Chp’li Milletvekili Güven, Sağlık Tesisleri Kanun Tasarısını Eleştirdi
CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hülya Güven, “Sağlık Bakanlığınca Kamu Özel İşbirliği Modeli ile Tesis Yaptırılması, Yenilenmesi ve Hizmet Alınması Hakkında Kanun Tasarısı”nı eleştirerek, hükümetin sağlık ve eğitim yükünden kurtulmak için özelleştirme çabasına girdiğini söyledi.
TBMM’de “Sağlık Bakanlığınca Kamu Özel İşbirliği Modeli ile Tesis Yaptırılması, Yenilenmesi ve Hizmet Alınması Hakkında Kanun Tasarısı” ile ilgili olarak CHP Grubu adına söz alan CHP İzmir Milletvekili Hülya Güven, hükümetin sağlık politikalarını eleştirdi.
Hükümetin devleti bir işletme gibi yürütmeye çalıştığını belirten Güven, hükümetin sağlık ve eğitim yükünden kurtulmak için özelleştirme çabasına girdiğini söyledi.
Güven, “Bugün sağlık, yarın da eğitim özelleşecek ve gelecekte sağlıksız ve eğitimsiz bir nüfus ile karşı karşıya kalacağız. Acaba AKP hükümeti önlem için ne yapmayı planlıyor? Hükümeti yürütmek için şimdiden yurt dışından eğitimli ve sağlıklı elemanlar mı getirecek?” dedi
Söz konusu kanun tasarısının hükümetin sağlığı tamamen özelleştirmesinin son adımı olduğunu savunan Güven, şunları söyledi: “Bu kanun tasarısında hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde yüklenici, yani özel sektör lehine bedelsiz olarak tesis edilecek bağımsız ve sürekli nitelikteki üst hakkı sözleşmesinden bahsedilmektedir. Hükümet, ihaleyi kazanan firmaya ticari alan, AVM, kafeterya, evler, iş merkezleri, bu arada da 2 bin-3 bin yataklı hastane yapsın diye kocaman bir araziyi hediye edecek, aynı zamanda da bina maliyetinin en az 6 katını kira bedeli olarak ödeyecektir. Gerekçe olarak bugüne kadar yetersiz hastane hizmeti verildiği, yetersiz hastane olanaklarının ve yetersiz hasta odalarının olduğu gösteriliyor. Hatta örnek olarak Ankara Numune Hastanesi de veriliyor. Peki, 11 yılda AKP hükümeti hastaneleri düzeltemedi mi? Düzeltemediyse sebep nedir? Düzeltmek için mutlaka 2 bin-3 bin yataklı, AVM’si olan, ticari alanları olan hastane yapıları mı olmalıdır? Çözüm hastaneleri özelleştirmek midir? Üstelik Sağlık Bakanlığı bugüne kadar hastaneleri, yatak kapasitesi ve yatak kaliteleriyle övünüyordu. Kimse hastaneleri düzeltmeyin, yatakları iyileştirmeyin demiyor. Bizler, Cumhuriyet Halk Partisi olarak daha iyi hizmet verecek düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz.” Konuşmasında Başbakan Erdoğan’ın engelliler ve kadınlarla ilgili açıklamalarını da eleştiren Güven, “Sayın Başbakanımız geçenlerde bir açıklama yaptı, ‘Engelliler belediye otobüslerinden bedava, trenlerden indirimli yararlanacaklar’ diye. Sayın Başbakana yine yanlış bilgi vermişler. Bugüne kadar engelliler zaten otobüslerden bedava, trenlerden de indirimli olarak yararlanıyorlardı. Zaten uygulamada olan bir indirim yeni veriliyormuş gibi neden söylenir ki? Sayın Başbakanımız geçen gün bir konuya daha değindi, kadına şiddet konusu, hatırlarsınız. Mardin’de şiddet gören kadınlarımıza verilen öğüt; ‘Eğer erkek şiddet uygularsa sen de karşı koy.’ Yani artık bu hükümetin kadını kurtaracak hakimi, savcısı, polisi, jandarması yok. ‘Sen başının çaresine bak’ deniliyor kadınlarımıza. Acaba, istenen bizlerin ve tüm vatandaşların silahlanması mı? Bizler artık kendi kendimizi bu şekilde mi koruyacağız? Bu soruların cevaplarını hükümetimiz düşünmektedir herhalde” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Hükümetin devleti bir işletme gibi yürütmeye çalıştığını belirten Güven, hükümetin sağlık ve eğitim yükünden kurtulmak için özelleştirme çabasına girdiğini söyledi.
