Farklılıklar Hoşgörü Sofrasında Buluştu

Vali Mehmet Celalettin Lekesiz’in ev sahipliğinde Hatay’da yaşayan 3 semavi din temsilcisi, iş dünyası “Hoşgörü Sofrasında” bir araya geldi. Kahvaltıya bazı temaslarda bulunmak üzere memleketi Hatay’a gelen Adalet Bakanı Sadullah Ergin de katıldı.

Hatay Valiliği tarafından restorasyonu devam eden Kadın Aile Danışma ve Üretim Merkezi’nde gerçekleşen yemek sofrasında Hatay İl Müftüsü Mustafa Sinanoğlu, Ortodoks Cemaati Vakıf Başkanı Fadi Hurigil, Katolik Kilisesi Ruhani Reisi Domenico Bertogli, Musevi Cemaati Vakfı Başkanı Şaul Cenudioğlu, Alevi Cemaati Temsilcisi Nasreddin Eskiocak, Vakıflı Köyü Ermeni Cemaati Başkanı Cem Çapar, Antakya Belediye Başkanı Lütfü Savaş başta olmak üzere kurum amirleri, STK temsilcileri ve oda başkanları buluştu.

'Hoşgörü Sofrası'nda bulunmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyleyen Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Hatay’da var olan hoşgörü ikliminin tüm dünyaya örnek olmasını istedi. Ergin, “Bu masa etrafında buluşan Antakya’nın kendisidir. Biz birlikte Antakya’yız. Biz birlikte Türkiye’yiz. Bu masadan 2 kişiyi kaldırın orası Antakya olmaz. Her birimiz bir diğerinin kıymetini yokluğunda değil varlığında bilerek buradayız. Ve bunu geçmişten bu yana bu şekilde teslim aldık. Evlatlarımıza bu şekilde teslim etmenin gayretini yürütüyoruz. Bu güzel şehir gerektiğinde var olan sevgi ve barışı gerektiğinden fazla güçlendirerek kendinden sonraki nesillere emanet edecektir.” dedi.

“Allah’ın ipine sımsıkı sarılıp tefrikaya düşüp ayrılmayın” diyen Bakan Ergin, kardeşlik ve dostluk ikliminin eksilmemesini temenni ederek “Bu sofrada bulunmakla vermiş olduğunuz anlam için teşekkür ediyorum. Bu kardeşlik, bu dostluk hiç eksilmesin, bitmesin, azalmasın. Hiçbir nifak tohumu, hiçbir kötü girişim bu topraklarda yeşermesin. Dua ediyorum.” şeklinde konuştu.

İnsanları aynı teknede yoğrulmuş aynı hamurun ayrı ayrı yumakları olarak nitelendiren Antakya Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise hoşgörü ikliminin yaşandığı Antakya’da görev yapmaktan gurur duyduğunu söyledi.

Savaş, “Biz aynı tekne yoğrulmuş aynı hamurun ayrı ayrı yumaklarıyız. Ama aynı fırında pişiyoruz. Aynı güneşten nasiplenip aynı bulutlardan yağmur bekleyen insanlarız. Aynı coğrafyada yaşıyoruz. Hepimiz Allah’ın birer kuluyuz. Biz inanıyoruz ki dinler 2 şey içindir. Biri Allah’a kulluk vazifemizi yapmak. İkincisi ise insanlar arasındaki iletişimi sosyal barışı sağlamak. Bunu en iyi sağlayan şehirde belediye başkanı olmaktan kıvançlıyım.” dedi.

Hoşgörü sofrasında bir araya gelen kanaat önderleri ise Hatay’da yıllardır var olan kardeşlik ve dostluk iklimini kimsenin bozamayacağını ifade etti.

Kanaat önderleri, Müslüman’ı, Yahudi’si ve Hıristiyan’ın komşuluk yapabildiği Alevi, Sunni ve Ermeni vatandaşlarla Hatay’ın tüm dünyaya hoşgörü örneği olduğunu belirtti.

Hoşgörü sofrasında katılımlarından ötürü Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve kanaat önderlerine teşekkür eden Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz de yemeği düzenleme amaçlarını “Hatay’da var olan sevgi barış kardeşlik iklimini daha da güçlendirmek için her ay cemaatlerin, mezheplerin ve farklılıkların temsilcileri ile bir araya geliyoruz. Buna da hoşgörü sofrası diyoruz” sözleriyle açıkladı.

Hatay’ın son yıllarda büyük ivme kazandığının altını çizen Lekesiz “İlimizde çok şükür güzel bir iklim var. İlimizdeki bu farklılıkların uyum ve güzellikler içerisinde yaşadığını görmek herkesin takdirine mazhar oluyor. Bizlerde bundan çok keyif duyuyoruz. Toprağa düşen her tohum belki bitki olmak istiyor ama kısmet olmuyor. İller ilçeler ve ülkelerde biraz böyle. Eğer gelecekle ilgili hayalleri hedefleri var ise kararlı azimli bir şekilde mücadele ediyorlarsa ayağa kalkıyorlar ve emsallerine göre ön plana geçiyorlar. Hatay’ın bu anlamda gerçekten eğitimde, tarımda, turizmde, ulaşımda iyi bir noktaya gittiğini gururla takip ediyoruz. Bu il için birlik beraberlik olmazsa olmazımız.” ifadelerini kullandı.

Vali Lekesiz ayrıca 'Hoşgörü Sofrası'na ev sahipliği yapan Kadın Aile Danışma ve Üretim Merkezi hakkında da katılımcılara bilgi veren Lekesiz, “Burayı 2,5 yıl önce satın aldık. Restorasyon projesi yaptırdık. Arkasından restore edildi. Çok güzel bir amaca hizmet etmek içinde bugün ilk olarak anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Burada bölgede yaşayan ihtiyaç sahibi ailelerden özellikle kadınlarımıza yönelik cam, gümüş, dokuma atölyesi açacağız. İlimizin unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarını yeniden yaşatmak hayatın içine çekip yaşanılır kılmak için bir taraftan da ihtiyaç sahibi ailelerin bütçelerine katkıda bulunulması için böyle bir sosyal, ekonomik ve kültürel amaçlı burayı kullanmayı düşünüyoruz.” dedi.

'Hoşgörü Sofrası'ndaki yemek sonundakatılımcılar toplu fotoğraf çektirdi .