'Amatör Balıkçının Eğitimi Önemli'
Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Musa Sarı, Su Ürünleri Kanun Tasarısında amatör balıkçılığın kayıt altına alınmasıyla ilgili çalışmaları önemsediklerini belirterek, "Vergilendirme mantığıyla belge zorunluluğu getirmek sorunları çözmez, belgelendirilecek amatör balıkçı mutlaka eğitilmeli" dedi.
Prof. Dr. Sarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından hazırlanan ve önümüzdeki günlerde TBMM'ye gelmesi beklenen Su Ürünleri Kanunu Tasarısı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'de halen 1971 yılında kabul edilen Su Ürünleri Kanunu'nun yürürlükte olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Hasan Musa Sarı, yeni kanunun günümüz şartlarına uygun olmasının önemine değindi. Kanun tasarısında yer alan amatör balıkçılığın kayıt altına alınması çalışmalarını desteklediklerini kaydeden Prof. Dr. Sarı, amatör balıkçıların eğitimden geçirildikten sonra kayıt altına alınması gerektiğini söyledi.
Sarı şunları söyledi:
"Amatör balıkçılığın kayıt altına alınması için belge zorunluluğunun getirilmesi önemli. Ancak belge alacak amatör balıkçı mutlaka eğitilmeli, vergilendirme mantığıyla belge zorunluluğu getirmek sorunları çözmez. Bu konuda daha önce hazırlanan eğitim programları var. Çağdaş ülkelerde örnekleri var. Kanun tasarısında amatör balıkçılar için belge zorunluluğuna 18-60 yaş sınırı getirilmiş. Yaş sınırına gerek olmadığını düşünüyorum, 17 yaşındaki bir kişi oltayla avlanıyor ise belge almak zorunda değilmiş gibi bir anlam çıkıyor. Ancak kara avcılığında bu yok. Yaş sınırı kafa karıştırıyor"
- "Bilimsel çalışmaların önüne geçebilir"
Kanun tasarısında bilimsel çalışmalarla ilgili düzenlemenin dikkati çekici olduğunu ifade eden Sarı, izinsiz yapılacak bilimsel çalışmalara verilecek para cezasının çok ağır olduğunu iddia etti.
Tasarıda bazı konulara açıklık getirilmesi ve düzenleme yapılması gerektiğini savunan Sarı, denizlerdeki enerji santralleri ile ilgili düzenlemelerin de bunlardan biri olduğunu savundu. Sarı, şöyle konuştu:
"Tasarıda denizlerde enerji üretimiyle ilgili kurulacak tesislerle ilgili deniz alanlarının nasıl korunacağına dair açıklık yok. Bu önümüzdeki yıllarda sıkıntılara neden olur. Başka bir maddede bilimsel çalışmalar için izin alınması gerektiği belirtiliyor ve bilimsel çalışmanın yasa dışı yapılması halinde ticari balıkçılığa uygulanan 5 bin lira ceza uygulanacağı belirtiliyor. Bilimsel çalışma ile ticari avcılığın eş değerde tutulması çok yanlış. Bu düzenleme bilim adamlarının çalışma yapmasını engeller. Yetiştiricilikle ilgili kanun maddelerinde eksiklik var. Yetiştiricik ile ilgili hiçbir açıklama yok. Ayrı bir madde veya fıkra ile ekleme yapılmalı. Tasarıya göre, izin verilen türün yetiştiriciliği dışında başka bir türün deneme amaçlı da yetiştiriciliği yapılamaz. Bilimsel çalışma amaçlı uygulamalarda da yerli ve yabancı tür için izin alınması gerekir. Deneme sonucunda yetiştirilen balıkların nasıl değerlendirileceği veya itlaf edilip edilmeyeceği belirtilmeli.Yetiştiricilikte Ar-Ge çalışmaları ile ilgili netlik yok."
- "Kara avcılığındaki sistem uygulansın"
Olta Balıkçılığı Federasyonu Başkanı İsmail Atalay ise Su Ürünleri Kanun Tasarısı'nda amatör balıkçılığın kayıt altına alınması ilgili bölüm konusunda değerlendirme yaparken, federasyon olarak amatör balıkçılığın kayıt altına alınması için uzun süredir uğraş verdiklerini bildirdi.
Türkiye'de, olta balıkçılığı yapanların sayısı, stoklara olan etkisi, ekonomik büyüklüğü gibi konuların her zaman tahmin, öngörü şeklinde ortaya konulduğunu, bilimsel veriler ışığında değerlendirilmediğini savunan Atalay, bu güne kadar bir zorunluluk olmamasına rağmen 110 binden fazla kişinin amatör balıkçı belgesi aldığını kaydetti.
Olta balıkçılığı konusunda düzenleme yapılırken, olta balıkçılığı konusundaki örgütlerin de fikirlerinin alınarak, çağdaş ve uygulanabilir eğitim modellemesiyle sertifikasyonun yapılmasını önemsediklerini bildiren Atalay, "Ülkemizde kara avcılığında uygulanan eğitim ve belge zorunluluğu amatör balıkçılık içinde uygulanmalı. Biz federasyon olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Biz iki yıldır üyelerimize sertifikasyon eğitimlerini veriyorduk. Eğitim bizim için son derece önemli. Unutulmamalı ki ülkemizdeki olta balıkçılığı Galata Köprüsünde ki balık tutanlardan ibaret değildir"