Suriye Vatandaşlarından Türk Askerine Övgü

İsmihan Özgüven - Abdulgafur Kılıç - Ülkelerindeki olaylardan kaçarak Türkiye'ye sığınan, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu Suriyeliler, geçici olarak Reyhanlı İlçesi'ndeki çadırkente yerleştirildi.

Suriye Vatandaşlarından Türk Askerine Övgü
Türkiye sınırına yakın Reyhanlı ilçesine bağlı Bükülmez, Kuşaklı ve Kavalcık köylerinden dünden bu yana Türkiye'ye giriş yapan yaklaşık 3 bin Suriyeliden büyük bölümü Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ile Gaziantep'in İslahiye ilçelerindeki çadırkentlere gönderilirken, 900 dolayındaki Suriyeli de Reyhanlı İlçesi'ndeki çadırkente getirildi.

Burada, ibadethane ve okul olarak kullanılan çadırlara yerleştirilen Suriyeliler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkelerindeki çatışmaların artması üzerine Türkiye'ye geldiklerini belirterek, köylerinin tank ve helikopterlerle ateş altına alındığını ifade etti.

Suriyeliler, Beşşar Esed'e Birleşmiş Milletler tarafından 10 günlük süre verilmesine rağmen saldırılarda hiçbir azalma olmadığını belirterek, şiddetin her geçen gün arttığı ülkelerinde canlarını zor kurtardıklarını anlattılar.

İdlib'in Teftenaz köyünden gelen 65 yaşındaki Emine Gazel, köylerinin ateş altına alınmasıyla köydeki herkesin akşam karanlığından faydalanarak Türkiye sınırına doğru akın ettiğini vurgulayarak, saldırılarda 2 oğlunun Suriye askerleri tarafından öldürüldüğünü söyledi.

-5 yakınının ölümüne tanıklık etti-

Yaşananları gözyaşları içinde anlatan Gazel, kendi askerleri üzerlerine ölüm saçarken sınırda kendilerine kucak açan Türk askerlerinin ve yetkililerin herkese çok iyi davrandığını, Türkiye'ye giriş yaptıktan Sonra olumsuz hiçbir şeyle karşılaşmadıklarını dile getirdi.

İdlib'e bağlı Kille köyünden gelen Ömer Şaban da askeri araç ve helikopterlerle yapılan saldırıların giderek arttığına değinerek, saldırılarda 5 yakınının ölümüne tanıklık ettiğini ve bunun üzüntüsü içinde olduğunu kaydetti.

Saldırılarda kaç kişinin öldüğü konusunda hiçbir fikri olmadığını açıklayan Şaban, Esed'e tanınan 10 günlük sürenin, saldırıların artmasına yol açtığını, askerlerin ''Ne kadar çok kişi öldürürsem o kadar kardır'' düşüncesi ile her tarafı ateşe verdiğini iddia etti.

Babası ve erkek kardeşleri Suriye'de kalan Emine Mahmudi ise Türkiye'ye sınırına gelinceye kadar birçok bölgede askerlerin saldırılarına maruz kaldıklarını, gecenin karanlığından yararlanarak 5 saatlik yolculuğun ardından Türkiye sınırına ulaşabildiklerini belirtti.

Tankların köyden geçişi sırasında çocuk, kadın, yaşlı demeden herkese ateş ettiğini ve 13 yaşındaki bir çocuğun tankın altında kalarak yaşamını yitirdiğini bildiren Mahmudi, suçu olanın da olmayanın da askerlerin hedefinde olduğunu vurguladı.

-Yaşlıların sağlık durumu kötü -

80 yaşlarındaki anne ve babasını yakınlarının yardımıyla sınıra kadar taşıyan Huzeyfe Muhammed Abdullah, araç bulamadıkları için 4 kilometre yol yürümek zorunda kalan anne ve babasının, yolda sağlık durumlarının kötüleştiğini ve Türkiye'ye geçiş yaptıktan Sonra hastaneye kaldırıldığını anlattı.

Kendilerine acımasızca saldıran askerlere karşı silahları olması durumunda ülkesinde kalarak mücadele edebileceğine anlatan Abdullah, ''Askerler bize ateş edince silahımız olmadığı için hiçbir şey yapamıyoruz. Kaçmaktan başka hiçbir çaremiz yok. Eğer silahımız olsa ben de ülkeme dönüp özgürlüğümüz ve geleceğimiz için savaşırım'' diye konuştu.

-''Askerler camilere bile saldırıyorlar''-

Teftenaz köyünde imamlık yapan İmad Abdülkadir de saldırıların artmasıyla köydeki herkesin Türkiye'ye geldiğini belirterek, ''Köyümüz yerle bir oldu. Askerler camilere bile saldırıyorlar. İbadethanelerimiz yok oldu. Biz saldırıların azalmasını umut ederken daha da arttı. Son iki gün içerisinde Teftenaz köyünde çok sayıda kişi öldürüldü. Esed'in sözünü tutacağını sanmıyorum. Son saldırılar da sözünü tutmayacağının bir göstergesi'' dedi.

Kaynak: AA