Milli Eğitim Bakanı Dinçer'den Açıklama
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, ''Dünyanın hiçbir ülkesinde üniversite eğitimi, devlet memuru olmak için kullanılan bir eğitim alanı değildir. Yine dünyanın hiçbir yerinde kimse üniversite mezununa iş garantisi vermez'' dedi.
Ardahan'da temaslarını sürdüren Dinçer, Merkez Yatılı Bölge İlköğretim Okulu'ndaki toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeniden yapılandırılması için çalışma yaptıklarını belirterek, ''Eğer öğretmeniniz yapılan değişimi kabul etmemişse, eğer öğretmeniniz kendi geleceğini Türkiye'nin geleceği için fırsat görmüyorsa başarılı olma şansınız olmayacaktır. Eğitimin başarısı bununla kaimdir'' diye konuştu.
''Her kademede ayrı sorumluluk ve görevlerin tanzim edildiği bir kariyer planlaması yapıyoruz'' diyen Dinçer, şöyle devam etti:
''Kariyer planlamasından sonra ben öğretmenlerimizin mesleğiyle alakalı ilişkilerin çok daha etkin hale geleceğini düşünüyorum. Öğretmenler için yeteri kadar çaba sarf etmediğimi iddia ediyorlar. Çok açık söylüyorum, hamaset yapmıyorum. Benden hamaset duymayacak öğretmenlerimiz. Popülist bir yaklaşım da görmeyecekler. Gelecekte bu mesleğin onlara sağlayacağı mutluluk ve tatmin için çaba sarf edeceğim.''
Eğitimde devletin ve kamu yönetimi anlayışının zihniyetini değiştirmeye başladıklarını vurgulayan Dinçer, şunları kaydetti:
''Bu zihniyet değişimine eğer okul idaresi, öğretmen, velilerimiz ve çocuklarımız ayak uyduramazsa çok fazla anlamı olmayacak. Bu zihniyet değişiminin özü şu, bu zamana kadar biz devlet olarak kapalı sistem bir hizmet sunuyorduk. Dış dünyada teknoloji değişmiş önemsemez. Velilerin farklı beklentileri varmış, onu göz önüne almaz. Çocukların eğitimi için yeterli mi değil mi ona bakmaz. Yani kendisinin, kendi amaçları dışında var olan hiçbir çevresel faktöre karşı duyarlı değildir. Biz şimdiye kadar bu anlamda tek tip bir eğitim yapıyor, tek tip insan yetiştirmeye çalışıyorduk. Tek tip anlayışla şimdiye kadar geleceğimiz yere kadar geldik. Ben bunu tüm Türkiye'ye sormak istiyorum. Memnun muyuz- Eğer cevap hayırsa, gelişmiş ülkeler neyi yapıyorsa biz de onu yapmak zorundayız. Biz şimdi bunu göz önüne alan yeni bir anlayış ortaya koymaya çalışıyoruz.''
Dinçer, artık çocukların ortaokuldan itibaren kendi ilgi duydukları dersleri alabileceğine dikkati çekerek, ''Yanlış tercih ettiklerini fark ediyorlarsa değiştirebilecekler. Bütün bunlara baktığımızda aslında çok köklü bir değişim yaşamaya çalışıyoruz. Daha esnek bir eğitim anlayışı ortaya koymaya çalışacağız'' dedi.
Bazılarının olaya ideolojik yaklaştığını da değinen Dinçer, şöyle konuştu:
''Bunun hakkında olumsuz bir takım eleştiri ve değerlendirmeler yapıyorlar. Ama hiçbir itiraz dünyadaki bütün oluşumlara uygun itirazlar değil. İtirazların önemli bir kısmı maalesef ideolojik veya siyasi mahiyet taşıyor. Gelişmiş ülkelerle kıyasladığımızda biz tam 674 saat eksik eğitim veriyoruz çocuklarımıza. Herkes bu ülkede hukuka saygı gösterecek. Herkes hukuka dair gereği yerine getirecek ve onun gereğine uygun olarak hareket edecek. Biz de hükümet olarak onun gereğini yerine getirmeye çalışacağız.''
Bu arada, Dinçer'in konuşması sırasında tören alanında bulunan Ayşegül Namlıgezoğlu, ''Üç yıldır görev bekliyorum. Bazı görev bekleyen öğretmenler intihar etti'' diye bağırdı.
Bunun üzerine Dinçer konuşmasını keserek, Namlıgezoğlu'nu yanına çağırıp bir süre konuştu.
Daha sonra konuşmasına devam eden Bakan Dinçer, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu şekilde 247 bin 500 öğretmen adayımız bulunuyor. Elimizden geldiğince çözmeye uğraşıyoruz, inşallah çözeceğiz. Burada çok açık söylemek lazım. Bir zihniyet sorunumuz var. Yeni çıkış yollarına ihtiyacımız var. Tek motivasyonlarının devlette öğretmen olmalarına dair bir fikir aslında ciddi bir çıkmazdır. Öncelikle bundan kurtulmalıyız. Dünyanın hiçbir ülkesinde üniversite eğitimi, devlet memuru olmak için kullanılan bir eğitim alanı değildir. Yine dünyanın hiçbir yerinde kimse üniversite mezununa iş garantisi vermez.''
