Tmmob Sanayi Kongresi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye'yi karanlık dönemlerden kurtarmak gerekiyor.

Bunun için de güç birliği yapmak zorundayız" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TMMOB Sanayi Kongresi'ne katıldı.

Milli Kütüphane’de gerçekleşen kongrede yaptığı konuşmada İstanbul’daki operasyonu değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Bir olay yaşanıyor. Hepimizin tanık olduğu bir olay yaşanıyor. İstanbul'da bir operasyon yapılıyor. Bakanların çocukları, belli kişiler gözaltına alınıyor. Ben şunu beklerdim, mademki yolsuzluklarla mücadele için iktidar olduğunuzu söylediniz. Böyle bir olay olduğunda ilgili bakanlar gelip, Sayın Başbakan’a ‘Sayın Başbakan’ım böyle bir olay oldu. Biz istifalarımızı veriyoruz, görevlerimizi de bırakıyoruz. Hiç kimseye müdahale etmeyin, hiçbir polise, savcıya müdahale etmeyin, biz kendimize ve çocuklarımıza güveniyoruz. Konu aydınlığa çıkıncaya kadar da biz görevlerimizden ayrılacağız.’ Emin olun bunu söyleseydi, Türkiye'de demokrasi kazanacaktı. Bunu söyleselerdi biz de ‘evet herhalde bu adamlar doğru söylüyor’ derdik" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, olay ortaya çıkınca 4 bakanın programlarını iptal etmesini de eleştirdi.

“BU KUL HAKKI OPERASYONUDUR”
Başbakan'ın bir soru üzerine olayı, “14 ay dinleme yapılıyorsa bu konuda üstlerine haber vermiyorlarsa, buradaki mühendislik siyasi mühendisliğin başka bir versiyonudur. Bu çeteler şuanda devletin içinde devlet olma anlayışı ile süreci istedikleri gibi yönetme gayretindeler' şeklinde yorumladığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Devlet içinde çete. 11 yıldır kim yönetiyor bu ülkeyi? Benim Sayın Başbakan'a bir önerim var. Devlet içinde örgütlenen bir çeteyi görmek istiyorsa, Bakanlar Kurulunu toplarsın, orada çeteleri görürsün. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yapılan en büyük yolsuzluk operasyonudur. Bu operasyona bir isim vermek gerekiyorsa, bu kul hakkı operasyonudur. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını arama operasyonudur. Bakanların yolsuzluk yapacak çocukları gözaltına alınacak, senin yaptığın ilk iş polis şeflerini görevden almak olacak. Arınç, bir açıklama yapıyor, 'Bir İçişleri Bakanı’nın oğlunun gözaltına alındığını basından öğrenmesi kadar acıklı ne olabilir' diye. Daha acıklı olan o bakanın hala o görevde kalmasıdır. Hukukun üstünlüğü diye bir kavram var, kişiler bir başkasının güvencesi olamaz” dedi.

“SİZ BU MİLLETİN AKLIYLA ALAY MI EDİYORSUNUZ?"
Kılıçdaroğlu, “14 aydır bize haber verilmedi” dediklerini belirterek, konuşmasını bir örnek vererek sürdürdü:
“14 Ekim 2009’da ben bir belge açıkladım CHP Grup Toplantısında. Deniz Feneri operasyonu yapılıyordu. Dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ki biz ona 'köstebek bakan' diyoruz. Deniz Feneri'nin İstanbul'da büroları basılacaktı, arama yapılacaktı. Onun özel kalemi Kırıkkale Belediye Başkanı’nı aradı yarın sizde arama yapılacak diye. O da İstanbul'u aradı ve haber verdi. Polisler gitti arama yaptı ve hiçbir şey bulamadı. Şimdi düşünebiliyor musunuz İçişleri Bakanı koltuğunda oturuyor, yanına aramayı yapacak polis geldi, 'efendim sizin oğlunuzun da bulunduğu bir soruşturma yapılıyor. Oğlunuzun evi, işyeri aranacak, izin verin.' Böyle bir şey olabilir mi? Siz bu milletin aklıyla alay mı ediyorsunuz?"
Kılıçdaroğlu, Başbakan'a “Çete sensin, çete reisi de sensin" ifadelerini kullanarak, “Polisler savcının emrine verildikten sonra bütün talimatları savcıdan alırlar, başka bir organdan talimat alamazlar. Hukuk olarak bunun tüm alt yapısı vardır. Kaldı ki soruşturma gizlidir. Onun bir başka yere aktarılması da doğru değil. Demokrasinin olmadığı yerlerde totaliter rejimler vardır” diye konuştu.

Yolsuzluğu kapatmak için çabaladıklarını, emniyet müdürlerini görevden aldıklarını öne süren Kılıçdaroğlu, "Hırsızın hiç kabahati yok mu?" dedi.

76 milyon yurttaşa seslendiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Sizin vergilerinizin hortumlanmasına izin vermeyiniz. Din iman edebiyatı yapıp köşeyi dönenleri unutmayınız. Benim çocuğum neden işsiz diyorsanız, ben yeteri kadar neden gelire sahip olamıyorum diyorsanız sebebi devletin hazinesinin hortumlanmasıdır. Bütçe görüşmeleri hala devam ediyor. İlk kez Türkiye parlamentodan bütçesini Sayıştay’ın raporları olmaksızın geçiriyor. Türkiye'yi karanlık dönemlerden kurtarmak gerekiyor. Bunun içinde güç birliği yapmak zorundayız. Küçük ayrıntılarda bölünmeyelim, küçük ayrıntılarda tartışmayalım. Karanlığa giden yönetim, devletin içinde çeteler var diyorsun, 11 yıldır ülkeyi yönetiyorsun ama dönüp kendini sorgulamıyor."
Japonya'daki Tokyo Valisi'nin istifasını anlatan Kılıçdaroğlu, "Japonya'da 4 saat sular kesildi diye belediye başkanı istifa ediyor. Çünkü 'o suların akmasından ben sorumluyum' diyor. Bizde bakanların çocukları gözaltında, yolsuzluk haberleri gazetelerde bakanlar hala koltuklarından ayrılmıyor. Yüzsüzlüğün bu kadarına samimi söylüyorum pes, pes. Artık bu iktidarın Türkiye'ye vereceği hiçbir şey yoktur. Demokrasi konusunda bir şey mi verecek? Hayır. Özgürlükler konusunda bir şey mi verecek? Hayır. Devleti saydam mı yönetecek? Hayır” şeklinde konuştu

Kaynak: İHA