Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay: 10 milyar dolar turizm geliri bekliyoruz
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, "Sadece İstanbul'un turizm geliri 10 milyar doların üzerinde hesaplanıyor.Bunu da yabancı kart merkezleri hesaplıyor" dedi.
Ümraniye Belediyesi tarafından bu yıl 8.'si düzenlenen 'Geleneksel Resim, Hikaye ve Şiir Yarışmaları'nda dereceye girenlere, Ağaoğlu My City'de düzenlenen törenle ödülleri verildi.
Törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ümraniye'nin son yıllarda gelişen İstanbul'un önemli bir parçası haline geldiğini söyledi.
Eski yılların Ümraniye'sinin, Anadolu'nun dört bir tarafında barınmaya gelinen ve gecekondu yaşamının sürdürüldüğü, siyasi çekişmelerin arenası haline gelen, oldukça sorunlu ve bakımsız bir İstanbul semti olduğunu belirten Günay, "Ümraniye o zaman bir yük gibi görünüyordu, şu anda İstanbul'u çeken bir lokomotife dönüştü. İş adamlarımızın, yerel yönetimin katkılarıyla, ben buradaki gelişmeyi, Türkiye'deki gelişmenin bir laboratuvarı olarak adım adım yaşadım ve şu anda Ümraniyedeki gelişmelerle, çevresine katkımız olduğu bu ışıkla hepimiz iftihar ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Günay, 8 yıldan beri Ümraniye'de bu yarışmaların sürdürüldüğünü dile getirerek, şöyle devam etti: "Şöyle bir bilinç geliştiriyoruz: Kentli olmak; sadece köy evinden çıkıp apartmanda yaşamak, sadece evden çıkıp çamurlu bir sokaktan çıkıp asfalta basmaktan ibaret değil. Kentli olmak; aynı zamanda bütün yaşam standartlarıyla, kültürün, sanatın nimetlerinden yararlanmak ve ortak bir bilinç düzeyini hep beraber geliştirmektir. Bunun için de belediyelerin bildiğimiz rutin hizmetlerin ötesinde bu alanlar asli görev alanlarıdır. Bunu en önceden beri idrak edip yoğun çalışmalar yapan belediyelerden bir tanesi Ümraniye Belediyesi'dir. 8 yıldır ısrarla, kararlılıkla resim, şiir ve hikaye yarışması sürdürülüyor. Gerçekten belediye burada sadece moderatörlük yapıyor. Bugün de 'naat' konulu dinlediğimiz eser, fevkalade vasıflı eser ve isimlerin bu yarışmalara katıldığının güzel örneklerden biridir. Umut ediyorum ki, aynı derinlik diğer yarışmalarda da görülmektedir. Resim yarışmasında 1923'ün bir hayal perspektifi olarak sunması da bence çok isabetli bir seçim. Biz bir zamandır Türkiye'ye 'Büyük hayaller kuralım ki, büyük işler yapalım' demeye çalışıyoruz. Büyük hayaller kurmayanın büyük işler yapması mümkün değil. Büyük hedefler, büyük vizyon önüne koymayanın hedefleri de, vardıkları yer de küçük olur. Biz 2012 yılındayız ama önümüze bir 12 yıl daha koyuyoruz. 2023, Cumhuriyetin 100. yılı. Çocuklarımız bunu düşünsün. Çocuklarımız 'Nasıl kentlerde yaşayacağız? Bugünkünden daha yeşil, bugünkünden daha iyi imar edilmiş kentlerde, bugünkünden daha fazla kişi başına yeşil alan düşen, temiz hava düşen, bugünkünden daha bakımlı, daha gelişmiş kültür alt yapısı, sanat alt yapısı gelişmiş kentlerde yaşayacağız. Bugünkünden daha fazla ekonomisi, demokrasisi gelişmiş bir Türkiye'de yaşayacağız'. Bunları hayal etsinler. Böyle bir hedef seçilmesi de son derece isabetli. Bütün içtenliğimle gerçekten Ümraniye Belediyesi'ni bir kez daha kutlamak istiyorum." Topkapı Sarayı'nda "Padişahın evi Harem-i Hümayun" ismiyle yeni bir sergi açtıklarını belirten Günay, "Son zamanlarda bazı dizi filmler, tabii tarihi merakımızı bir miktar teşvik etti; o açıdan minnettarım, ama harem denilen yerine sadece kadınların hırslarının at koşturduğu, kadınların hırslarına göre de her türlü düzenin kurulduğu bir mekan olduğu yanlış hissini uyandırıyor. Ama harem bundan ibaret değil, harem mahremden geliyor. Mahremde padişahın evi. Orada anneler, anne adayları ve o annelerin yetiştirdiği kız ve erkek sultanlar, ki onlardan bir tanesi o koridorlarda koştururken, bugün Sancağı Şerif'in altında Osmanlı İmparatoru sıfatını kazanıyor ve bir cihan imparatoru konumunu erişiyor. Şimdi biz Topkapı Sarayı'nda yaptığımız bu sergiyle haremin sadece popüler filmlerde gösterilenden ibaret olmadığını, bir eğitim, bir disiplin, ciddi bir hiyerarşi, devlet adamı yetiştiren düzenin yönetim merkezi olduğunu anlatan objeleri sergileyen bir sergi yaptık. Onu hepinizin görmesini rica ederim" diye konuştu.
