Bakan Yıldırım Açıklaması
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, engelli, engelsiz tüm insanlara eşit muamele yapmak, aynı fırsatları vermek, sosyal devlet olma gereğini yerine getirmek için canla başla çalıştıklarını belirterek, ''Engellilerimizi, kader mahkumu gibi gören zihniyeti tamamen maziye gömüyoruz'' dedi.
Bakan Yıldırım, Narlıdere Dinlenme ve Bakımevi'nde düzenlenen Gören Göz Cihazı Dağıtım Töreni'nde yaptığı konuşmada, tüm bireylerin bu ülkenin imkan ve fırsatlarından eşit derecede yararlanmasını önemsediklerini, hükümet olarak göreve başladıkları günden bu yana bu anlayışla hareket ettiklerini belirtti.
Tüm vatandaşlara aynı derecede muamele ederek, ülkenin sosyal hukuk devleti ilkesine göre yönetilmesi konusunda ciddi mesafeler aldıklarını, bakanlık olarak da bu konuda çok sayıda proje tamamladıklarını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:
''Engellilere evde çalışma fırsatı sağlayan projeyi hayata geçirmiştik. 350 engelli evlerinde bilgisayar başında en güzel şekilde vatandaşlarımıza hizmet ediyor, çağrı karşılıyor, vatandaşlarımızın dertlerine derman oluyor. Evlerine ziyarete gittim. O kadar güzel duygular yaşadım ki anlatamam. Ne milyarlık Marmaray projesi, ne yüksek hızlı tren projesi, ne 16 bin kilometrelik bölünmüş yol projesi beni o kadar mutlu etti. Çünkü bunlar insana doğrudan yapılan hizmetlerdir. Bu hizmetlerin içinde yer almak bence her şeyin üzerindedir.
Bugün burada bu projeyi başlatmamızın önemli bir manası var. 8 milyondan fazla engelli olduğu söyleniyor toplumumuzda. Ama kimse böbürlenmesin, bugün engelsizim diyen yarın engelli olabilir. Engellilerin yaşamının önündeki engeli kaldırmak vazifedir. Bunu geçmişte yönetimler hep ihmal etmiş ama son 10 yılda sosyal desteklere aktardığımız bütçeyi 1,2 milyardan 13 milyar liraya çıkardık. Evde bakımdan tutun engellilere kamuda iş vermeye kadar birçok düzenlemeyi tamamladık. 30 bin engelli kamuda işe başladı.
''
-400 cihaz dağıtıldı-
Bugüne kadar 4 bin vatandaşa Gören Göz cihazının bedelsiz olarak dağıtıldığını, ilklerin şehri olan İzmir'de dağıtılanların en iyi donanıma sahip cihazlar olduğunu belirten Yıldırım, bugün 400 cihazın dağıtılacağını, isteyen tüm görme engelli vatandaşa bu cihazlardan dağıtılacağını açıkladı.
Telefon ve faks olarak da kullanılabilen, sesli kitap okuma özelliği olan cihazların görme engellilerin yol rehberi olacağını kaydeden Yıldırım, İzmir'in tüm arterlerinin cihaza işlendiğini, görme engellilerin bu cihazla daha güvenli seyahat imkanına sahip olacağına işaret etti.
Bakan Yıldırım, toplumda görme engellilerin tek başına yaşamını sürdürebileceğine inanma oranının yüzde 20'lerde olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu vahim. İmkanlar neyi gerektiriyorsa hiçbir fedakarlıktan kaçmadan bu cihazın üzerine gittik. Bu cihaz binlerce vatandaşımız tarafından başarıyla kullanılıyor. Bir görme engelli ile eşit koşullara sahip olma gerekliliği ve bunun mümkün olabilmesi için daha çok çalışmamız gerekiyor. Sorun, onların engelli olması değil, bizlerin bugüne kadar onları görmemesidir. Sorun burada. Artık bu sorun geride kalmıştır. Engelli, engelsiz tüm insanlarımıza eşit muamele yapmak, aynı fırsatları vermek, sosyal devlet olma gereğini yerine getirmek için canla başla çalışıyoruz. Engellilerimizi, kader mahkumu gibi gören zihniyeti tamamen maziye gömüyoruz. Turkcell firması 'proje de ben de varım' diyerek bu cihaza bedava sim kartı verecek. Bu sim kartta da 12 ay boyunca 200 dakikalık konuşma, 100 SMS ve 100 mb internet hediye edecek. Bu da işin bonusu, ikramiyesi.''
Bakan Yıldırım daha sonra görme engellilere cihazlarını dağıttı.
