Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Zeynep Bodur Okyay Açıklaması
Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, Türkiye seramik sektörünün karo ihracatında dünya 4'üncüsü, seramik sağlık gereçlerinde ise Avrupa'nın en büyük üreticisi ve ihracatçısı olduğunu söyledi.
Zeynep Bodur Okyay, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün tarafından ''Seramik Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı''nın açıklandığı toplantıda yaptığı konuşmada, seramik sektörünün ilk ulusal strateji planına kavuştuğunu ve çalışmanın sektör adına son yıllarda atılan en mühim adım olduğunu belirtti.
Bu çalışmanın, Türkiye için önemli bir sürdürülebilirlik unsuru olarak gördükleri devlet ve özel sektör arasındaki işbirliğinin en kayda değer örneklerden birisi olduğunu ifade eden Okyay, ''Türkiye seramik sektörü, karo ihracatında dünya 4'üncüsü, seramik sağlık gereçlerinde ise Avrupa'nın en büyük üreticisi ve ihracatçısı haline geldi. Bir zamanlar çok gerisinde olduğumuz dünyanın seramik devleri olarak görünen İtalya ve İspanya ile artık sıkı bir rekabet içerisine girdik. Sektörümüz, kendisini güçlü kılan bu özelliklerle dünya seramik üretiminin şimdikinden daha da önemli bir oyuncusu olmaya namzettir'' dedi.
Özellikle son dönemlerde Avrupa'daki üretim potansiyelinin başka bölgelere kaymakta olduğuna dikkati çeken Okyay, Avrupa'nın seramikteki mevcut üretim kapasitesinin önemli bir bölümünün yakın coğrafya içinde bu sektördeki en avantajlı yapılardan birisine sahip olan Türkiye'ye aktarılabileceğini ve bu yolda belirli bir ilerleme sağlandığını ifade etti.
-''Sektör, 2023 yılında büyüklüğünü en az 4'e katlayabilir''-
Türkiye'nin dünya seramik pazarlarında elde edebileceği çok daha büyük bir potansiyel bulunduğunu belirten Okyay, ''Seramik sektörünün kullanım alanının genişlemesi, gelişmekte olan yeni pazarlar, sektörün bugüne kadar etkili ulaşmadığı alternatif pazarlar, Avrupa'nın üretim gücünün sekteye uğraması ve Avrupa üretiminin dışarıya kayması sektörümüzün bugünkü büyüklüğünü ve dünya pazar payını 2023 yılında en az 4'e katlayabileceğini göstermektedir'' diye konuştu.
''Seramik artık sadece seramik olmaktan çıkmıştır'' diyen Okyay, uzay, savunma ve havacılık, enerji üretim ve iletimi, ısıtma ve soğutma, otomotiv, yeni çevre teknolojileri ve elektronik gibi en hızlı teknoloji geliştiren sektörlerde ileri seramik ürünleri kullanıldığını ve gelecek yıllarda bu kullanım talebinin katlanarak büyümesinin beklendiğini aktardı.
Diğer yandan milli tank ve helikopter gibi Türkiye'nin savunma alanındaki hedeflerinde seramik zırhların en önemli kritik teknolojilerden birisi haline geldiğine dikkati çeken Okyay, ''İleri seramik malzemeler pazarı ve üretimi alanında Türkiye'de önemli sıçramaların olması gerekir. Çünkü tüm bu alanlarda ileri seramikler vazgeçilmez malzemelerdir. İleri seramik malzemelerin dünyadaki pazarı 40 milyar dolar seviyesinde. Neden biz de bu 40 milyar dolarlık pazardan pay almayalım-'' şeklinde konuştu.
Zeynep Bodur Okyay, seramik sektörünün ihracatta yerli kaynakları en çok kullanan ve ithal ürünlere bağımlılığı en az olan sektörlerden olduğuna işaret ederek, ''Sektörün sıkıntıları ve üzerindeki tehditler arasında, ilk sırada enerji maliyetlerimiz, ikinci sırada ise lojistik maliyetlerimiz geliyor. Avrupa'da, seramik gibi enerji yoğun sektörlere özel bir destek mekanizması uygulanıyor. Sektörümüzün en azından buna paralel bir uygulamaya çok ihtiyacı var'' ifadelerini kullandı.
