Bakanı Binali Yıldırım, Kızılay Bağışçılarına Ödül Törenine Katıldı
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Türk Kızılayı’nın Somali, Suriye, Pakistan ve Van kampanyaları ve diğer çalışmalarına bağışta bulunan 99 kuruluş ve firmanın ödüllendirilmesi törenine katıldı.
Bakan Yıldırım Kızılay’ın bir dönem neredeyse itibarını kaybedecek duruma geldiğini ifade ederek “Türk Kızılayı, yönetim çekişmelerinden, menfaat kavgalarından, siyasi malzeme olmaktan çıkarıldı ve bugün Türk Kızılayı 60 ülkede yardım operasyonlarını, kurtarma operasyonlarını, kazalardan, sel baskınlarından, depremlerden yokluktan, yoksunluktan ıstırap çeken toplumların, ülkelerin imdadına yetişir bir kuruluşumuz haline gelmiştir” dedi.
Ödül törenine Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Kızılay İstanbul Şube Başkanı İlhami Yıldırım, AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya, AK Parti Adana Milletvekili Necati Çetinkaya, Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, Üsküdar Kaymakamı Mustafa Güler, TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, Türk Ekonomi Bankası Bireysel ve Özel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Mendi ve birçok iş adamı katıldı.
Tören de bir konuşma yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım Kızılay’ın geçmişinden bahsederek “1,5 asırlık bir geçmişi olan bu hayır kurumumuz zaman zaman bazı sıkıntılı dönemler yaşamasına rağmen genelde bu kırmızı hilali, bir merhamet, bir dostluk, bir kardeşlik bayrağı olarak, 7 denizlerde, 5 kıtada dalgalandırmayı her zaman başarmıştır” dedi.
Geçtiğimiz 10 yılın ilk yıllarında Türkiye’de yaşanan sosyoekonomik sorunlardan dolayı bütün kurumların yara aldığına değinen Yıldırım “2000-2001 krizi herkesin moralini bozmuş ve geleceğe yönelik insanımızın da, kurumlarımızın da ümitlerini yok etmiştir. Böyle bir ortamda AK Parti olarak göreve başladığımızda tekrar ülkemizin gelecek yıllara büyük hedefler koymasını milletimize çok daha aydınlık bir gelecek vaadimizin gereği olarak kaybolan heyecanı tekrar oluşturduk. Bunu nasıl oluşturduk? Milletimizin bize sağladığı destekle, ülkede elde edilen güven ve istikrar sayesinde sağladık. Bu güven ve istikrar, geçen 10 yılda ülkemize milli gelirde 3 kat artış, ihracatta 3 kat artış, bölünmüş yollarda 3 kat artış, havacılıkta 5 kat artış, iletişimde Afrika seviyesinden Avrupa’nın ilk 10 ülkesi arasında ön sıralarda yer almayı başarabilen, yüksek hızlı tren özlemiyle 50 yıldır yanıp tutuşan Türkiye’nin dünyada 8’inci, Avrupa’da 6’ncı yüksek hızlı tren işleten ülke haline gelmesi olarak bu günlere geldik. Sağlıkta dünyada örnek alınan bir ülke, eğitimde yapılan reformlar ve daha birçok hizmetler. Buradan şunu ifade etmek istiyorum; Türk Kızılayı da o günlerde yönetim zafiyeti dolayısıyla 1,5 asırlık kuruluş maalesef, iç çekişmelerle neredeyse itibarını tüketecek noktaya gelmiştir. Ama sayın başbakanımız “Bu kuruluşu Türk insanının, Türk milletinin inancının, yardımseverliğinin, dardakine, zordakine kol kanat germenin bayrağını taşıyacak bir kuruluş haline getirmek için ne lazımsa onu yapalım” dedi.
Ve Türk Kızılayı, yönetim çekişmelerinden, menfaat kavgalarından, siyasi malzeme olmaktan çıkarıldı ve bugün Türk Kızılayı 60 ülkede yardım operasyonlarını, kurtarma operasyonlarını, kazalardan, sel baskınlarından, depremlerden yokluktan, yoksunluktan ıstırap çeken toplumların, ülkelerin imdadına yetişir bir kuruluşumuz haline gelmiştir” dedi.
