SGK Başkanı Acar: E-reçete İçin 60 Bin Hekim Şifre Aldı
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Fatih Acar, 1 Temmuz’da uygulanmaya başlanacak e-reçete ile ilgili bugüne kadar 60 bin hekimin şifre aldığını açıkladı.
“Tüm hekimler 1 Temmuz’a kadar şifrelerini alsınlar ve artık e-reçete yazmaya başlasınlar.” diyen Acar, geçiş döneminde oluşabilecek bazı aksaklıklar olabileceğini söyledi.
Acar, 1 Temmuz'da e – reçete sistemine geçmekle birlikte belli bir süre eskiden olduğu gibi manuel reçeteler de yazılabileceğini kaydetti.
SGK Başkanı Fatih Acar, e-reçete ve avuç içi damar izi yöntemiyle ilgili basın toplantısı düzenledi.
Acar, E-reçeteyi, reçetelerin hekim tarafından yazıldığı aşamadan itibaren elektronik ortamda oluşturularak MEDULA sistemi üzerinden eczanelere gönderilmesi olarak tanımladı. Bu sayede bir milyon 300 bin reçete ve eki belgeler için kullanılan kağıttan tasarruf sağlanacağını aktaran Acar; sistem sayesinde, arşiv ihtiyacının ortadan kalkacağını, hastanın eczanede bekleme süresinin kısalacağını, elektronik ortamdan yapılacak takip nedeniyle suiistimal ve usulsüzlüklerin ortadan kalkacağını aktardı. Acar, “Hastaların diğer bilgileri yanında kullandığı ilaçlar da sistematik olarak kayıt altına alınmış olacak. Hekimin bilgisi ve kontrolü dışında o hekime ait reçete üretilemeyecektir.” diye konuştu.
Acar, e-reçetenin uygulanmayacağı kısmı işyeri hekimleri, kurum hekimleri, MEDULA hastane sistemini kullanmayan sağlık kurumları, eczacı tarafından hastanede hazırlanan ilaçlar (majistral ilaçlar), Türk Eczacılar Birliği tarafından yurt dışından getirilen ilaçlar, yurtdışı sigortalıları olarak sıraladı. Ayrıca, MEDULA hastane sisteminden provizyon alınamaması durumunda reçetelerin manuel olarak oluşturulmaya ve eczane tarafından eskiden olduğu gibi karşılanmaya devam edeceğini aktardı. Acar, sisteme geçilmeden önce Eskişehir, Konya, İstanbul ve Türkiye genelinde yapılan pilot çalışmanın sonuçlarını da paylaştı. Buna göre e-reçetelerin yüzde 79,54’ünü aile hekimlikleri, yüzde 5,27’sini devlet hastaneleri, yüzde 14,54’ünü özel hastaneler, yüzde 0,63’ünü ise üniversite hastaneleri oluşturdu. MEDULA sistemine kaydedilen toplam e –reçetelerin yüzde 24,35’i (269 bin 620) eczanelerden karşılandı. BUGÜNE KADAR 60 BİN HEKİM ŞİFRE ALDI 1 Temmuz itibariyle tüm Türkiye’de e-reçeteye geçileceğini vurgulayan Acar, şöyle devam etti: “Bunun altını bir kez daha çiziyorum. Tüm hastanelerimizde reçetelerin bu tarihten itibaren elektronik olarak düzenlenmesi gerekmektedir. Bu nedenle tüm ilgililerin bu hususa özen göstermesi özellikle doktor arkadaşlarımızın şifre alım işlemlerini tamamlaması son derece önemi bir konudur. Bugüne kadar 60 bine yakın hekimiz bizden şifre almıştır. Kalan hekimlerimizin de (yani hekim sayımız toplamda 120 bin, ama bunların aktif olanı düşünüldüğünde bir miktar daha az olabilir) şifrelerini elektronik ortamda alarak, 1 Temmuz’dan itibaren e-reçete uygulaması başlatmaları özellikle önem arz ediyor.” Acar, sisteme entegre olan devlet hastanelerinde uygulamanın devam edeceğini, diğerlerinde ise sistem alt yapısı tamamlandıkça süreç içerisine geçileceğini söyledi.
