Türk Ocakları Karabük Şubesi Genel Kurulu
Türk Ocakları Karabük Şubesi 3. Olağan Genel Kurulu yapıldı.
Genel Kurulda ilk konuşan Türk Ocakları Karabük Şube Başkanı Mustafa Boz, Türk Ocakları’nın Karabük’e çok şey kazandırdığını, bunlardan birinin sohbet kültürü diğerinin ise, tüm siyasi partilere karşı takındığı tutum ile siyasiler üstü bir kurum olduğunu gösterdiğini, bunun tüm diğer kuruluşlar içinde pay çıkartılması gereken bir durum olduğunu vurguladı. Daha sonra konuşma yapan Türk Ocakları Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz, Türk milliyetçiliği ve İmralı sürecini değerlendirdi. Trük Ocakları’nın 101 yaşında olduğunu, milli mücadele sırasında eğitimli gençlerin kurduğu bir Ocak olduğunu hatırlatan Öz, tarihe bakıldığında kendileriyle aynı yaşta olan bir siyasi partinin bile olmadığını söyledi.
Darbe dönemlerinde Türk Ocakları’nın faaliyetlerinin askıya alındığını, birçok zorluklarla karşılaştıklarını belirten Öz, tüm şartlara rağmen Türk Ocakları’nın varlığını, fikriyatını bugünlere kadar sürdürdüğünü söyledi.
Türkiye’nin 21. yüzyılın parlayan yıldızı olacağını, bu birikimin, bu gücün Türkiye’de olduğunu belirten Öz, ama sürekli bulunduğu coğrafya itibarı ile önüne engeller çıkartıldığını, bir takım faktörlerin sürekli ısıtılıp, ısıtılıp sunulduğunu belirterek, “Burası zor bir coğrafya. Hıristiyanlığın en erken yayıldığı, İslamiyet’in balkanlara hatta Avrupa’nın göbeğine kadar taşındığı bir coğrafya. Önce Asala ile uğraştık, sonra da PKK terörü çıktı. Bunları hazırladılar. Birçok şehit verdik, Maddi ve manevi kayıplar verdik. 30 yıldır enerjimizi buraya harcadık. Bir arada yaşama psikolojisi yerine ayrışma psikolojisini aşılamaya çalıştılar. Türkiye Cumhuriyetin kuruluş sebebi Türk Milliyetçiliğidir. Türk Ocakları bu felsefeye sonuna kadar sahip çıkacaktır” dedi.
Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Öz, anayasadan “Resmi dil Türkçedir” ibaresi ile “Türk Dili’nin eğitim dili olmaktan çıkartılması” gibi maddelerin yer verilmeyeceğini belirterek, “Eğitim dili demek, bir milleti bir arada tutan unsur demek. Türk Dilini eğitim dili olmaktan çıkarmak, Milleti ikiye ayırmak, bölünmeye başlatmak anlamına gelir. Yerel Yönetimleri güçlendirelim diyerek, ileride federal bir yapılanmanın önünü açacaklar. Federasyonla, bölünmeye kadar giden yolu açıyoruz” diye konuştu.
İmralı sürecini değerlendiren Öz, yakın tarihten örnek vererek, Yugoslavya’yı işaret etti ve yıllar önce burada yaşananları işaret etti. Öz, “Önce talep diye başlarlar, sonra talep özerklik isterler, sonra bir takım olaylar çıkartırlar. Sonra farklı konjüktür geliştirip, bağımsızlık isterler. Uçağımız düşürüldü, sınırda bomba patladı, bunların tümü Türkiye’ye uyarı, bir mesaj. Etnik ayrılığa karşıyız. Bugünlerde sürekli halka etnik ayrılıktan bahsederek. Nifak tohumları ekiyorlar. Türk Milliyetçiliği üzerine konuşuyorlar. Türk Ocakları’nın tüm bunlara verecek cevabı vardır. Türk Milliyetçiliği etnik milliyetçilik olarak adlandırılıyor. Bu da Türk Milliyetçiliğinin kavramının iyi anlaşılmadığını gösteriyor. İmralı Türksüz ve Türkiyesiz çözülemez” dedi Öz’ün konuşmasının ardından yönetim ve denetim raporları okunurken, Genel Kurul seçimle son buldu. Tek liste ile gidilen seçimde yönetim kurulu şu isimlerden oluştu: “Taşkın Deniz, Batuhan Güleç, Emrah Köklü, Yavuz Taşyıkan, Osman Çepni, Ahmet Çetinkaya, Lütfi Güzel.”