CHP Manisa Milletvekili Sakine Öz'den Açıklama
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa Milletvekili Sakine Öz, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun bugün Gediz Havzası Koruma Eylem Planı ile ilgili bilgi almak ve toplantı yapmak üzere Manisa’ya geleceğini belirterek, “Bakan Eroğlu, Manisa’ya gelerek Manisa Kebabı yiyip gitmesin. Gediz Havzası için somut adımlar atmadan başkente dönmesin” dedi.
Sakine Öz, Eroğlu’nun ziyareti çerçevesinde Gediz Nehrinin ve Gediz Ovasının Manisalılar için ne anlama geldiğini bir kez daha değerlendirmek istediğini söyledi.
"Gediz havzasında yaklaşık 800 bin civarında hemşehrimiz yaşamakta ve bu havzada tarımsal faaliyette bulunulmaktadır" diyen Öz, Gediz ovasının hem ülkemizin hem de dünyanın en verimli topraklarına sahip olduğunu söyledi.
Bu topraklarda ülke ekonomisi için önem taşıyan endüstri bitkileri yetiştiğini anlatan Öz, şöyle konuştu: "Başta üzüm olmak üzere pamuk, mısır, Gediz ovasında ekonomik olarak üretilmektedir. Ayrıca Gediz havzası içerisinde kiraz ve çilek olmak üzere meyvecilik de önemli yer tutmaktadır. Bu kadar verimli toprakların korunup gelecek nesillere aktarılması çok büyük önem arz etmektedir."
Gediz Nehri ve Gediz Ovasını içine alan Gediz Havzasının bugün bir kirlilik tehdidi altında olduğunu anlatan Öz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Havza içinde yer alan sanayi tesisleri, organize sanayi bölgelerinin atıkları havza için büyük tehdit oluşturmaktadır. Havza içerisinde Nehre yakın bölgelerde kurulmuş olan Organize Sanayi Bölgelerinin ve sanayi tesislerinin havzaya verdiği zarar ciddi boyutlardadır. Başta dericilik ve tekstil sektörünün kimyasal atıkları Gediz nehrine karışarak nehri önemli ölçüde kirletmektedir. Nehirden alınan örnekler üzerinde yapılan analizlerde, ağır metal değerleri olması gerekenin kat kat üzerinde çıkmaktadır."
Kemalpaşa organize sanayi artıklarının da Nif Çayına karışmak suretiyle kirliliğe neden olduğunu belirten Öz, sözlerini şöyle tamamladı: "Ayrıca, havza üzerinde bulunan yerleşim yerlerindeki evsel atık ve atık sularını boşaltan yerleşim yerleri de havzayı kirletmektedir. Bazı belediyelerimiz mevzuat yüzünden bazısı kaynak yetersizliğinden katı atık ayrıştırma tesislerini ve atık su arıtma tesislerinin yapımına başlayamamış veya bitirememiştir. Kula’da bulunan özel sektöre ait katı atık bertaraf tesisinin durumu civar köylerde yaşayan insanları tedirgin etmektedir. Bu tesisle ilgili çevre köylere yurt dışından tehlikeli atıklar getirilip depolandığı iddia edilmektedir. Bu iddialarla ilgili doyurucu bir açıklama yapılmamıştır.”
Kaynak: İHA
"Gediz havzasında yaklaşık 800 bin civarında hemşehrimiz yaşamakta ve bu havzada tarımsal faaliyette bulunulmaktadır" diyen Öz, Gediz ovasının hem ülkemizin hem de dünyanın en verimli topraklarına sahip olduğunu söyledi.
Bu topraklarda ülke ekonomisi için önem taşıyan endüstri bitkileri yetiştiğini anlatan Öz, şöyle konuştu: "Başta üzüm olmak üzere pamuk, mısır, Gediz ovasında ekonomik olarak üretilmektedir. Ayrıca Gediz havzası içerisinde kiraz ve çilek olmak üzere meyvecilik de önemli yer tutmaktadır. Bu kadar verimli toprakların korunup gelecek nesillere aktarılması çok büyük önem arz etmektedir."
Gediz Nehri ve Gediz Ovasını içine alan Gediz Havzasının bugün bir kirlilik tehdidi altında olduğunu anlatan Öz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Havza içinde yer alan sanayi tesisleri, organize sanayi bölgelerinin atıkları havza için büyük tehdit oluşturmaktadır. Havza içerisinde Nehre yakın bölgelerde kurulmuş olan Organize Sanayi Bölgelerinin ve sanayi tesislerinin havzaya verdiği zarar ciddi boyutlardadır. Başta dericilik ve tekstil sektörünün kimyasal atıkları Gediz nehrine karışarak nehri önemli ölçüde kirletmektedir. Nehirden alınan örnekler üzerinde yapılan analizlerde, ağır metal değerleri olması gerekenin kat kat üzerinde çıkmaktadır."
Kemalpaşa organize sanayi artıklarının da Nif Çayına karışmak suretiyle kirliliğe neden olduğunu belirten Öz, sözlerini şöyle tamamladı: "Ayrıca, havza üzerinde bulunan yerleşim yerlerindeki evsel atık ve atık sularını boşaltan yerleşim yerleri de havzayı kirletmektedir. Bazı belediyelerimiz mevzuat yüzünden bazısı kaynak yetersizliğinden katı atık ayrıştırma tesislerini ve atık su arıtma tesislerinin yapımına başlayamamış veya bitirememiştir. Kula’da bulunan özel sektöre ait katı atık bertaraf tesisinin durumu civar köylerde yaşayan insanları tedirgin etmektedir. Bu tesisle ilgili çevre köylere yurt dışından tehlikeli atıklar getirilip depolandığı iddia edilmektedir. Bu iddialarla ilgili doyurucu bir açıklama yapılmamıştır.”