadığı için beni kelepçe ile köpek gibi merdivene bağladılar. 4 saate yakın o merdivende kaldım. Sonra siyasi şubeye götürüldüm, burada falakaya yatırıp, elektrik vermeye başladılar. Amaçları benim Türkiye Komünist Partisi Birliği üyesi olduğumu kabul ettirmekti. Daha sonra beni sıkıyönetimin elinde bulunan cezaevine götürdüler. Gözlerimi bağladılar, 'ölüm yerine geldin' dediler. 90 gün boyunca falakaya yatırıp elektrik verdiler ama ben dedikleri şeyleri kabul etmedim. Bize 2-3 güne bir parça ekmek ve su veriyorlardı. Suyu tuvaletten içiriyorlardı. Her gün sabah saat 6’da başlayan işkence akşam saat 8’e kadar devam ediyordu. Bir gün ölecek dediler, hastaneye götürdüler. Hastanede durumumun iyi olduğunu görünce tekrar cezaevine götürerek işkenceye devam ettiler. 90 gün boyunca dayandım ve mahkemeye çıktım. Mahkeme beni serbest bıraktı” dedi.
1,5 AY SONRA İKİNCİ KEZ İŞKENCE GÖRDÜ
Tekrar Mardin İdil Lisesi’ne giderek derslere girmeye başladığını ifade eden Dizman, "O gün derste sınav yapıyordum. Pencereden baktığımda askerler etrafı çevirince aklıma yaşadığım aynı senaryo geldi. Birkaç dakika sonra sınıfın kapısı çaldı ve okulun hizmetlisi, 'müdür odasında bekliyor' dedi.
Ben de sınav bitsin gelirim dedim, görevli 'hemen bekliyor' dedi.
Okul müdürünün odasına gittiğimde koltuğunda komutan oturuyordu. Yine gözaltına alındım. Tekrar Konya’ya aynı yere getirildim. Yine aynı işkenceler 90 gün boyunca devam etti. Her yerim yara bere içinde kaldı, dudaklarım şişti, bitlendim ama 90 gün yine dayandım. Mahkemeye çıkarıldım yine serbest kaldım” şekline konuştu.
ÖĞRETMENLİKTEN ATILDI
Dizman, "Tekrar okuluma döndüm ve derslere girmeye başladım. Ders başı yapalı 3 gün olmuştu bir yazı geldi ve öğretmenlikten atıldım. Memleketime döndüm ama işin peşini bırakmadım. 1989’da bölge idare mahkemesine dilekçe ile başvurarak mesleğime iade edilmeyi istedim. Mahkeme beni haklı bularak mesleğime dönmemi sağladı. 8 yıllık öğretmenlik hakkımı aradım ama 2 yılını geri alabildim. 6 yıl sıkıyönetimle alakalı olduğu için iade edilmedi” diye konuştu.
“REFERANDUMDAN SONRA EVREN’E İŞKENCE DAVASI AÇTIM”
2010 yılında referandumun ardından işkencecilere dava açma yolunun açılmasıyla Konya’nın Seydişehir ilçesinde savcılığa Kenan Evren ve o dönem Konya’daki görevliler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu belirten Dizman, "2 yılı aşkın bir sürenin ardından 2012 yılı içinde savcı çağırdı ve 4,5 saat ifademi aldı. Dava 28 Şubat 2013 tarihinde yani bugün başladı.
İlk duruşmaya girdim yaşananları anlattım ve şikayetçi olduğumu belirttim. Savcı işkencenin zaman aşımına girdiğini bu nedenle davanın düşürülmesini talep etti, mahkeme de bu talebi kabul ederek davayı düşürdü. Ben hakkımı aradım ama bulamadım. Herkesin kendi hakkını kendinin araması gerekiyormuş” dedi.
Geçtiğimiz yıl emekli olan öğretmen Sait Dizman’ın, yaşadığı olaylar nedeniyle 40 yaşından sonra evlendiği ve 1 çocuk babası olduğu öğrenildi .
Kaynak: İHA
Dizman’ın şikayetçi olduğunu belirttiği davada savcı, işkence davalarının zaman aşımı kapsamına girdiği için davanın düşürülmesini talep etti. Mahkeme heyeti de savcıya uyarak, davayı düşürdü.
