Abant'ta Türkiye'nin Dış Politikası ve Ortadoğu Tartışılıyor
Kurulduğu 1998 yılından beri Türkiye'nin önemli meselelerini tartışan Abant Platformu'nda, bu kez misafir aydınların gözüyle Türkiye tartışılıyor.
" Türkiye Üzerine Farklı Bakışlar" konusuyla başlayan Abant Platformu'nda 'Türkiye'nin Dış Politikası ve Ortadoğu' başlıklı oturuma geçildi. Todayszaman Ankara Temsilcisi Abdullah Bozkurt, Türkiye'nin dış politikaya bakıldığında Bakan Ahmet Davutoğlu'nun önemli çıkışları olduğunu hatırlattı. Türk elçilerinden sadece 4 tanesinin Arapça bildiğini, bir bölgeyi iyi tanımak için önce bölgenin dilini bilmek gerektiğini vurgulayan Bozkurt, Türkiye'nin dış politikasının 'deneme tahtası' gibi olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin Suriye konusunda girişimlerinde başarılı olmadığını dile getiren Bozkurt, İran ilişkilerini değerlendirdi. Cihan Haber Ajansı Genel Müdürü Abdulhamit Bilici, Türk dış politikasının çok geniş bir alan olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin ilişkilerini iyileştirme ve çeşitlendirme imkanı bulduğunu dile getiren Bilici, 2009 yılına kadar bu hükümet için dış politikanın altın dönemi olduğunu vurguladı. Bunun en önemli göstergesinin ise Birleşmiş Milletler'de yaptığı oylama olduğunu ve 151 ülkenin Türkiye'nin Güvenlik Konseyi'ne üye olmasını istediğini hatırlattı.2010 yılından sonra bazı sıkıntıların başladığını anlatan Bilici, Arap ülkelerinde Türkiye'ye yönelik yüksek beklentiler oluştuğunu ifade etti.
Kıbrıs konusu, Kürt sorunu konusunun tartışıldığını ancak somut adımlar atılmadığını dile getiren Bilici, önümüzdeki dönemde bu konuların tartışılmaya devam edeceğini kaydetti.
Zaman Gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce ise Türkiye'nin dış politikasında bir zorlama olduğunu ifade etti.
İslam coğrafyasında tepkisellik yerine kendi değerlerine bağlı kalarak dünyaya entengre olunabileceğini kaydetti.
Türkiye'nin Suriye konusunda girişimlerinde başarılı olmadığını dile getiren Bozkurt, İran ilişkilerini değerlendirdi. Cihan Haber Ajansı Genel Müdürü Abdulhamit Bilici, Türk dış politikasının çok geniş bir alan olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin ilişkilerini iyileştirme ve çeşitlendirme imkanı bulduğunu dile getiren Bilici, 2009 yılına kadar bu hükümet için dış politikanın altın dönemi olduğunu vurguladı. Bunun en önemli göstergesinin ise Birleşmiş Milletler'de yaptığı oylama olduğunu ve 151 ülkenin Türkiye'nin Güvenlik Konseyi'ne üye olmasını istediğini hatırlattı.2010 yılından sonra bazı sıkıntıların başladığını anlatan Bilici, Arap ülkelerinde Türkiye'ye yönelik yüksek beklentiler oluştuğunu ifade etti.
Kıbrıs konusu, Kürt sorunu konusunun tartışıldığını ancak somut adımlar atılmadığını dile getiren Bilici, önümüzdeki dönemde bu konuların tartışılmaya devam edeceğini kaydetti.
Zaman Gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce ise Türkiye'nin dış politikasında bir zorlama olduğunu ifade etti.
İslam coğrafyasında tepkisellik yerine kendi değerlerine bağlı kalarak dünyaya entengre olunabileceğini kaydetti.