AKSAKLIK HALİNDE REÇETELER KAĞIT ORTAMINDA DÜZENLENECEK Acar, MEDULA sisteminde aksaklık yaşanması halinde reçetelerin kağıt ortamında düzenlenmeye devam edeceğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: “Sonuçta çok önemli, tarihi bir projeyi hayata geçiriyorsunuz. Dolayısı ile zaman zaman sıkıntılar, sistem arızaları, doktorların sistem adaptasyonunda yaşamış oldukları zorluklar, hekimlerimizin uyum sorunları, yaşanan teknik sorunlar, hastane bilgi sistemlerinin yazılımlarında yaşanabilecek sorunlar ve benzeri nedenlerle hasta mağduriyetleri oluşmaması bakımında, biz 1 Temmuz itibariyle e – reçete sistemine geçiyoruz ama belli bir süre (bu periyodu takip edeceğiz) eskiden olduğu gibi manuel reçeteler de yazılabilecek. Ama 1 Temmuz tarihi bizim için son derece önemli bir tarihtir.” Bu entegrasyon sürecinin Aralık 2012 tarihine kadar devam edeceğini kaydeden Acar, “Temel hedefimiz 1 Ocak 2013’ten itibaren sistemin artık sağlıklı bir şekilde tüm Türkiye’de yürümeye başlamasıdır.” ifadesini kullandı. MÜNFERİT BAZI SIKINTILAR YAŞANABİLİR 1 Temmuz’dan itibaren münferit bazı sıkıntılar yaşanabileceğine dikkat çeken Acar, “Bunları büyütmemek gerekiyor. Çünkü, bunlar tarihi adımlardır. E-reçete uygulaması, dünyanın çok gelişmiş ülkelerinde sınırlı uygulaması olan bir sistemdir ama biz onların da ötesine geçerek sistemin sağlıklı bir şekilde yürümesini sağlamaya çalışıyoruz. Bu tarihi adımları atarken zaman zaman teknik sıkıntılar olabilir. O konularda da münferit olay yaşanırsa da vatandaşlarımızdan bu konuda sağduyulu olmalarını, sabırlı olmalarını istirham ediyorum.” dedi.
AVUÇ İÇİ DAMAR UYGULAMASI Avuç içi damar uygulaması hakkında da bilgi veren Acar, özellikle bazı özel sağlık kurumlarının TC kimlik numarası kullanarak, kurumdan uygun olmayan ödemeler aldığının tespit edildiğini aktardı. Bu durumu önlemek için bir yıldır pilot uygulama başlatıldığını hatırlatan Acar, “Artık 1 Temmuz itibariyle de bunun Türkiye sathında startını veriyoruz. Temmuz ayının ilk haftasında Konya ilinde tüm özel sağlık hizmet sunucularında bu uygulamaya başlıyoruz. Eylül ayı içerisinde en az 20 ilimizde (bunu özellikle sağlık alanında yaşadığımı suiistimallerin haritasını da çıkarmak suretiyle) bunu yaygınlaştırıyoruz. 31.12.2012 tarihine kadar da tüm Türkiye’de bu avuç içi damar izi uygulamasını hayata geçirerek bu alanda yaşadığımız bir takım suiistimalleri tamamen ortadan kaldırmış oluyoruz.” diye konuştu.
Acar konuşmasının ardından avuç içi damar uygulamasını ve e- reçeteyi uygulamalı olarak basın mensuplarına gösterdi. Ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Eczanelerin, etken maddeye göre ilacı vermesi ile ilgili bir çalışma yürüttüklerini doğrulayan Acar, “Ama 1 Temmuz’dan itibaren uygulamaya geçecek yeni sistemde böyle bir şey söz konusu değil. Etken madde ile ilgili bir düzenleme yok. Eskiden olduğu gibi doktorlarımız ilaçlarını sistemden yazacaklar ve yazılan ilaçlar eczaneler tarafından verilecek.” diye belirtti.
Aile hekimlikleri dışında 1 Temmuz’dan itibaren devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri ve özel hastanelerin yüzde kaçının e- reçete sistemine geçeceğinin sorulması üzerine Acar, “Tarih olarak bakıldığı zaman bu zor bir işlem değil. Sonuçta hekim şifre alacak, sisteme girecek. Yazılımlar tamam, teknik alt yapı tamam. Dolayısı ile biz diyoruz ki, tüm hekimler 1 Temmuz’a kadar şifrelerini alsınlar ve artık e- reçete yazmaya başlasınlar. Yani bu özel hastaneler için de geçerli, üniversite hastaneleri için de geçerli, aile hekimlikleri için de geçerli, devlet hastaneleri için de geçerli. Sadece devlet hastanelerinde hastane toplam sayısı içinde yoğunluk olarak fazla miktarda olduğu için buralarda 1 Temmuz’a kadar yetiştirilemezse, biraz daha esneklik vermiş olduk.” açıklamasını yaptı .