“SABAHTAN AKŞAMA KADAR İŞKENCE GÖRDÜM”
Kendisinin Mardin İdil Lisesi'nde matematik öğretmenliği yaparken olayların yaşandığını anlatan Dizman, "12 Eylül 1980 darbesi olmasının hemen ardından okula gelen askerler tarafından gözaltına alındım. Bir hafta Mardin’de bekledim, ardından da Konya’ya götürüldüm. Konya’ya sabah 05.00 sıralarında getirilmiştim. Mesai başlamadığı için beni kelepçe ile köpek gibi merdivene bağladılar. 4 saate yakın o merdivende kaldım. Sonra siyasi şubeye götürüldüm, burada falakaya yatırıp, elektrik vermeye başladılar. Amaçları benim Türkiye Komünist Partisi Birliği üyesi olduğumu kabul ettirmekti. Daha sonra beni sıkıyönetimin elinde bulunan cezaevine götürdüler. Gözlerimi bağladılar, 'ölüm yerine geldin' dediler. 90 gün boyunca falakaya yatırıp elektrik verdiler ama ben dedikleri şeyleri kabul etmedim. Bize 2-3 güne bir parça ekmek ve su veriyorlardı. Suyu tuvaletten içiriyorlardı. Her gün sabah saat 6’da başlayan işkence akşam saat 8’e kadar devam ediyordu. Bir gün ölecek dediler, hastaneye götürdüler. Hastanede durumumun iyi olduğunu görünce tekrar cezaevine götürerek işkenceye devam ettiler. 90 gün boyunca dayandım ve mahkemeye çıktım. Mahkeme beni serbest bıraktı” dedi.
1,5 AY SONRA İKİNCİ KEZ İŞKENCE GÖRDÜ
Tekrar Mardin İdil Lisesi’ne giderek derslere girmeye başladığını ifade eden Dizman, "O gün derste sınav yapıyordum. Pencereden baktığımda askerler etrafı çevirince aklıma yaşadığım aynı senaryo geldi. Birkaç dakika sonra sınıfın kapısı çaldı ve okulun hizmetlisi, 'müdür odasında bekliyor' dedi.
Ben de sınav bitsin gelirim dedim, görevli 'hemen bekliyor' dedi.
Okul müdürünün odasına gittiğimde koltuğunda komutan oturuyordu. Yine gözaltına alındım. Tekrar Konya’ya aynı yere getirildim. Yine aynı işkenceler 90 gün boyunca devam etti. Her yerim yara bere içinde kaldı, dudaklarım şişti, bitlendim ama 90 gün yine dayandım. Mahkemeye çıkarıldım yine serbest kaldım” şekline konuştu.
ÖĞRETMENLİKTEN ATILDI
Dizman, "Tekrar okuluma döndüm ve derslere girmeye başladım. Ders başı yapalı 3 gün olmuştu bir yazı geldi ve öğretmenlikten atıldım. Memleketime döndüm ama işin peşini bırakmadım. 1989’da bölge idare mahkemesine dilekçe ile başvurarak mesleğime iade edilmeyi istedim. Mahkeme beni haklı bularak mesleğime dönmemi sağladı. 8 yıllık öğretmenlik hakkımı aradım ama 2 yılını geri alabildim. 6 yıl sıkıyönetimle alakalı olduğu için iade edilmedi” diye konuştu.
“REFERANDUMDAN SONRA EVREN’E İŞKENCE DAVASI AÇTIM”
2010 yılında referandumun ardından işkencecilere dava açma yolunun açılmasıyla Konya’nın Seydişehir ilçesinde savcılığa Kenan Evren ve o dönem Konya’daki görevliler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu belirten Dizman, "2 yılı aşkın bir sürenin ardından 2012 yılı içinde savcı çağırdı ve 4,5 saat ifademi aldı. Dava 28 Şubat 2013 tarihinde yani bugün başladı.
İlk duruşmaya girdim yaşananları anlattım ve şikayetçi olduğumu belirttim. Savcı işkencenin zaman aşımına girdiğini bu nedenle davanın düşürülmesini talep etti, mahkeme de bu talebi kabul ederek davayı düşürdü. Ben hakkımı aradım ama bulamadım. Herkesin kendi hakkını kendinin araması gerekiyormuş” dedi.
Geçtiğimiz yıl emekli olan öğretmen Sait Dizman’ın, yaşadığı olaylar nedeniyle 40 yaşından sonra evlendiği ve 1 çocuk babası olduğu öğrenildi .