Her Çocuğun Potansiyel Dahiliği Eğitimle Ortaya Çıkıyor

Gaziantep’te 13 yıl önce başlayan ve Anadolu markası olma yolunda ilerleyen ABA, doğa-deney bahçesi, bilim-deney, kinestetik (yoga), müzik ve hareket, sanat-tasarım, matematik, mutfak ve sahne sanatları gibi atölyelerden oluşan okul, çoklu zeka ve beyin geliştirme laboratuarı olarak hizmet veriyor. Montessori, Reggio Emilia gibi dünyaca kabul gören eğitim yaklaşımlarını kendi programlarıyla meczeden ABA, günlük gözlem ve gelişim kayıtlarında ‘Highscope’ kriterlerinden yararlanıyor. Atölye temelli bir programı esas alan anaokulu, doğum öncesi ile okulöncesini bütüncül bir eğitim süreci olarak ele alan Türkiye’deki ilk ve tek okulöncesi kurum alma özelliğini taşıyor. ABA’nın kurucusu akademisyenlerin yazdığı ‘Akıllı Bebekler Akademisi’ isimli kitapla doğum öncesinden 3 yaş dönemine kadar isteyen ailelere yaygın eğitim programıyla hizmet veriliyor. 3-6 yaş arası çocuklar ise akademiye kabul ediliyorlar

Bu yıl Gaziantep merkezde kurulan matematik atölyesinde isteyen 4-6 yaş grubundaki öğrencilere özgün bir temel beceriler ön mödülüyle mental aritmetik ve ABAdoku ile soyut jimnastik eğitimi veriliyor. Ayrıca “ABAküs Mental” markasıyla tüm Türkiye’de öncelikle anaokulu öğretmenlerine ve eğiticilere mental aritmetik eğitimi veriliyor. ABA’da görevlendirilen öğretmenlerin ise yaklaşık 40 saatlik bir hizmet öncesi eğitim programına katılarak başarılı olmaları gerekiyor.

ABA Okulöncesi Bilim Sanat Akademileri Kurucu Danışman Dr. Semih Summak, normalde seçilmiş üstün yetenekli öğrencilere hizmet vermeyi hedefleyen bilim-sanat akademisi konseptini herhangi bir ayrım yapmadan tüm öğrencilerine hem de okulöncesinde sunmaya çalışan bir okul olduklarını belirterek, “Çünkü ‘her çocuk potansiyel bir dahidir’ söylemini temel alıyoruz. ABA’yı benzemezlerinden ayıran çok önemli bir özelliği de, akademilerimizde organik beslenme ve hiçbir kimyasal kullanmadan yapılan temizlik. Mutfakta tüm yemekler sadece sızma zeytinyağı ve tereyağı kullanılarak hazırlanıyor; gıda katkısı içeren, dondurulmuş ve raf ömrü olan hiçbir ürün mutfakta kullanılmıyor. Temizlikte limon, odun külü, tatlı soda ve Arap sabunu kullanıyoruz. Burada çocukların ve çalışanların içtiği suyun kalitesi de büyük bir özenle izleniyor, hiçbir arıtma işlemi yapılmamış ve toprak testilerde dinlendirilen kaynak suyu kullanılıyor. Şimdilik Gaziantep merkez ve İstanbul Beylikdüzü’nde faaliyet gösteren okulların sıra dışı bir öyküsü ve son derece özgün bir eğitim felsefesi var” dedi.

ABA Okulöncesi Bilim-Sanat Akademileri’nin Endülüs-Anadolu pedagojisini temel aldığına işaret eden Summak, "İnsan yaratılmışların en üstünü ve şereflisidir’ sözüyle yola çıkıyoruz. Çocuğun gelişimini olabildiğince zenginleştirilmiş, duygusal güvenliğin en üst düzeyde sağlandığı (korku, tehdit ve duygusal- tacizin/şiddetin olmadığı) bir eğitim çevresinde ve insanı bütüncül bir yaklaşımla (doğum öncesinden başlayarak tüm yönleriyle) ele alan, nörolojik çoğulculuğa saygılı eğitim anlayışıyla çalışıyoruz” diye konuştu.