Güven, “Bugün sağlık, yarın da eğitim özelleşecek ve gelecekte sağlıksız ve eğitimsiz bir nüfus ile karşı karşıya kalacağız. Acaba AKP hükümeti önlem için ne yapmayı planlıyor? Hükümeti yürütmek için şimdiden yurt dışından eğitimli ve sağlıklı elemanlar mı getirecek?” dedi
Söz konusu kanun tasarısının hükümetin sağlığı tamamen özelleştirmesinin son adımı olduğunu savunan Güven, şunları söyledi: “Bu kanun tasarısında hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde yüklenici, yani özel sektör lehine bedelsiz olarak tesis edilecek bağımsız ve sürekli nitelikteki üst hakkı sözleşmesinden bahsedilmektedir. Hükümet, ihaleyi kazanan firmaya ticari alan, AVM, kafeterya, evler, iş merkezleri, bu arada da 2 bin-3 bin yataklı hastane yapsın diye kocaman bir araziyi hediye edecek, aynı zamanda da bina maliyetinin en az 6 katını kira bedeli olarak ödeyecektir. Gerekçe olarak bugüne kadar yetersiz hastane hizmeti verildiği, yetersiz hastane olanaklarının ve yetersiz hasta odalarının olduğu gösteriliyor. Hatta örnek olarak Ankara Numune Hastanesi de veriliyor. Peki, 11 yılda AKP hükümeti hastaneleri düzeltemedi mi? Düzeltemediyse sebep nedir? Düzeltmek için mutlaka 2 bin-3 bin yataklı, AVM’si olan, ticari alanları olan hastane yapıları mı olmalıdır? Çözüm hastaneleri özelleştirmek midir? Üstelik Sağlık Bakanlığı bugüne kadar hastaneleri, yatak kapasitesi ve yatak kaliteleriyle övünüyordu. Kimse hastaneleri düzeltmeyin, yatakları iyileştirmeyin demiyor. Bizler, Cumhuriyet Halk Partisi olarak daha iyi hizmet verecek düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz.” Konuşmasında Başbakan Erdoğan’ın engelliler ve kadınlarla ilgili açıklamalarını da eleştiren Güven, “Sayın Başbakanımız geçenlerde bir açıklama yaptı, ‘Engelliler belediye otobüslerinden bedava, trenlerden indirimli yararlanacaklar’ diye. Sayın Başbakana yine yanlış bilgi vermişler. Bugüne kadar engelliler zaten otobüslerden bedava, trenlerden de indirimli olarak yararlanıyorlardı. Zaten uygulamada olan bir indirim yeni veriliyormuş gibi neden söylenir ki? Sayın Başbakanımız geçen gün bir konuya daha değindi, kadına şiddet konusu, hatırlarsınız. Mardin’de şiddet gören kadınlarımıza verilen öğüt; ‘Eğer erkek şiddet uygularsa sen de karşı koy.’ Yani artık bu hükümetin kadını kurtaracak hakimi, savcısı, polisi, jandarması yok. ‘Sen başının çaresine bak’ deniliyor kadınlarımıza. Acaba, istenen bizlerin ve tüm vatandaşların silahlanması mı? Bizler artık kendi kendimizi bu şekilde mi koruyacağız? Bu soruların cevaplarını hükümetimiz düşünmektedir herhalde” diye konuştu.