Kayıki: Ab Göçmenlerin Ölüm Riskini Arttıran Politikalara Ağırlık Veriyor

Türkiye, Yunanistan, Avusturya ve Almanya’dan akademisyen, aktivist ve sanatçıların oluşturduğu KAYIKİ grubu, mülteci meselesine dikkat çekmek için bir basın açıklaması yaptı.

Kanundışı yollardan Avrupa’ya gitmek isteyenlerin kazalarda hayatını kaybettiği vurgulanan açıklamada, 13 Ocak 2013 günü Sakız Adası’nın güney sahillerinde üç cesedin bulunduğu, 15 Aralık 2012’de Türkiye’den Yunanistan'a yol alan başka bir kaçak göçmen botunun Midilli Adası yakınlarında alabora olması sonucu kadınlar ve çocukların da aralarında bulunduğu 28 kişinin boğulduğu, 6 Eylül 2012’de ise çoğu çocuk 63 kaçağın İzmir’in Menderes ilçesinde hayatını kaybettiği hatırlatıldı.Mülteci ve göçmenlerin, Avrupa’da bulacaklarını umdukları güvenlik ve insan onuruna yakışır bir yaşam için yola çıktığının altı çizilen açıklamada, “İronik bir biçimde Avrupa Birliği, 2012’de Nobel Barış Ödülü'ne lâyık görüldü.

Oysa aynı Avrupa Birliği, uyguladığı politikalar vasıtasıyla her gün Avrupa’nın deniz sınırlarında meydana gelen kazalar karşısında sessiz kalıyor, gözlerini yumuyor. Bu ölüm kalım oyununda sınırlarını adeta sürgüleyerek, giderek sertleşen caydırıcı önlemler alarak üstlendiği kilit rolle aktif bir şekilde göçmenlerin ölüm riskini arttıran politikalara ağırlık veriyor.” denildi. Yunanistan hükümetinin son yıllarda benzeri görülmemiş sertlikte bir göç politikası uyguladığı da vurgulanan açıklamada şunlar kaydedildi: "Çok sayıda insanla doldurulmuş botları her akşam Türkiye sahillerine geri püskürten resmî makamlar, gayriresmî iadelerle meşgul. Yetkililer, kamuoyu önünde bunu ‘caydırıcı faaliyetler’ olarak nitelendiriyor." Ege Denizi’nde yaşanan bu trajik kazalarda hayatını kaybedenler için çok büyük üzüntü duyduklarını belirten KAYIKİ grubu, “Avrupa Birliği’ne, Türkiye ve Avrupa hükümetlerine, kamuoyuna ve sivil topluma, göçmenlere karşı açılan bu savaşa son verilmesi ve sığınma arayan insanlar için hak temelli, güvenli bir ortam inşa edilmesi için çağrıda bulunuyoruz. Sadece yas tutmak yeterli değil, mücadeleye ve harekete devam etmeliyiz. Bu haklar için mücadeleye devam edeceğiz ve herkesi bu mücadeleye katılmaya davet ediyoruz.” çağrısı yaptı .