Afrika Ülkelerine Yönelik Türkiye Destekleri Toplantısı
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, Afrika ile olan ilişkilerle ilgili olarak, "Elbette maddi konularda işbirliği yapacağız ama bunun çok ötesinde insanlık tarihinin bir unsuru olan Afrika Kıtası ve Afrika halklarıyla bu gönül köprülerini mutlak surette oluşturmak zorundayız.
Kimsenin yüzüne dönüp bakamadığı yerlere gitmek zorundayız. Bizim insan olmamızın gereğidir"dedi.
Gazi Üniversitesi Afrika Medeniyetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (GAMAUM) tarafından Gazi Üniversitesi Rektörlük Binası’nda “Afrika Ülkelerine Yönelik Türkiye Destekleri Toplantısı” düzenlendi.
Toplantıda konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, dünyadaki küreselleşmeye değinerek, dünyada artık küresel ticaret, küresel siyaset, küresel eğitim ve küresel hukuk olduğunu ifade etti.
Çok soğuk ve çok sıcak bir yerde yaşayan insanların hava koşullarından dolayı isyan etmesinin bir anlamı olmadığını kaydeden Çelik, “Akıllı insanlar soğuğa ve sıcağa küfretmezler. Hava sıcaksa sıcağa göre, soğuksa soğuğa göre giyinir. Bugün yeryüzündeki küreselleşme dediğimiz hadise fakiri daha fazla fakir yapmıştır, zengini daha fazla zengin yapmıştır bu doğru. Küreselleşmenin ön plana çıkardığı uluslararası aktörler ve şirketler tarafından dünyadaki belli kaynakların sömürüldüğü de doğrudur ama küreselleşme bundan ibaret değildir. Küreselleşme malların, hizmetlerin, sermayenin serbest dolaşımı ise, bilimin dünyada seri bir şekilde paylaşılması ise etkileme, etkilenme ve etkileşim faaliyetlerinin çok daha hızlı cereyan etmesi ise bizim buna karşı çıkmamız, slogan atmamız çok mantıklı bir şey değildir.”
Türkiye Cumhuriyeti olarak dış politikayı belirlerken bunların farkında olarak politika belirlediklerini söyleyen Çelik, AK Parti’nin dış politikada ciddi makas değişiklikleri yaptığını ifade etti.
“BİZİM AFRİKA’NIN RUHUNU ANLAMAMIZ LAZIM”
Afrika’nın coğrafi olarak keşfedilmeyi beklemediğini vurgulayan Çelik, şunları dedi:
“Afrika’nın keşfedilmemiş deresi, dağı, ormanı yoktur ve her santimetrekaresi insanı tarafından keşfedilmiştir. Gazi Üniversitesi’nin Afrika Medeniyetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni kurmuş olmasını bu yönüyle çok anlamlı buluyorum. Çünkü bizim Afrika’nın ruhunu anlamamız lazım. Asırlar boyunca dünyadaki hakim güçler Afrika’yı sömürdüler. Afrika’nın iliklerine kadar kurutmaya çalıştılar ve Afrika’yı hor gördüler. Afrikalılarla asırlar boyu birlikte yaşamış bir milletiz. Şuanda fiilen birlikte olmasak bile bizim ciddi manada bir gönül birlikteliğimiz vardır.”
Afrika’yla olan hava, deniz, kara yollarına da değinen Çelik, esas insanlar arasındaki köprünün, gönülden gönüle kurulan köprünün olduğunu vurguladı. Afrika’yı bilmek ve anlamak zorunda olduğumuzu belirten Çelik, “Bundan dolayı da elbette ekonomik faaliyetlerimiz olacak. Afrika ülkeleriyle elbette bir hayatımız olacak. Ülkelerimize ihracatımız olacak. Elbette maddi konularda işbirliği yapacağız ama bunun çok ötesinde insanlık tarihinin bir unsuru olan Afrika Kıtası ve Afrika halklarıyla bu gönül köprülerini mutlak surette oluşturmak zorundayız. Kimsenin yüzüne dönüp bakamadığı yerlere gitmek zorundayız. Bizim insan olmamızın gereğidir” değerlendirmesini yaptı.
