Sp’den Gmis’e Ziyaret

4-8 Ocak 1991 Zonguldak-Ankara Büyük Madenci Yürüyüşü’nün yıldönümü nedeniyle GMİS’i ziyaret ettiklerini belirten SP Merkez İlçe Başkanı Yusuf Çetin, “Zonguldak, bir maden bölgesi, madenle var olmuş bir kent. Geçmişte de Zonguldak’ı zirveye çıkaran Genel Maden-İş öncülüğündeki madenci yürüyüşü olmuştu. Madenci yürüyüşünü gerektirecek sebeplerin aradan 22 yıl geçmesine rağmen değişmediğini görünce üzülüyoruz. Elbette ki o günkü yürüyüşün önemini, bugünkü nesle çok daha iyi ve net olarak anlatmak zorundayız. GMİS olarak sizler ifade ediyorsunuz, işçi açıklarının giderilmesiyle ilgili hamlelerin bir an önce yapılması için Saadet Partisi olarak sizlerin yanınızdayız. Maden işçilerinin toplu sözleşme görüşmeleri başlayacak. O toplu sözleşme görüşmelerinin arifesinde hem size hem de iktidar partisine sesleniyorum; Bugüne kadar 24 toplu sözleşme yapılmış, 25. toplu sözleşme yapılacak. En mükemmel sözleşme 17. toplu sözleşmedir. O sözleşmede yüzde 110 artış sağlanmıştır. O zaman işçi arkadaşlarımızın ekonomik anlamda kayıpları önlenmiştir. Kurumun zararı artmamış, aksine aşağıya çekilmiştir. Üstelik o dönemde Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda çalışan işçi sayısı 21 bindir. Bugün itibariyle kurumda çalışan işçi sayısı 10-11 bin civarındadır. 10 yıl içinde Adalet ve Kalkınma Partisi 5 bin civarında işçi almış ama o süreç içinde de 12 bin işçi çeşitli vesilelerle emekli olmuş. Yeni toplu iş sözleşmesi arifesinde siyasi iradenin sahiplerine sesleniyorum, burası madenci yöresi, o büyük yürüyüşte 150 bin kişi olduğumuzu göstermiştik. Yine göstermemek için bir sebep yok. İnşallah önümüzdeki süreçte tatmin edici ücretler verirler ve bizi yürümek zorunda bırakmazlar. Ben, siyasi iktidara diyorum ki, 22 yıl öncesini bu millete bir daha yaşatmayın. Biz anılarımızı tazeliyoruz ama acı ile değil tebessüm ile hatırlamak istiyoruz. Bu nedenle bizi bir daha yürütmek zorunda bırakmasınlar. Bunları ifade etmek için Zonguldak’ımızın en büyük sivil toplum örgütü olan Genel Maden-İş Sendikamızı ziyaret etme gereği duydum” dedi.

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade eden GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş ise, “TTK’ya işçi alımı, sadece GMİS’in değil Zonguldak’ın sorunu. Bunu siyasi karar verme mekanizmasında bulunanlar da anlamak zorunda. Bu bölgeden, temsil ettikleri kitleden oy alarak o görevlerde geldiler. Bölgelerinin sorunlarına duyarsız kalmamalarıdır. 4-8 Ocak 1991 Büyük Madenci Yürüyüşü’nün yıldönümü nedeniyle duyarlılık göstererek bizi ziyaret ettiğiniz için şahsınıza ve yönetim kurulunuza teşekkür ediyorum. Genel Maden İşçileri Sendikası olarak 4-8 Ocak 1991 Büyük Madenci Yürüyüşü’nü unutmadık ve unutturmayacağız. Mevcut çalışanlarımızın arasında o günkü yürüyüşe katılanların sayısı azaldı. Çalışanlara o yürüyüşü ve şartları yaşatabilmek, hissettirebilmek için bir eğitim çalışması hazırladık. Çeşitli vesilelerle söylüyorum; Maden işçisiyle kavga eden hiçbir hükümetin yüzü gülmemiştir. GMİS, olarak 1,5 yıldır TTK’nın işçi açıklarının giderilmesi için bir mücadele içindeyiz. Bununla ilgili çeşitli defalar Enerji Bakanıyla, siyasetçilerle görüştük. Bu konunun önemini anlatmaya çalıştık. TTK’ya 2002 yılından bugüne kadar yaklaşık 5 bin işçi alındı. Ama aynı dönemde 12 bin işçi emekli oldu. 7 bin 195 işçi açığı oluştu. Dolayısıyla 10 yıl içinde 7 bin işçisi azalan bir kurumun zarar etmemesi ya da kar etmesi düşünülemez. Emek yoğun çalışan bir bölgeyiz. Galerileri, hazırlıkları, kuyuları, elektrik tertibatı, havalandırma sistemi 5 milyon ton üretim kapasitesine göre hazırlanmış bir kuruma, yapılanması bunlara göre hazırlanmış bir kuruma üretim işçisi alınmaması, yeraltındaki işçi açıklarının giderilmemesi durumunda zararının azalması mümkün değil. Biz bu duruma dikkat çekmeye çalıştık. Türkiye’nin yıllık 5 milyar dolar ödeyerek kömür ithal ettiğini anlatmaya çalıştık. Türkiye her yıl 20-25 milyon ton taşkömürü kullanıyor. Bölgemizden ise ancak kamu ve özel sektör olarak 3 milyon ton civarında üretiyoruz. Bu nedenle de 5 milyar dolar paramız yurt dışına gidiyor. Biz TTK’nın kurulu kapasitesi olan 5 milyon ton, özel sektöründe 5 milyon ton üretmesi durumunda dışarıya giden paranın 2-3 milyar dolarının ülkemizde kalacağını anlatmaya çalışıyoruz. Yurt dışından ithal edilen taşkömürü o ülkelerin işsizine iş bulmak, madenciliğini desteklemek anlamına gelir. İşçi alımıyla ilgili olumlu bir hava estirilse de bu hava tersine döndürülmeye çalışılıyor. Biz Genel Maden İşçileri Sendikası olarak, Zonguldak halkı olarak buna müsaade etmeyeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Bu sadece GMİS’in değil Zonguldak’ın sorunu. Bunu siyasi karar verme mekanizmasında bulunanlar da anlamak zorunda. Bu bölgeden, temsil ettikleri kitleden oy alarak o görevlere geldiler. Bölgelerinin sorunlarına duyarsız kalmamaları gerekir. TTK bizim; Zonguldak’ın olmazsa olmazımız. TTK’yı yaşatmak için her türlü mücadeleden de geri kalmayacağımızın bilinmesini isteriz. Madenciliğin geçmişinden gelen bir mücadele kültürü var. GMİS ve maden işçisi, bu mücadeleyi verebilecek güçtedir, bu mücadeleyi verebilecek kararlığa sahiptir, gözünü budaktan sakınmayacaktır. Biz, kavga etmeden masa başında bu sorunu çözebilmek için bugüne kadar her türlü girişimi yaptık. Ama kavga etmek zorunda kalırsak da çekinmeyiz” dedi.