Acar, 1 Temmuz'da e – reçete sistemine geçmekle birlikte belli bir süre eskiden olduğu gibi manuel reçeteler de yazılabileceğini kaydetti.
SGK Başkanı Fatih Acar, e-reçete ve avuç içi damar izi yöntemiyle ilgili basın toplantısı düzenledi.
Acar, E-reçeteyi, reçetelerin hekim tarafından yazıldığı aşamadan itibaren elektronik ortamda oluşturularak MEDULA sistemi üzerinden eczanelere gönderilmesi olarak tanımladı. Bu sayede bir milyon 300 bin reçete ve eki belgeler için kullanılan kağıttan tasarruf sağlanacağını aktaran Acar; sistem sayesinde, arşiv ihtiyacının ortadan kalkacağını, hastanın eczanede bekleme süresinin kısalacağını, elektronik ortamdan yapılacak takip nedeniyle suiistimal ve usulsüzlüklerin ortadan kalkacağını aktardı. Acar, “Hastaların diğer bilgileri yanında kullandığı ilaçlar da sistematik olarak kayıt altına alınmış olacak. Hekimin bilgisi ve kontrolü dışında o hekime ait reçete üretilemeyecektir.” diye konuştu.
Acar, e-reçetenin uygulanmayacağı kısmı işyeri hekimleri, kurum hekimleri, MEDULA hastane sistemini kullanmayan sağlık kurumları, eczacı tarafından hastanede hazırlanan ilaçlar (majistral ilaçlar), Türk Eczacılar Birliği tarafından yurt dışından getirilen ilaçlar, yurtdışı sigortalıları olarak sıraladı. Ayrıca, MEDULA hastane sisteminden provizyon alınamaması durumunda reçetelerin manuel olarak oluşturulmaya ve eczane tarafından eskiden olduğu gibi karşılanmaya devam edeceğini aktardı. Acar, sisteme geçilmeden önce Eskişehir, Konya, İstanbul ve Türkiye genelinde yapılan pilot çalışmanın sonuçlarını da paylaştı. Buna göre e-reçetelerin yüzde 79,54’ünü aile hekimlikleri, yüzde 5,27’sini devlet hastaneleri, yüzde 14,54’ünü özel hastaneler, yüzde 0,63’ünü ise üniversite hastaneleri oluşturdu. MEDULA sistemine kaydedilen toplam e –reçetelerin yüzde 24,35’i (269 bin 620) eczanelerden karşılandı. BUGÜNE KADAR 60 BİN HEKİM ŞİFRE ALDI 1 Temmuz itibariyle tüm Türkiye’de e-reçeteye geçileceğini vurgulayan Acar, şöyle devam etti: “Bunun altını bir kez daha çiziyorum. Tüm hastanelerimizde reçetelerin bu tarihten itibaren elektronik olarak düzenlenmesi gerekmektedir. Bu nedenle tüm ilgililerin bu hususa özen göstermesi özellikle doktor arkadaşlarımızın şifre alım işlemlerini tamamlaması son derece önemi bir konudur. Bugüne kadar 60 bine yakın hekimiz bizden şifre almıştır. Kalan hekimlerimizin de (yani hekim sayımız toplamda 120 bin, ama bunların aktif olanı düşünüldüğünde bir miktar daha az olabilir) şifrelerini elektronik ortamda alarak, 1 Temmuz’dan itibaren e-reçete uygulaması başlatmaları özellikle önem arz ediyor.” Acar, sisteme entegre olan devlet hastanelerinde uygulamanın devam edeceğini, diğerlerinde ise sistem alt yapısı tamamlandıkça süreç içerisine geçileceğini söyledi.
