'Komisyon'dan çekiliriz' restine Burhan Kuzu'dan hodri meydan
Burhan Kuzu: Masadan çekilmek istiyorsanız hiç durmayın... Yeni bir komisyon oluşturup yola devam ederiz... Bunlar iyice azıttı
BDP-PKK kucaklaşmasının ardından gündeme gelen 'dokunulmazlıkların kaldırılması' tartışması büyüyor. 'Dokunulmazlıklarımız kaldırılırsa Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan çekiliriz' resti çeken BDP yönetimine, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'dan 'hodri meydan. Kuzu, şunları söyledi:
- AK Parti, BDP'li vekillerin dokunulmazlığını kaldırma konusunda kararlı mı?
Bakın toplum BDP'lilerin önceki yaklaşımlarını da tasvip etmemiş, ama tolore etmişti. BDP'lilerin teröristlerin cenaze törenlerine katılmalarını, 'Sayın Öcalan' demelerini, hep tolore etmeye çalıştı. Son olay, bardağı taşıran damla oldu.. Halk, gittiğimiz her yerde bu görüntülere büyük tepki gösteriyor, gereğinin yapılmasını istiyor. Dağdaki o kucaklaşma manzarası yenilir yutulur gibi değil. Aslında BDP de bütün bunları 'Partimizi kapatın' diye adeta yalvarırcasına yapıyor. Yani demokratik siyaset gibi dertlerdi yok. Zaten Meclis'le alakaları yok.
Talimat değil suç duyurusu
- Başbakan'ın 'Yargıya zaten gerekeni söyledik, yargı da gereğini yapıyor, biz de parlamentoda gereği neyse onu yapacağız' sözleri bir gaf mı?
'Yargıya söyledim' lafı, talimat anlamında değildir. 'Söyledim' demek, 'şimdi söylüyorum, suç duyurusu yapıyorum' anlamındadır.
Yeni komisyonla yola devam
- BDP Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan çekilirse, mevcut komisyon dağılmaz mı?
Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in başkanlığında kurulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışma usulleri, dört partinin mutabakatı ile oluşturulmuştu. Bu usuller arasında, siyasi partilerden birinin çekilmesi halinde komisyonun görevinin sona ereceği de yer alıyor. Usuller arasında ayrıca, komisyon kararlarının dört partinin mutabakatı ile alınacağı hükmü de bulunuyor. Eğer BDP çekilirse, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun görevi kendiliğinden sona erer ve dağılır. Ancak, bu hayatın sonu anlamına da gelmez. AK Parti olarak, CHP ve MHP'nin katılımıyla veya bu partilerden birinin katılımıyla yeni bir komisyon oluşturur ve yeni Anayasa için yola devam ederiz.
Zaten karşımızda masaya oturacak sivil kafa yok
- Dokunulmazlıkların kaldırılması, yaşanan sorunlara çözüm sağlayacak mı?
Toplumda infial uyandıran konularda dokunulmazlıklar kaldırılır. Bunun dünyada örnekleri de var. Bir takım olaylar, toplumda şok etkisi yaratıyorsa, Meclis bunu dikkate almak zorundadır. BDP'nin 'mağdur edebiyatı' yapması da doğru değil. Ha, bunlar çözüm mü? O başka mesele. BDP Genel Başkanı'nın 'Dokunulmazlıkları kaldırsınlar, güçleri yetiyorsa' gibi sözler etmesi ise külhanbeylikten başka bir şey değil.
- BDP; Anayasa müzakerelerinden de kalkacağını söylüyor?
BDP, siyaseti çözüm olarak gören anlayıştan çok uzak. Zaten karşımızda masaya oturacak sivil kafa da yok. 'Müzakerelerden çekiliriz' diyorlar. Laf mı bu? Masadan kalkmak istiyorsan kalkarsın, hiç önemli değil. Toplumda infial uyandıran bir tablo var, bunu kimse görmezlikten gelemez. Mesele bu kadar basit. Sivil siyaset yapacaksa yeri belli Meclis, adres dağ değil! Zaten azıcık daha yukarı çıksa terörist olacak. Az kaldı.. BDP'li vekillerle ilgili Meclis'e ulaşmış 600'e yakın dosya var. Gerginlik olmasın diye işlem yapılmamış. Ama Meclis makul davrandıkça azıttılar, ipe sapa gelmez hareketlerin içine girdiler. Çünkü dağ kadrosu 'gir' dediği zaman giriyor, 'çık' dediği zaman çıkıyorlar. Sen sivil olarak davranamadıktan sonra Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda bulunsan ne olur, bulunmasan ne olur?
