Telkari Sanatı Tarihe Meydan Okuyor
Mardin ve çevresine özgü M.
Ö. 3000’li yıllara dayanan telkari el sanatı ustaların çabalarıyla ayakta duruyor.
Telkarinin usta, çırak ilişkisinin gücüyle günümüze kadar geldiğini belirten telkari ustası Süryani Suphi Hindi Yerli, bu mesleği geleceğe taşımaya çalıştığını söyledi.
Süryani usta Suphi Hindi Yerli, “Ankara İhracatçıları Geliştirme Merkezi'nin yaptığı araştırmada bu mesleğin Mezepotamya'da milattan 3 bin yıl önce yapıldığını tespit etmişler. Günümüze Türkiye Cumhuriyeti toprakları içinde sadece Mardin ve Midyat bu sanata sahip çıktı. 1974’te Mardin’i terk ettim, İstanbul’da kaldım. Bu sanatı yaşatmak ve yaymak için 1997’de Mardin’e geri geldim. Ustalar yetiştirdim, Türkiye de ilk telkari ustası bir kadın yanımda 8 yıl çalıştı. Şimdi kendiside Yeşilli'de usta olarak eleman yetiştiriyor. Şu ana kadar 3 tane usta 5 tane de kalfa yetiştirdim ve hala olgunlaştırma enstitüsünde görevliyim, telkari bin ayardan yapılıyor. Bu dünya standartlarının üstündedir” dedi.
Mardin ve Midyat’ta uzak doğunun mallarını getirip Mardin telkarisi diye sattıklarını belirten Yerli, bunun sanata yönelik bir katliam olduğunu söyledi.
Yerli, "Zaten yok olmuştu, bir daha yok olacak ama maalesef ilgililer bunun üzerine çok titizlikle durmuyor. Bizim gençlerimiz var, kızlarımız var, bugün köyde de kurs açabilirim, atölye de açabilirim. Bugün toplasan 10 usta veya 15 usta var, neden 50 kişi veya 100 kişi olmasın, niye yayılmasın, niye çoğalmasın, eskiden sanat okulu vardı, 2 tane öğretmen maaşlı ve sigortalıydı. Maalesef oradan mezun olan arkadaşlar bu sanatı devam ettirmediler, daha sonra bölüme usta bulunmayınca bölüm de kapanmak zorunda kaldı. Bu işi eşim ve oğlumla beraber ailece yapıyoruz. Ben burada yapıyorum onlar da dükkanlarında satıyorlar” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Telkarinin usta, çırak ilişkisinin gücüyle günümüze kadar geldiğini belirten telkari ustası Süryani Suphi Hindi Yerli, bu mesleği geleceğe taşımaya çalıştığını söyledi.
Süryani usta Suphi Hindi Yerli, “Ankara İhracatçıları Geliştirme Merkezi'nin yaptığı araştırmada bu mesleğin Mezepotamya'da milattan 3 bin yıl önce yapıldığını tespit etmişler. Günümüze Türkiye Cumhuriyeti toprakları içinde sadece Mardin ve Midyat bu sanata sahip çıktı. 1974’te Mardin’i terk ettim, İstanbul’da kaldım. Bu sanatı yaşatmak ve yaymak için 1997’de Mardin’e geri geldim. Ustalar yetiştirdim, Türkiye de ilk telkari ustası bir kadın yanımda 8 yıl çalıştı. Şimdi kendiside Yeşilli'de usta olarak eleman yetiştiriyor. Şu ana kadar 3 tane usta 5 tane de kalfa yetiştirdim ve hala olgunlaştırma enstitüsünde görevliyim, telkari bin ayardan yapılıyor. Bu dünya standartlarının üstündedir” dedi.
Mardin ve Midyat’ta uzak doğunun mallarını getirip Mardin telkarisi diye sattıklarını belirten Yerli, bunun sanata yönelik bir katliam olduğunu söyledi.
Yerli, "Zaten yok olmuştu, bir daha yok olacak ama maalesef ilgililer bunun üzerine çok titizlikle durmuyor. Bizim gençlerimiz var, kızlarımız var, bugün köyde de kurs açabilirim, atölye de açabilirim. Bugün toplasan 10 usta veya 15 usta var, neden 50 kişi veya 100 kişi olmasın, niye yayılmasın, niye çoğalmasın, eskiden sanat okulu vardı, 2 tane öğretmen maaşlı ve sigortalıydı. Maalesef oradan mezun olan arkadaşlar bu sanatı devam ettirmediler, daha sonra bölüme usta bulunmayınca bölüm de kapanmak zorunda kaldı. Bu işi eşim ve oğlumla beraber ailece yapıyoruz. Ben burada yapıyorum onlar da dükkanlarında satıyorlar” şeklinde konuştu.