Van depreminden sonra yaşananlara da değinen bakan Yıldırım, depremden çok kısa bir süre sonra başbakan Erdoğan ve 6 bakanın Van’a vardığını ifade ederek “Türk Kızılayı çadırları, tırları çoktan yola koymuştu. Ve o gece biz, Van’da oluşturduğumuz hava köprüsü ile Van Havaalanı gece uçuşlarına kapalı olmasına rağmen aldığımız tedbirlerle, teknik desteklerle sabaha kadar uçakların biri indi, biri kalktı. Güçlü devlet budur. Milletine değer veren, zor gününde yanında olan devlet budur. Biz bunu sadece Van’da yapmadık. Kızılay ve Türkiye Cumhuriyeti, Libya’da 2 günde 30 bin vatandaşını destan yazarcasına ateş çemberinden alıp, burnu bile kanamadan Türkiye’ye getiren, onun yanında 32 ülkenin vatandaşını da tahliye eden bir Türkiye gördü bu ülke. Herkese şapka çıkartan bir operasyonu da başarıyla yapan bir Türkiye var. Türk insanının hasletidir bu. Türk insanı zorda olana, darda olana yardıma ihtiyacı olana “Kimse yok mu” diyene sırtını dönen bir millet değildir. İşte bu nedenledir ki İran’da deprem oluyor, İranlı yetkililerin daha haberi olmadan, oraya intikal etmeden Türk Kızılayı’nı görüyorsunuz” dedi.
Türk Kızılayı’nın kendine verilen görevi her zaman cansiperane bir şekilde yapacağına inandığını ifade eden bakan Yıldırım, bunun sonuçlarını da bugünden gördüklerini belirtti.
Somali’de yaşananları örnek gösteren Yıldırım, başbakan Erdoğan’ın ülkeyi ziyaretinin ardından dünya ülkelerinin Somali’yi hatırladığını dile getirdi. Türkiye’nin Somali’ye 500 milyon lira destek verdiğini sözlerine ekleyen Yıldırım, bu rakamın bütün Birleşmiş Milletler ülkelerinin desteğinin 2 katı olduğunu söyledi.
Konuşmasının ardından Kızılay bağışçılarına ödüllerini takdim eden Binali Yıldırım’a da, Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar tarafından desteklerinden dolayı altın madalya verildi.
Kaynak: İHA
Ödül törenine Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Kızılay İstanbul Şube Başkanı İlhami Yıldırım, AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya, AK Parti Adana Milletvekili Necati Çetinkaya, Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, Üsküdar Kaymakamı Mustafa Güler, TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, Türk Ekonomi Bankası Bireysel ve Özel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Mendi ve birçok iş adamı katıldı.
Tören de bir konuşma yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım Kızılay’ın geçmişinden bahsederek “1,5 asırlık bir geçmişi olan bu hayır kurumumuz zaman zaman bazı sıkıntılı dönemler yaşamasına rağmen genelde bu kırmızı hilali, bir merhamet, bir dostluk, bir kardeşlik bayrağı olarak, 7 denizlerde, 5 kıtada dalgalandırmayı her zaman başarmıştır” dedi.
Geçtiğimiz 10 yılın ilk yıllarında Türkiye’de yaşanan sosyoekonomik sorunlardan dolayı bütün kurumların yara aldığına değinen Yıldırım “2000-2001 krizi herkesin moralini bozmuş ve geleceğe yönelik insanımızın da, kurumlarımızın da ümitlerini yok etmiştir. Böyle bir ortamda AK Parti olarak göreve başladığımızda tekrar ülkemizin gelecek yıllara büyük hedefler koymasını milletimize çok daha aydınlık bir gelecek vaadimizin gereği olarak kaybolan heyecanı tekrar oluşturduk. Bunu nasıl oluşturduk? Milletimizin bize sağladığı destekle, ülkede elde edilen güven ve istikrar sayesinde sağladık. Bu güven ve istikrar, geçen 10 yılda ülkemize milli gelirde 3 kat artış, ihracatta 3 kat artış, bölünmüş yollarda 3 kat artış, havacılıkta 5 kat artış, iletişimde Afrika seviyesinden Avrupa’nın ilk 10 ülkesi arasında ön sıralarda yer almayı başarabilen, yüksek hızlı tren özlemiyle 50 yıldır yanıp tutuşan Türkiye’nin dünyada 8’inci, Avrupa’da 6’ncı yüksek hızlı tren işleten ülke haline gelmesi olarak bu günlere geldik. Sağlıkta dünyada örnek alınan bir ülke, eğitimde yapılan reformlar ve daha birçok hizmetler. Buradan şunu ifade etmek istiyorum; Türk Kızılayı da o günlerde yönetim zafiyeti dolayısıyla 1,5 asırlık kuruluş maalesef, iç çekişmelerle neredeyse itibarını tüketecek noktaya gelmiştir. Ama sayın başbakanımız “Bu kuruluşu Türk insanının, Türk milletinin inancının, yardımseverliğinin, dardakine, zordakine kol kanat germenin bayrağını taşıyacak bir kuruluş haline getirmek için ne lazımsa onu yapalım” dedi.
Ve Türk Kızılayı, yönetim çekişmelerinden, menfaat kavgalarından, siyasi malzeme olmaktan çıkarıldı ve bugün Türk Kızılayı 60 ülkede yardım operasyonlarını, kurtarma operasyonlarını, kazalardan, sel baskınlarından, depremlerden yokluktan, yoksunluktan ıstırap çeken toplumların, ülkelerin imdadına yetişir bir kuruluşumuz haline gelmiştir” dedi.
Van depreminden sonra yaşananlara da değinen bakan Yıldırım, depremden çok kısa bir süre sonra başbakan Erdoğan ve 6 bakanın Van’a vardığını ifade ederek “Türk Kızılayı çadırları, tırları çoktan yola koymuştu. Ve o gece biz, Van’da oluşturduğumuz hava köprüsü ile Van Havaalanı gece uçuşlarına kapalı olmasına rağmen aldığımız tedbirlerle, teknik desteklerle sabaha kadar uçakların biri indi, biri kalktı. Güçlü devlet budur. Milletine değer veren, zor gününde yanında olan devlet budur. Biz bunu sadece Van’da yapmadık. Kızılay ve Türkiye Cumhuriyeti, Libya’da 2 günde 30 bin vatandaşını destan yazarcasına ateş çemberinden alıp, burnu bile kanamadan Türkiye’ye getiren, onun yanında 32 ülkenin vatandaşını da tahliye eden bir Türkiye gördü bu ülke. Herkese şapka çıkartan bir operasyonu da başarıyla yapan bir Türkiye var. Türk insanının hasletidir bu. Türk insanı zorda olana, darda olana yardıma ihtiyacı olana “Kimse yok mu” diyene sırtını dönen bir millet değildir. İşte bu nedenledir ki İran’da deprem oluyor, İranlı yetkililerin daha haberi olmadan, oraya intikal etmeden Türk Kızılayı’nı görüyorsunuz” dedi.
Türk Kızılayı’nın kendine verilen görevi her zaman cansiperane bir şekilde yapacağına inandığını ifade eden bakan Yıldırım, bunun sonuçlarını da bugünden gördüklerini belirtti.
Somali’de yaşananları örnek gösteren Yıldırım, başbakan Erdoğan’ın ülkeyi ziyaretinin ardından dünya ülkelerinin Somali’yi hatırladığını dile getirdi. Türkiye’nin Somali’ye 500 milyon lira destek verdiğini sözlerine ekleyen Yıldırım, bu rakamın bütün Birleşmiş Milletler ülkelerinin desteğinin 2 katı olduğunu söyledi.
Konuşmasının ardından Kızılay bağışçılarına ödüllerini takdim eden Binali Yıldırım’a da, Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar tarafından desteklerinden dolayı altın madalya verildi.