Çelik, Somali'nin unutulmuş bir ülke halindeyken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretiyle dünya gündemine geldiğini hatırlatarak, Afrika'daki sıkıntılara yakınlık duyacaklarını ve farkındalık yaratmak için ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.
"DÜNYANIN NEREDEYSE 190'IN ÜZERİNDE ÜLKESİNE İHRACAT YAPAN BİR TÜRKİYE VAR"
Türkiye'nin gönül bağını zenginleştirmek için Afrika'da 35 büyükelçilik kurduğunu, 4 büyükelçiliğin daha kurulacağını anlatan Çelik, muhalefetten bir milletvekilinin "Afrika'da ne var ki bu kadar para harcıyoruz" sözlerini ayıpladıklarını ve bunu dinlemeden yollarına devam ettiklerini kaydetti.
Türkiye'nin aktif ve etkin dış politikayla bugün bütün dünyayı eksen alarak dış politika yaptığını da belirten Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bizim bir ayağımız bizi biz yapan, bizi başkalarından farklı kılan, bize has güzelliklerimizin tabii ki üzerinde olacak ama biz antenlerimizi bütün dünyaya açmak zorundayız. Afrika ile kurduğumuz dostluk sayesindedir ki BM Güvenlik Konseyi’ne Türkiye aday oldu, yeniden aday olacak. Katılan 193 ülkenin 151'i Türkiye lehine oy kullandı. Afrika ülkelerinin desteğine şükranlarımızı ifade ediyoruz. Önceden uluslararası konularda Türkiye'nin fazla destekçisi yoktu, şuan 193 ülkeden 151'inin oyunun alabiliyoruz.”
Çelik, “Bugün Türkiye Karayipler'de, Pasifik'teki küçük devletlerde de var. Dünyanın neredeyse 190'ın üzerinde ülkesine ihracat yapan bir Türkiye var. Bu konuda Afrika'nın da Türkiye'ye yönelik güzel duyguları olduğunu görmekten mutluluk duyuyoruz" dedi.
Gazi Üniversitesi şemsiyesi altında böyle bir etkinliğin düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Çelik, Afrika’daki büyükelçilere ise şöyle seslendi:
"Biz sizi 76 milyonluk ailenin birer ferdi olarak görüyoruz. Sizler misafir değil ev sahibisiniz ve gönül köprülerinin bu öğrencilerle birlikte mimarlarındansınız. Biz iktidar, hükümet olarak kucağımızı 180 derece açtık. Üniversitelerimiz bunu yapmaya başladı.
Bu işbirliği ve potansiyel eminim ki bize meyve olarak dönecektir."
YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek ise, Afrika ile ilişkilerin yeni olmadığını, asırlara dayandığını ifade ederek, Afrika'yı yeni yüzyıla damga vuracak güç olarak gördüğünü söyledi.
Şimşek, “Şunu kurumum adına rahatlıkla söyleyebilirim ki bütün Afrikalı öğrencilere, öğretim görevlilerine kapımız açıktır" diye konuştu.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Erdoğan İşcan, Türkiye'nin uluslar arası barış politikalarını uygularken üniversitelerle işbirliğinin önemini vurguladı. Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Büyükberber ise, üniversitenin uluslararasılaşma çalışmaları kapsamında Afrika ülkelerinin büyük önem taşıdığını söyledi.
GAMAUM Müdürü Suna Ağıldere de çalıştayla Türkiye ve Afrika ülkeleri arasında kültürel, dilsel, sosyal, ekonomik, eğitim ve bilimsel alanlarda ilgili kuruluşların işbirliğinin amaçlandığını belirterek, Afrika'da Türkiye'nin, Türkiye'de Afrika'nın daha yakından tanınmasına olanak tanıyacak çalışmalar yapılmasının planlandığını ve Afrika'daki çift dilli üniversitelerle değişim programları imzalanacağını kaydetti.