- AK Parti, BDP'li vekillerin dokunulmazlığını kaldırma konusunda kararlı mı?
Bakın toplum BDP'lilerin önceki yaklaşımlarını da tasvip etmemiş, ama tolore etmişti. BDP'lilerin teröristlerin cenaze törenlerine katılmalarını, 'Sayın Öcalan' demelerini, hep tolore etmeye çalıştı. Son olay, bardağı taşıran damla oldu.. Halk, gittiğimiz her yerde bu görüntülere büyük tepki gösteriyor, gereğinin yapılmasını istiyor. Dağdaki o kucaklaşma manzarası yenilir yutulur gibi değil. Aslında BDP de bütün bunları 'Partimizi kapatın' diye adeta yalvarırcasına yapıyor. Yani demokratik siyaset gibi dertlerdi yok. Zaten Meclis'le alakaları yok.
Talimat değil suç duyurusu
- Başbakan'ın 'Yargıya zaten gerekeni söyledik, yargı da gereğini yapıyor, biz de parlamentoda gereği neyse onu yapacağız' sözleri bir gaf mı?
'Yargıya söyledim' lafı, talimat anlamında değildir. 'Söyledim' demek, 'şimdi söylüyorum, suç duyurusu yapıyorum' anlamındadır.
Yeni komisyonla yola devam
- BDP Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan çekilirse, mevcut komisyon dağılmaz mı?
Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in başkanlığında kurulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışma usulleri, dört partinin mutabakatı ile oluşturulmuştu. Bu usuller arasında, siyasi partilerden birinin çekilmesi halinde komisyonun görevinin sona ereceği de yer alıyor. Usuller arasında ayrıca, komisyon kararlarının dört partinin mutabakatı ile alınacağı hükmü de bulunuyor. Eğer BDP çekilirse, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun görevi kendiliğinden sona erer ve dağılır. Ancak, bu hayatın sonu anlamına da gelmez. AK Parti olarak, CHP ve MHP'nin katılımıyla veya bu partilerden birinin katılımıyla yeni bir komisyon oluşturur ve yeni Anayasa için yola devam ederiz.
Zaten karşımızda masaya oturacak sivil kafa yok
- Dokunulmazlıkların kaldırılması, yaşanan sorunlara çözüm sağlayacak mı?
Toplumda infial uyandıran konularda dokunulmazlıklar kaldırılır. Bunun dünyada örnekleri de var. Bir takım olaylar, toplumda şok etkisi yaratıyorsa, Meclis bunu dikkate almak zorundadır. BDP'nin 'mağdur edebiyatı' yapması da doğru değil. Ha, bunlar çözüm mü? O başka mesele. BDP Genel Başkanı'nın 'Dokunulmazlıkları kaldırsınlar, güçleri yetiyorsa' gibi sözler etmesi ise külhanbeylikten başka bir şey değil.
- BDP; Anayasa müzakerelerinden de kalkacağını söylüyor?
BDP, siyaseti çözüm olarak gören anlayıştan çok uzak. Zaten karşımızda masaya oturacak sivil kafa da yok. 'Müzakerelerden çekiliriz' diyorlar. Laf mı bu? Masadan kalkmak istiyorsan kalkarsın, hiç önemli değil. Toplumda infial uyandıran bir tablo var, bunu kimse görmezlikten gelemez. Mesele bu kadar basit. Sivil siyaset yapacaksa yeri belli Meclis, adres dağ değil! Zaten azıcık daha yukarı çıksa terörist olacak. Az kaldı.. BDP'li vekillerle ilgili Meclis'e ulaşmış 600'e yakın dosya var. Gerginlik olmasın diye işlem yapılmamış. Ama Meclis makul davrandıkça azıttılar, ipe sapa gelmez hareketlerin içine girdiler. Çünkü dağ kadrosu 'gir' dediği zaman giriyor, 'çık' dediği zaman çıkıyorlar. Sen sivil olarak davranamadıktan sonra Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda bulunsan ne olur, bulunmasan ne olur?