-EXPO planları-
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Yıldırım, bir gazetecinin EXPO yeri olarak planlanan İnciraltı'na ilişkin planlarda değişiklik yapıldığı tartışmalarına yönelik sorusu üzerine konunun ''siyaset aracı'' olarak kullanılmasından endişe ettiğini belirtti.
Yıldırım, şöyle konuştu:
''EXPO işini de İzmir tartışmaya açarsa yazık olur. Var gücümüzle EXPO işinin İzmir lehine sonuçlanması için ilk günden bugüne her türlü fedakarlığı yaptık. Meclis kapalı olduğu halde yasa çıkardık. EXPO'nun tüm organlarını tamamladık. Cumhurbaşkanı, başbakan, herkes bu projenin parçası olarak göreve başladı.
Yolumuza başarıyla devam ederken tartışmayı anlamsız buluyorum. Planlarda farklı şeyler varsa belediyenin içine sinmeyen şeyler varsa konuşulur, düzeltilir. Lütfen kimse bunu siyaset aracı olarak kullanmasın. Ülke olarak EXPO'da en şanslı ülkeyiz. Basit hatalarla bu şansı olumsuz etkilemeyelim. EXPO heyecanına İzmirlilerin tamamını dahil etmemiz lazım. Bunu hepimiz yapacağız. EXPO'yu tartışmaların içine çekmek İzmir'e büyük haksızlık olur, büyük zarar verir. Özellikle İzmir medyasına bu konuda görev düşüyor.''
Bakan Yıldırım, İzmir metrosunun iki istasyonunun açılmasına ilişkin de ''Hayırlı olsun. Uzun yıllardan beri devam eden bir projeydi. Hatay'da ciddi mağduriyetler vardı. İzmir Metrosu'nun yaşadığı süreci, sıkıntıları herkes biliyor. İzmirli tamamının açılmasını bekliyor'' dedi.
Bir gazetecinin Pasaport'ta marina yapılması konusundaki bölge planlarının reddedilmesiyle ilgili sorusu üzerine ise Yıldırım, İzmir'de iş yapmanın kolay olmadığını belirterek, ''İzmir adına söz söyleyen bazı kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları İzmir'e hizmet ettiklerini düşünüyorlar ama hizmeti geciktiriyorlar. Bence bu alışkanlıkları terk etmek gerekiyor. İzmir Körfezi'ni gezin, bir de İstanbul Boğazı'nı gezin, ikisi arasındaki farkı göreceksiniz. İzmirliler sahilden ne kadar istifade ediyor- Sahilleri İzmirlilere açmak gerekiyor. Bunun karşısında durmak İzmir'e en büyük kötülüktür'' diye konuştu.
Muhabir: Halil Şahin / Tolga Albay
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu
Kaynak: AA
Tüm vatandaşlara aynı derecede muamele ederek, ülkenin sosyal hukuk devleti ilkesine göre yönetilmesi konusunda ciddi mesafeler aldıklarını, bakanlık olarak da bu konuda çok sayıda proje tamamladıklarını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:
''Engellilere evde çalışma fırsatı sağlayan projeyi hayata geçirmiştik. 350 engelli evlerinde bilgisayar başında en güzel şekilde vatandaşlarımıza hizmet ediyor, çağrı karşılıyor, vatandaşlarımızın dertlerine derman oluyor. Evlerine ziyarete gittim. O kadar güzel duygular yaşadım ki anlatamam. Ne milyarlık Marmaray projesi, ne yüksek hızlı tren projesi, ne 16 bin kilometrelik bölünmüş yol projesi beni o kadar mutlu etti. Çünkü bunlar insana doğrudan yapılan hizmetlerdir. Bu hizmetlerin içinde yer almak bence her şeyin üzerindedir.
Bugün burada bu projeyi başlatmamızın önemli bir manası var. 8 milyondan fazla engelli olduğu söyleniyor toplumumuzda. Ama kimse böbürlenmesin, bugün engelsizim diyen yarın engelli olabilir. Engellilerin yaşamının önündeki engeli kaldırmak vazifedir. Bunu geçmişte yönetimler hep ihmal etmiş ama son 10 yılda sosyal desteklere aktardığımız bütçeyi 1,2 milyardan 13 milyar liraya çıkardık. Evde bakımdan tutun engellilere kamuda iş vermeye kadar birçok düzenlemeyi tamamladık. 30 bin engelli kamuda işe başladı.
''
-400 cihaz dağıtıldı-
Bugüne kadar 4 bin vatandaşa Gören Göz cihazının bedelsiz olarak dağıtıldığını, ilklerin şehri olan İzmir'de dağıtılanların en iyi donanıma sahip cihazlar olduğunu belirten Yıldırım, bugün 400 cihazın dağıtılacağını, isteyen tüm görme engelli vatandaşa bu cihazlardan dağıtılacağını açıkladı.
