Mardin'den Afrika'ya Uzanan Yardım Eli
Mardin'in Kızıltepe ilçesinde bir gurup gönüllü doktor arkadaşıyla birlikte Afrika'daki insanlara yardım elini uzatan Dr. Fahrettin Er, Kızıltepe Başak Derneği'nin (Başak-Der) düzenlediği bir konferans ile Afrika'da yaptıkları çalışmaları anlattı.
Kızıltepe ilçesinde düzenlenen konferansa AK Parti Mardin milletvekilleri Muammer Güler, Gönül Bekin Şahkulubey, Abdurrahim Akdağ, Kızıltepe Kaymakamı Erkaya Yırık, AK Parti İl Başkanı İbrahim Fide, Mardin Müftüsü Dursun Ali Çoşkun, MÜSİAD Mardin Şube Başkanı M.Ali Dündar, kurum müdürleri, Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Afrika'nın yoksul ülkelerinde yaşanan insanlık trajedisine Türkiye'den uzanan gönül köprüsünü konu alan konferans, Kızıltepeli hayırsever kadınların kurduğu ve başkanlığını Hatice Özmen Samancı'nın yaptığı Başak-Der tarafından konukların onuruna verilen yemekle başladı
Milletvekillerinin yaptığı selamlama konuşmalarının ardından davetlilerin karşısına çıkan Manisalı Üroloji Uzmanı Dr. Fahrettin Er, bir gurup doktor arkadaşıyla birlikte Afrika'da yaşanan insanlık trajedisi ve büyük sağlık sorunlarıyla boğuşan Afrikalılara sağlık hizmetleri vermek için çıktıkları yol ve izledikleri ilginç tedavi yollarını görsel sunum desteğiyle anlattı. Afrika'da yaşanan yoksulluğu gözler önüne seren Manisa Sağlık Eğitim Derneği yönetim kurulu üyesi ve Merkez Efendi Devlet Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Fahretin Er'in konferansını izleyenler duygu dolu anlar yaşadı. Afrika'da hiç doktor yüzü görmemiş ve aç insanların yaşadığını belirten Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Fahrettin Er, Türk doktorlar olarak 6 yıldır Afrika'ya gittiklerini ve birçok hastayı tedavi ettiklerini ifade etti.
Türkiye'deki hayırseverlerin yardımlarıyla Nijer'de 50'ye aşkın su kuyusu açıldığını belirten Er, "Çok sayıda kurum, kuruluş ve kişi bize destek verdi. Bir insana yardım etmek için onun dilini bilmek gerekmiyor. Orada binlerce insanı tedavi ettik. Çok sayıda su kuyusu açtık. Çok sayıda aileye üçü dişi, biri erkek olmak üzere oğlak dağıttık. Önümüzdeki günlerde gene Afrika'ya gideceğiz. Bize, devletimiz de büyük katkı sağladı. Afrika anılarımızı 500'ü yurt dışında olmak üzere bugüne kadar 1046 yerde konferanslarla anlattık ve anlatmaya da devam ediyoruz" dedi.
"BEYAZ ADAM KÖTÜDÜR ALGISINI DEĞİŞTİRDİK"
Nijer başta olmak üzere Afrika ülkelerinde en büyük sorunun beslenme ve barınma olduğunu ve ortalama olarak insan ömrünün 40 yaşı olduğunu belirten Dr. Fahrettin Er, Afrika'dakilerin Anadolu insanının şefkatli ve merhametli elini beklediğini söyledi.
Er, "Afrika insanı Türkiye'den gelen doktorlara beyaz adam kötüdür demiyor. Türkiye'den geldiğimizi söyleyince gözlerinin içi gülüyor. Bölgedeki Türk okulları ülkemiz insanına karşı sevgi bağı oluşturmuş. Afrikalı, önceleri korkarak baktıkları ve Fransızlarla karıştırdıkları biz beyazları tanıdıktan sonra Türklere iyi yürekli beyaz adam tabirini kullanmaya başladılar. Siyah Afrikalıların; beyaz insana duyduğu öfkenin yerini Türkler sayesinde sevgi almış. Nijer'de yüzyıllar önce meydana gelen bir sorunun çözümünde katkı sağladığı için çoğu aileler çocuklarına Abdülaziz ismini vermiş. Dönemin Osmanlı Padişahı Abdülaziz'in ismini vererek Türk insanına karşı vefa göstermişler. Açlıktan çocukların ölmemesi için Afrika insanına şefkat elimizi uzatalım. Zaten hali hazırda da bizden başka uzatılacak bir el de yok" diye konuştu.
