Gül, Protokol Üyeleri ve Şehrin Önde Gelenleriyle Akşam Yemeğinde Bir Araya Geldi
Eda Ünlü Özen - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''Avrupa'da, başka ülkelerde, maalesef üzülerek komşularımızda gördüğümüz büyük siyasi istikrarsızlıklar, iç karışıklıklar çok şükür ki ülkemizde yoktur. Tabii ki bizim ülkemizin de bazı problemleri vardır. Biz bunlara gözümüzü kapayacak değiliz. Ama bütün bunlara öz güven içerisinde, kararlı ve yapıcı bir şekilde yaklaşıp hepsini çözeceğimize de inanıyorum'' dedi.
Yemek öncesinde kente önemli katkıları olan hayırseverlere plaket verildi.
Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk, iş adamları Murat Fehmi Bozanoğlu, Mahmut Mirkelam ve Mehmet Emin Öncel, Koç Haddecilik Yönetim Kurulu Başkanı Adil Koç, Zümrüt Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Naci Toplu, OSM Ortadoğu Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Halil Baysal, Doğa Kolejleri Kurucusu Fethi Şimşek, Birecik Ticaret Odası Başkanı Sadettin Bilgin ve yeminli mali müşavir Hasan Kırmiç plaketlerini Cumhurbaşkanı Gül'ün elinden aldılar.
Cumhurbaşkanı Gül, burada yaptığı konuşmada, Şanlıurfa'ya daha önce defalarca geldiğini ancak cumhurbaşkanı olarak buradaki vatandaşlarla kucaklaşmaktan ayrı bir haz duyduğunu dile getirdi. Gül, kendisine gösterilen sevgiye ve yakın ilgiye de teşekkür etti.
Gören, görmeyen herkesin Şanlıurfa'yı ''peygamberler şehri'' olarak bildiğini, tarih içinde bir çok peygamberin iz bıraktığı, insanlara güzel şeyleri öğrettiği kentin tarihiyle ilgili her geçen gün yeni şeylerin öğrenildiği söyleyen Gül, 12 bin yıl öncesinde burada insanların yaşadığının bilindiğini anımsattı. Cumhurbaşkanı Gül, ''İnsanlığın bu kadar eski bir izi dünyanın herhangi bir yerinde daha bulunmuş değil'' dedi.
Şanlıurfa'nın bir çok bakımdan zengin bir il olduğunu ve Türkiye'nin en değerli illeri arasında bulunduğunu ifade eden Gül, kentte son yıllarda büyük değişiklikler yaşandığına dikkati çekerek, emeği geçenleri kutladı.
ABD'nin California kentinden gelen turistlerle karşılaştığını da anlatan Gül, ''Komşu ülkelerden değiller. Dünyanın öbür ucundan, ABD'den 10'a yakın insan vardı. Oralardan insanlar gelmeye başladıysa inanıyorum ki kısa süre sonra Şanlıurfa, gerek İslami kültürüyle gerekse İslam öncesi arkeolojik kazılarıyla çok daha fazla ilgi görecek ve buraya çok insan gelecek'' diye konuştu.
-''Şanlıurfa önemli bir merkez olacak''-
Şanlıurfa'nın bereketli topraklara sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, helikopterle yaptığı GAP Bölgesi turunda kendisine verilen bilgilerden heyecan duyduğunu ifade etti.
GAP kapsamındaki çalışmaların kent topraklarında büyük bir ekonominin çıkmasına olanak sağladığını söyleyen Gül, yatırımların neticesinin bugün alınmakta olduğunu, ilerleyen yıllarda ilginin daha da artacağını anlattı. Cumhurbaşkanı Gül, sadece Şanlıurfalılar'ın değil Türkiye'nin her yerinden ve yurt dışından yatırımcıların kente geleceğini dile getirdi.
Gül, ''Burası bütün bu bölgenin, Ortadoğu bölgesinin en önemli ticaret, tarım, turizm ve sanayi merkezi olma yolunda hızlı bir şekilde ilerlemektedir'' diyerek, yeni teşviklerden en fazla Şanlıurfa'nın faydalanacağını, bunun da en iyi şekilde değerlendirileceğine inandığını belirtti.
-''Hepimiz asil, eşit vatandaşlarız''-
Büyük altyapı yatırımları yapıldığını, barajlar, sulama kanalları ve yolların hizmete sokulduğunu anlatan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Devletimiz, ülkemiz güçlendikçe hizmetler de daha çok gelmektedir. Hepimizin büyük bir mutlulukla gördüğümüz bir gerçek vardır ki, bütün Türkiye sathında bu güzel gelişmeler olmaktadır. Gerek doğu gerek batı, Türkiye'nin dört bir yanı birbirinden kıymetlidir.
Her yerde güzel gelişmeler vardır çünkü memleketimizde güzel bir istikrar vardır. Avrupa'da, başka ülkelerde, maalesef üzülerek komşularımızda gördüğümüz büyük siyasi istikrarsızlıklar, iç karışıklıklar çok şükür ki ülkemizde yoktur. Tabii ki bizim ülkemizin de bazı problemleri vardır. Biz bunlara gözümüzü kapayacak değiliz. Ama bütün bunlara öz güven içerisinde, kararlı ve yapıcı bir şekilde yaklaşıp hepsini çözeceğimize de inanıyorum.