Telefon ve faks olarak da kullanılabilen, sesli kitap okuma özelliği olan cihazların görme engellilerin yol rehberi olacağını kaydeden Yıldırım, İzmir'in tüm arterlerinin cihaza işlendiğini, görme engellilerin bu cihazla daha güvenli seyahat imkanına sahip olacağına işaret etti.
Bakan Yıldırım, toplumda görme engellilerin tek başına yaşamını sürdürebileceğine inanma oranının yüzde 20'lerde olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu vahim. İmkanlar neyi gerektiriyorsa hiçbir fedakarlıktan kaçmadan bu cihazın üzerine gittik. Bu cihaz binlerce vatandaşımız tarafından başarıyla kullanılıyor. Bir görme engelli ile eşit koşullara sahip olma gerekliliği ve bunun mümkün olabilmesi için daha çok çalışmamız gerekiyor. Sorun, onların engelli olması değil, bizlerin bugüne kadar onları görmemesidir. Sorun burada. Artık bu sorun geride kalmıştır. Engelli, engelsiz tüm insanlarımıza eşit muamele yapmak, aynı fırsatları vermek, sosyal devlet olma gereğini yerine getirmek için canla başla çalışıyoruz. Engellilerimizi, kader mahkumu gibi gören zihniyeti tamamen maziye gömüyoruz. Turkcell firması 'proje de ben de varım' diyerek bu cihaza bedava sim kartı verecek. Bu sim kartta da 12 ay boyunca 200 dakikalık konuşma, 100 SMS ve 100 mb internet hediye edecek. Bu da işin bonusu, ikramiyesi.''
Bakan Yıldırım daha sonra görme engellilere cihazlarını dağıttı.
-EXPO planları-
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Yıldırım, bir gazetecinin EXPO yeri olarak planlanan İnciraltı'na ilişkin planlarda değişiklik yapıldığı tartışmalarına yönelik sorusu üzerine konunun ''siyaset aracı'' olarak kullanılmasından endişe ettiğini belirtti.
Yıldırım, şöyle konuştu:
''EXPO işini de İzmir tartışmaya açarsa yazık olur. Var gücümüzle EXPO işinin İzmir lehine sonuçlanması için ilk günden bugüne her türlü fedakarlığı yaptık. Meclis kapalı olduğu halde yasa çıkardık. EXPO'nun tüm organlarını tamamladık. Cumhurbaşkanı, başbakan, herkes bu projenin parçası olarak göreve başladı.
Yolumuza başarıyla devam ederken tartışmayı anlamsız buluyorum. Planlarda farklı şeyler varsa belediyenin içine sinmeyen şeyler varsa konuşulur, düzeltilir. Lütfen kimse bunu siyaset aracı olarak kullanmasın. Ülke olarak EXPO'da en şanslı ülkeyiz. Basit hatalarla bu şansı olumsuz etkilemeyelim. EXPO heyecanına İzmirlilerin tamamını dahil etmemiz lazım. Bunu hepimiz yapacağız. EXPO'yu tartışmaların içine çekmek İzmir'e büyük haksızlık olur, büyük zarar verir. Özellikle İzmir medyasına bu konuda görev düşüyor.''
Bakan Yıldırım, İzmir metrosunun iki istasyonunun açılmasına ilişkin de ''Hayırlı olsun. Uzun yıllardan beri devam eden bir projeydi. Hatay'da ciddi mağduriyetler vardı. İzmir Metrosu'nun yaşadığı süreci, sıkıntıları herkes biliyor. İzmirli tamamının açılmasını bekliyor'' dedi.
Bir gazetecinin Pasaport'ta marina yapılması konusundaki bölge planlarının reddedilmesiyle ilgili sorusu üzerine ise Yıldırım, İzmir'de iş yapmanın kolay olmadığını belirterek, ''İzmir adına söz söyleyen bazı kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları İzmir'e hizmet ettiklerini düşünüyorlar ama hizmeti geciktiriyorlar. Bence bu alışkanlıkları terk etmek gerekiyor. İzmir Körfezi'ni gezin, bir de İstanbul Boğazı'nı gezin, ikisi arasındaki farkı göreceksiniz. İzmirliler sahilden ne kadar istifade ediyor- Sahilleri İzmirlilere açmak gerekiyor. Bunun karşısında durmak İzmir'e en büyük kötülüktür'' diye konuştu.
Muhabir: Halil Şahin / Tolga Albay
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu