TRT Belgesel Ödülleri Doğru Yolda

TRT Belgesel Ödülleri, 7 Mayıs gecesi yapılan törenle 4. kez sahiplerini buldu. Oscar 'a benzeyen kendine özgü heykelcikleriyle salgıladığı ihtişamı bir şekilde maddi ödülleriyle de sürdüren kurum, ilk kez Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı sınavından geçti. İlk deneme için hiç de fena olmayan sonuçlar alındığı söylenebilir. Aşağı yukarı 90 dakika süren gecede “Beklemek”, “Yarısı İnsan Yarısı Yılan” ve “Ulan Batur 'lu Lama” galipler olurken diğer bütün yerli belgeselcilerin de bu durumdan memnun olduğu dikkat çekiyordu. Aziz Albek 'in aldığı Onur Ödülü ise belgesel sinema adına gururlandırıcı bir hareket idi.

Dördüncü yaşına giren TRT Belgesel Günleri 'ni takiben her yıl onun son gününe denk gelen 'TRT Belgesel Ödülleri ' ödül töreni de düzenleniyor. Böylece ödüller üç ana kategoride sahiplerine ulaşırken, organizasyon adına 'etiketleşme ' şansı da doğmuş oluyor. Bu sene ilk kez Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı 'nda düzenlenen tören ise çok fazla sorun içermeden nihayete erdi.

TRT bir seneyi daha alnının akıyla geçti

Bu doğrultuda dokuz ödülün yanı sıra Burhan Öçal ile Trakya All Stars grubunun ilginç birlikteliğinden doğan ezgiler ve ödül töreninin özel tema müziği de bir 'tanınırlık ' ve 'bilinirlik ' kattı geceye. Böylece emekle doğup büyüyen bunun karşılığında da belgesel alanında en yüksek maddi aktarımlarıyla Türkiye 'de adından söz ettirmeyi hak eden etkinlik, daha da ileriye taşınmış oldu.

Bu sene Van depremine odaklanan Bülent Öztürk 'ün “Beklemek”i, Şahmeran Efsanesi 'ne farklı bir yorum getiren Kenan Özer 'in “Yarısı İnsan Yarısı Yılan”ı ve Litvanyalı Egle Vertelyte 'nın Moğolistan 'da çektiği “Ulan Batur 'lu Lama”sının (“Ub Lama”, 2011) gecesi oldu diyebiliriz. Bunların yanında da ulusal ve uluslararası kategorilerde altı film daha ödüllendirildi. Daha fazla katılım, daha fazla icraat felsefesiyle hareket eden TRT de bir seneyi daha alnının akıyla geçti.

Her şey bir anda olmuyor, TRT Belgesel Günleri doğru yolda

Elbette ödül töreni organizasyonlarında beklenmedik aksaklıkların gerçekleşmesi gayet doğal. Ancak bunları önümüzdeki senelere taşımadan Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı 'nı dolduran ilgiyi doruklara çıkarmak ve medya ilgisini daha da arttırmak ana hedef olmalı. Böylelikle TRT Belgesel Günleri, daha da yetkin bir organizasyon olarak köklü kültür-sanat etkinliklerimizin yanına yavaş yavaş eklenebilir.

Bu geceden artakalanlar ise belgesel sinemasındaki çeşitlilik, ötekilik meselesi, alt kültürlere açılma, güncel konuları cesaretle ele alma ve elbette kalite idi. Uluslararası kategoride ise yavaş yavaş çıta yükseliyor. Elbette son bir not olarak naçizane iki önerimizi de ekleyelim: Tören organizasyonları böylesi büyük salonlarda gerçekleştiriliyor ise, sunucuların yaklaşımı da 'TRT 'nin eski gelenekleri 'nden ötede modern bir şablona kavuşturulmalı. Bunun yanında basının ilgisini arttırmak için ödülleri ünlü, tanınmış simaların vermesi daha faydalı olacaktır.