Hepimizin dayanışma içerisinde olmamız, memleketimizin, birbirimizin kıymetini bilmemiz gerekir. Aramızda farklı düşünceler, farklı siyasi partiler, farklı görüşler tabii ki olacaktır. Aramızda farklı inanışlar da olacaktır. Biz büyük bir milletiz. Koskoca bir imparatorluğun devamıyız, onun mirasını taşıyoruz. Dolayısıyla böyle bir coğrafyada, böyle büyük bir nüfusun içinde farklı hayat tarzları, farklı inanışlar olacak hatta farklı dinden insanlar olacak ki gayrimüslim vatandaşlarımız da var bizim. Az da olsa sayıları...
Etnik olarak baktığında kökü farklı olacaktır. Bunlar gayet normaldir ama çok şükür ki hepimiz bu ülkenin asil, eşit vatandaşlarıyız ve bu ülkeden gidecek başka yerimiz de yoktur. Hepimizin bu memleketin kıymetini bilmemiz lazım.''
-''En aykırı düşünceler konuşulabiliyor''-
Fikirlerin ortaya konmasının normal olduğunu ancak çatışma unsuru yapılmaması gerektiğini vurgulayan Gül, bugün Türkiye'de herkesin düşüncesini rahatlıkla ifade edebildiğinin altını çizdi.
Gül, ''En aykırı düşünceler bile konuşulabilir. Maalesef bazı dönemlerimiz vardı ki konuşmak bile sıkıntılıydı. Görüşlerinizi ifade ederken bile düşünerek konuşmak zorundaydınız, 'Acaba suç mu işlerim' diye. Hatta bazı dönemler vardı ki konuşamazdınız da. Mesela Kürtçe konuşamazdı vatandaşlarımız. Böyle dönemler vardı. Çok şükür bütün bu dönemler gitmiştir. Herkes düşüncesini açıkça, yapıcı bir şekilde ifade edebilir ama bunun ötesinde eğer kavga, şiddet, terör söz konusu olursa buna karşı da hepimizin 'Hayır, bu yanlış, dur' demesini de bilmemiz gerekir'' diye konuştu.
Türkiye'nin çok yıllar kaybettiğini ve daha yapılacaklar olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, hala kendisinden iş ve aş isteyen çok kişinin bulunduğunu ifade etti.
Yeni iş imkanlarının yeni yatırımlar ve yeni faaliyetlerle hayata geçebileceğini söyleyen Gül, ''Onun için şimdi dövüş, kavga sırası asla değil. Böyle bir istikrarlı dönem yakalamışız, her şehrimizin eksiğini tamamlamamız lazım. Bir söz vardır; 'Su akarken herkes testisini doldursun' derler'' dedi.
-''İtirafta bulunayım...''-
Ziyaret ettiği Harran Üniversitesi'nin gösterdiği gelişmeden duyduğu memnuniyeti de dile getiren Gül, ''Uzaktan takip ediyordum ama bir kez daha itirafta bulunayım böyle güzel bir kampüsünün olduğunu, bu kadar geliştiğini de tahayyül etmiyordum'' dedi.
Herkesin bulunduğu görevleri en iyi şekilde yapmasıyla kayıp yılların kazanılacağını ifade eden Gül, geleceği daha iyi yapmak için el birliğiyle çalışılmasını istedi.
Kentin gelişmesine katkıda bulunan hayırseverlere de teşekkür eden Gül, ''Veren el, alan elden üstündür'' sözünü hatırlatarak, ''Herkesin veren el olması için uğraşıyoruz'' dedi.
Gül, konuşmasının sonunda şehit aileleri ve gazilere şükranlarını sunduğunu belirterek, ''Eminim ki bu şehir vaktiyle kahramanlarına nasıl sahip çıktıysa şimdi de şehit yakınlarını, gazilerini el üstünde tutacaktır, baş tacı yapacaktır'' diye konuştu.
-''Şanlıurfa bölgede yıldız şehir olacak''-
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik de yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Gül'ü milletvekili olduğu kentte görmekten duyduğu gururu dile getirerek, ''Bir yıldır buradayım. Bir yılda ne kadar olunursa o kadar Şanlıurfalıyız'' dedi.
Bütün kesimlerle kaynaştıklarını, kentin sorunlarını masaya yatırdıklarını anlatan Çelik, Ankara'dan Şanlıurfa'ya yapılan ziyaretlerin meyvelerinin de alındığını söyledi.
''Şanlıurfa bölgede yıldız bir şehir olacak. Gelişen, büyüyen, kalkınan, gelişmekte olan illerimizin imrendiği bir il olacak'' diyerek taahhütte bulunduklarını belirten Çelik, bu sözü yerine getirmek için yoğun çalışma sürdürdüklerini ifade etti.
Şanlıurfa ile ilgili 400 projeden 130'unun bir yıl içerisinde hayata geçmeye başladığını kaydeden Çelik, kenti çok sık ziyaret ettiklerini anlattı. Çelik, geleceğin Şanlıurfa için çok aydınlık olacağını söyledi.
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç de Cumhurbaşkanı Gül'e ziyaretinden dolayı teşekkür ederek, ''Bir samimi duygumu da paylaşmak istiyorum; Şanlıurfa ile biz bugün gurur duyduk. Devletimizin başı olarak sizlere gösterilen ilgi bizi heyecana boğdu. Şanlıurfa'ya teşekkür ediyorum şahsınız adına'' diye konuştu.