Rektör Seyit Aydın’dan Taban Puan Açıklaması

Üniversiteler öğrenci alırken mutlaka seçme olması gerektiğini vurgulayan Aydın, eğitim ve öğretimle ilgili soruların her zaman gündeme gelebileceğini belirterek, “Son günlerde sıkça sorulan soruda taban puanı dediğimiz baraj puanın 165’e düşürülmesi veya arttırılması veya kaldırılması gündemde. Şimdi taban puanı ve baraj puanın olması gerekiyor. Bu sene için zaten gençler bunu bilerek imtihana giriyorlar. Neticede bu seneki netice ile buna göre değerlendirmeleri icap ediyor. Sonrasında ki kararlar tabii ki verilir, değerlendirmeler yapılır. Yüksek Öğretim Kurumu değerlendirme yapar ve karar verilir” dedi.

Baraj puanının olması gerektiğinin altını çizen Rektör Aydın, “Ama çok özel durumlarda çeşitli branşlar var. Bunlara zarar veriyor diyebiliriz. Onlarda haklı tabi onlarında itirazı olabilir. Mesela çocuk milli sporcudur ama barajı geçememiştir. Beden eğitimi veya antrenörlük yahut spor yöneticiliği bölümü belki fazlasıyla hak ediyordur. Baraj puanı yüzünden giremiyordur. Buralarda bir esneklik olabilir. Bütün bunlar Yüksek Öğretim Kurumumuzun değerlendireceği şeylerdir. Bu sene için bu prosedür konulmuşsa bu sene değiştirileceğinin çokta iyi olmayacağı kargaşa olacağını zannediyoruz” diye konuştu.

Bu yılki baraj puanında bir değişiklik istemediklerini açıklayan Prof. Dr. Aydın, şunları kaydetti: “Yalnız ilerleyen zamanlarda veya ilerleyen yıllar içinde çok farklı düşünme şansı için en basitinden bu söylediğimiz belki çok kabiliyetli çocuk belli branşlarda ama barajı geçememiştir. Bunların üzerinde durulabilir. Bunlar tabi ki fiziksel olursa bizim tarafımızdan sayılır ve ayrıca Yüksek Öğretim Kurumumuzda değerlendirilecektir.”

180 ile 165 arası veya 150 veya 180 gibi bir barajın mutlaka olması gerektiğinin üzerinde duran Aydın, şöyle konuştu:

“Üniversitelerin kontenjanları veya da alabilecekleri kapasite Üniversitelerimizin gelecekteki durumu dikkate alınarak yeniden planlanması icap edilebilir. Doğrudur Üniversitelerimizde açık kontenjan kalacaksa ve 180 olması halinde bunun tabi yeniden değerlendirmesi gerekir. İlerleyen zamanda Üniversitelerimizde açık kalmayacak şekilde bize göre gençlerinde Üniversitelerinde yeniden değerlendirmesi gerekebilir.”

Baraj puanını düşürülmesi durumunda eğitim seviyesinde de düşmelerin görülebileceğini kaydeden Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizdeki seçme yerleştirme imtihanı yani Öğrenci Seçme ve Yerleştire sınavları her zaman değişiyor. Bizim seçmelerimiz çok iyi seçme yani çok da yeterli diyebiliriz. İşte sistemde bazı şeyler belki tenkit edilebilir. Ama bizde muhakkak bir seçme lazım ve bizdeki seçmede öyle yabana atılır bir seçme değil. Gerçekten bir seçme var. Bizde bu seçme esnasında çok geride kalmış çocukların Üniversiteye girmesi problem teşkil edebilir mi? Evet edebilir. Onu da inkar etmemek lazım. Bizim Meslek Yüksek Okullarımızın yatay geçişi var. Buralarda gençlerimizde problem yaşayanları görüyoruz. Hepsi değil tabi ki de ama problem yaşayanları gördüğümüzde bir gerçek. İmtihansız gelip imtihansız mezun olmak isteyen çocuklar oluyor. İmtihansız mezun olamayınca da bu sefer seneleri uzatıyor yani iki senede mezun olacak yerde dört beş seneye kadar götürebiliyor. Bu tabi hazırlıksız, eğitimsiz gelmenin sıkıntıları neticede muhakkak bir seçme lazım seçmenin seviyesinde hem üniversitelerimizin kontenjan ihtiyaçları hem gençlerin genel seviyesi. Hem de bizim seçme sistemimize göre her sene yeniden belirlenebilir. Bu hususta her sene yeniden çalışılabilir. Ama seçmesiz olmaz.”