Her çocuğa kendi yeteneklerinin üst sınırına erişme imkanı sunulduğunda potansiyel dehasının açığa çıkarılabileceğini anlatan Summak, “Bu görüşü temel alan ABA, Gaziantep’teki ilk ve tek okulöncesi bilim-sanat akademisi olarak hizmet vermektedir. ‘Her çocuk potansiyel bir dahidir’ söylemini esas alan insan merkezli beyin odaklı bir kurum olarak farklılaşıyoruz ve bu anlayışla tüm öğrencilerimize üstün yetenek programı sunmaya çalışıyoruz. ABA, kuruma kabul edilen tüm 3-6 yaş çocuklarına uygulamaya çalıştığı özgün ‘üstün yetenek’ (üstün yetenekliler değil) programı ile ‘benzemezlerinden’ kolaylıkla ayrılıyor” şeklinde konuştu.

Akıllı Bebekler Akademisi’nin ismini ve felsefesini bir kitaptan aldığını ifade eden Summak, “ABA’yı farklı kılan en önemli özelliği 13 yıllık geçmişi. Okulöncesi bilim-sanat akademisi olarak inşa edilmiş Gaziantep’teki binasında kurumsal hizmetlerine başlamadan önce yaklaşık 7 yıldır Türkiye’de 35 bin okura ulaşan ‘Akıllı Bebekler Akademisi-Bebekler İçin Beyin ve Çoklu Zeka Rehberi’ isimli kitapla hizmet vermiştir. İlk baskısı 2004 yılında yapılan bu kitap, doğum öncesi ile okulöncesi dönemleri bütüncül bir eğitim süreci olarak alan ve bu konuda yenilikçi bir eğitim programı sunan bir kaynak. Bugün ABA’ya devam eden onlarca çocuk anne karnında başlayan eğitimlerini 3 yaşına kadar evde, Akıllı Bebekler Akademisi kitabının rehberliğinde almışlardır” dedi.

Çocukların okul çağına gelinceye kadar tüm gelişim alanlarında yoğun ama baskısız, korkusuz bir eğitim alması gerektiğini de anlatan Summak, “ABA olarak gelecekte Türkiye’yi yönetecek beyinleri yetiştirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca çocukların doğayla temasları ve olabildiğince doğal beslenmeleri okulumuzun en dikkat çekici yönüdür. Burada beslenme adeta bir eğitim seremonisine dönüştürülmüş durumda. Bu konuda ‘doğal, basit ve işlevsel’ olma sloganı her uygulamada rehber alınıyor” diye konuştu.

Summak, sanat-tasarım atölyelerinde 3-6 yaş arasında çocukların çömlek yapımı, deri çalışmaları, ahşap çalışmaları, renkli seramik ebru çalışmaları, kum havuzu, renkli talaş ve kum sanatını uyguladığını ifade ederek, “Öğrencilerimizin öğrendiklerini bu atölyede serbest bir koreografi ile çalışıp ailelerine öyle sunuluyor. Çoklu zeka atölyemizde Hollanda, Amerika ve Almanya’dan ithal edilen yaklaşık 120 değişik eğitim materyalini kullanıyoruz. Ayrıca öğretmenlerimiz gün boyunca çocuklarımızla bireysel olarak, küçük gruplar halinde ilgileniyor. Çocukların gelişimlerini danışmanlarımızın geliştirdiği özgün ölçme araçlarıyla nicelleştirerek gelişim dosyaları ve raporlarının hazırlanmasında temel alınmaktadır. Bu şekilde bir sonraki eğitime başlayacak çocuğun gelişimi ve bulunduğu konum yeni başlayacağı eğitim kurumuna aktarılmış oluyor. Sonuç olarak ABA’nın ileriye dönük hedefi ‘okulöncesi bilim-sanat akademisi’ konseptini Gaziantep dışında da yaygınlaştırmak. Bu amaçla 2013’te zincir okullar yoluyla yaygınlaşmayı düşünüyoruz. ABA’nın okulöncesinde 21. yüzyılın normlarını oluşturmaya talip bir kurum olduğunu söyleyebiliriz” dedi.