Afrika'da karşılaştığı insanlık trajedisi ve büyük sağlık sorunları yaşayan Afrikalılara uyguladıkları tedavi şekilleri ve hekim olarak yaşadıkları zorlukları belgeleyen resim eşliğinde anlatan Dr. Fahrettin Er, kendine has anlatımıyla; salondaki davetlileri bazen güldürdü, bazen de ağlattı. Slayt gösterisi eşliğinde sunumunu yapan ve salonda bulunanlara yaşanan insanlık trajedisine karşın şükretmekten geri kalmayan Afrikalıların vakur duruşunu gösterdiği örneklerle anlatan Dr Fahrettin Er, Afrika'da sıkıntısı büyük ölçüde hissedilen su kuyularının açılması için katılımcıların kendi aralarında birleşerek su kuyusu açarak destek olabileceklerini söyledi.
Kaynak: İHA
Afrika'nın yoksul ülkelerinde yaşanan insanlık trajedisine Türkiye'den uzanan gönül köprüsünü konu alan konferans, Kızıltepeli hayırsever kadınların kurduğu ve başkanlığını Hatice Özmen Samancı'nın yaptığı Başak-Der tarafından konukların onuruna verilen yemekle başladı
Milletvekillerinin yaptığı selamlama konuşmalarının ardından davetlilerin karşısına çıkan Manisalı Üroloji Uzmanı Dr. Fahrettin Er, bir gurup doktor arkadaşıyla birlikte Afrika'da yaşanan insanlık trajedisi ve büyük sağlık sorunlarıyla boğuşan Afrikalılara sağlık hizmetleri vermek için çıktıkları yol ve izledikleri ilginç tedavi yollarını görsel sunum desteğiyle anlattı. Afrika'da yaşanan yoksulluğu gözler önüne seren Manisa Sağlık Eğitim Derneği yönetim kurulu üyesi ve Merkez Efendi Devlet Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Fahretin Er'in konferansını izleyenler duygu dolu anlar yaşadı. Afrika'da hiç doktor yüzü görmemiş ve aç insanların yaşadığını belirten Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Fahrettin Er, Türk doktorlar olarak 6 yıldır Afrika'ya gittiklerini ve birçok hastayı tedavi ettiklerini ifade etti.
Türkiye'deki hayırseverlerin yardımlarıyla Nijer'de 50'ye aşkın su kuyusu açıldığını belirten Er, "Çok sayıda kurum, kuruluş ve kişi bize destek verdi. Bir insana yardım etmek için onun dilini bilmek gerekmiyor. Orada binlerce insanı tedavi ettik. Çok sayıda su kuyusu açtık. Çok sayıda aileye üçü dişi, biri erkek olmak üzere oğlak dağıttık. Önümüzdeki günlerde gene Afrika'ya gideceğiz. Bize, devletimiz de büyük katkı sağladı. Afrika anılarımızı 500'ü yurt dışında olmak üzere bugüne kadar 1046 yerde konferanslarla anlattık ve anlatmaya da devam ediyoruz" dedi.
"BEYAZ ADAM KÖTÜDÜR ALGISINI DEĞİŞTİRDİK"
Nijer başta olmak üzere Afrika ülkelerinde en büyük sorunun beslenme ve barınma olduğunu ve ortalama olarak insan ömrünün 40 yaşı olduğunu belirten Dr. Fahrettin Er, Afrika'dakilerin Anadolu insanının şefkatli ve merhametli elini beklediğini söyledi.
Er, "Afrika insanı Türkiye'den gelen doktorlara beyaz adam kötüdür demiyor. Türkiye'den geldiğimizi söyleyince gözlerinin içi gülüyor. Bölgedeki Türk okulları ülkemiz insanına karşı sevgi bağı oluşturmuş. Afrikalı, önceleri korkarak baktıkları ve Fransızlarla karıştırdıkları biz beyazları tanıdıktan sonra Türklere iyi yürekli beyaz adam tabirini kullanmaya başladılar. Siyah Afrikalıların; beyaz insana duyduğu öfkenin yerini Türkler sayesinde sevgi almış. Nijer'de yüzyıllar önce meydana gelen bir sorunun çözümünde katkı sağladığı için çoğu aileler çocuklarına Abdülaziz ismini vermiş. Dönemin Osmanlı Padişahı Abdülaziz'in ismini vererek Türk insanına karşı vefa göstermişler. Açlıktan çocukların ölmemesi için Afrika insanına şefkat elimizi uzatalım. Zaten hali hazırda da bizden başka uzatılacak bir el de yok" diye konuştu.
Afrika'da karşılaştığı insanlık trajedisi ve büyük sağlık sorunları yaşayan Afrikalılara uyguladıkları tedavi şekilleri ve hekim olarak yaşadıkları zorlukları belgeleyen resim eşliğinde anlatan Dr. Fahrettin Er, kendine has anlatımıyla; salondaki davetlileri bazen güldürdü, bazen de ağlattı. Slayt gösterisi eşliğinde sunumunu yapan ve salonda bulunanlara yaşanan insanlık trajedisine karşın şükretmekten geri kalmayan Afrikalıların vakur duruşunu gösterdiği örneklerle anlatan Dr Fahrettin Er, Afrika'da sıkıntısı büyük ölçüde hissedilen su kuyularının açılması için katılımcıların kendi aralarında birleşerek su kuyusu açarak destek olabileceklerini söyledi.