İstanbul'un uluslararası bazı tespitlerine göre Avrupa'da 3., dünyada 5. en hızla yükselen şehir olduğunu belirten Günay, "Bu yıl 10 milyonun üzerinde bir yere doğru ilerliyoruz. Sadece İstanbul'un turizm geliri 10 milyar doların üzerinde hesaplanıyor. Bunu da yabancı kart merkezleri hesaplıyor. Türkiye'nin her yeri böyle olmaya başladı.
2002 yılında Türkiye'ye 13 milyon civarında yabancı ziyaretçi gelirken, 9 yılda biz bunun üzerine 17-18 milyon kattık. Geçen yıl dünyadaki artışın 2 katı bir artışla Türkiye'ye 31 milyon 400 bin ziyaretçi geldi. Şimdi biz bu bereketi her yerde yaygınlaştırmaya, insanlarımızın daha müreffeh bir yaşam içinde yaşamasını sağlamaya çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
Sinema sektöründe de çok önemli gelişmeler yaşadığını ifade eden Günay, "Biz 2002 yılında 5'in altında filim yapıyorduk, şimdi 50'nin üzerinde film yapıyoruz. Türkiye'nin bütün yaşam standartları demokrasinin sayesinde, milletimizin kendi verdiği oya sahip çıkmasının sayesinde, bizim de milletin verdiği oyu başımızın üzerinde bir emanet olarak saymamız sayesinde iyiye ve ileriye doğru gidiyor. Allah yolumuzu açık ve aydınlık etsin" dedi.
Bakan Günay'ın konuşmasının ardından, yarışmalarda derece girenlere ödül ve plaketleri taktim edildi. Törene, Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Emre Bilgili, İş adamı Ali Ağaoğlu da katıldı.
Tören, Bakan Günay'ın yarışmalarda jüri üyeliği yapanlar ve ödül alanlarla toplu fotoğraf çektirmesinin ardından sona erdi .
Kaynak: İHA
Törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ümraniye'nin son yıllarda gelişen İstanbul'un önemli bir parçası haline geldiğini söyledi.
Eski yılların Ümraniye'sinin, Anadolu'nun dört bir tarafında barınmaya gelinen ve gecekondu yaşamının sürdürüldüğü, siyasi çekişmelerin arenası haline gelen, oldukça sorunlu ve bakımsız bir İstanbul semti olduğunu belirten Günay, "Ümraniye o zaman bir yük gibi görünüyordu, şu anda İstanbul'u çeken bir lokomotife dönüştü. İş adamlarımızın, yerel yönetimin katkılarıyla, ben buradaki gelişmeyi, Türkiye'deki gelişmenin bir laboratuvarı olarak adım adım yaşadım ve şu anda Ümraniyedeki gelişmelerle, çevresine katkımız olduğu bu ışıkla hepimiz iftihar ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Günay, 8 yıldan beri Ümraniye'de bu yarışmaların sürdürüldüğünü dile getirerek, şöyle devam etti: "Şöyle bir bilinç geliştiriyoruz: Kentli olmak; sadece köy evinden çıkıp apartmanda yaşamak, sadece evden çıkıp çamurlu bir sokaktan çıkıp asfalta basmaktan ibaret değil. Kentli olmak; aynı zamanda bütün yaşam standartlarıyla, kültürün, sanatın nimetlerinden yararlanmak ve ortak bir bilinç düzeyini hep beraber geliştirmektir. Bunun için de belediyelerin bildiğimiz rutin hizmetlerin ötesinde bu alanlar asli görev alanlarıdır. Bunu en önceden beri idrak edip yoğun çalışmalar yapan belediyelerden bir tanesi Ümraniye Belediyesi'dir. 8 yıldır ısrarla, kararlılıkla resim, şiir ve hikaye yarışması sürdürülüyor. Gerçekten belediye burada sadece moderatörlük yapıyor. Bugün de 'naat' konulu dinlediğimiz eser, fevkalade vasıflı eser ve isimlerin bu yarışmalara katıldığının güzel örneklerden biridir. Umut ediyorum ki, aynı derinlik diğer yarışmalarda da görülmektedir. Resim yarışmasında 1923'ün bir hayal perspektifi olarak sunması da bence çok isabetli bir seçim. Biz bir zamandır Türkiye'ye 'Büyük hayaller kuralım ki, büyük işler yapalım' demeye çalışıyoruz. Büyük hayaller kurmayanın büyük işler yapması mümkün değil. Büyük hedefler, büyük vizyon önüne koymayanın hedefleri de, vardıkları yer de küçük olur. Biz 2012 yılındayız ama önümüze bir 12 yıl daha koyuyoruz. 