Bakan Şahin'den uludere açıklaması
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Uludere'de 34 kişinin ölümüyle ilgili tartışılan vur emrini kimin verdiğini canlı yayında açıkladı. Şahin, "Vur emrini Ankara 'da hava kuvvetlerinde görüntüleri analiz eden komutanlar vermiştir" dedi.
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Uludere'de 34 kişinin ölümüyle ilgili tartışılan vur emrini kimin verdiğini canlı yayında açıkladı. Şahin, "Vur emrini Ankara 'da hava kuvvetlerinde görüntüleri analiz eden komutanlar vermiştir" dedi.
NTV ekranlarında soruları yanıtlayan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, üzerinden 5 ay geçmesine rağmen tartışması hala bitmeyen Uludere olayına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
'Her kurumun ve her işleyişin mutlaka bir denetim mekanizması vardır" diyen Şahin, "TSK'nın, polis teşkilatımızın da kendi içinde bir denetim mekanizması vardır. Bu her olayda çalışmaktadır. Uludere 'de meydana gelen olayda da ve terörist görünümlü bir gruba yönelik ateş etme olayını değerlendirmekte ve soruşturmaktadır" ifadelerini kullandı.
"İnsansız hava araçlarından gelen veriler daha dikkatli inceleniyor mu?" sorusuna Bakan Şahin, "Kuşkusuz bu olay da güvenlik güçlerimizin tecrübe hanesine kaydedilmiş bir olaydır. Daha dikkatli, daha doğru tespitler yapıp ona göre hareket etmek durumundayız" yanıtını verdi.
VUR EMRİNİ VEREN KİM?
Uludere olayının ani gelişen bir olay olduğunu vurgulayan Şahin şunları söyledi:
"Görüntüler alınmıştır, değerlendirmeler yapılmıştır ve ilgili kademeler zamanla yarışmak durumundadır. Vur emrini Sayın Cumhurbaşkanı verecek değil. Gündelik yönetimi Sayın Başbakan yapacak değil. Sayın Genelkurmay Başkanı da yürütecek değil. Veya İçişleri Bakanı olarak ben de 81 ilde meydana gelen olayları anlık yönetecek durumda değilim. O zaman diğer kademelerdeki yetkililere hiç ihtiyaç yok demektir. Böyle bir şeyi mantık olarak sorgulamak çok yanlış.
Mutlaka yönetim yukarıya doğru sorumludur. Yukarıdan aşağıya doğru yönetilir, aşağının yaptıklarından ve yapamadıklarında yukarısı sorumludur. Ama bu ayrı bir olay. Hukuken sorumludur, siyaseten sorumludur. Olayı anlık olarak yönetecek olan şüphesiz yetkilendirilmiş emniyet yetkilileridir, polis yetkilileridir, askeri yetkililerdir."
Bakan Şahin çok tartışılan Uludere'de vur emrini kimin verdiğine de açıklık getirdi. Şahin, "Vur emrini o anda Ankara 'da hava kuvvetlerinde görüntüleri analiz eden komutanlar vermiştir, öyle gözüküyor" dedi.
"34 İNSANIMIZ BU OLAYIN FİGÜRANLARI, FİLMİN BÜYÜĞÜNE BAKMAK LAZIM"
"Yanlıştan doğru sonuca gidilmez" ifadesini kullanan İdris Naim Şahin şöyle devam etti:
"Bu hayatını kaybeden insanlarımız kaçakçılık yaparken hayatını kaybettiler. Tabi hayatın kaybedildiği noktada kaçakçılık gölgede kalıyor. Ama hayatını kaybetmemiş olsalar, onlar sağ olarak ele geçirilmiş olsalardı, kaçakçılık suçundan yargılanıyor olacaktı. Kaçakçılığı biraz açmamız lazım. kaçakçılığı yapanlar o gün, o anda Türkiye'ye doğru gelen 34 insanımızla sınırlı değil bu olay. O bölge ileriye doğru Kandil'e doğru bölücü terör örgütünün KCK'nın kontrolünde bir bölge. Bölücü terör örgütünün gelir kaynakları var. Hiç bir organizasyon para kaynağı olmadan yürümez, yürütülemez. Bölücü terör örgütünün sıktığı kurşun, attığı bomba, yediği ekmek, giydiği ayakkabı parayla alınıyor ve ayrıca o baronların da bir payları var bu parada. Bu para hareketinin kaynaklarından birisi kaçakçılıktır."
