Gazi Üniversitesinde 'Afrika' Çalıştayı
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, "Biz Afrika'yı bilmek, anlamak zorundayız. Elbette ekonomik faaliyetlerimiz olacak Afrika ülkelerine, elbette ithalatımız, ihracatımız olacak. Elbette maddi konularda işbirliği yapacağız ama bunun çok ötesinde insanlık aleminin önemli unsuru olan Afrika kıtası ve halklarıyla gönül köprülerini mutlak suretle oluşturmak durumundayız" dedi.
Çelik, Gazi Üniversitesi Afrika Medeniyetleri Uygulama ve Araştırma Merkezince (GAMAUM) düzenlenen Kültürler Kavşağında Türkiye Afrika Buluşması, Bilimsel, Kültürel ve Akademik İşbirliğine Yönelik Türkiye Destekleri konulu çalıştayın açılışına katıldı.
Küreselleşmenin, son dönemde en çok kullanılan kavramlardan olduğunu belirten Çelik, küreselleşmenin fakiri daha fakir, zengini daha zengin yaptığının doğru olduğunu ancak bundan ibaret olmadığını söyledi.
Küreselleşmenin aynı zamanda, bilimin, bilginin dünyada seri paylaşılması, etkileşim faaliyetlerinin daha hızlı olması anlamına da geldiğini ifade eden Çelik, buna karşı çıkmanın akıllıca olmadığını, Türkiye'nin dış politikasını bu gerçeğin farkında olarak belirlediğini dile getirdi.
Çelik, AK Parti Hükümetinin dış politikada ciddi bir makas değişikliği yaptığını, aktif ve etkin politikayı, dış politikasının özü haline getirdiğini anlattı.
Afrika'nın coğrafi olarak keşfetilmeyi beklemediğini, ruhunun anlaşılması gerektiğini vurgulayan Çelik, "Asırlar boyunca dünyadaki hakim güçler Afrika'yı sömürdüler. Adeta kanını emdiler. Afrika'yı iliklerine kadar kurutmaya çalıştılar ve hor gördüler. Biz Afrikalı kardeşlerimizle asırlar boyu birlikte yaşamış bir milletiz. Osmanlı döneminde birlikte yaşadığımız ülkelerdi. Mısır, Fas, Tunus, Cezayir, Libya, bunlar bir asır öncesine kadar birlikte yaşadığımız ülkelerdi. Şu anda fiilen beraber olmasak bile bizim ciddi manada gönül birlikteliğimiz vardır" diye konuştu.
Ülkeler arasında hava köprüleri kurulabileceğini, yollar, demiryolları örülebileceğini belirten Çelik, "Ama esas insanlar arasındaki köprü gönülden gönüle uzanan köprüdür. Bu da eğitim, medeniyet vasıtasıyla örülür" dedi.
Çelik, insanın bilmediği, anlamadığı şeyleri sevemeyeceğini ifade ederek, "Biz Afrika'yı bilmek, anlamak zorundayız. Elbette ekonomik faaliyetlerimiz olacak Afrika ülkelerine, elbette ithalatımız, ihracatımız olacak. Elbette maddi konularda işbirliği yapacağız ama bunun çok ötesinde insanlık aleminin önemli unsuru olan Afrika kıtası ve halklarıyla gönül köprülerini mutlak suretle oluşturmak durumundayız. Kimsenin bakmadığı yerlere gitmek zorundayız bizim insan olarak görevimizdir bu" değerlendirmesinde bulundu.
-"Somali unutulmuştu"
Somali'nin unutulmuş bir ülke durumundayken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretiyle dünya gündemine geldiğini anımsatan Çelik, Afrika'daki sıkıntılara yakınlık duyacaklarını ve farkındalık yaratmak için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.
Türkiye'nin gönül bağını zenginleştirmek için Afrika'da 35 büyükelçik kurduğunu, 4 büyükelçiliğin daha kurulacağını bildiren Çelik, bir partisi milletvekilinin "Afrika'da ne var ki bu kadar para harcıyoruz" sözlerini ayıpladıklarını ve bunu dinlemeden yollarına devam ettiklerini dile getirdi.