Bakan Dinçer, konuşmasının ardından toplu açılış yaptı.
Yeni hizmete giren Merkez Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'nun sınıflarını gezerek, çocuklara kitap dağıtan Dinçer, Ardahan Belediye Başkanı Faruk Köksoy'u da makamında ziyaret etti .
Kaynak: AA
''Her kademede ayrı sorumluluk ve görevlerin tanzim edildiği bir kariyer planlaması yapıyoruz'' diyen Dinçer, şöyle devam etti:
''Kariyer planlamasından sonra ben öğretmenlerimizin mesleğiyle alakalı ilişkilerin çok daha etkin hale geleceğini düşünüyorum. Öğretmenler için yeteri kadar çaba sarf etmediğimi iddia ediyorlar. Çok açık söylüyorum, hamaset yapmıyorum. Benden hamaset duymayacak öğretmenlerimiz. Popülist bir yaklaşım da görmeyecekler. Gelecekte bu mesleğin onlara sağlayacağı mutluluk ve tatmin için çaba sarf edeceğim.''
Eğitimde devletin ve kamu yönetimi anlayışının zihniyetini değiştirmeye başladıklarını vurgulayan Dinçer, şunları kaydetti:
''Bu zihniyet değişimine eğer okul idaresi, öğretmen, velilerimiz ve çocuklarımız ayak uyduramazsa çok fazla anlamı olmayacak. Bu zihniyet değişiminin özü şu, bu zamana kadar biz devlet olarak kapalı sistem bir hizmet sunuyorduk. Dış dünyada teknoloji değişmiş önemsemez. Velilerin farklı beklentileri varmış, onu göz önüne almaz. Çocukların eğitimi için yeterli mi değil mi ona bakmaz. Yani kendisinin, kendi amaçları dışında var olan hiçbir çevresel faktöre karşı duyarlı değildir. Biz şimdiye kadar bu anlamda tek tip bir eğitim yapıyor, tek tip insan yetiştirmeye çalışıyorduk. Tek tip anlayışla şimdiye kadar geleceğimiz yere kadar geldik. Ben bunu tüm Türkiye'ye sormak istiyorum. Memnun muyuz- Eğer cevap hayırsa, gelişmiş ülkeler neyi yapıyorsa biz de onu yapmak zorundayız. Biz şimdi bunu göz önüne alan yeni bir anlayış ortaya koymaya çalışıyoruz.''
Dinçer, artık çocukların ortaokuldan itibaren kendi ilgi duydukları dersleri alabileceğine dikkati çekerek, ''Yanlış tercih ettiklerini fark ediyorlarsa değiştirebilecekler. Bütün bunlara baktığımızda aslında çok köklü bir değişim yaşamaya çalışıyoruz. Daha esnek bir eğitim anlayışı ortaya koymaya çalışacağız'' dedi.
Bazılarının olaya ideolojik yaklaştığını da değinen Dinçer, şöyle konuştu:
''Bunun hakkında olumsuz bir takım eleştiri ve değerlendirmeler yapıyorlar. Ama hiçbir itiraz dünyadaki bütün oluşumlara uygun itirazlar değil. İtirazların önemli bir kısmı maalesef ideolojik veya siyasi mahiyet taşıyor. Gelişmiş ülkelerle kıyasladığımızda biz tam 674 saat eksik eğitim veriyoruz çocuklarımıza. Herkes bu ülkede hukuka saygı gösterecek. Herkes hukuka dair gereği yerine getirecek ve onun gereğine uygun olarak hareket edecek. Biz de hükümet olarak onun gereğini yerine getirmeye çalışacağız.''
Bu arada, Dinçer'in konuşması sırasında tören alanında bulunan Ayşegül Namlıgezoğlu, ''Üç yıldır görev bekliyorum. Bazı görev bekleyen öğretmenler intihar etti'' diye bağırdı.
Bunun üzerine Dinçer konuşmasını keserek, Namlıgezoğlu'nu yanına çağırıp bir süre konuştu.
Daha sonra konuşmasına devam eden Bakan Dinçer, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu şekilde 247 bin 500 öğretmen adayımız bulunuyor. Elimizden geldiğince çözmeye uğraşıyoruz, inşallah çözeceğiz. Burada çok açık söylemek lazım. Bir zihniyet sorunumuz var. Yeni çıkış yollarına ihtiyacımız var. Tek motivasyonlarının devlette öğretmen olmalarına dair bir fikir aslında ciddi bir çıkmazdır. Öncelikle bundan kurtulmalıyız. Dünyanın hiçbir ülkesinde üniversite eğitimi, devlet memuru olmak için kullanılan bir eğitim alanı değildir. Yine dünyanın hiçbir yerinde kimse üniversite mezununa iş garantisi vermez.''
Bakan Dinçer, konuşmasının ardından toplu açılış yaptı.
Yeni hizmete giren Merkez Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'nun sınıflarını gezerek, çocuklara kitap dağıtan Dinçer, Ardahan Belediye Başkanı Faruk Köksoy'u da makamında ziyaret etti .