2023, Cumhuriyetin 100. yılı. Çocuklarımız bunu düşünsün. Çocuklarımız 'Nasıl kentlerde yaşayacağız? Bugünkünden daha yeşil, bugünkünden daha iyi imar edilmiş kentlerde, bugünkünden daha fazla kişi başına yeşil alan düşen, temiz hava düşen, bugünkünden daha bakımlı, daha gelişmiş kültür alt yapısı, sanat alt yapısı gelişmiş kentlerde yaşayacağız. Bugünkünden daha fazla ekonomisi, demokrasisi gelişmiş bir Türkiye'de yaşayacağız'. Bunları hayal etsinler. Böyle bir hedef seçilmesi de son derece isabetli. Bütün içtenliğimle gerçekten Ümraniye Belediyesi'ni bir kez daha kutlamak istiyorum." Topkapı Sarayı'nda "Padişahın evi Harem-i Hümayun" ismiyle yeni bir sergi açtıklarını belirten Günay, "Son zamanlarda bazı dizi filmler, tabii tarihi merakımızı bir miktar teşvik etti; o açıdan minnettarım, ama harem denilen yerine sadece kadınların hırslarının at koşturduğu, kadınların hırslarına göre de her türlü düzenin kurulduğu bir mekan olduğu yanlış hissini uyandırıyor. Ama harem bundan ibaret değil, harem mahremden geliyor. Mahremde padişahın evi. Orada anneler, anne adayları ve o annelerin yetiştirdiği kız ve erkek sultanlar, ki onlardan bir tanesi o koridorlarda koştururken, bugün Sancağı Şerif'in altında Osmanlı İmparatoru sıfatını kazanıyor ve bir cihan imparatoru konumunu erişiyor. Şimdi biz Topkapı Sarayı'nda yaptığımız bu sergiyle haremin sadece popüler filmlerde gösterilenden ibaret olmadığını, bir eğitim, bir disiplin, ciddi bir hiyerarşi, devlet adamı yetiştiren düzenin yönetim merkezi olduğunu anlatan objeleri sergileyen bir sergi yaptık. Onu hepinizin görmesini rica ederim" diye konuştu.
İstanbul'un uluslararası bazı tespitlerine göre Avrupa'da 3., dünyada 5. en hızla yükselen şehir olduğunu belirten Günay, "Bu yıl 10 milyonun üzerinde bir yere doğru ilerliyoruz. Sadece İstanbul'un turizm geliri 10 milyar doların üzerinde hesaplanıyor. Bunu da yabancı kart merkezleri hesaplıyor. Türkiye'nin her yeri böyle olmaya başladı.
2002 yılında Türkiye'ye 13 milyon civarında yabancı ziyaretçi gelirken, 9 yılda biz bunun üzerine 17-18 milyon kattık. Geçen yıl dünyadaki artışın 2 katı bir artışla Türkiye'ye 31 milyon 400 bin ziyaretçi geldi. Şimdi biz bu bereketi her yerde yaygınlaştırmaya, insanlarımızın daha müreffeh bir yaşam içinde yaşamasını sağlamaya çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
Sinema sektöründe de çok önemli gelişmeler yaşadığını ifade eden Günay, "Biz 2002 yılında 5'in altında filim yapıyorduk, şimdi 50'nin üzerinde film yapıyoruz. Türkiye'nin bütün yaşam standartları demokrasinin sayesinde, milletimizin kendi verdiği oya sahip çıkmasının sayesinde, bizim de milletin verdiği oyu başımızın üzerinde bir emanet olarak saymamız sayesinde iyiye ve ileriye doğru gidiyor. Allah yolumuzu açık ve aydınlık etsin" dedi.
Bakan Günay'ın konuşmasının ardından, yarışmalarda derece girenlere ödül ve plaketleri taktim edildi. Törene, Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Emre Bilgili, İş adamı Ali Ağaoğlu da katıldı.
Tören, Bakan Günay'ın yarışmalarda jüri üyeliği yapanlar ve ödül alanlarla toplu fotoğraf çektirmesinin ardından sona erdi .