Konuşmaların ardından konuşmacılara plaketleri takdim edildi
Kaynak: İHA
Gazi Üniversitesi Afrika Medeniyetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (GAMAUM) tarafından Gazi Üniversitesi Rektörlük Binası’nda “Afrika Ülkelerine Yönelik Türkiye Destekleri Toplantısı” düzenlendi.
Toplantıda konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, dünyadaki küreselleşmeye değinerek, dünyada artık küresel ticaret, küresel siyaset, küresel eğitim ve küresel hukuk olduğunu ifade etti.
Çok soğuk ve çok sıcak bir yerde yaşayan insanların hava koşullarından dolayı isyan etmesinin bir anlamı olmadığını kaydeden Çelik, “Akıllı insanlar soğuğa ve sıcağa küfretmezler. Hava sıcaksa sıcağa göre, soğuksa soğuğa göre giyinir. Bugün yeryüzündeki küreselleşme dediğimiz hadise fakiri daha fazla fakir yapmıştır, zengini daha fazla zengin yapmıştır bu doğru. Küreselleşmenin ön plana çıkardığı uluslararası aktörler ve şirketler tarafından dünyadaki belli kaynakların sömürüldüğü de doğrudur ama küreselleşme bundan ibaret değildir. Küreselleşme malların, hizmetlerin, sermayenin serbest dolaşımı ise, bilimin dünyada seri bir şekilde paylaşılması ise etkileme, etkilenme ve etkileşim faaliyetlerinin çok daha hızlı cereyan etmesi ise bizim buna karşı çıkmamız, slogan atmamız çok mantıklı bir şey değildir.”
Türkiye Cumhuriyeti olarak dış politikayı belirlerken bunların farkında olarak politika belirlediklerini söyleyen Çelik, AK Parti’nin dış politikada ciddi makas değişiklikleri yaptığını ifade etti.
“BİZİM AFRİKA’NIN RUHUNU ANLAMAMIZ LAZIM”
Afrika’nın coğrafi olarak keşfedilmeyi beklemediğini vurgulayan Çelik, şunları dedi:
“Afrika’nın keşfedilmemiş deresi, dağı, ormanı yoktur ve her santimetrekaresi insanı tarafından keşfedilmiştir. Gazi Üniversitesi’nin Afrika Medeniyetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni kurmuş olmasını bu yönüyle çok anlamlı buluyorum. Çünkü bizim Afrika’nın ruhunu anlamamız lazım. Asırlar boyunca dünyadaki hakim güçler Afrika’yı sömürdüler. Afrika’nın iliklerine kadar kurutmaya çalıştılar ve Afrika’yı hor gördüler. Afrikalılarla asırlar boyu birlikte yaşamış bir milletiz. Şuanda fiilen birlikte olmasak bile bizim ciddi manada bir gönül birlikteliğimiz vardır.”
Afrika’yla olan hava, deniz, kara yollarına da değinen Çelik, esas insanlar arasındaki köprünün, gönülden gönüle kurulan köprünün olduğunu vurguladı. Afrika’yı bilmek ve anlamak zorunda olduğumuzu belirten Çelik, “Bundan dolayı da elbette ekonomik faaliyetlerimiz olacak. Afrika ülkeleriyle elbette bir hayatımız olacak. Ülkelerimize ihracatımız olacak. Elbette maddi konularda işbirliği yapacağız ama bunun çok ötesinde insanlık tarihinin bir unsuru olan Afrika Kıtası ve Afrika halklarıyla bu gönül köprülerini mutlak surette oluşturmak zorundayız. Kimsenin yüzüne dönüp bakamadığı yerlere gitmek zorundayız. Bizim insan olmamızın gereğidir” değerlendirmesini yaptı.