Türkiye'nin, aktif ve etkin dış politikayla bugün bütün dünyayı eksen alarak dış politika yaptığını vurgulayan Çelik, "Bizim bir ayağımız bizi biz yapan, bizi başkalarından farklı kılan, bize has güzelliklerimizin tabii ki üzerinde olacak ama biz antenlerimizi bütün dünyaya açmak zorundayız. Afrika ile kurduğumuz dostluk sayesindedir ki BM Güvenlik Konseyine Türkiye aday oldu, yeniden aday olacak. Katılan 193 ülkenin 151'i Türkiye lehine oy kullandı. Afrika ülkelerinin desteğine şükranlarımızı ifade ediyoruz" dedi.
Önceden uluslararası konularda Türkiye'nin fazla destekçisi olmadığını anlatan Çelik, gelinen noktada 193 ülkeden 151'inin oyunun alındığınmasının önemini vurguladı.
Hüseyin Çelik, "Mesele sadece maddi olsa bunu temin edemezsiniz. Bugün Türkiye Karayipler'de, Pasifik'teki küçük devletlerde de var. Dünyanın neredeyse 190'ın üzerinde ülkesine ihracat yapan bir Türkiye var. Bu konuda Afrika'nın da Türkiye'ye yönelik güzel duyguları olduğunu görmekten mutluluk duyuyoruz" ifadesini kullandı.
Kurumların tek tek projeler yapabileceğini ancak bir arada hareket edilmesinin daha anlamlı olduğunu belirten Çelik, Gazi Üniversitesi şemsiyesi altında böyle bir etkinliğin düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Afrikalı büyükelçilere seslenen Çelik, "Biz sizi 76 milyonluk ailenin birer ferdi olarak görüyoruz. Sizler misafir değil ev sahibisiniz ve gönül köprülerinin, bu öğrencilerle birlikte mimarlarındansınız. Biz iktidar, hükümet olarak kucağımızı 180 derece açtık. Üniversitelerimiz bunu yapmaya başladı.
Bu işbirliği ve potansiyel eminim ki bize meyve olarak dönecektir" diye konuştu.
-"Bu bir gönül bağı"
YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek, Türkiye'nin en çok öğrencisine sahip Gazi Üniversitesinde böyle bir toplantı yapılmasının kendilerini çok gururlandırdığını söyledi.
Afrika ile ilişkilerin yeni olmadığını, asırlara dayandığını ifade eden Şimşek, Afrika'yı yeni yüzyıla damga vuracak güç olarak gördüğünü belirtti.
Türkiye'nin son 10 yılda önemli atılımlar gerçekleştiren büyük bir devlet olduğunu dile getiren Şimşek, Afrikalı çok sayıda öğrenciye burslu eğitim imkanı tanıdığını anlattı. Şimşek, "Şunu kurumum adına rahatlıkla söyleyebilirim ki bütün Afrikalı öğrencilere, öğretim görevlilerine kapımız açıktır" dedi.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Erdoğan İşcan da Türkiye'nin uluslararası barış politikalarını uygularken üniversitelerle işbirliğinin önemine işaret etti. İşcan, üniversitelerin bu tür projelerini desteklemeye devam edeceklerini bildirdi.
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Büyükberber ise üniversitenin uluslararasılaşma çalışmaları kapsamında Afrika ülkelerinin büyük önem taşıdığını söyledi.
Türkiye'nin Afrika'ya ilgisinin son 10 yılda çok arttığını ifade eden Büyükberber, üniversitelerin devletin gerisinde kalmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
Büyükberber, "Afrika ile bağımız sadece ekonomik, ticari değil bu bir gönül bağı. Bizim ilişkilerimiz tek taraflı almaya dayanmaz, hep bir alışveriş vardır. Burada da ilişkilerimiz iki taraflı olacak. Öğreneceğimiz pek çok bilgi var, karşılığında da aktaracağımız çok değerli birikimimiz var" dedi.
GAMAUM Müdürü Suna Ağıldere de çalıştayla Türkiye ve Afrika ülkeleri arasında kültürel, dilsel, sosyal, ekonomik, eğitim ve bilimsel alanlarda ilgili kuruluşların işbirliğinin amaçlandığını belirtti.
