Başbakan Yardımcısı Bozdağ Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Almanya'da terör örgütü PKK üyesi olmakla suçlanan Türk vatandaşı Ali İhsan Kitay'a hapis cezası verilmesiyle ilgili, ''Umarız bundan sonra da benzer şekilde terör eylemlerine katılanlar, terörü destekleyenler konusunda diğer devam eden davalarda da olumlu kararlar çıkar'' dedi.

Bozdağ, Başbakanlık Merkez Bina'da önce Sırbistan Devlet Bakanı Süleyman Ugljanin ve beraberindeki heyeti kabul etti. Basına kapalı gerçekleşen ve 45 dakika süren görüşmenin ardından Bozdağ, Almanya Neo-nazi Cinayetlerini Araştırma Komisyonu Başkanı Sebastian Edath ve komisyon üyesi milletvekillerini kabul etti.

Görüşmede komisyon çalışmaları hakkında kendilerine bilgi verildiğini söyleyen Bozdağ, komisyonun raporuyla da olayların faillerinin ortaya çıkarılması konusunda bir ihmal veya kasıt olup olmadığına ilişkin sonuçların çıkacağını bildirdi.

Komisyonun benzer cinayetlerinin olmaması için önerilerini parlamentoya sunacağını kaydeden Bozdağ, kendilerinin de komisyonun çalışmaları ve hassasiyeti nedeniyle memnuniyetlerini ifade ettiklerini dile getirdi.

Neo-nazi cinayetlerinin aydınlatılması konusundaki düşüncelerini de paylaştıklarını ifade eden Bozdağ, şunları söyledi:

''Olayların olduğu zaman bazı soruların sorulmamış, cevapların yeterince aranmamış olmasının, çok ciddi bir sorun olduğunu, faillerin ortaya çıkmasını engellediğini ve olayların karanlıkta kalmasına yol açtığına dair görüşlerimizi paylaştık. Onlar da komisyon zaten bu maksatla kurulduğunu ve buralarda birtakım ihmaller var mı, yok mu onu da Federal Parlamento adına araştırdıklarını söylediler. Bu tür olayların tekerrür etmemesi için yapılması gerekenler konusunda da karşılıklı görüş alışverişimiz oldu biz de kendilerine bu konudaki fikirlerimizi söyledik.''

Görüşmenin olumlu geçtiğini belirten Bozdağ, komisyona çalışmalarından ötürü teşekkür etti.

Komisyon raporunun Eylül ayından önce açıklanacağını öğrendiklerini ifade eden Bozdağ, raporların bu olayların bir daha olmaması için yol gösterici olacağına inandığını bildirdi.

Sebastian Edath, cinayetlerle ilgili ihmalleri araştıran komisyonlarında her partinin bir temsilcisinin olduğunu söyledi.

Amaçlarının hukuk devletine olan güvenin yeniden teşkil edilmesine katkı sağlamak olduğunu dile getiren Edath, kurumlar içerisindeki ihmallerin, hataların tekrarlanmaması için önlem alınmasını önereceklerini bildirdi.

Türkiye'deki görüşmelerde yaptıkları çalışmaları anlattıklarını söyleyen Edath, Türkiye'de de beklentilerin çok yüksek olduğunu ve yaz aylarına kadar sonuç raporunu yayınlayacaklarını ilettiklerini anlattı.

-Almanya'da PKK'lıya verilen ceza-

Almanya'da terör örgütü PKK üyesi olmakla suçlanan Türk vatandaşı Ali İhsan Kitay'a verilen cezaya ilişkin bir soru üzerine Bozdağ, bunun önemli bir olay olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:

''Sayın Başbakanımızın Almanya seyahati sırasında Sayın Merkel 4 bin civarında bu konuda Alman mahkemelerinde devam eden davanın olduğunu söylemişti. Ama bugüne kadar bu davalardan böylesi bir netice çıkmamıştı. Bu tabii benim bildiğim kadarıyla bu anlamda ilk bir karar. O yüzden önemli görüyoruz. Çünkü terörün dini, dili, mezhebi, vatanı, memleketi yok. Her yerde bütün insanlar için bir tehlike ve tehdittir. Almanya'da bu yönde bir adım atılmış olmasını önemli görüyoruz. Böylesi bir karar vermesini önemli görüyoruz. Umarız bundan sonra da benzer şekilde terör eylemlerine katılanlar, terörü destekleyenler konusunda diğer devam eden davalarda da olumlu kararlar çıkar.''

-Koruyucu ailelere verilen çocuklar-

Almanya'da koruyucu ailelere verilen çocuklarla ilgili TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun alt komisyon kurma kararıyla ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine Bozdağ, Alman hükümet yetkilileriyle aileden alınan çocuklarla ilgili görüşmelerinin olduğunu belirtti.

Bozdağ, şöyle devam etti:

''Onlara bizim önerimiz şu: Tabii bu konuda objektif kriterin olması bir, ikincisi eğer gerçekten aileden çocuk alınacaksa bu durumda çocuğun hangi aileye verileceği konusunda ailenin görüşüne uygun hareket edilmesinin önemli olduğunu vurguladık. Onlar da bu konuda Türk ailelerden bakıcı aileler konusunda yeteri kadar müracaat olmadığını söylediler ki doğru söylüyorlar. Yani Türk aileler maalesef bakıcı aile olma konusunda istekli davranmıyorlar.

Ben buradan sizin aracılığınızla bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Yurt dışındaki Türk ailelerine hem Almanya'da hem başka ülkede olanlara, çünkü o ülkelerin hukukları bakıcı aile olmak isteyenler müracaat etmek istedikleri takdirde, onlara çocukların öncelikle verilmesini de öngörüyor. Ama maalesef Almanya'da Türk aileler bu konuda fazlaca istekli gözükmüyorlar. O yüzden aracılığınızla bu konuda hassasiyet göstermelerini ve bakıcı aile olma konusunda yetkili makamlara müracaat etmelerini tavsiye ediyorum.''

Muhabir: Enes Kaplan

Yayıncı: Ziver Büyüktaş
Kaynak: AA