-''Seramik sektöründe en önemli problem, enerji fiyatlarının yüksek olması''-
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ise ''Seramik Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı''nın sektöre çok önemli katkıları olacağını söyledi.
Türkiye'nin ihracatının artık büyümeye önemli katkı vermeye başladığını ve geçen yıl gerçekleşen 152 milyar dolar ihracatla yeni bir Cumhuriyet rekoru kırdıklarını anlatan Büyükekşi, ''Türkiye'deki bazı şeylerin değişmesi bize çok büyük destek ve katkı veriyor. Bunların başında da istikrar ve güven ortamı geliyor. Bu istikrar ve güven ortamı özellikle sanayici ve ihracatçılara büyük imkanlar sağlıyor. Bundan 10 yıl önce, değil 3 yılı, önümüzdeki bir yılı bile görmekte büyük zorluk yaşıyorduk. Ama son 10 yıldan beri sağlanan ekonomik istikrar ve güven ortamı önümüzü görmemize, uzun vadeli stratejiler oluşturmamıza, planlar yapmamıza olanak sağladı'' diye konuştu.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan sektörel strateji belgelerini ve eylem planlarını önemsediklerini kaydeden Büyükekşi, Türkiye'nin rekabetçiliğinin geliştirilmesi için mutlaka stratejik hareket edilmesi ve her sektör için farklı stratejiler oluşturulması gerektiğini ifade etti.
TİM'in 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefleyen stratejisinde seramik sektörünün 2023 yılı için kendine 3,5 milyar dolar ihracat hedefi koyduğunu hatırlatan Büyükekşi, enerji yoğun bir sektör olan seramik sektöründe enerji fiyatlarının yüksek olmasının en önemli problem olduğunu belirtti.
Büyükekşi, seramik sektörünün Ar-Ge, markalaşma, tasarım ve inovasyona önem vermesinin her geçen gün marka ve kalite algısının artmasına, katma değerinin yükselmesine olanak sağladığını belirterek, ''Sektörümüzün yurt dışında yeni markalar alma yönünde yaptığı çalışmalar da diğer sektörlerimiz açısından büyük bir örnek oluşturuyor. Çünkü bizim ihracatımızı artırabilmemizin bir diğer yolu da mutlaka yurt dışındaki pazarlardaki dağıtım kanallarını bir an önce ele geçirebilmektir. O yüzden TİM olarak Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşma konusunda elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz'' diye konuştu.
Muhabir: Mücahid Eker
Yayıncı: Affan Kulunyar
Kaynak: AA
Bu çalışmanın, Türkiye için önemli bir sürdürülebilirlik unsuru olarak gördükleri devlet ve özel sektör arasındaki işbirliğinin en kayda değer örneklerden birisi olduğunu ifade eden Okyay, ''Türkiye seramik sektörü, karo ihracatında dünya 4'üncüsü, seramik sağlık gereçlerinde ise Avrupa'nın en büyük üreticisi ve ihracatçısı haline geldi. Bir zamanlar çok gerisinde olduğumuz dünyanın seramik devleri olarak görünen İtalya ve İspanya ile artık sıkı bir rekabet içerisine girdik. Sektörümüz, kendisini güçlü kılan bu özelliklerle dünya seramik üretiminin şimdikinden daha da önemli bir oyuncusu olmaya namzettir'' dedi.
Özellikle son dönemlerde Avrupa'daki üretim potansiyelinin başka bölgelere kaymakta olduğuna dikkati çeken Okyay, Avrupa'nın seramikteki mevcut üretim kapasitesinin önemli bir bölümünün yakın coğrafya içinde bu sektördeki en avantajlı yapılardan birisine sahip olan Türkiye'ye aktarılabileceğini ve bu yolda belirli bir ilerleme sağlandığını ifade etti.
-''Sektör, 2023 yılında büyüklüğünü en az 4'e katlayabilir''-
Türkiye'nin dünya seramik pazarlarında elde edebileceği çok daha büyük bir potansiyel bulunduğunu belirten Okyay, ''Seramik sektörünün kullanım alanının genişlemesi, gelişmekte olan yeni pazarlar, sektörün bugüne kadar etkili ulaşmadığı alternatif pazarlar, Avrupa'nın üretim gücünün sekteye uğraması ve Avrupa üretiminin dışarıya kayması sektörümüzün bugünkü büyüklüğünü ve dünya pazar payını 2023 yılında en az 4'e katlayabileceğini göstermektedir'' diye konuştu.
