Kürtçe Öğretmenlerin Atanma Talebi
Mardin Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü Kürdoloji Bölümü tezsiz yüksek lisans programından mezun olan Kürtçe öğretmen adayları, atama konusunda verilen sözlerin yerine getirilmediği iddiasıyla basın açıklaması yaptı.
Rektörlük binası önünde toplanan ve mezun olan öğretmen adaylarının oluşturduğu Kürtçe Öğretmenleri Platformu üyeleri adına açıklamayı okuyan Abdulhakim Baş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Haziran 2012'de Kürtçe'nin okullarda seçmeli ders olarak okutulacağını belirtmesiyle bazı üniversitelerde Kürtçe öğretmeni alımı yapıldığını hatırlattı.
Başbakan Erdoğan başta olmak üzere hükümet yetkilileri, Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarları ve YÖK yetkililerinin Kürtçe öğretmen yetiştirilmesiyle ilgili olumlu açıklamalar yaptıklarını belirten Baş, "Geçmişte verilen sözlere ek olarak Haziran 2013'te de Prof. Dr. Kadri Yıldırım, BDP Bingöl Milletvekili İdris Baluken ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile görüşerek Kürtçe öğretmenlerin 'sözleşmeli' olarak atanacağı sözünü almışlardır. Fakat sonraki süreçte okulların açılmasıyla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu konuda çalışma yapmadığı ortaya çıkmıştır" dedi.
Baş, söz konusu haberlerin basına yansıması üzerine hükümet yetkililerinden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Hüseyin Çelik'in de açıklama yaparak Kürtçe öğretmenlerin atanacağını dile getirdiğini öne sürerek, şunları söyledi:
"Bugüne kadar bu konuda hiçbir gelişme yaşanmadı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın Türkiye'de hangi il ve ilçede Kürtçe dersinin hangi oranda seçildiğinin istatistiğini çıkarması ve bu doğrultuda Kürtçe öğretmenlerini görevlendirmesi gerekiyordu. Bununla birlikte Kürtçe öğretmenlerinin atanmasının, dersin seçilmesine bağlanmasının da sakıncaları olduğu görüşündeyiz. Çünkü dersin seçilmesi konusunda olumsuz yönlendirmelerin olduğu yönünde birçok iddia ortaya atılmıştır."
Bazı okul idarecileri tarafından Seçmeli Ders Formu'nda oynama yapılarak, öğrencilerin yaptığı seçimlerin, başka seçmeli derslerle değiştirildiğini iddia eden Baş, şöyle devam etti:
"Atanmayı bekleyen Kürtçe öğretmenleri olmasına rağmen, bazı okul idarecileri tarafından, 'Kürtçe Öğretmenleri yok' gerekçesiyle, öğrencilerin seçmeli Kürtçe dersi talepleri iptal edilmekte ve sınıf açılmamaktadır. Belirlenen tarihlerde seçmeli dersler seçilmesine rağmen bu istatistiklerin gerekli mercilere sağlıklı bir şekilde ulaşmadığı yönünde bilgiler almaktayız. Bu da beraberinde yine Kürtçe dersini seçen öğrencilerin farklı derslere yönlendirilmesi sonucunu doğurmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı, Kürtçe öğretmenleri atamadığı için derslere Kürtçe yetkinliği olmayan kişiler girmekte bu da Kürtçe öğretmenlerini boşta bıraktığı gibi öğrencilerin de dersten bir verim almadığı için Kürtçe dersinden soğumasına neden olmaktadır."
Baş, Kürtçe öğretmen adaylarının bir an önce mağduriyetlerinin giderilmesinin elzem olduğunu, verilen sözler sonucunda birçok kişinin Kürtçe öğretmeni olabilmek için işini terk ettiğini belirterek, maddi ve manevi zorluklar yaşadıklarını kaydetti.
MAÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Kadri Yıldırım ve bazı Kürt akademisyenlerin de destek verdiği grup, "Kürtçe'ye özgürlük", "Öğretmene atama" şeklinde slogan attıktan sonra olaysız dağıldı.
Kaynak: AA
Başbakan Erdoğan başta olmak üzere hükümet yetkilileri, Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarları ve YÖK yetkililerinin Kürtçe öğretmen yetiştirilmesiyle ilgili olumlu açıklamalar yaptıklarını belirten Baş, "Geçmişte verilen sözlere ek olarak Haziran 2013'te de Prof. Dr. Kadri Yıldırım, BDP Bingöl Milletvekili İdris Baluken ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile görüşerek Kürtçe öğretmenlerin 'sözleşmeli' olarak atanacağı sözünü almışlardır. Fakat sonraki süreçte okulların açılmasıyla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu konuda çalışma yapmadığı ortaya çıkmıştır" dedi.
Baş, söz konusu haberlerin basına yansıması üzerine hükümet yetkililerinden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Hüseyin Çelik'in de açıklama yaparak Kürtçe öğretmenlerin atanacağını dile getirdiğini öne sürerek, şunları söyledi:
"Bugüne kadar bu konuda hiçbir gelişme yaşanmadı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın Türkiye'de hangi il ve ilçede Kürtçe dersinin hangi oranda seçildiğinin istatistiğini çıkarması ve bu doğrultuda Kürtçe öğretmenlerini görevlendirmesi gerekiyordu. Bununla birlikte Kürtçe öğretmenlerinin atanmasının, dersin seçilmesine bağlanmasının da sakıncaları olduğu görüşündeyiz. Çünkü dersin seçilmesi konusunda olumsuz yönlendirmelerin olduğu yönünde birçok iddia ortaya atılmıştır."
Bazı okul idarecileri tarafından Seçmeli Ders Formu'nda oynama yapılarak, öğrencilerin yaptığı seçimlerin, başka seçmeli derslerle değiştirildiğini iddia eden Baş, şöyle devam etti:
"Atanmayı bekleyen Kürtçe öğretmenleri olmasına rağmen, bazı okul idarecileri tarafından, 'Kürtçe Öğretmenleri yok' gerekçesiyle, öğrencilerin seçmeli Kürtçe dersi talepleri iptal edilmekte ve sınıf açılmamaktadır. Belirlenen tarihlerde seçmeli dersler seçilmesine rağmen bu istatistiklerin gerekli mercilere sağlıklı bir şekilde ulaşmadığı yönünde bilgiler almaktayız. Bu da beraberinde yine Kürtçe dersini seçen öğrencilerin farklı derslere yönlendirilmesi sonucunu doğurmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı, Kürtçe öğretmenleri atamadığı için derslere Kürtçe yetkinliği olmayan kişiler girmekte bu da Kürtçe öğretmenlerini boşta bıraktığı gibi öğrencilerin de dersten bir verim almadığı için Kürtçe dersinden soğumasına neden olmaktadır."
Baş, Kürtçe öğretmen adaylarının bir an önce mağduriyetlerinin giderilmesinin elzem olduğunu, verilen sözler sonucunda birçok kişinin Kürtçe öğretmeni olabilmek için işini terk ettiğini belirterek, maddi ve manevi zorluklar yaşadıklarını kaydetti.
MAÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Kadri Yıldırım ve bazı Kürt akademisyenlerin de destek verdiği grup, "Kürtçe'ye özgürlük", "Öğretmene atama" şeklinde slogan attıktan sonra olaysız dağıldı.