34 KİŞİNİN YANINDA SAĞ DÖNEN TERÖRİSTLER DE OLABİLİR"
"Orada 34 insanımız bu olayın sadece figüranlarıdır" diyen Şahin, "Esas filmin büyüğüne bakmak lazım. Filmin senaristi var, baş oyuncuları var. Bu filmin başka benzeri versiyonları var. Orada biz figüranlara takılıp kalıyoruz. Olayın ilerisini sorgulamak için ya zaman bulamıyoruz ya da sinirleniyoruz, aklımıza gelmiyor. Büyük film bölücü terör örgütünün yönettiği kaçakçılık olaydır. Bu gençler de oraya götürülüp kaçakçılık yaptırılmıştır. Daha da başka oyunlar olabilir istihbarata yönelik yanıtlma da olabilir ve daha başka şeyler de olabilir. Ki, bunlar zamanla belki aydınlanacak. Hayatını kaybeden 34 kişinin dışında onlarla birlikte bir yere kadar gelip, sağ geri dönen insanlar da olabilir ve bunlar terör örgütünün doğrudan militanları da olabilir. Yani olay bir bütündür. Bütünün parçasına takılıp, parçanın üzerinden kavgayı götürüyoruz. Bu çok eksik ve yanlış bir tartışma oluyor. Bunu BDP ve CHP sürekli istismar edip duruyorlar. BDP bu olayın bir yerde parçası durumunda hele hele cenazelerde yaptığı iğrenç davranışlarla" açıklamalarında bulundu.
"KAÇAKÇILIĞIN ESAS RANTINI ELDE EDEN KCK TERÖR ÖRGÜTÜDÜR"
Kaçakçılığın terör örgütünün önemli bir gelir kaynağı olduğuna dikkat çeken Bakan Şahin, "Örgütün gelir kaynağında figüranlık yapan 34 gencimiz de hayatını kaybetmiştir. Olay budur, bu da soruşturulmaktadır. Tamamen bu PKK'nın yönetimidir. O insanlara kaçak malı veren kesinlikle PKK terör örgütüdür. O insanları 50 liraya, 100 liraya katırlarıyla birlikte dolap beygiri gibi döndüren de PKK'dır. Bu kaçakçılığın esas rantını elde eden de KCK terör örgütüdür. Filmin bütününe bakılınca özür dilenecek bir şey yoktur" şeklinde konuştu. BEYAZ GAZETE
NTV ekranlarında soruları yanıtlayan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, üzerinden 5 ay geçmesine rağmen tartışması hala bitmeyen Uludere olayına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
'Her kurumun ve her işleyişin mutlaka bir denetim mekanizması vardır" diyen Şahin, "TSK'nın, polis teşkilatımızın da kendi içinde bir denetim mekanizması vardır. Bu her olayda çalışmaktadır. Uludere 'de meydana gelen olayda da ve terörist görünümlü bir gruba yönelik ateş etme olayını değerlendirmekte ve soruşturmaktadır" ifadelerini kullandı.
"İnsansız hava araçlarından gelen veriler daha dikkatli inceleniyor mu?" sorusuna Bakan Şahin, "Kuşkusuz bu olay da güvenlik güçlerimizin tecrübe hanesine kaydedilmiş bir olaydır. Daha dikkatli, daha doğru tespitler yapıp ona göre hareket etmek durumundayız" yanıtını verdi.
VUR EMRİNİ VEREN KİM?
Uludere olayının ani gelişen bir olay olduğunu vurgulayan Şahin şunları söyledi:
"Görüntüler alınmıştır, değerlendirmeler yapılmıştır ve ilgili kademeler zamanla yarışmak durumundadır. Vur emrini Sayın Cumhurbaşkanı verecek değil. Gündelik yönetimi Sayın Başbakan yapacak değil. Sayın Genelkurmay Başkanı da yürütecek değil. Veya İçişleri Bakanı olarak ben de 81 ilde meydana gelen olayları anlık yönetecek durumda değilim. O zaman diğer kademelerdeki yetkililere hiç ihtiyaç yok demektir. Böyle bir şeyi mantık olarak sorgulamak çok yanlış.
