Başbakan Erdoğan Trabzon’da…(3)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin büyük bir devlet olduğunu belirterek “Biz türkülerden korkacak kadar, kıyafetlerden, kelimelerden, kavramlardan korkacak kadar küçük bir devlet küçük bir millet değiliz” dedi.
Dünyanın neresinde felakete uğramış, darda mağdur varsa Türkiye’nin hep orada olduğunu ifade eden Erdoğan, kasırga felaketi yaşayan Filipinler’e de giden ilk devletin Türkiye olduğunu söyledi.
Erdoğan “Müslüman-hiristiyan böyle bir ayrım yok. Nerede insan varsa Türkiye orada. Nerede mağdur varsa Türkiye orada. Çünkü biz kendi ecdadımızdan böyle aldık, böyle gördük. Kanuni buradan çıktı, istanbul’da Sultan oldu, gitti Zigetvar’da şehit oldu. Mazisini unutanlardan olmadık. İlk Macaristan’a gidişimizde Kanuni’nin Zigetvar’daki türbesini ziyaret ettik. Orayı yeniden inşa ediyoruz. Kırım Türkleri’nin, Ahıska, Gökoğuz Türkleri’nin yanında, Etiyopya’da Moğalistan’da, Almanya’da, Urumçi’de Musul’da, Kerkük’de biz varız. Benim Trabzon’da şehzade olup, at sırtında Zigetvar’a giden ecdadımız varsa elbette oraya biz de gideceğiz Bize ‘bak biz buralarda kaldık, öyleyse siz de iz süreceksiniz’ dediler. Yardımlarımız ile projelerimiz ile gideceğiz. Bu milletin Trabzon’dan Rize’den Samsun’dan yola çıkan Mehmetleri ta Myanmar’da şehit olmuşsa onların başında Fatiha okuyacak, onların mezarlarına, şehitliklerini inşa ederek biz sahip çıkacağız” diye konuştu.
“BAŞÖRTÜSÜ NEDENİYLE TÜRKİYE BÖLÜNDÜ MÜ ?”
“Yıllarca baş örtüsünü yasakladılar Türkiye bölündü mü ?” diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Üniversitelerde, kamuda, Meclis’te başörtülüler var. Türkiye bölündü mü ? dağıldı mı ? parçalandı mı ? On yıllar boyunca bu milleti korkuttular, ne ızdıraplar çektirdiler be. Kızlarımızı psikolojik olarak mahfettiler, yıkıma uğrattılar. ‘Başörtüsü böler’ dediler. Başörtülü yavrularımıza zulüm ettiler. Türkiye bölünmedi, daha bir kardeş oldu. El ele verdi, omuz omuza verdi aydınlık yarınlarına yürüdü. Türkiye susadığı, hasretini çektiği özgürlüğe kavuştu. Biz türkülerden korkacak kadar, kıyafetlerden, kelimelerden, kavramlardan korkacak kadar küçük bir devlet küçük bir millet değiliz. Ah benim Trabzonlu hemşehrilerimin baş örtüsüne gericilik dediler. Bunlar uzaya mekik gönderdiler de baş örtüsünün ucuna mı takıldı. Hızlı tren yaptılar da baş örtüsü ucuna mı takıldı. Marmaray’ı inşa ettiler de başörtüsünün ucuna mı takıldı. Kardeşlerim sadece milleti aldatmayı denediler, başaramadılar. Hak er yarda geç hakim oldu.”
Trabzonlu gençlere Trabzonlu Ali Şükrü Bey’in hayatını okumalarını tavsiye eden Erdoğan “On yıllar boyunca okutulanların ne kadar suni olduğunu göreceksiniz. İlk meclis kardeş bir meclisti. Biz birbimizi ırkımızdan ötürü sevmiyoruz. Allah bizi farklı kavimler kabileler şeklinde yarattı. ‘Birbirimizi iyi tanıyalım’ diye yarattı. Üstünlük bize hakkın verdiği emirler neyse onunla oluyor. Biz birbirimizi yaradandan ötürü seviyoruz. 76 milyonun tamamı gibi Karadeniz insanı merttir, yiğittir, sözünün eridir. 76 milyonun tamamı gibi Karadeniz’in uşağı içi neyse dışı da odur. Özü neyse sözü de odur. Siz adeta bu meydan; bir Rabiatül Adeviyye. Burası da Rabiatül İstasyon meydanı veya belediye meydanı nasıl tanımlıyorsanız. Öyle tanımlayın” diyerek Rabia işareti yaptı.
KAN TİRYAKİSİ OLANLARA MESAJ
Kader planı içinde ne varsa onların yaşanacağını hatırlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Anne-babaya evlat acısı ile imtihan etmiş. Ne gelir ki elden kader bu emir. Kader planı içinde ne varsa bunu hep yaşayacağız. Bu mübarek mertebedir, tahammül ister, yürek ister. Yaşamayan bilmez, bu acıyı hissetmeyen bilmez. Bakın 1 yıldır anneler bu acıyı yaşamıyor. Babalar bu acıyı yaşamıyor. Mehmetlerimiz dağlarda şehit olmuyor. Kan tiryakisi olanlar ‘bize ne verdiniz’ diye soruyorlar; hiçbir şey vermedik ve vermeyeceğiz. Demokrasi, özgürlük, hak ve hukuk bizim ilkelerimiz; bunların meşru olanın dışına çıkmayız. Biz birinden alıp diğerine vermeyiz. Türk’ten alıp Kürt’te, Çerkez’den alıp Gürcü’ye vermeyiz. Kimsenin başını eğdirmeyiz. Türkiye normalleşsin tek meselemiz bu. Kardeşler kucaklaşsın, kan dursun, gözyaşı dursun. Horlama, öteleme son bulsun. Yeter ki kardeşlik kazansın, biz kaybetmeye razıyız. 76 milyon kazansın, bu gök kubbe altında hepimize yer var. Bu cumhuriyet, bu bayrak, bu devlet hepimizin 76 milyon tek bir milletiz biz beraberiz kardeşiz, birikte Türkiye’yiz. 11 yıl boyunca siz destek verdiniz, siz arkamızda durdunuz, siz dua ettiğiniz. Bu günlere ulaştık. Bizler sizin başınızı öne eğdirmeyeceğiz. Sizi hayal kırıklığı yaşatmayacağız. Trabzon yanımızdaysa biz yalnız değiliz. Trabzon bize dua ediyorsa, biz dağları aşar, hendekleri aşar büyük Türkiye’ye inşa ederiz. Fatih’in Yavuz’un şehri Trabzon bizden hayır duasını eksik etmesin.”
Başbakan Erdoğan, daha sonra toplu açılış törenini gerçekleştirerek TOKİ’den ev alanlara anahtarlarını teslim etti.