Afrika'da Türkiye'nin, Türkiye'de Afrika'nın daha yakından tanınmasına olanak tanıyacak çalışmalar yapılmasının planlandığını anlatan Ağıldere, Afrika'daki çift dilli üniversitelerle değişim programları imzalanacağını bildirdi.
Kaynak: AA
Küreselleşmenin, son dönemde en çok kullanılan kavramlardan olduğunu belirten Çelik, küreselleşmenin fakiri daha fakir, zengini daha zengin yaptığının doğru olduğunu ancak bundan ibaret olmadığını söyledi.
Küreselleşmenin aynı zamanda, bilimin, bilginin dünyada seri paylaşılması, etkileşim faaliyetlerinin daha hızlı olması anlamına da geldiğini ifade eden Çelik, buna karşı çıkmanın akıllıca olmadığını, Türkiye'nin dış politikasını bu gerçeğin farkında olarak belirlediğini dile getirdi.
Çelik, AK Parti Hükümetinin dış politikada ciddi bir makas değişikliği yaptığını, aktif ve etkin politikayı, dış politikasının özü haline getirdiğini anlattı.
Afrika'nın coğrafi olarak keşfetilmeyi beklemediğini, ruhunun anlaşılması gerektiğini vurgulayan Çelik, "Asırlar boyunca dünyadaki hakim güçler Afrika'yı sömürdüler. Adeta kanını emdiler. Afrika'yı iliklerine kadar kurutmaya çalıştılar ve hor gördüler. Biz Afrikalı kardeşlerimizle asırlar boyu birlikte yaşamış bir milletiz. Osmanlı döneminde birlikte yaşadığımız ülkelerdi. Mısır, Fas, Tunus, Cezayir, Libya, bunlar bir asır öncesine kadar birlikte yaşadığımız ülkelerdi. Şu anda fiilen beraber olmasak bile bizim ciddi manada gönül birlikteliğimiz vardır" diye konuştu.
Ülkeler arasında hava köprüleri kurulabileceğini, yollar, demiryolları örülebileceğini belirten Çelik, "Ama esas insanlar arasındaki köprü gönülden gönüle uzanan köprüdür. Bu da eğitim, medeniyet vasıtasıyla örülür" dedi.
Çelik, insanın bilmediği, anlamadığı şeyleri sevemeyeceğini ifade ederek, "Biz Afrika'yı bilmek, anlamak zorundayız. Elbette ekonomik faaliyetlerimiz olacak Afrika ülkelerine, elbette ithalatımız, ihracatımız olacak. Elbette maddi konularda işbirliği yapacağız ama bunun çok ötesinde insanlık aleminin önemli unsuru olan Afrika kıtası ve halklarıyla gönül köprülerini mutlak suretle oluşturmak durumundayız. Kimsenin bakmadığı yerlere gitmek zorundayız bizim insan olarak görevimizdir bu" değerlendirmesinde bulundu.
-"Somali unutulmuştu"
Somali'nin unutulmuş bir ülke durumundayken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretiyle dünya gündemine geldiğini anımsatan Çelik, Afrika'daki sıkıntılara yakınlık duyacaklarını ve farkındalık yaratmak için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.
Türkiye'nin gönül bağını zenginleştirmek için Afrika'da 35 büyükelçik kurduğunu, 4 büyükelçiliğin daha kurulacağını bildiren Çelik, bir partisi milletvekilinin "Afrika'da ne var ki bu kadar para harcıyoruz" sözlerini ayıpladıklarını ve bunu dinlemeden yollarına devam ettiklerini dile getirdi.
Türkiye'nin, aktif ve etkin dış politikayla bugün bütün dünyayı eksen alarak dış politika yaptığını vurgulayan Çelik, "Bizim bir ayağımız bizi biz yapan, bizi başkalarından farklı kılan, bize has güzelliklerimizin tabii ki üzerinde olacak ama biz antenlerimizi bütün dünyaya açmak zorundayız. Afrika ile kurduğumuz dostluk sayesindedir ki BM Güvenlik Konseyine Türkiye aday oldu, yeniden aday olacak. Katılan 193 ülkenin 151'i Türkiye lehine oy kullandı. Afrika ülkelerinin desteğine şükranlarımızı ifade ediyoruz" dedi.