Çelik, Somali'nin unutulmuş bir ülke halindeyken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretiyle dünya gündemine geldiğini hatırlatarak, Afrika'daki sıkıntılara yakınlık duyacaklarını ve farkındalık yaratmak için ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.
"DÜNYANIN NEREDEYSE 190'IN ÜZERİNDE ÜLKESİNE İHRACAT YAPAN BİR TÜRKİYE VAR"
Türkiye'nin gönül bağını zenginleştirmek için Afrika'da 35 büyükelçilik kurduğunu, 4 büyükelçiliğin daha kurulacağını anlatan Çelik, muhalefetten bir milletvekilinin "Afrika'da ne var ki bu kadar para harcıyoruz" sözlerini ayıpladıklarını ve bunu dinlemeden yollarına devam ettiklerini kaydetti.
Türkiye'nin aktif ve etkin dış politikayla bugün bütün dünyayı eksen alarak dış politika yaptığını da belirten Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bizim bir ayağımız bizi biz yapan, bizi başkalarından farklı kılan, bize has güzelliklerimizin tabii ki üzerinde olacak ama biz antenlerimizi bütün dünyaya açmak zorundayız. Afrika ile kurduğumuz dostluk sayesindedir ki BM Güvenlik Konseyi’ne Türkiye aday oldu, yeniden aday olacak. Katılan 193 ülkenin 151'i Türkiye lehine oy kullandı. Afrika ülkelerinin desteğine şükranlarımızı ifade ediyoruz. Önceden uluslararası konularda Türkiye'nin fazla destekçisi yoktu, şuan 193 ülkeden 151'inin oyunun alabiliyoruz.”
Çelik, “Bugün Türkiye Karayipler'de, Pasifik'teki küçük devletlerde de var. Dünyanın neredeyse 190'ın üzerinde ülkesine ihracat yapan bir Türkiye var. Bu konuda Afrika'nın da Türkiye'ye yönelik güzel duyguları olduğunu görmekten mutluluk duyuyoruz" dedi.
Gazi Üniversitesi şemsiyesi altında böyle bir etkinliğin düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Çelik, Afrika’daki büyükelçilere ise şöyle seslendi:
"Biz sizi 76 milyonluk ailenin birer ferdi olarak görüyoruz. Sizler misafir değil ev sahibisiniz ve gönül köprülerinin bu öğrencilerle birlikte mimarlarındansınız. Biz iktidar, hükümet olarak kucağımızı 180 derece açtık. Üniversitelerimiz bunu yapmaya başladı.
Bu işbirliği ve potansiyel eminim ki bize meyve olarak dönecektir."
YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek ise, Afrika ile ilişkilerin yeni olmadığını, asırlara dayandığını ifade ederek, Afrika'yı yeni yüzyıla damga vuracak güç olarak gördüğünü söyledi.
Şimşek, “Şunu kurumum adına rahatlıkla söyleyebilirim ki bütün Afrikalı öğrencilere, öğretim görevlilerine kapımız açıktır" diye konuştu.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Erdoğan İşcan, Türkiye'nin uluslar arası barış politikalarını uygularken üniversitelerle işbirliğinin önemini vurguladı. Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Büyükberber ise, üniversitenin uluslararasılaşma çalışmaları kapsamında Afrika ülkelerinin büyük önem taşıdığını söyledi.
GAMAUM Müdürü Suna Ağıldere de çalıştayla Türkiye ve Afrika ülkeleri arasında kültürel, dilsel, sosyal, ekonomik, eğitim ve bilimsel alanlarda ilgili kuruluşların işbirliğinin amaçlandığını belirterek, Afrika'da Türkiye'nin, Türkiye'de Afrika'nın daha yakından tanınmasına olanak tanıyacak çalışmalar yapılmasının planlandığını ve Afrika'daki çift dilli üniversitelerle değişim programları imzalanacağını kaydetti.
Konuşmaların ardından konuşmacılara plaketleri takdim edildi