''Seramik artık sadece seramik olmaktan çıkmıştır'' diyen Okyay, uzay, savunma ve havacılık, enerji üretim ve iletimi, ısıtma ve soğutma, otomotiv, yeni çevre teknolojileri ve elektronik gibi en hızlı teknoloji geliştiren sektörlerde ileri seramik ürünleri kullanıldığını ve gelecek yıllarda bu kullanım talebinin katlanarak büyümesinin beklendiğini aktardı.
Diğer yandan milli tank ve helikopter gibi Türkiye'nin savunma alanındaki hedeflerinde seramik zırhların en önemli kritik teknolojilerden birisi haline geldiğine dikkati çeken Okyay, ''İleri seramik malzemeler pazarı ve üretimi alanında Türkiye'de önemli sıçramaların olması gerekir. Çünkü tüm bu alanlarda ileri seramikler vazgeçilmez malzemelerdir. İleri seramik malzemelerin dünyadaki pazarı 40 milyar dolar seviyesinde. Neden biz de bu 40 milyar dolarlık pazardan pay almayalım-'' şeklinde konuştu.
Zeynep Bodur Okyay, seramik sektörünün ihracatta yerli kaynakları en çok kullanan ve ithal ürünlere bağımlılığı en az olan sektörlerden olduğuna işaret ederek, ''Sektörün sıkıntıları ve üzerindeki tehditler arasında, ilk sırada enerji maliyetlerimiz, ikinci sırada ise lojistik maliyetlerimiz geliyor. Avrupa'da, seramik gibi enerji yoğun sektörlere özel bir destek mekanizması uygulanıyor. Sektörümüzün en azından buna paralel bir uygulamaya çok ihtiyacı var'' ifadelerini kullandı.
-''Seramik sektöründe en önemli problem, enerji fiyatlarının yüksek olması''-
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ise ''Seramik Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı''nın sektöre çok önemli katkıları olacağını söyledi.
Türkiye'nin ihracatının artık büyümeye önemli katkı vermeye başladığını ve geçen yıl gerçekleşen 152 milyar dolar ihracatla yeni bir Cumhuriyet rekoru kırdıklarını anlatan Büyükekşi, ''Türkiye'deki bazı şeylerin değişmesi bize çok büyük destek ve katkı veriyor. Bunların başında da istikrar ve güven ortamı geliyor. Bu istikrar ve güven ortamı özellikle sanayici ve ihracatçılara büyük imkanlar sağlıyor. Bundan 10 yıl önce, değil 3 yılı, önümüzdeki bir yılı bile görmekte büyük zorluk yaşıyorduk. Ama son 10 yıldan beri sağlanan ekonomik istikrar ve güven ortamı önümüzü görmemize, uzun vadeli stratejiler oluşturmamıza, planlar yapmamıza olanak sağladı'' diye konuştu.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan sektörel strateji belgelerini ve eylem planlarını önemsediklerini kaydeden Büyükekşi, Türkiye'nin rekabetçiliğinin geliştirilmesi için mutlaka stratejik hareket edilmesi ve her sektör için farklı stratejiler oluşturulması gerektiğini ifade etti.
TİM'in 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefleyen stratejisinde seramik sektörünün 2023 yılı için kendine 3,5 milyar dolar ihracat hedefi koyduğunu hatırlatan Büyükekşi, enerji yoğun bir sektör olan seramik sektöründe enerji fiyatlarının yüksek olmasının en önemli problem olduğunu belirtti.
Büyükekşi, seramik sektörünün Ar-Ge, markalaşma, tasarım ve inovasyona önem vermesinin her geçen gün marka ve kalite algısının artmasına, katma değerinin yükselmesine olanak sağladığını belirterek, ''Sektörümüzün yurt dışında yeni markalar alma yönünde yaptığı çalışmalar da diğer sektörlerimiz açısından büyük bir örnek oluşturuyor. Çünkü bizim ihracatımızı artırabilmemizin bir diğer yolu da mutlaka yurt dışındaki pazarlardaki dağıtım kanallarını bir an önce ele geçirebilmektir. O yüzden TİM olarak Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşma konusunda elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz'' diye konuştu.
Muhabir: Mücahid Eker
Yayıncı: Affan Kulunyar