Önceden uluslararası konularda Türkiye'nin fazla destekçisi olmadığını anlatan Çelik, gelinen noktada 193 ülkeden 151'inin oyunun alındığınmasının önemini vurguladı.
Hüseyin Çelik, "Mesele sadece maddi olsa bunu temin edemezsiniz. Bugün Türkiye Karayipler'de, Pasifik'teki küçük devletlerde de var. Dünyanın neredeyse 190'ın üzerinde ülkesine ihracat yapan bir Türkiye var. Bu konuda Afrika'nın da Türkiye'ye yönelik güzel duyguları olduğunu görmekten mutluluk duyuyoruz" ifadesini kullandı.
Kurumların tek tek projeler yapabileceğini ancak bir arada hareket edilmesinin daha anlamlı olduğunu belirten Çelik, Gazi Üniversitesi şemsiyesi altında böyle bir etkinliğin düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Afrikalı büyükelçilere seslenen Çelik, "Biz sizi 76 milyonluk ailenin birer ferdi olarak görüyoruz. Sizler misafir değil ev sahibisiniz ve gönül köprülerinin, bu öğrencilerle birlikte mimarlarındansınız. Biz iktidar, hükümet olarak kucağımızı 180 derece açtık. Üniversitelerimiz bunu yapmaya başladı.
Bu işbirliği ve potansiyel eminim ki bize meyve olarak dönecektir" diye konuştu.
-"Bu bir gönül bağı"
YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek, Türkiye'nin en çok öğrencisine sahip Gazi Üniversitesinde böyle bir toplantı yapılmasının kendilerini çok gururlandırdığını söyledi.
Afrika ile ilişkilerin yeni olmadığını, asırlara dayandığını ifade eden Şimşek, Afrika'yı yeni yüzyıla damga vuracak güç olarak gördüğünü belirtti.
Türkiye'nin son 10 yılda önemli atılımlar gerçekleştiren büyük bir devlet olduğunu dile getiren Şimşek, Afrikalı çok sayıda öğrenciye burslu eğitim imkanı tanıdığını anlattı. Şimşek, "Şunu kurumum adına rahatlıkla söyleyebilirim ki bütün Afrikalı öğrencilere, öğretim görevlilerine kapımız açıktır" dedi.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Erdoğan İşcan da Türkiye'nin uluslararası barış politikalarını uygularken üniversitelerle işbirliğinin önemine işaret etti. İşcan, üniversitelerin bu tür projelerini desteklemeye devam edeceklerini bildirdi.
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Büyükberber ise üniversitenin uluslararasılaşma çalışmaları kapsamında Afrika ülkelerinin büyük önem taşıdığını söyledi.
Türkiye'nin Afrika'ya ilgisinin son 10 yılda çok arttığını ifade eden Büyükberber, üniversitelerin devletin gerisinde kalmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
Büyükberber, "Afrika ile bağımız sadece ekonomik, ticari değil bu bir gönül bağı. Bizim ilişkilerimiz tek taraflı almaya dayanmaz, hep bir alışveriş vardır. Burada da ilişkilerimiz iki taraflı olacak. Öğreneceğimiz pek çok bilgi var, karşılığında da aktaracağımız çok değerli birikimimiz var" dedi.
GAMAUM Müdürü Suna Ağıldere de çalıştayla Türkiye ve Afrika ülkeleri arasında kültürel, dilsel, sosyal, ekonomik, eğitim ve bilimsel alanlarda ilgili kuruluşların işbirliğinin amaçlandığını belirtti.
Afrika'da Türkiye'nin, Türkiye'de Afrika'nın daha yakından tanınmasına olanak tanıyacak çalışmalar yapılmasının planlandığını anlatan Ağıldere, Afrika'daki çift dilli üniversitelerle değişim programları imzalanacağını bildirdi.