AKSAKLIK HALİNDE REÇETELER KAĞIT ORTAMINDA DÜZENLENECEK Acar, MEDULA sisteminde aksaklık yaşanması halinde reçetelerin kağıt ortamında düzenlenmeye devam edeceğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: “Sonuçta çok önemli, tarihi bir projeyi hayata geçiriyorsunuz. Dolayısı ile zaman zaman sıkıntılar, sistem arızaları, doktorların sistem adaptasyonunda yaşamış oldukları zorluklar, hekimlerimizin uyum sorunları, yaşanan teknik sorunlar, hastane bilgi sistemlerinin yazılımlarında yaşanabilecek sorunlar ve benzeri nedenlerle hasta mağduriyetleri oluşmaması bakımında, biz 1 Temmuz itibariyle e – reçete sistemine geçiyoruz ama belli bir süre (bu periyodu takip edeceğiz) eskiden olduğu gibi manuel reçeteler de yazılabilecek. Ama 1 Temmuz tarihi bizim için son derece önemli bir tarihtir.” Bu entegrasyon sürecinin Aralık 2012 tarihine kadar devam edeceğini kaydeden Acar, “Temel hedefimiz 1 Ocak 2013’ten itibaren sistemin artık sağlıklı bir şekilde tüm Türkiye’de yürümeye başlamasıdır.” ifadesini kullandı. MÜNFERİT BAZI SIKINTILAR YAŞANABİLİR 1 Temmuz’dan itibaren münferit bazı sıkıntılar yaşanabileceğine dikkat çeken Acar, “Bunları büyütmemek gerekiyor. Çünkü, bunlar tarihi adımlardır. E-reçete uygulaması, dünyanın çok gelişmiş ülkelerinde sınırlı uygulaması olan bir sistemdir ama biz onların da ötesine geçerek sistemin sağlıklı bir şekilde yürümesini sağlamaya çalışıyoruz. Bu tarihi adımları atarken zaman zaman teknik sıkıntılar olabilir. O konularda da münferit olay yaşanırsa da vatandaşlarımızdan bu konuda sağduyulu olmalarını, sabırlı olmalarını istirham ediyorum.” dedi.
AVUÇ İÇİ DAMAR UYGULAMASI Avuç içi damar uygulaması hakkında da bilgi veren Acar, özellikle bazı özel sağlık kurumlarının TC kimlik numarası kullanarak, kurumdan uygun olmayan ödemeler aldığının tespit edildiğini aktardı. Bu durumu önlemek için bir yıldır pilot uygulama başlatıldığını hatırlatan Acar, “Artık 1 Temmuz itibariyle de bunun Türkiye sathında startını veriyoruz. Temmuz ayının ilk haftasında Konya ilinde tüm özel sağlık hizmet sunucularında bu uygulamaya başlıyoruz. Eylül ayı içerisinde en az 20 ilimizde (bunu özellikle sağlık alanında yaşadığımı suiistimallerin haritasını da çıkarmak suretiyle) bunu yaygınlaştırıyoruz. 31.12.2012 tarihine kadar da tüm Türkiye’de bu avuç içi damar izi uygulamasını hayata geçirerek bu alanda yaşadığımız bir takım suiistimalleri tamamen ortadan kaldırmış oluyoruz.” diye konuştu.
Acar konuşmasının ardından avuç içi damar uygulamasını ve e- reçeteyi uygulamalı olarak basın mensuplarına gösterdi. Ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Eczanelerin, etken maddeye göre ilacı vermesi ile ilgili bir çalışma yürüttüklerini doğrulayan Acar, “Ama 1 Temmuz’dan itibaren uygulamaya geçecek yeni sistemde böyle bir şey söz konusu değil. Etken madde ile ilgili bir düzenleme yok. Eskiden olduğu gibi doktorlarımız ilaçlarını sistemden yazacaklar ve yazılan ilaçlar eczaneler tarafından verilecek.” diye belirtti.
Aile hekimlikleri dışında 1 Temmuz’dan itibaren devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri ve özel hastanelerin yüzde kaçının e- reçete sistemine geçeceğinin sorulması üzerine Acar, “Tarih olarak bakıldığı zaman bu zor bir işlem değil. Sonuçta hekim şifre alacak, sisteme girecek. Yazılımlar tamam, teknik alt yapı tamam. Dolayısı ile biz diyoruz ki, tüm hekimler 1 Temmuz’a kadar şifrelerini alsınlar ve artık e- reçete yazmaya başlasınlar. Yani bu özel hastaneler için de geçerli, üniversite hastaneleri için de geçerli, aile hekimlikleri için de geçerli, devlet hastaneleri için de geçerli. Sadece devlet hastanelerinde hastane toplam sayısı içinde yoğunluk olarak fazla miktarda olduğu için buralarda 1 Temmuz’a kadar yetiştirilemezse, biraz daha esneklik vermiş olduk.” açıklamasını yaptı .