Mutlaka yönetim yukarıya doğru sorumludur. Yukarıdan aşağıya doğru yönetilir, aşağının yaptıklarından ve yapamadıklarında yukarısı sorumludur. Ama bu ayrı bir olay. Hukuken sorumludur, siyaseten sorumludur. Olayı anlık olarak yönetecek olan şüphesiz yetkilendirilmiş emniyet yetkilileridir, polis yetkilileridir, askeri yetkililerdir."
Bakan Şahin çok tartışılan Uludere'de vur emrini kimin verdiğine de açıklık getirdi. Şahin, "Vur emrini o anda Ankara 'da hava kuvvetlerinde görüntüleri analiz eden komutanlar vermiştir, öyle gözüküyor" dedi.
"34 İNSANIMIZ BU OLAYIN FİGÜRANLARI, FİLMİN BÜYÜĞÜNE BAKMAK LAZIM"
"Yanlıştan doğru sonuca gidilmez" ifadesini kullanan İdris Naim Şahin şöyle devam etti:
"Bu hayatını kaybeden insanlarımız kaçakçılık yaparken hayatını kaybettiler. Tabi hayatın kaybedildiği noktada kaçakçılık gölgede kalıyor. Ama hayatını kaybetmemiş olsalar, onlar sağ olarak ele geçirilmiş olsalardı, kaçakçılık suçundan yargılanıyor olacaktı. Kaçakçılığı biraz açmamız lazım. kaçakçılığı yapanlar o gün, o anda Türkiye'ye doğru gelen 34 insanımızla sınırlı değil bu olay. O bölge ileriye doğru Kandil'e doğru bölücü terör örgütünün KCK'nın kontrolünde bir bölge. Bölücü terör örgütünün gelir kaynakları var. Hiç bir organizasyon para kaynağı olmadan yürümez, yürütülemez. Bölücü terör örgütünün sıktığı kurşun, attığı bomba, yediği ekmek, giydiği ayakkabı parayla alınıyor ve ayrıca o baronların da bir payları var bu parada. Bu para hareketinin kaynaklarından birisi kaçakçılıktır."
34 KİŞİNİN YANINDA SAĞ DÖNEN TERÖRİSTLER DE OLABİLİR"
"Orada 34 insanımız bu olayın sadece figüranlarıdır" diyen Şahin, "Esas filmin büyüğüne bakmak lazım. Filmin senaristi var, baş oyuncuları var. Bu filmin başka benzeri versiyonları var. Orada biz figüranlara takılıp kalıyoruz. Olayın ilerisini sorgulamak için ya zaman bulamıyoruz ya da sinirleniyoruz, aklımıza gelmiyor. Büyük film bölücü terör örgütünün yönettiği kaçakçılık olaydır. Bu gençler de oraya götürülüp kaçakçılık yaptırılmıştır. Daha da başka oyunlar olabilir istihbarata yönelik yanıtlma da olabilir ve daha başka şeyler de olabilir. Ki, bunlar zamanla belki aydınlanacak. Hayatını kaybeden 34 kişinin dışında onlarla birlikte bir yere kadar gelip, sağ geri dönen insanlar da olabilir ve bunlar terör örgütünün doğrudan militanları da olabilir. Yani olay bir bütündür. Bütünün parçasına takılıp, parçanın üzerinden kavgayı götürüyoruz. Bu çok eksik ve yanlış bir tartışma oluyor. Bunu BDP ve CHP sürekli istismar edip duruyorlar. BDP bu olayın bir yerde parçası durumunda hele hele cenazelerde yaptığı iğrenç davranışlarla" açıklamalarında bulundu.
"KAÇAKÇILIĞIN ESAS RANTINI ELDE EDEN KCK TERÖR ÖRGÜTÜDÜR"
Kaçakçılığın terör örgütünün önemli bir gelir kaynağı olduğuna dikkat çeken Bakan Şahin, "Örgütün gelir kaynağında figüranlık yapan 34 gencimiz de hayatını kaybetmiştir. Olay budur, bu da soruşturulmaktadır. Tamamen bu PKK'nın yönetimidir. O insanlara kaçak malı veren kesinlikle PKK terör örgütüdür. O insanları 50 liraya, 100 liraya katırlarıyla birlikte dolap beygiri gibi döndüren de PKK'dır. Bu kaçakçılığın esas rantını elde eden de KCK terör örgütüdür. Filmin bütününe bakılınca özür dilenecek bir şey yoktur" şeklinde konuştu. BEYAZ GAZETE